Jump to content

Etkilendiğiniz Şiirleri, Dörtlükleri Yazın


illuminator_25

Önerilen Mesajlar

yaşamın en tatsız tarafı sona eriş şeklidir

 

şüphesiz ki yaşamı tersten yaşamak daha güzel,

hatta mükemmel olurdu.

nasıl mı ?

cami'de uyanıyorsunuz. bir tahta

sandık içersinde, herkes karşınızda

saf durmuş, iyiliğinize dua ediyor

ve tüm haklar helal edilmiş

vaziyette.tabuttan doğruluyorsunuz, yaşlı,

olgun ve ağırbaşlı olarak.

herkes etrafınızda, büyük bir

itibar, iltifatlar, çocuklar torunlar hepsi

hazır.arabanıza kurulup evinize gidiyorsunuz.

doğar doğmaz devlet size

maaş bağlıyor, aylık veya üç ayda bir maaşınızı

alıyorsunuz. ne güzel, hazır maaş, hazır ev....

altmışlı yaşlara kadar hersey garanti, huzur

içinde yaşıyorsunuz. sağlığınız gittikçe düzeliyor,

kaslar güçleniyor, kuvvetleniyorsunuz. bir gün

çalışmak istiyorsunuz ve işe ilk başladığınız gün

size hoş geldin hediyesi olarak bir plaket ve altın

kol saati veriyor patronunuz.. ve genel müdürlük

veya bunun gibi yüksek bir makamdan tecrübeli bir

insan olarak işe başlıyorsunuz. herkes karşınızda

el pençe divan...vücudunuzda da bazı hoşa giden hareketler

de başlıyor. gittikçe zayıflıyor forma giriyorsunuz.

diğer hormonal aktiviteler artıyor,

fevkalade.....aman ne güzel günler başlıyor...

derken bir gün patron size artık üniversiteye

gitsen daha iyi olur diyor. bu arada babanız ortaya

çıkmış, "fazla çalıştın" diyor "artık eve dön, isi

bırak, okumaya basla, harçlığın benden olsun..." keyfe

bakar mısınız ?

okuduğunuz dersler gittikçe kolaylaşıyor. ekmek elden,

su gölden bir dönem başlıyor. partiler, diskotekler,

kızların sayısı artıyor. derken anne ve babanız sizi

götürüp getirmeye başlıyor, araba kullanma derdi de

yok artık....

günün birinde sizi okuldan da alıyorlar, "evde otur,

keyfine bak, oyuncaklarınla oyna" diyorlar..

mamanız ağzınıza veriliyor, zaman zaman altınızı

bile temizliyorlar, hatta bu durum alışkanlık yaratıyor

ve hiç tuvalet kullanmamaya başlıyorsunuz.

derken anneniz bir gün size süt verme

kararını alıyor ve başka bir keyifli dönem başlıyor.

mama artık her yerde, her an ve en taze şeklinde

hazır. bir gün karanlık ılık ve sıcak bir ortama

giriyorsunuz. beslenmek için ağzınızı açmaya

dahi gerek yok, bir kordondan besleniyor,

sıcacık, yumuşacık, gürültü ve patırtısız bir

ortamda yaşıyorsunuz.

küçülüyor, küçülüyor, ufacık bir hücre halini alıyorsunuz.

ve günün birinde müthiş bir

olayla hayatınız bitiyor....

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Gözlerim gözünde aski seçmiyor

Onlardan kalbime sevda geçmiyor

Ben yordum ruhumu biraz da sen yor

Çünkü bence simdi herkes gibisin

 

Yolunu beklerken daha dün gece

Kaçiyorum bugün senden gizlice

Kalbime baktim da iyice

Anladim ki sen de herkes gibisin

 

Büsbütün unuttum seni eminim

Maziye karisti simdi yeminim

Kalbimde senin için yok bile kinim

Bence sen de simdi herkes gibisin..

 

 

NAZIM HIKMET

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Tanrı aşkı yarattığında çoğu insana yaramadı

Tanrı köpekleri yarattığında köpeklere yaramadı

Tanrı bitkileri yarattığında eh işte idare ederdi

Tanrı nefreti yarattığında standart bir hizmete kavuştuk

Tanrı beni yarattığında beni yaratmış oldu

Tanrı maymunu yarattığında uyuyordu

zürafayı yarattığında sarhoştu

uyuşturucuları yarattığında kafası kıyaktı

ve intiharı yarattığında bunalımdaydı

 

senin yatakta uzanmış halini yarattığında

ne yaptığını biliyordu

sarhoştu ve kafası kıyaktı

ve sonra dağları ve denizi ve ateşi

aynı anda yarattı

 

bazı hataları oldu

ama senin yatakta uzanmış halini yarattığında

tüm Kutsal Evren' in üzerine boşaldı

Charles Bukowski

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Özlediğin, gidip göremediğindir;

ama, gidip görmek istediğin

 

Özlem, gidip görememendir; ama

gidip görmek istemen

 

Özlediğin, gidip görmek istediğin

ama gidip göremediğin

 

Özlem, gidip görmek istemen

ama, gidememen, görememen;

gene de, istemen

Oruç Aruoba

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

  • Şiddetin tortusu kurcalarken ispatlanmış gövdeyi
    Annesi ölmüş bir ırmak gibi aktım içine klanetin;
  • Elleri çingene bir kadın sevdim on dokuzumda
    Sonu dağlarda biten karanlık yolları sevdim
    Sunakları sevdim uzandığım
    Silahları sevdim başucumda ağlayan!
  • Klarneti sevdim tek tabanca tek hicran,
    Sesin büyüsünü bozan bir atlıydım bıçkın dudaklarda;
    Yaralarım, yüzümün kızardığı aşklarda kaldı
    Elleri çingene bir kadın sevdim on dokuzumda
    Kalbimde bir et beni gibi kanar hala gözleri
    Allah'ın en içten hatasıydım
    Nefesimi verdiğim klarnetin
    Benim için üzülmesini sevdim!

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

AŞKTA YARIN YOKTUR SEVGİLİAşk bu dünyanın ölçüleriyle açıklanamaz sevgili.

O ilkel bir acıdır, yaban bir ağrıdır.

Gelir ve içimizdeki o çok eski bir şeye dokunur.

Sonra bir perde açılır ve yolculuk başlar.

Bu yolculukta artık para, tarifeler, beklentiler, randevular, taksitler, iş,

anneler ve korkular yoktur.

Aşkın kendi gerçekliği vardır sevgili.

İnsan bir başka ışığa teslim olur...

Aşkta yarın yoktur sevgili. Zaman ileri doğru değil,

içeri, yüreklere, derinlere doğru işlemeye başlar, bilgeleşir.

Hiç bilmediği sezgileriyle buluşur. Yükü çok ağırdır, kendiyle buluşmuştur.

Hem dışındadır dünyanın, hem de ortasında. Hindistan`da Ganj Nehri`nin kıyısında yakılan yoksul adamın

hissettikleri de onunladır, yitirdikleri de...

Newyork`ta, bir sokakta, o kartondan kulübesinde yaşayan kadının

çıplak yalnızlığı da. Her şey onunladır, ona emanettir

sanki, ama o, çıldırtıcı bir yalnızlık içindedir yine de...

Aşkın kültürlü olmakla, bilgili olmakla da ilgisi yoktur sevgili,

kanımıza karışan ilkel acı, o yaban ağrıyla hiçbir kitabın yazmadığı

hakikatlere daha yakınızdır, inan...

Kim demişti hatırlamıyorum, aşk varlığın değil, yokluğun acısıdır diye.

Belki de bu yüzden ilk gençliğimde, o yoğun aşık olduğum yıllarda,

gözüme uyku girmez, dudağımda bir ıslıkla bütün gece şehri,

o karanlık, o hüzünlü sokakları dolaşır, insanları uykularından uyandırmak isterdim.

Uyanıp, içimde derin bir sızıyla uyanan o derin sancının acısına ortak olsunlar diye...

Aşk çok eski bir şeydir sevgili.

Onun içinden o çileli çocukluğumuz geçer.

Sevdiğimiz insanların çocuklukları da...

Oradan üvey anneler, eksik babalar, parasız yatılılar geçer.

Ve sonra aşk bütün bunları alır, daha da eskilere gider,

hep o ilkel acıya, o yaban ağrıya...

İnsan bazen nedensiz yere umutsuzluğa kapılır.

Kimselere veremez sevgisini, kimselere kendini anlatamaz, evlere kapanır...

Bazen denizler, kıyılar çeker insanı.

İnsan bu kapılmayı anlayamaz, oysa çok eski bir yerde

yaşanmasından korkulup vazgeçilmez aşkların sızısıdır bu.

Bu sızı, bu yenilgi mevsimlerle yıllarla devredilir başka insanlara...

Bir insanın yaptığı bir hatanın tüm insanlara yayılması gibi...

İşte şimdi biz de sevgili, ya olmadık zamanlarda

umutsuzluğa kapılıp, soluğu evlerde alacağız, ya da denizler,

kıyılar çekecek bizi. Nasıl biz başkalarının

korkaklığını taşıyorsak, başkaları da bizim korkaklığımızı taşıyacak, yenilgimizi, umutsuzluğumuzu...

Birazdan sabah olacak...

Para, tarifeler, beklentiler, randevular, taksitler, iş,

anneler ve korkular başlayacak...

Bunlar varsa ve bizim için geçerliyse aşk yoktur ve

hiç olmamıştır sevgili. Birbirimizi kandırmayalım...

Hadi güne hazırlan. Yaşadıklarımızı unutmaya çalış.

Aşk bize güvenip verdiği büyüsünü, sırlarını,

cesaretini, bilgeliğini ve o ilkel, o yaban ağrısını geri

alacak. Bunlar olurken içimiz bir an çok üşüyecek, sonra geçecek...

Hadi, oyalanma birazdan yarın olacak...

Aşkta yarın yoktur sevgili...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

TADIMLIK

Bilge bir ulak çehresiyle

git, balad, gecikmeden,

seni yolladığım o güzel kadına,

ve söyle ona nasıl iğreti hayatım.

Şöyle gir söze: gözlerim

meleksi çehresine bakmak için

arzu tacını giymişti;

şimdi, onu göremedikleri için,

öyle korkutarak yok ediyor ki onları Ölüm,

şehitlik halesi kuşatmış çevrelerini.

Ah, bilmiyorum nereye döndürsem onları

zevkleri için, o yüzden neredeyse ölmüş

bulacaksın beni, avuntu getirmezsen

ondan: bunun için tatlı yakarışım sana.

 

DANTE ALİGHİERİ

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Gözleri siyah kadın

Gözleri siyah kadın o kadar güzelsin ki

Çok sevdiğim başına yemin ediyorum ben

Koyu bir çiçek gibi gözlerin kapanırken

Bir dakika göğsünün üstünde olsa yerim

Ömrümü bir yudumda ellerinden içerim

Gözleri siyah kadın o kadar güzelsin ki.

N.H.

 

kahverengı dedımse de bu siirle kabul etmemek mumkun degıldı:)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Kaybedemem Seni

 

Sen ufukta beliren yanan güneş

Ben sana yol almış bir tekne

Tek başıma ıssız bir denizde

Dalgalar savurdukça benliğimi

Dengesini yitirmiş bir halde

Kayboluyorum

Yelkenim rüzgara yenik düşmüş

Bedenim su alıyor

Bir çaresizim derinlerde

Daha dipe batmadan

Ulaşsam güneşe

Sürükleniyorum

Yinede yüzümde bir neşe

Kaybedemem seni

Bir dokunsam

Umutlarım doğsa yüreğinde

Karanlığıma ışık

İçimde sıcaklık

Yaşayamadığım hayat sensin gözlerimde

Bak soğuk nefesim

Titriyorum

Sana gelişlerim

Tükenişlerde bir mücadele

Yokolduğunu bilip son savaşını vermekte

bedenim denizin mavisine karışıp giderken

ruhum sana yolculuğunu sürdürmekte

bekle dokunamadan yandığım güneş

geliyorum

sende başladım sonsuzluğa

sende bitiyorum...

 

___________________________

 

Çığlık

 

Bir gülün rengine katıp ömrümün tüm ayazlarını

Dudağımda senden kalma yarım ıslık

Kolaysa yağmasın bu gece yağmur, düşlerken seni

Kolaysa silmesin gece yüzümün çizgilerini

Bütün oyuncaklarımı topluyorum, gülüşler silik

Eksiltiyorum biriktirdiklerimi

çorak tarlalarda sekiyor kurşunlar

Korkuluklar çıplak geziniyor geceleri

Barut kokuyor bıkkınlıklar

Göremiyorum karanlıkta sürdüğüm izleri

İntihar çiçekleri çalıyorum aşk bahçelerinden

Dipte görünmüyor gidenlerin yüzleri

Çığlıklar büyüyor, bütün çığlar üzerime

Çareler direnemiyor, gözlerinin büyüsüne

Bütün oyuncaklarımı topluyorum

Damarlarımda gezinen, değiştirmiyor duvağımın rengini

Gece gebe kadın gibi yırtınıyor

Maskeler avutmuyor kalıntı düşlerimi

Korkuluklar çıplak geziniyor geceleri...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bunca zaman bana anlatmaya

çalıştığını,kendimi

bulduğumda anladım.

 

Herkesin mutlu olmak için başka bir yolu

varmış,

 

Kendi yolumu çizdiğimde anladım..

 

Bir tek yaşanarak öğrenilirmiş hayat,

okuyarak,dinleyerek değil..

 

Bildiklerini bana neden

anlatmadığını, anladım..

 

Yüreğinde aşk olmadan geçen hergün

kayıpmış,

 

Aşk peşinden neden yalınayak

koştuğunu anladım..

 

Acı doruğa ulaştığında

gözyaşı gelmezmiş gözlerden,

Neden hiç ağlamadığını

anladım..

 

Ağlayanı güldürebilmek,ağlayanla

ağlamaktan daha değerliymiş,

 

Gözyaşımı kahkaya çevirdiğinde

anladım..

 

Bir insanı herhangi biri kırabilir, ama bir

tek en çok sevdiği acıtabilirmiş,

 

Çok acıttığında anladım..

 

Fakat,hakedermiş sevilen onun için dökülen her

damla gözyaşını,

Gözyaşlarıyla birlikte sevinçler

terkettiğinde anladım..

 

Yalan söylememek değil, gerçeği

gizlememekmiş marifet,

 

Yüreğini elime koyduğunda anladım..

 

''Sana ihtiyacım var, gel ! ''

diyebilmekmiş güçlü olmak,

 

Sana ''git'' dediğimde anladım..

 

Biri sana ''git'' dediğinde, ''kalmak istiyorum''

diyebilmekmiş sevmek,

 

Git dediklerinde gittiğimde anladım..

Sana sevgim şımarık bir

çocukmuş,her düştüğünde zırıl

zırıl ağlayan,

Büyüyüp bana sımsıkı

sarıldığında anladım..

 

Özür dilemek değil, ''affet beni'' diye

haykırmak istemekmiş pişman olmak,

 

Gerçekten pişman olduğumda anladım..

Ve gurur, kaybedenlerin,acizlerin maskesiymiş,

 

Sevgi dolu yüreklerin gururu olmazmış,

 

Yüreğimde sevgi bulduğumda anladım..

 

Ölürcesine isteyen,beklemez,sadece umut edermiş

bir gün affedilmeyi,

 

Beni afetmeni ölürcesine istediğimde

anladım..

 

Sevgi emekmiş,

 

Emek ise vazgeçmeyecek kadar, ama özgür bırakacak

kadar sevmekmiş

 

Can Yücel

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Yoruldun ağırlığımı taşımaktan

Ellerimden yoruldun

Gözlerimden gölgemden

Sözlerim yangınlardı

Kuyulardı sözlerim

Bir gün gelecek ansızın gelecek bir gün

Ayak izlerimin ağırlığını duyacaksın içinde

Uzaklaşan ayak izlerimin

ve hepsinden dayanılmazı bu ağırlık olacak

 

Nazım Hikmet RAN

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Ne güzel seni bulmak bütün yüzlerde

Sonra seni kaybetmek hemen her yerde

Ne güzel bineceğin vapuru kaçırmak

Yapayalnız kalmak iskelelerde

 

Seninle bir yağmur başlıyor iplik iplik,

Bir güzellik doğuyor yüreğime şiirden.

Martılar konuyor omuzlarıma,

Gözlerin İstanbul oluyor birden.

Y.B.B

--------------------

Ve yalnızlık, sigara külü kadar yalnızlık

 

Ve toprağın rüyaya yılan gibi girişi

 

Sana da Mona Roza taşbebeği bıraktık;

 

Ellerinde kılçıklı balıkların bir dişi

 

Senin hatıran kadar büyük, yeni, karanlık;

 

Senin hatıran kadar Allah ve şeytan işi

 

Ve yalnızlık, sigara külü kadar yalnızlık...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Kaplamış yüreğimi ateşin külü

Yanmıyor artık eskisi gibi

Gözünden süzülen o güzel yaşlar

Üzmüyor beni eskisi gibi

 

Hayat çok uzun bir yol gibi

Yürümek yormuyor eskisi gibi

Gülmek ağlamak hayatın cilvesi

Onunda anlamı yok eskisi gibi

 

Ayrılığı yaşamayan bilmez

Bırakıp gidenler hiç geri gelmez…

Yüreğim nasır tuttu kalbim hissetmez

Ölümünde anlamı yok eskisi gibi.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Prensesler hep prenslerle evlenmişti...

Nerde kaldı onların mütevaziligi sahi?

Prensler,Krallar,Prensesler hep iyi kalpliydi...

Çok güzel,çok yakışıklı,çok asil,çok İYİ!

Masallar neden hep aristokratları anlatır sanki?

Dinleyenler onlardan biri degil ki?

Yokmu vericek cevapları

Boşverin onları...

Bize söylenen en büyük yalan

Mutlu biten masallardı....

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

uyandım...

gerçeklerinle yüzleşerek...

gülümsemeyerek.

ama yine de severek.

hayat devam ediyordu...

önce sağıma soluma baktım.

her insan gibi gülümsemeye çalıştım.

dokunmaya çalıştım içlerine.

her dokunduğumda benim gibi bana bakan gözler gördüm.

herkes birşeyleri kaybetmiş, kendinden vazgeçmişti.

herkes sevmiş, gerçeğinle yüzleşmişti.

herkes sağına soluna bakmış yaşama uydurmaya çalışıyordu...

vazgeçtim...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...