Jump to content

Bugün Sizi Hangi Şiir Anlatıyor?


schizophrana

Önerilen Mesajlar

Akdeniz yaraşıyor sana

Yıldızlar terler ya sen de terliyorsun

Aynı ıslak pırıltı burun kanatlarında

Hiç dinmiyor motorların gürültüsü

Köpekler havlıyor uzaktan

Demin bir çocuk havladı

Fatmanım cumbadan çarşaf silkiyor yine

Ali dumdum anasına sövüyor saatlerdir

Denizi tokmaklıyor balıkçılar

Bu sesler işte sessizliğini büyüten toprak

O sesinin sardunyalar gibi konuşkan sessizliği

Hayatta yattık dün gece

Üstümüzde meltem

Kekik kokuyor ellerim hala

Senle yatmadım sanki

Dağları dolaştım

Ben senden öğrendim deniz yazmayı

Elimden düşmüyor mavi kalem

Bir tirandil çıkar gibi sefere

Okula gidiyor öğretmenim

Ben de ardından açılıyorum

Bir poyraz çizip deftere

Bir ada var sırf ebabil

Dönüyor dönüyor başımda

Senle yaşadığım günler

Gümüş bir çevre oldu ömrüm

Değince güneşine

Neden sonra buldum o kaçakçı mağarasını

Gözlerim kamaşınca senden

Ölüm belki sularından kaçırdığım

O loş suda yıkanmaktır

Durdukça yosundan yeşil

Kulaç attıkça mavi

Ben düzde sanırdım yıkıntım

Örenim alkolik asarım

Mutun doruğundaymışım meğer

Senle çıkınca anladım

Eski Yunan atları var hani

Yeleleri bükümlü

Gün inerken de öyle

Ağaçtan izdüşümleriyle

Yürüyor Balan tepeleri

Yürüyor bölük bölük can

Toplu bir güzelliğe doğru

Kadınım Yaraşıyorsun sen Akdenize

CAN baba:(

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Yaşadım kırk yıl

Sevinç ve hüzün

Aşk ile cesur

Büyüdü yüreğim

Boyun eğdi çokluk

Düşlerim gerçeğime

Aklım ömrüme yük

Yürümeyi öğrendim

 

Işık ve su

Ekmek ve rüzgar

Azizmiş meğer

Az da olsa payım

Yaşamayı sevdim.

Bu büyük başı

Bir gün elbet bende

Ömrümle öderim...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Mavi yaz akşamlarında, özgür, gezeceğim,

Ayaklarımın altında nemli, serin kırlar;

Başakları devşirip otları ezeceğim,

Yıkayıp arıtacak çıplak başımı rüzgar.

 

Ne bir söz, ne düşünce, yalnız bitmeyen düş

Ve yüreğimde sevgi; büyük, sonsuz, umutlu,

Çekip gideceğim, çingene gibi, başıboş

Doğada, -bir kadınla birlikte gibi mutlu.

 

(20 Nisan 1870)

arthur rimbaud

 

 

günaydın gnoxis...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Yeryüzünün gözyaşları sonsuzdur.

Biri ağlamaya başladığında, bir başka yerde, bir başkasının gözyaşları diner. Yeryüzünün öyküleri sonsuzdur.

Biri anlatmayı bitirdiğinde, bir başka yerde bir başkası anlatmaya başlar. Yeryüzünün intiharları sonsuzdur.

Biri bir yerde intihar ettiğinde, bir başkası intihar etmeye hazırlanıyordur. Biri ölmeye başladığında, bir başka yerde yaşama başlıyordur diğeri

http://www.triesterivista.it/scuole/percorsi/gaia/images/Samuel_Beckett.jpg

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Ayrılık Hediyesi

şimdi saat sensizliğin ertesi

yıldız dolmuş gökyüzü ay-aydın

avutulmuş çocuklar çoktan sustu

bir ben kaldım tenhasında gecenin

avutulmamış bir ben...

 

şimdi gözlerime ağlamayı öğrettim

ki bu yaşlar

utangaç boynunun kolyesi olsun

bu da benden sana

ayrılığın hediyesi olsun

 

soytarılık etmeden güldürebilmek seni

ekmek çalmadan doyurabilmek

ve haksızlık etmeden doğan güneşe

bütün aydınlıkları içine süzebilmek gibi

mülteci isteklerim oldu ara sıra, biliyorsun..

şimdi iyi niyetlerimi

bir bir yargılayıp asıyorum

bu son olsun be..bu son olsun!

bu da benim sana

ayrılırken mazeretim olsun!

 

şimdi saat yokluğunun belası

sensiz gelen sabaha günaydın!

işi-gücü olanlar çoktan gitti

bir ben kaldım voltasında sensizliğin

hiç uyumamış bir ben...

 

şimdi dişlerimi sıkıp

dudaklarıma kanamayı öğrettim

ki bu kızıl damlalar

körpe yanağında bir veda busesi olsun

bu da benden sana

heba edilmiş bir aşkın

son nefesi olsun...

 

kafamı duvara vurmadan

tanıyabilmek seni

beyninin içindekileri anlayabilmek

ve yitirmeden, yüzündeki anlık tebessümü

bütün saatleri öylece durdurabilmek için

çıldırasıya paraladım kendimi

lanet olsun!

artık sigarayı üç pakete çıkardım günde

olsun be! ne olacaksa olsun!

bu da benim sana

ayrılırken şikayetim olsun

 

gözyaşım utangaç boynunun inciden kolyesi olsun her damla vefasız teninde bir veda busesi olsun isterim sende ben gibi yan ömrüne hep ağla hep ağla bu benden son dua bu benden ayrılık hediyesi olsun

Yusuf Hayaloğlu

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Hangi uzak yarlarda ya da hangi uzak göklerde

Kurban edildi gözlerindeki ateş?

Hangi kanatlar erişebilir ona?

Hangi el kavrayabilir ateşi?

 

Ve hangi güç ve hangi beceri

Bükebilirdi kaslarını yüreğinin?

Ve, yüreğin çarpmaya başladığında,

Hangi dehşetli el ve hangi dehşetli ayaklar?

WILLIAM BLAKE

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

ŞARKI SÖYLÜYORUM

 

Şarkı söylüyorum zaman geçsin diye

Ömrümün şu son günlerinde

Don nehri üstünde bir resim gibi

Memnun edişimiz yüreğimizi

Taşlar atarken gölcük üstünde

Şarkı söylüyorum zaman geçsin diye

 

Harikalar gününü yaşadım

Siz ve ben hatırlayalım

Ve yılların duvarlarını aştım

Mucize yüklü kulaklarım

Değil ki devran eskisi gibi

Harikalar gününü yaşadım

 

Gidelim ki bu parmaklar çözülsün

Anlımız gibi şerefiyle

İlk sen gözlerinle görürsün

Bizden alçak bulutları

Ve dizlerimizde çayır kuşları

Gidelim ki bu parmaklar çözülsün

 

Ay ışığı yaptık biz

Saraylarımız ve heykellerimiz için

Öldürüyorsalar bizi önemli midir

Geceler düşecektir bir bir

Komüncü oldu artık Çin

Ay ışığı yaptık biz

 

Söyleyeceğim ve söyleyeceğim de

Bu hayat nice manzaralara sahne oldu

İnsan ulaşıp doğal büyüklüğünü buldu

Sesi ormanlar dağlar

Sırlar ve denizler üstünde

Söyleyeceğim ve söyleyeceğim de

 

Evet zaman geçsin diye şarkı söylüyorum

Kemana karşı yıpranır kemane

Taş ta kaydırmaca oyununda

Ve dokunaklı aşkım

Eğik gölgeme astığım

 

Şarkı söyleyerek geçiriyorum zamanı

Zaman geçsin diye şarkı söylüyorum

 

ARAGON

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Tersine Yaşamak

Yaşamın en tatsız tarafı sona eriş seklidir...

Şüphesiz ki yaşamı tersten yaşamak daha güzel, hatta mükemmel olurdu.

Nasıl mı?

Camide uyanıyorsunuz.

Bir tahta sandık içerisinde, herkes karşınızda saf durmuş, iyiliğinize dua

ediyor ve tüm haklar helal edilmiş vaziyette tabuttan doğruluyorsunuz,

yaşlı, olgun, ve ağırbaşlı olarak.

Herkes etrafınızda, büyük bir itibar, iltifatlar, çocuklar torunlar hepsi

hazır.

Arabanıza kurulup evinize gidiyorsunuz.

Doğar doğmaz devlet size maaş bağlıyor, aylık veya üç ayda bir maaşınızı

alıyorsunuz.

Ne güzel, hazır maaş, hazır ev...

Altmışlı yaslara kadar garanti, huzur içinde yaşıyorsunuz.

Sağlığınız gittikçe düzeliyor, kaslar güçleniyor, kuvvetleniyorsunuz.

Bir gün çalışmak istiyorsunuz ve ise ilk başladığınız gün size hoş geldin

hediyesi olarak bir plaket ve altın kol saati veriyor patronunuz.. ve

genel müdürlük veya bunun gibi yüksek bir makamdan tecrübeli bir insan

olarak ise başlıyorsunuz.

Herkes karsınızda el pençe divan...

Vücudunuzda da bazı hoşa giden hareketler de başlıyor.

Gittikçe zayıflıyor forma giriyorsunuz.

Diğer hormonal aktiviteler artıyor, fevkalade.....aman ne güzel günler

başlıyor... derken bir gün patron size artık üniversiteye gitsen daha iyi

olur diyor.

Bu arada babanız ortaya çıkmış, 'fazla çalıştın' diyor 'artık eve dön, işi

bırak, okumaya basla, harçlığın benden olsun...'

Keyfe bakar mısınız?

Okuduğunuz dersler gittikçe kolaylaşıyor. Ekmek elden, su gölden bir dönem

başlıyor.

Partiler, diskotekler, kızların sayısı artıyor.

Derken anne ve babanız sizi götürüp getirmeye başlı yor, araba kullanma

derdi de yok artık....

Günün birinde sizi okuldan da alıyorlar, 'evde otur, keyfine bak,

oyuncaklarınla oyna' diyorlar.

Mamanız ağzınıza veriliyor, zaman zaman altınızı bile temizliyorlar, hatta

bu durum alışkanlık yaratıyor ve hiç tuvalet kullanmamaya başlıyorsunuz.

Derken anneniz bir gün size süt verme kararını alıyor ve başka bir keyifli

dönem başlıyor.

Mama artık her yerde, her an ve en taze şeklinde hazır.

Bir gün karanlık ılık ve sıcak bir ortama giriyorsunuz. Beslenmek için

ağzınızı açmaya dahi gerek yok, bir kordondan besleniyor, sıcacık,

yumuşacık, gürültü ve patırtısız bir ortamda yaşıyorsunuz.

Küçülüyor, küçülüyor, ufacık bir hücre halini alıyorsunuz.

Veeeeee....

En güzeli deeee......

Günün birinde müthiş keyifli b ir geceyle hayatiniz bitiyor...

Can YÜCEL

şimdi ne alaka bilmiyorum ama yaşamın tersden olmasını isterdim

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Kiralık

 

Bu sabah şu denizi kirala, mavi

mavi hatırlayalım birbirimizi,

bu öğlen güneşi kirala da, bir

daha soğukluk girmesin aramıza,

bu ikindi tembelliği kirala, belki

gölgesinde kedin olurum senin,

bu akşam bahçeyi kirala, elimizde

büyüsün gül, menekşe, yasemin,

bu gece uykuyu kiralarsan, rüyama

yalnız senin gözlerini konuk ederim,

bu bahar bu gövdeyi kirala, vücut

kitabında tozlandı kelimelerim,

bu ders coğrafyayı kirala, hadi

teneffüse çıkalım toprağıyla, suyuyla,

bu teneffüs bir yolculuk kirala, hiç

mola vermeden yürüyelim arkadaşlığa,

bu sefer bir yelkenli kirala, rüzgar

nereye götürürse yürak oraya,

bu yaz bu sokağı kirala, kapıları

aç, yalnızlığı yalnız bırak odalarda

 

Kiralama bu şiiri, şairin olurum yoksa!

 

Haydar Ergülen

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

...

 

 

Ne mi yapacağım bundan sonra?

 

Ayak izlerimi silmek için sana gelen bütün yolları tersinden yürüyeceğim önce.

Şiir yazmayacağım bir süre,

Fotoğraflarını güneşe koyacağım, bir an önce sararsınlar diye.

Hediyelik eşya satan dükkanların önünden geçmeyeceğim.

Senin için biriktirdiğim yağmur suyunu, bir gül ağacının dibine dökeceğim.

Falcı kadınlara inanmayacağım artık.

Trafik polislerine adres sormayacağım,

Geleceğe ışık düşüren bir gülüşle gülmeyeceğim kimseye....

 

Ne yapacağımı sanıyorsun ki?

 

Tenin tenime bu kadar sinmişken,

ömrüm azala azala önümden akarken,

gittiğin gerçek bu kadar herkese benzerken..

Senin korkularını, benim inceliğimi doldurup yüreğime,

bıraktığın boşluğu yonta yonta binlerce heykelini yapacağım.

 

Şükrü Erbaş

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Gelmek istemiyor gece

Ne sen gelebiliyorsun o yüzden

Ne de ben gidebiliyorum.

Ama ben gideceğim.

Akrepten bir güneş şakağımı yesede.

Ama sen geleceksin.

Dilin tuzlu yağmurlarca yakılmış.

Gelmek istemiyor gün.

Ne sen gelebiliyorsun o yüzden.

Ne de ben gidebiliyorum.

Ama ben gideceğim.

Kurbağalara atarak ağzımda çiğnediğim karanfili.

Ama sen geleceksin.

Çamurlu lağımından karanlığın.

Gelmek istemiyor.

Ne gün,

Ne gece.

Ölebiliriz o yüzden.

Ben senin uğruna.

Sen de benim..

GARCİA LORCA

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

...

 

 

Ey bir tane sevgilim, ben bugün yaşıyorsam

Sanma ki hayat tatlı, insanlar hoş olmustur,

Dağ başında bir kaya gibiyim şöyle dursam

Etrafım eskisinden daha bomboş olmuştur

Yalnız sana borçluyum bugün dünyada varsam:

Seni her andığımda gözlerim yaş olmuştur

 

Yaşlar ki bir ırmaktır, dertleri sürür gider,

Gözyaşları içinde seneler yürür gider.

 

Yok olmak isteğiyle kalbim attığı zaman,

Bana: Yaşa der gibi gülen senin yüzündü.

Dizlerim bir batakta yorgun yattığı zaman

Bacaklarıma kuvvet veren senin hızındı.

Yaşaran gözlerimde, güneş battığı zaman

Sıcak bir yuva gibi tüten senin dizindi.

 

Sen aklıma gelince her şey gülümserdi.

Ağaçlar sarkı söyler, rüzgar tatlı eserdi.

 

Ey sevgilim, bilirsin benim ne çektiğimi:

Garip başimın derdi bir yürek taşıyorum.

Anlarsın niçin uzak yerlere baktığımı:

İçinde yaşanmaz bir dünyada yaşıyorum.

Görünce gülme sakın çırpınıp aktıgımı:

Ilık ve aydınlık bir denize koşuyorum.

 

Sen benim sevgilimsin, sevsen de, sevmesen de,

Aradığım yerlere benzeyiş buldum sende.

 

Sabahatin Ali

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Uyumaya değil

Rüyalarıma gidiyorum

Orada yaşayacağım isteğimce

Uyanıkken hiç yaşayamadığım

 

Hepsi de gençti güzeldi

Sevdim sevildim diye aldanarak

Son gördüğüm onlar olacak

Bunca yıldır sevgiye dayanamadığım

 

Ölüme değil

Sonsuzluğa gidiyorum

Orda dinleneceğim gönlümce

Yaşarken hiç mi hiç dinlenemediğim

 

Kalemim yine elimde

Kağıtlarım da önümde

Son uykusunda düşecek başım

Sağlığımda hiç eğmediğim

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...