Jump to content

Bugün Sizi Hangi Şiir Anlatıyor?


schizophrana

Önerilen Mesajlar

Gidiyorum,

yarım kalan sözlerin

merakına düştükten sonra

belki yaşanacak aşkların gizlisinde kalırım

belki kavgalara bilemem düşlere bulaşırım

meraklanma sen

yinede bir tutam güneş olacak koynumda

 

yeterki yeterki leke değmesin

gül tenli ellerimize

sevdalar yaşamak içindir

ölümde yakışır bize

 

gidiyorum

sokak ışıklarında gölgeler büyüterek

belki varlığı ispat istemez bir kursun olurum

belki körpecik bakışlara kalkan olurum

meraklanma sen

yinede gözyaşların saklı kalacak

 

yeterki yeterki leke değmesin

gül tenli ellerimize

sevdalar yaşamak içindir

ölümde yakışır bize

 

binlerce kez koştum

sadece koştum

yıkık kentlerin enkaz bulvarlarında

nasıl koşulursa molozlar içinde

öyle koştum

ve şarkılar dinledim korkulu çığlıklı

ve içinde uçurumlar olan şarkılar

ve şarkılar söyledim inançlı

yürekli sevdaya durmuş şarkılar

yüreğimi kalkan ettim kanlı duruşlara sevdamı volkan ettim

hoşçakal küçüğüm

alnım ak başım dik gidiyorum

bilesin ki bazen ölüm de yakışır bize

 

Ahmet Can Akyol

 

..........................

 

hoşçakal Aysel'im.....seni unutmak olmaz...her yerde hatırlanacaksın...O haki renk gocuğunla, omuzlarına düşen saçlarında, parıldayan gözlerinle....

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Arkana Al

 

Arkana al yüklen dumanlarını

Kütür kütür patlasın mısırların

Ruhunu soyabilirmisin bir kadının

Sevebilirmisin giyotine yüz vermiş özgürlüklerini

Gururun griliğinde mavi yalanlı kadınlarını

Değişen her sevgin seni de döğüştürecektir

Mağaralşmış cinselliklermi yoksa içimizdeki şefkatmı,

Yaşlandırıyor kadınlara olan borçlarımızı.

 

Nereye yazsak yaz değildir

Kısa şubatı eksik zekamızla şortlu mart a kadın nisan a alacaklı çıkacaktır

Ertelenen yağmur dağ gibi sevdan kadın kadar gökyüzü yıldızları ağardıkça

Ve bir şizofren ağladıkça aşka

Gelen sen seven ben özleyen sarı sevda

Saçının teline as güvenimi...

 

Hüseyin Yük

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Hasret

 

Şimdi tarlalarda güneş vardır,

Karlar donmuştur otların uçlarında,

Artık akşamları dinlenemem

Başım avuçlarımda.

 

İçi korku dolu kış gecesi

Hiç yatağın yok mu sıcak!

Dağları dolduran kır çiçeği

Hangi rüzgârlar seni koklayacak!

 

Saçlarımı kesip rüzgâra atacağım!

Ta ki haber götürsün bir gün sana!

İçimde bir şeytan var diyor ki:

Aklına ne gelirse yapsana.

 

Ben bu şiiri yazdım atlı talimde

Bulunduğum şehir İstanbul’du,

Ağır ağır kar yağıyordu,

Atımın yelesi bulut renginde

 

Cahit Külebi

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

artık kalbim yok ağladığımda sana

düşündüğümde seni artık kalbim yok

seni anlatırken birilerine, atmıyor kalbim

atmıyor kalbim seni gördüğümde rüyalarımda

istediğin gibi yaptım; artık kalbim yok !

küçük bir velede verdim onu, oyuncak niyetine

fırlattım attım doyursun karnını diye bir sokak

köpeğine

suda sektirdim bir kiremit parçası gibi

ve bekledim batmasını

bekledim batmasını yanan bir gemi

nasıl ağlayarak denize dökülürse

 

istediğin gibi yaptım; artık kalbim yok!

artık kalbim yok baktığımda eski resimlere

özlediğimde seni

arta kalmış bir kalbim yok!

YOK!

Küçük İskender

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

SİS

 

 

İki şehri var gecenin, biri gözümde

tütüyor, birinin dumanı üstünde yağmur

gibi çöken siste, bana bu uykusuz

şehri niye bıraktın, göze alamadığım

bir şehrin yerine bütün şehirlerdesin,

gece değil istediğin hayli karanlık

bakışlı bir şehrin gözleriyle çarpışmak

hevesindesin! Gözlerini anlıyorum henüz

bağışlayabileceği gözleriyle çarpışmadı kimsenin;

gözlerimizi uzaklıklar değil ki yalnız

göze alamadığımız yakınlıklar da acıtır,

ve gözleri ancak gözler bağışlayabilir,

öyle acıyor ki gözlerim kim bağışlayacak,

sis değil, uykusuzluk değil, iki uzak

şehir gibi ayrılıktan kavuşmuyor gözlerim:

Biri hepimizle gözgöze gibi hala uykusuz,

biri sis içinde kirpiklerine kadar açık,

bu sessizliği kim bıraktıysa, göremiyorum

konuşkan gözlerinde tek sözcük bile,

gözlerimiz birbirine değmiyor gecenin iki şehrinde

 

 

Kimsenin kimseye gözü değmiyorsa şiir niye?

 

-Haydar Ergülen-

Not: Selçuk Yöntem'in sesinden bir başka güzelleşiyor bu şiir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

En sevdiği renk mor olan kadın

En sevdiği kelime "asi"

En sevdiği oyun incitmek beni

Hıncı, çocukluktan kalma bir yara izi gibi

 

İpleri dolaşmış uçurtmalar misali

Ne beraber uçabildik, boşverip şu dünyayı

Ne gidebildik kendi yolumuza

Rüzgarda savruk, başına buyruk

Senle ben

 

Zamanı, yaralarla ölçen kadın

Geçmişiyle kavgalı

Gündüz isyankar

Geceleri Tanrı'ya sığınan kız çocuğu

Kırdığı kalpleri dizmiş ipe

Gene en büyük zararı kendine

 

En sevdiği ses, çocuk sesi

Güneşli, billur, neşeli

Oysa, yıllar var ki kendi

Anne olmayı istememiş

Çekip gidebilmek için bir gün

Geride ekmek kırıntıları bırakarak

Kuşlar yesin diye ayak izlerini

Kalmasın ne bir sızı ne kalp yarası

 

Sevişirken taşkın bir nehir

Öpüşürken kor bir alev

Uykusunda melek gibi masum

Bakmaya kıyamadığım

Kaç gece göğsünde uyuduğum

Ama beraber uyanamadığım kadın

 

İpleri dolaşmış uçurtmalar misali

Ne beraber uçabildik, boşverip şu dünyayı

Ne gidebildik kendi yolumuza

Rüzgarda savruk, başına buyruk

Senle ben

 

Her hasretten sonra

Başka başka sevdaların kollarında

Yemin etmişken bir daha konuşmamaya

Gene bulup birbirimizi

Sabahı olmayan gecelerde

Aldatma pahasına sevdiklerimizi

Ağlayarak seviştiğim kadın

Senle ben ipleri dolaşmış uçurtmalar misali

 

İpleri dolaşmış uçurtmalar misali

Ne beraber uçabildik, boş verip şu dünyayı

Ne gidebildik kendi yolumuza

Rüzgarda savruk, başına buyruk

Senle ben!...

 

Elif Şafak....

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

HASRETİNDEN PRANGALAR ESKİTTİM (86281 Hit)

 

Seni anlatabilmek seni.

İyi çocuklara, kahramanlara.

Seni anlatabilmek seni,

Namussuza, halden bilmeze,

Kahpe yalana.

Ard- arda kaç zemheri,

Kurt uyur, kuş uyur, zindan uyurdu

Dışarda gürül- gürül akan bir dünya...

Bir ben uyumadım,

Kaç leylim bahar,

Hasretinden prangalar eskittim.

Saçlarına kan gülleri takayım,

Bir o yana

Bir bu yana...

Seni bağırabilsem seni,

Dipsiz kuyulara.

Akan yıldıza.

Bir kibrit çöpüne varana.

Okyanusun en ıssız dalgasına

Düşmüş bir kibrit çöpüne.

Yitirmiş tılsımını ilk sevmelerin,

Yitirmiş öpücükleri,

Payı yok, apansız inen akşamdan,

Bir kadeh, bir cigara, dalıp gidene,

Seni anlatabilsem seni...

Yokluğun, Cehennemin öbür adıdır

Üşüyorum, kapama gözlerini...

 

AHMED ARİF

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

...

Sen gelinceye kadar

Pencerem kapalı duracak

Rüzgar gelmesin diye

Artık perdeleri açmayacağım

Gün ışığı girmesin diye

Sonra kahrolacağım

Bu karanlıkta, bu derin yalnızlıkta

Ve günlerce gecelerce haykıracağım

Nerdesin diye, nerdesin diye

 

Bir gün bu kapıdan sen gireceksin

Biliyorum

Ergeç bu bekleyişin bir sonu gelecek

Yıllarca sonra

Öldüğüm gün bile gelsen

Bütün bu bekleyişlerimi ve öldüğümü unutup

Çocuklar gibi sevineceğim

Kalkıp sarılacağım ellerine

Uzun uzun ağlayacağım.

 

Ümit Yaşar Oğuzcan

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

MAHUR BESTE

 

 

Şenlik dağıldı bir acı yel kaldı bahçede yalnız

O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız

Gitti dostlar şölen bitti ne eski heyecan ne hız

Yalnız kederli yalnızlığımızda sıralı sırasız

O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız

 

Bir yangın ormanından püskürmüş genç fidanlardı

Güneşten ışık yontarlardı sert adamlardı

Hoyrattı gülüşleri aydınlığı çalkalardı

Gittiler akşam olmadan ortalık karardı

 

Bitmez sazların özlemi daha sonra daha sonra

Sonranın bilinmezliği bir boyut katar ki onlara

Simsiyah bir teselli olur belki kalanlara

Geceler uzar hazırlık sonbahara

 

 

 

ATTİLA İLHAN

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

YALNIZLIK

 

Yalnız kaldınız sanırsınız,

Biliyorum.

Yalnız bırakılmışsınız,

Biliyorum.

Ötesi yok.

 

II

Ötesi var:

Yalnızlık

Müziğin bile seni dinlemesidir.

Yalnızlık

İnsanin kendine mektup yazması

Ve donup-donup onu okuması

Yalnızlığın da ötesidir.

 

Özdemir ASAF:thumbsup:

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

BEN ŞİMDİ BİRAZ

 

Ben şimdi biraz da

Senin için görüyorum;

Gökyüzünün parlak,

Bakış seken mavisini.

Ben şimdi biraz da

Senin için duyuyorum;

Gecenin o sarsak,

Yokuş çıkan ezgisini.

Ben şimdi kanayarak

Senin için yaşıyorum;

Sazan derisi gibi

Günlerimi külle soyarak.

 

Metin ALTIOK

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

O şimdi ne yapıyor

şu anda, şimdi, şimdi?

Evde mi, sokakta mı,

çalışıyor mu, uzanmış mı, ayakta mı?

Kolunu kaldırmış olabilir,

– hey gülüm,

beyaz, kalın bileğini nasıl da çırçıplak eder bu hareketi!.. –

 

O şimdi ne yapıyor,

şu anda, şimdi, şimdi?

 

Belki dizinde bir kedi yavrusu var,

okşuyor.

Belki de yürüyordur, adımını atmak üzredir,

– her kara günümde onu bana tıpış tıpış getiren

sevgili, canımın içi ayaklar!.. –

Ve ne düşünüyor

beni mi?

Yoksa

ne bileyim

fasulyanın neden bir türlü pişmediğini mi?

Yahut, insanların çoğunun

neden böyle bedbaht olduğunu mu?

 

O şimdi ne düşünüyor,

şu anda, şimdi, şimdi?...

 

Nazım Hikmet Ran

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Kayıp

hayır

kazanamayız mümkün değil

kazanamayacağımıza karar verdim

bi an için kazanabileceğimizi sanmıştık

ama sadece bi an için

şimdi biliyorum ki kazanamayız

hareketsiz dursak da kazanamayız

koşsak da

doğru davransak kazanamayız

hata yapsak kazanamayız

başka biri kazanacak

o yüzden başka biri orada

ve biz de buradayız...

 

Charles Bukowski / Suda Yan Ateşte Boğul

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Dudaklarımı kanatırcasına ısırıyorum günlerdir

her sözcük dilimin ucunda küfre dönüyor çünkü

Bir gök gürlese bari diyorum, bir sağnak patlasa

bitse bu sessizlik, bu kirli yapışkanlık bitse

ama bir tufan az mı gelir yoksa, yine de

yırtılan ve parçalanan birşeyler olmalı mutlaka

hiç durmadan yırtılan ve parçalanan bir şeyler

 

Oysa ne kadar sakin bu sokaklar ve bu kent

ne kadar dingin görünüyor bana şimdi gökyüzü.

 

Ahmet Telli / Belki Yine Gelirim'den

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Kimiz Biz?

 

boş laf hep boş laf

bugünün en önemlisi

yarının en önemsizi

ilginç dünyadaki

kuklalarız..

 

kimi zaman döwüştürülen

kimi zaman seviştirilen

etrafımıza bakıp

olanlara şaşıran

kendi yaptıklarımızı

gizli bir kutu içinde saklar gibi

saklayanlarız biz..

 

kimiz biz

amacımız ne

para pul aşk ?

yoksa sadece öylesine mi?

öylesine yaşıyoruz

öylesine yaşamalıyız belki de

bir amaç olmadan

amacı olanlar noldu

çoğu başarısız oldu

ve bir çoğu şimdi sadece

soğuk bir mezartaşı

ne düşünen war

ne hatırlayan

 

nankör bi dünyada

yaşamaya çalışan insanlarız biz

en rahat hayatı yaşasak da

hayat tarafından rahatsız edilenleriz biz

yarının unutulmuşları

dünün üstüne titrenenleriyiz biz

bugün yaşamaya çalışanlarız..

 

dünyayı kendi etrafında

dönen sanan insanlarız biz..

 

kuklayız hepimiz

tanrı denen kişinin kuklalarıyız

tanrıyı şiirlere sokanları

kınayan salak beyinleriz biz

tanrının bizle oynadığını düşünen

hasta ruhlu insanlarız biz

 

bir anlık buhranda

oyunu erken bırakırız biz

gelemeyiz zora

korkağız biz

oynarken söyleyemediklerimizi

oyunu bırakmadan hemen önce söyleyecek kadar

korkağız biz

geriye kalan oyuncular tarafından

hatırlanmak istenenleriz biz

 

kiminin efendisi kiminin kölesiyiz biz

genciz .. asiyiz ..

ölene kadar haykıranlarız..

kimi zaman işimize gelince susanlarız..

verilen rolü oynayanlarız

kimi zaman oyun içinde oyun oynayanlarız

 

boş sokakta gördüğün kimsesiz ewsiz aç insan;

işte biz oyuz

kimsesiziz ewsisiz açız

ama yanımızda tek yoldaşımız

içkimiz şarabımız ve yanımızda taşıdığımız resim

sanmayın ki boş insanız

sanmayın ki aciziz

öyle mutluyuz biz

öyle bir seçim yaptık biz

anlayamacağınız bir seçim yaptık biz

boş sokakta uzakta gördüğünüzde

yol değiştirdiğiniz

serseri ayyaş herifin tekiyiz biz

 

bedenlerini satanlardan değil de

ruhlarını satanlardan korkulmasını öğrenemeyen

basit insanlarız biz

 

kendini zeki sanan birkaç gerizekalının

yaptığı matematik problemini çözmeye çalışan

zavallılarız biz.

 

kötünün iyisine razı olan

zavallılarız biz.

 

bir kişi için canını verebilecekken

iki gün sonra o kişiyi öldürebilecek

karmaşıklığız biz

 

asiyiz biz

genciz biz

geleceğiniziz

köreltmeye çalıştığınız beyinleriz

hor görüp tükürdüğünüz ewsiziz

sizin belirlediğiniz

doğru yoldan sapan ukalalarız biz

kralız biz köleyiz biz

karmaşıklığız biz

kimiz biz ?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Yağmura çok teşekkür ederim

Bu gece yalnızca cesedime yağdı...

 

 

Bana bir şey olursa diye korktum

Seni birkaç saniye düşünürsem;

Düşünürken üşürsem diye korktum.

 

 

 

 

Seni birkaç saniye düşünürsem;

Sessem, sersem bir heceysem eğer

Seni bir kelime edersem diye korktum

seni kötü bir cümlede kullanırsam

Adını söylerken takılırsam, yalnış telaffuz edersem

Böyle bir günah işlersem

Tanrı affeder diye korktum...

 

Sağol aşkım

Sağol kırık kolum, kesik bileğim, kırık yüzüm,

Kesik geleceğim, kırık sonsuzluğum

 

Her şeye rağmen

Yağmura bulanmış, güzel bir yazdı...

 

k.İskender

 

 

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Derinde Kör Balık Mavisi

 

Ben derin deniz balıklarının yüzüşünde kör dalgın

yosunlara sürünen karnımın arıklığı içinde onların

rengini bilemeden

 

Karanlığın içinde yukarının ışığını unutmuşçasına unutmamışçasına

arar bulur yitirirken maviyi bir daha

bulamayacakmışçasına yitirmiş

 

Gözlerimizin yanından yanlarından akan soğukları serinleri

ısınmaz sanıp ağzımı loş sulara boş sulara diri etlere saplanan

dişlerime kal etmiş

 

Usta dalgıçların serptikleri gök taşlarını zümrütleri yakutları

kırallarını eğlendirmek için dalıp ciğerlerini

kusasıya kovaladıklarında

 

can taşlarını onlardan önce bulup kapan ciğerlerini daha kolay

kusmaları için derine daha derine kendi sularımın

karanlığına çeken

 

Soğuğun tükenmeyeceğini ışığın çekildiğini diplere

hiçbir zaman erişemeyeceğini sanan ben birden

bir çukurdan

 

Ağan maviyi gördüm kara değil boz değil yeşil bile değil

susuz bitkisiz doruksuz maviyi ısınan suların içinden

unuttum

her şeyi suyun yüzü olduğunu mavinin güneşe karıştığı yerde

başka mavilerle birleştiğini suyun

ısındığı yerde

 

unuttum yokoldu onlar dip suları ısınmaz artık

bir yerde herşey bitti mavide yaşıyoruz

 

Ben derin deniz balıklarının yüzüşünde kör dalgın

maviyle çarpıştığımız mavileştiğim balıklaştığı

körlüğümüzün aydınlandığı

yerde.

 

Bilge Karasu

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

SENFONİ

 

Önce sesin gelir aklıma

Çaresiz kaldıkça hep seni düşünürüm

Güzel olan, dolgun başaklardaki sarışın sevinçli

Sonra cumartesi günleri gelir

Sonra gökyüzü gelir hemen kurtulurum

Bir yağmur yağsa da, beraber ıslansak.

 

Kırk kere söyledim bir daha söylerim

Savaşta ve barışta, karada ve denizde,

Düşkünlükte ve esenlikte

Zamanımız apayrı bize göre

Yanyana olduk mu elele

Aç kalsak ağlamayız biliyorum.

 

İçim güvercinleri okşamış gibi rahat

Sen yanımdayken ister istemez

Geniş meydanlarda akşam üstleri

Üstüste üç kere deniz, üç kere çınarlar.

Sen yanımdayken ister istemez

Uzak ırmakları hatırlıyorum.

 

Arasıra düşmüyor değil aklıma

Yabancı kadınların sıcaklığı

Ama Allah bilir ya, ne saklıyayım

Yanında ihtiyarlamak istiyorum...

 

Turgut Uyar

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Taştır hayat...

 

Eski bir yontucuyum ben

Taştan ekmek kesiyorum

Taştan sevda

Yolum ışığa doğru

Taşa ışık seçiyorum

 

 

Yılkıya bırakılmış atlar

Nereye koyarsa bağışlanmış özgürlüğü

Gider gelirim aynı yolu vadide

 

 

Vadi

Göz alabildiğine ömrüm

Gördüğüm ve öldüğüm

Delilikle aramızda duran sır

Sıyrılır kınından sınırdan kaçar

İnkar,evet bu bir inkar

İstanbul'un yollarına azar azar

Bırakarak kendimi

Her gün bir yanım ölüme kayar

 

 

Taştır hayat

 

Mermerin damarına sığındığım

Orda biçimledim düşlerimi

Kütlesinden kopan bir kıymığım

Acısına değdi su

Sesin fırtınası dindi

Şiirdi

Oynadı taşın teni..

 

 

Taştır hayat

Sonra kum

Taşı kesiyorum şimdi.....

 

 

 

Arife KALENDER

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bugun 12 Eylul...

Katilligi,

Hainligi,

Kini,

Nefreti ve benzeri tum ihanetlikleri bagrinda eksiksiz tasiyan

ve...

Sermayesi kan ile gozyasi olan Fasist Diktatorlugun,

Ve Diktatorlerin,Yaptigi katliamlarin 28.yildonumudur.

Bir yanda katil Fasist Diktatorluk ve onun her turden katilleri

Bir yandan da,Bagimsizligi,onuru,karekteri edinmis devrimciler.

Onlar ki..! .bagimsizlik için,onur için savastilar..! .

onlar ki..! . emek için,ozgurluk için dustuler..! .

onlar ki..! .Ulkesi ve Halklari için yigitçe dovustuler..! .

Iste...

Onlardir..! .

onlardir..! .

Ve ancak onlardir ki..! .

Fasist Diktatorluge Direndiler ve de direnecekler..! .

Ozgurluk ve onur mucadelesinden odun vermeyip direnenler,

Bedenlerini siper ederek dusen tum yigit DEVRIMCILERE BIN SELAM..! .

BU ONURLU MUCADELE YOLUNDA DUSENLERIN ANILARININ ONUNDE...

SAYGIYLA EGILIYORUM..! .

12 Mart ve 12 Eylul Fasist Diktatorlugu ve DiktatorlerI,

Ulkemizdeki yapiyi ve kimlerin usaklari olduklarini açikça gostermislerdir..! .

Fasist Diktatorlugun darbelerinde,

Bedel odemis tum devrimcilere,

Yurtseverlere,

Demokratlara,

Bagimsizliktan yana dost guçlere,

Emek ve Ozgurluk Savasçilarina,

Devrimci Komunistlere bin selam..! .

Kahrolsun Emperyalizm,Kahrolsun Fasizm,Kahrolsun Isbirlikçi Katiller..! .

Yasasin Bagimsizlik,Yasasin Ozgurluk,Yasasin Halklarin ONURLU Kardesligi..! .

 

Metin Demirkaya

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Herşeyi terk ettim / ne aşk ne şehvet

sarışın başladığım esmer bitiyor

anlaşılmaz yüzü koyu gölgeli

dudakları keskin kırmızı jilet

bir belaya çattık / nasıl bitirmeli

gitar kımıldadı mı zaman deliniyor

kimi sevsem sensin / hayret

kapıların kapalı girilemiyor..

 

Atilla İlhan

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Herşey yarım;

Gözlerimde fer aydınlatmıyor içimi

Donuk bakışlarımda dolunay tükeniyor

Yalnızlık sensizliğe çağrıdır düşlerimin

Uzayıp giden zaman kuşatıyor

İçimde yıldızlarım sönüyor.

 

Herşey yarım;

Tükenişin son noktasında

Tamanlanmayan hayaller duruyor

Birikmiş düşler kan kırmızı umutlarda

Bir yalancı aşka dönüşürken

Güllerime kan damlıyor...

 

Herşey yarım;

Basamaklarda yorgun anılarım

Bir sigara molası yalnızlığımda

Yeni baştan ırak bir menzil ortasında

Gözlerim bantlanıyor,

Ayaklarım bana ait değil

İçime ağrılar çökerken

Güz günleri yaklaşıyor...

 

Herşey yarım;

Yaşayamadığım aşklara bıraktım

Uykusuz gecelerde tükenen düşlerimi,

Bir yaprak kımıldasa

İçimde bir çocuk ağlar.

Yaşam kırıntılarına öykünüyor

Yalınayak koşarken beyaz düşlerim

Üryan beyazlığım bürünürken sessizliğime

Birkaç mendil ıslanıyor

Yıldızlarım düşüyor...

Ahmet Tığlı

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Ben Kimim ?

 

Ben kimim yaramaz bir çocuk

Sessizliğiyle kendine gizlenen

Bugün bile simyacılar iyi kötü

Bir şeyler bulup çıkarmak isterken

Ben kimim zamanın kıyısında direnen

 

Uçaklar uzaklara kanat vururken

Ben kimim kırılıp kalmış

Eski bir tekne gibi

Ben kimim çocuk düşlerinden

Anlaşılmaz ülkülere uzanmış

Ben kimim bilemiyorum

Açlığıyla olmadık sevgilerin

Bir küçücük bakışta oyalanan

Ben kimim olur olmaz zamanlarda

Kendine ve her şeye ağlayan

 

Afşar Timuçin

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...