hebefrenik Yanıtlama zamanı: Şubat 9, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 9, 2007 ölüm her aklına geldiğinde ah edip vah edip inleme, bu halinle tanrıyı incitmiş olacaksın. ecel kapıyı çaldığında evi telaşa verme, o geldğinde sen gitmiş olacaksın... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
axcd82 Yanıtlama zamanı: Şubat 10, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 10, 2007 YÜREĞİMİN HAYALLERİ GECEDEN RÖTUŞ YAPIYORLAR BİR ŞEHRE SÜPRÜNTÜLER ARASINDA YAĞMUR AĞARIYOR GECEDE BOYNUNDA BİR ATKI YALNIZ VE YAKIŞIKLI DARMADAĞIN BIRAKILMIŞ MASALAR DEVRİLMİŞ BİR ŞİŞEDEN ZİYAN OLMUŞ RAKI HERKES YAŞAYAMADIKLARININ RENGİNDE VE BÜTÜN ÖLÜLER SUFLÖR YÜREĞİMİ AL GÖTÜR BANA YETER ŞAH DAMARIMDAKİ YANKISI HER YÜREK BİR KEZ ÇARPAR GERİSİ HEP YANKI... http://www.gnosis.gen.tr/forum/haber-ve-duyurular-f19.html ___________________ kimin bilmiyorum,forwardla geldi...bilen varsa lutfen paylaşsın kimin oldugunu... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Nietzsche Yanıtlama zamanı: Şubat 12, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 12, 2007 Haydi gel yoksa kaybolacagım karanlıklarda...Belki sisli bir kış gecesi..Belki hüzünlü bir sonbahar akşamı...Cesedimi bulacaklar camurlar arasında,gelip sana haber verecekler,sasıracaksn..Bir elinde resmin,bir elinde gül vardı diyecekler inanmayacaksn...Sonra kalkıp geleceksin bana..Cesedimi görünce taş kesileceksin,senin için neler cektigimi bir bir anlaycaksın...Tutup ellerimden affet beni diyeceksin affet beni...Seni coktan affettigimi bilmeyeceksin...Egilip sarılacaksın soguk vücuduma..İşte o anda bir fısıltı duyacaksın dudaklarımdan...Sevgilim elveda... Arkadaşlar bu kimindir şarkı sözümüdr şiirmidir bilmiorm ama etkileyici geldi... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
mistik Yanıtlama zamanı: Şubat 12, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 12, 2007 Bu uçsuz bucaksız dünya içinde, bil ki, Mutlu yaşamak iki türlü insana vergi; Biri iyinin kötünün aslını bilir, Öteki ne dünyayı bilir, ne kendini. Ö.Hayyam Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Dostoevsky Yanıtlama zamanı: Şubat 12, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 12, 2007 BIRAKIYORUM..... NE SENİ NEDE SEVGİNİ İSTİYORUM SENDEN. SANAOLAN ÇOCUKSU SAF SEVDAMI SANA BAĞLI CANIMI İSTİYORUM. SANA EN BÜYÜK CEZA;YANLIZLIĞI BIRAKIYORUM..... GÖZLERİMDEN AKAN YAŞLARA DEĞİL.. SANA ACIYORUM.. YÜREĞİME SAPLADIĞIN HANÇERE DEĞİL SENSİZ GECELERDE KURDUĞUM HAYALLERE YANIYORUM... SANA OLAN SEVDAMDAN DEĞİL... KADERİMDEN KAÇIYORUM... SANA EN BÜYÜK CEZAYI YANLIZLIĞI BIRAKIYORUM SANA SENSİZ YAŞAYAMAM DEMİŞTİM... YAŞIYORUM... SENSİZ GÖZLERİM GÜLMEZ DEMİŞTİM... GÜLÜYORUM... SENSİZLİK NEFES ALMADAN YAŞAMAKSA, SENSİZLİK ACI ÇEKEREK GÜLMEKSE YAŞIYORUM GÜLÜM SENSİZLİĞE MAHKUM OLAN BENLİĞİMLE.... http://www.gnosis.gen.tr/forum/haber-ve-duyurular-f19.html Dikkat! Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nickmickyok Yanıtlama zamanı: Şubat 13, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 13, 2007 Bekle dedi, gitti Ben beklemedim, o da gelmedi Ölüm gibi birşey oldu Ama kimse ölmedi Özdemir Asaf 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
cambaz Yanıtlama zamanı: Şubat 19, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 19, 2007 Ne ararsın Tanrı ile aramda ? Sen kimsin ki orucumu sorarsın... Hakikaten gözün yoksa haramda, Başı açığa neden türban sorarsın... Rakı, şarap içiyorsam sana ne Yoksa sana bir zararım içerim İkimiz de gelsek kıldan köprüye Ben dürüstsem sarhoşken de geçerim Esirken mümkün müdür ibadet ? Yatıp kalkıp ATATÜRK'e dua et.. Senin gibi dürzülerin yüzünden Dininden de soğuyacak bu millet.. İşgaldeki hali sakın unutma ATATÜRK'e dil uzatma sebepsiz Sen anandan gene çıkardın amma Baban kimdi bilemezdin şerefsiz Neyzen Teyfik 2 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Guest Phoros Yanıtlama zamanı: Şubat 19, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 19, 2007 A gratuitous wraith of violence Blots out the light of my mind FOR ON THIS NIGHT SOMEONE MUST PAY For the cost of my life. For me to escape the curse of perdition.... ANATHEMA_Pentacost III Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nickmickyok Yanıtlama zamanı: Şubat 20, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 20, 2007 Kan değil tüküremezsin Ruj değil silemezsin Dişi dudaklarına dişlerimle kazıdığım Dört heceli erkek adımı unutamazsın Nokta noktam Unutamazsın Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Guest arman Yanıtlama zamanı: Şubat 20, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 20, 2007 Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor Tevhidi... Bedrin aslanları ancak, bu kadar sanlı idi... Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın? 'gömelim gel seni tarihe!' desem, sığmazsın. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ArchangeL Yanıtlama zamanı: Şubat 22, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 22, 2007 And so now it comes to pass by the eventide on mass See them gather yet alas They remain still as stained class For they know only too well That the story they will tell Conjures up an ageless spell Guarded by the sentinel So it goes forevermore Ever steady to the core That the sign that they came for Waves majestic from the floor Judas Priest Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KATA Yanıtlama zamanı: Şubat 22, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 22, 2007 lütfen konuya uygun mesjlar yazın Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ruhsuz Yanıtlama zamanı: Mart 6, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 6, 2007 Gönlümle başbaşa düşündüm demin Artık bir sihirsiz nefes gibisin Şimdi ta içimde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin Maziye karışıp sevda yeminim Bir anda unuttum seni eminim Kalbimde kalbine yok bile kinim Bence artık sende herkes gibisin Nazım Hikmet Ran..! yatağım ben ki her akşam yatağımda onu düşünüyorum, onu sevdiğim müddetçe yatağımıda seveceğim Orhan Veli..! fena çocuk mektepten kaçıyorsun kuş tutuyorsun, deniz kenarına gidip fena çocuklarla konuşuyorsun duvarlara fena resimler yapıyorsun birşey değil; benide baştan çıkaracaksın sen ne fena çocuksun Orhan Veli..! Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nickmickyok Yanıtlama zamanı: Mart 8, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 8, 2007 Baba Bana Bağırma yol ıslanmasın diye şemsiye açanlara... baba bana bağırma bülbülleri kaçırdın ormanlarımdan kulaklarımın kapılarını havalara uçurdun kapılar baba kapılar pencereleri alıp gittiler tenorlar kaçtı ses tellerinden çevreye saçıldı yavru diktatörler seni ne sopranolar istedi de vermedik baba baba bana bağırma bayrak direklerine konan kartalları anlat uzun uzadıya nasıl da göremediler avcıları o keskin gözleriyle vah hah ha şans yıldızlara özgü bir yalan baba yıldızlara tükürüp tükürüp onları gezegen yaptınız savaşan halklar taktınız dünyanın boynuna yalanları yazdım defterime hiç unutmadım radyasyonu radyo istasyonu sanan Bakanları çiğleri, Meclis tavanını çiğ köftelerle çiğneyen doğum sonrası acılarını cüce ülkeler doğuran kadınların hiç unutmadım sakallarını yüzlerinde yüzlerini sakallarında unutan adamları ve ısırgan tarlalarındaki parçalarını Uğur Mumcu'yu biz yapan bombanın hiç unutmadım uzak yakın tüm tuzakları baba yolun ezdiği oyuncak bir kamyonsun sen bir gam ağacısın kar yüküne dayanamayıp kırılan ilkbaharı gerzeklere ödünç verdin geri getirmediler güneşin başına gelenleri biz ilkbaharsız nasıl anlarız baba baba bana bağırma bir kulağımdan giriyor sözlerin öbür kulağımı tıkıyor Buenos Aires'te olsaydım diyorum içimden Eva'nın peronunda karanlıktan kuşlar çalan bir tren bir bıçak kaçağı tangonun bacaklarını havaya kaldırdığı kentte ama iyi ki buradayım, burada hiçbir şeyi unutmadan burada bilginin bilgisizlikten daha çok acı verdiği yerde burada, tam karşında hapisanelerde hintyağı gibi bir şeydi zaman hastanelerde pıhtılaşmış kan gemisi gibi yol alırdı saatler karılarının namuslarını dillerinde saklayan adamlar vardı bir taraflarda televizyon kanallarında yitirilen çocuklar gökyüzüne düşmemek için denize yapışan balıklar ve depolara indirilen Lenin heykelleri vardı Sovyet Rusya'da kafandaki duvarları niye cebine koymuyorsun sen baba baba bana bağırma farkında değilsin arkasını ezilenlerin yaladığı bir posta puludur dünya bir karadelik yutana kadar uzayda bizi asansör boşluğuna itilen bir kedisin sen söylemenin tam sırası ülkeyi bu duruma senin oy verdiğin partiler getirdi baba ama ben buradayım, burada hiçbir şeyi unutmadan bir yaşamlık kaygı duruşundayım yakın tarihimiz için baba bana bağırma bacağından vurulursa bir şiir nereye kadar gidebilir bana bağırma baba kendine bağır yoksa her şey bitebilir Akgün Akova Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ametist Yanıtlama zamanı: Mart 8, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 8, 2007 AŞK ÜZRE Sevişirken yılan bile dokunmaz Tapınmakta aşktan saygın olamaz Sevda üzre yıldırım olsa çarpmaz İstiyorsan uzak kalmak ölümden Hep aşk üzre olmalısın a caanım Ki ölüm de sevişirken kıyamaz AZİZ NESİN Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
danny Yanıtlama zamanı: Mart 8, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 8, 2007 sana bakmak bir beyaz kağıda bakmaktır herşey olmaya hazır sana bakmaka suya bakmaktır gördüğün süretten utanmak bütün raslantıları inkar edip bir mücizeyi anlamaktır sana bakmak Allaha inanmaktır yılmaz erdogan / sana bakmak Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Guest 3ni6w4tic Yanıtlama zamanı: Mart 8, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 8, 2007 O zaman vecd ile bin secde eder varsa taşım,, Her cerihamdan ilahi boşanıp kanlı yaşım,, Fışkırır ruh-i mücerred gibi yerden na'şım,, O zaman yüxelerek arşa değer belki başım,,, Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ArchangeL Yanıtlama zamanı: Mart 8, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 8, 2007 Tanrı bu yeryüzünün kalıbını biçimlendirirken Ve yaratılmış her şeye bir isim verirken O’nun her iki elinin de boş olduğunu gördüm ve şöyle diyordu: “Artık elimde hiçbirşey kalmadı.” Geri kalan hiçbir şey Dedi ki: “Beni hafif ve serbest bir şeye dönüştür.” Tanrı bunu duydu ve onu benim beynime dönüştürdü! Şeytanın Sözlüğünden. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
revenge Yanıtlama zamanı: Mart 11, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 11, 2007 bes harf bir kelime imar eder yasami düzenler hayatini senin benim, bilmeden seni belki de kaleminden çikar günün gecen sokaga atarsin adimini onunla.. çizgisinde geçer günün.. onun cetvelinde okutursun çocugunu onun yolunda ilerlersin.. onun çizdigi kapidan mezun olur çikarsin merdivenlerini hayatin bir bir.. en son onun tasinda son bulur ömrün mermerinde uyursun ebediyen.. tek dilegi son bir selamin olsun mimara yalnizca iyi anilarin kalsin aklinda ondan geriye, ebediyete.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nickmickyok Yanıtlama zamanı: Mart 11, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 11, 2007 Küfrüm Edebimi Aştı Bu Gece Sen benim gözümde bir hiçsin artık, Nefretim aşkımı aştı bu gece. Bugünkü sözlerin söz müydü artık? Son sözün sabrımı aştı bu gece. Kolayca bitsin bu diyemedin de, Salladın savurdun basiretsizce. Hiç mi ders almadın onca gezdik de? Yağmurun rahmeti aştı bu gece. Yürümeyen neydi, ilişkimiz mi? Günüm sensiz bomboş, deyişimiz mi? Sensiz yaşayamam, çelişkimiz mi? Yalanın doğrunu aştı bu gece. Evlenmek hayali kapımda idi, Giriş kat evimin boyası yeni, Mobilyan, takımın alınmış idi, Vuslatım tadını aştı bu gece. Yemedim yedirdim ne varsa sana, Üç kuruşum olsa verirdim daha, Memurdum, yoksuldum hatırlasana, Hafızam haddini aştı bu gece. Ayakların donmuş, üşümüştün de, Gece yatamamış üzülmüştüm de, Bir ay oruç tutup yememiştim de, O çizmen boyunu aştı bu gece. Yapılan söylenmez, gelmezmiş dile, Allah’tan beklenir kul bilmese de, Kızgınlığım buna sebep ise de, Sabrım miadını aştı bu gece. Onca gez toz benimle, seviyorum de, Sonra git nişanlan bir de ona de, Şerefsizlik değil, nedir bu söyle? Küfrüm edebimi aştı bu gece. Sana son bir sözüm, nasihatim var, Aldığım ahlakla bir terbiyem var, Seni doğuran ana, deyip geçmek var, Saygım adabımı tuttu bu gece. Gönlümün romanı bitti bu gece. Hangisine yansam şimdi gün gece? Ömrümden beş yıl gitti bu gece. Bedirhan Gökçe -------------------- Zigon Sehpa Bugün ordaydım, Aynı yerde, aynı evde. Aynı kapıdan girdim içeri, Tesadüf bu ya, Aynı anahtar kalmış bende. Sandalyede yeleğini unutmuşsun, Masada kahkahanı, mutfakta bardağını, Salonda duruşunu unutmuşsun, Sonra yan odada hıçkırığını, Koridorda gözyaşlarını. Kapıda çarpıp çıkışını unutmuşsun. Bir çiçeğin zehri düşmüş, zigon sehpaya, Bir rujunun rengi düşmüş, oval aynaya, O kavgadan arta kalan kırık vazoyla, İkimizin kalbi düşmüş tozlu balkona. Duvardaki resminde gülüşün kalmış, Son içtiğin fincanda dudak izlerin, Portmantonun yanında gidişin, Kapıda bıraktığın ayak izlerin kalmış. Yastığının üstünde saçını buldum, Posta kutusunda mektuplarını, En son dinlediğin şarkını buldum, O hicazda kalmış gözyaşlarını. Yazan böyle yazmış demek ki, Nasıl da anlam buldu sen olmayınca: “Neyleyim köşkü neyleyim sarayı, İçin de salınan YAR olmayınca…” Bedirhan GÖkÇe Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ArchangeL Yanıtlama zamanı: Mayıs 1, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 1, 2007 Kuğu Erden,dayanıklı ve güzel bugün Esrik bir kanat darbesiyle parçalayacak bizi Şu katı unutulmuş gölü kırağının altında Uçuşlarının kaçmayan saydam buzulunun tutulduğu! Bir zamanların kuğusu anımsıyor ki Görkemli ama umutsuz kurtulmuştu Övmediği için yaşadığı yöreyi Parıldatırken can sıkıntısını kısır kış Bütün boynu sarsacak bu beyaz ölümü Kendini yadsıyan kuşa boyun eğdirmiş alanda Ama kuş tüylerinin yakalandığı toprak korkusu değil Saf parıltısının gösterdiği hayalet bu yerde, Donup kalır soğuk düşünde horgörünün Kuğunun yararsız bir sürgünde giydirdiği. Stephan Mallermé Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
luciferian Yanıtlama zamanı: Mayıs 1, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 1, 2007 ANATHEMA_flying yararsız bir arayışa başladım bir maskenin ardında parlayan bir ışıkla onu bulmaya çalışarak ve her bir yanımızda her yerde eğer sadece görebilirsek paylaşabileceğimiz her şey benim sınırlarımın dışındaki gerçeği hissederek sonsuza dek değişen yaşam alın yazısını dokurken ve senin üzerinde uçuyorum gibi hissederiyorum gerçeği bulmak için öldüğümü hayal ederek görünüşe göre beni aşağıya çekmeye çalışıyorsun toprağa geri döndürmeye,toprağa geri döndürmeye toz katmanları ve geçmiş günler söyleyemediğim şeylerin pusu içinde soluyor şimşekler buna rağmen ellerimin bağlı olduğunu söyledim zaman değişti ve şimdi ilk sefer için özgür olduğumu keşfettim herşeyle içiçe hissediyorum şimdi zamanın içindeki yaşam ne kadar garip şimdi ve senin üzerinde uçuyorum gibi hissederiyorum gerçeği bulmak için öldüğümü hayal ederek görünüşe göre beni aşağıya çekmeye çalışıyorsun toprağa geri döndürmeye toprağa geri döndürmeye Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ArchangeL Yanıtlama zamanı: Mayıs 1, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 1, 2007 Patates Horoz öter toprak onun gerilmiş siyah tüyleri taşları ayıklar ve yumurtalarını bırakır Hemen toplamayın ışık saçarlar çünkü ayışığı zarlarından ölülere Kar zamanı kilerlerde yığılı özlerini katarlar çorbaya Çıkmadıkları zaman sabanın eti kalmaz ve insanlar büyük ayı gibi açlıktan ölür kış geceleri John Berger Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
felidae Yanıtlama zamanı: Mayıs 1, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 1, 2007 Birbirimizi Öldüreceğimizi Kimseye Söylemeyeceğim! seni seviyordum ve çocuk bahçelerinde intiharı düşünmek de artık yasaktı!.. burnu kanayan bir lise öğrencisi taşıyordum kucağımda; galiba yaz da yeni başlamıştı; sıcaktı,çırılçıplaktı! rıhtımda Göksel Arsoyun artizini dövüyorlardı; yönetmen, sigarasını suya bıraktı -avuçlarımdaydın,avuçlarım çisildiyordu- ötedeki kahvede alice, üç iskambiladam arkadaşıyla briç oynuyordu.... seni kalkan üsküdar vapurunun ardından denize fırlattım.hüznümü karanlığa kotlayacağım.... düğün salonunun kapısından elinde kanlı baltayla damat kıyafetli bir delikanlı çıktı, koştu koştu, kollarını çırpıyordu...sonra havalandı,uçtu gitti.korkulu gözleriyle son karısını imzaladı.... Beşiktaş,baktı!... şiirlerimi yakmaktan vazgeçtim senden sözetmeyi özlüyorum yalnızca birbirimizi öldürmek için verdiğimiz söz, karşılıklı yemin kimseye söylemedim kimseye de söylemeyeceğim hep bir bukalemunu ölümle yer değiştirmek için yaşadım ben... gün oldu sarıdan tiksindim ottan ürktüm zamanı geldi içimde burnu kanayan bir lise öğrencisi yarattım ne kadar hırpalarsan hırpala bedenini bir canı kendinden silkip atamazsın! insanı adaletle aşkı herhangi bir çocukla değiştirmek için yaşadım... uyruğum oldu sarı(saçların),ota(gözlerine) taptım küfrettim sana, lanet ettim, unuttuğunu sandım çoğu kez ama ihanet etmedim verilen söze, edilen yemine birbirimizi tanımadığımızı kimseye söylemedim söylemeyeceğim de kimseye! çocuk bahçelerinde intiharı düşünme de artık yasaktı seni seviyordum ve.... Küçük İskender (9.mayıs.1988) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
fortuneteller Yanıtlama zamanı: Mayıs 1, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 1, 2007 bu evrenin seyyahiyim kus kanadinin yoldasi ne ruzgarlar gordum asktan el almis eser vadilerin ustunde dag yucelerinde.. gordum yesili maviyi gordum ve ozgurlugu.. ah sevgili varliginin ozlemine hic biri kar etmedi bir agacin kokunden yurudum dallarina ne meyveler gordum tatli.. ask kadar sehvetli acmaya yapraklar gordum bahari mujdeleyen ah sevgili teninin hasretine hic biri kar etmedi bu sevdalarin seyyahiyim gokyuzunun sirdasi ne masallar yaratildi yukselisimde semahlar gordum inanc ustune askin miracina yurudum yaratilisi gordum sevgili meleklere yoldaslik ettim hic biri dindirmedi varligina ozlemimi GASSAN SATAR Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.