Beyazperde'den Haberler

Günümüzde aşk, savaş, animasyon, bilimkurgu, korku gibi türde filmler revaçtayken bir derdi olan ve kadına şiddeti konu alan bir film Yün Bebek. Mersin'in Arslanköy Beldesi'nde tamamı köylü kadınlardan oluşan bir kadroyla ve çok düşük bir bütçeyle çekilen 'Yün Bebek' filmi 49. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde yapılan galayla ilk kez izleyici ile buluştu. “Arslanköylü Kadınlar Tiyatrosu” tarafından çekilen film festivalde Yeşilçam’ın usta oyuncularından da tam not aldı. Filmin yönetmeni ve aynı zamanda yazarı da olan Ümmiye Koçak ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Yün Bebek'i bir de ondan dinleyelim...

* Kadına şiddetin alıp başını gittiği bu zamanlarda böyle bir yaraya parmak basıp gündeme getirdiğiniz için öncelikle sizi tebrik etmek isterim. 'Yün Bebek'in hikayesinden bize biraz bahseder misiniz?

Öncelikle filmimizi tanıtma fırsatı verdiğiniz için ben teşekkür ederim. Filmin geneli 'kadında kadına şiddeti' anlatıyor. Şiddetin bu tarafına da dikkat çekmek istedim.

Yün Bebek Torosların zirvesinde anne, baba ve babaannesi ile birlikte yaşayan yörük kızı Elif'in hikayesi. Zaten coğrafi şartlardan ve iklim bakımında zor olan hayat bir de babaannenin baskıları ile çekilmez hale geliyor. Bütün bunların yanı sıra Elif bir çocuk ve çocukluğunu yaşamak için bütün boşlukları değerlendiriyor ama her seferinde de küt babaanneye çarpıyor!

Film Elif'in gözünden anlatılıyor ama ana karakter annesi Hatice. İkinci evliliğini Elif'in babası Ali ile yapmış. Ali tipik yörük erkeği, karısına karşı tam bir erkek ama annesine karşı küçük bir çocuk yani epeyi annesinin güdümünde. Sürekli annesinin kışkırtması ile karısına şiddet ve baskı uygulamakta. Zaten evin bütün yükünü taşıyan Hatice baskılar ile iyice hayatından bezmiş durumda. Elif onu hayata bağlayan tek şey. Sonuç olarak filmlerde veya dizilerde sürekli alışık olduğumuz güçsüz kadın portresine karşı bizim filmimizin bütün karakterleri kadın ve güçlü. Ezilseler de, şiddet görseler de güçlüler. Bu yüzden filmimizde hiç erkek karakter görünmüyor.

* 49. Antalya Altın Portakal Film Festivalinde ilk kez seyirci ile buluşan Yün Bebek festivalde nasıl tepkiler aldı?

Evet ilk olarak yarışma bölümüne başvurmuştuk ama bu alanda yer alamadık. Çünkü filmimizi bitirememiştik ve filmi kaba kurgu ile göndermek zorunda kaldık. İmkanlarımız el vermedi.

Yine de o hali ile festival komitesi gösterimlerde yer almasını istedi. Bizde kabul ettik. Gösterime yeşilçamın ustaları takıldı. Suna Yıldızoğlu, Engin Alçam, Cihat Tamer gibi isimler bizi yalnız bırakmadı. Film bittiğinde sahneye koştular gözlerinde yaş bizlere sarıldılar ve "siz ne yapmışsınız bunu nasıl başardınız" dediler. Bu haberlere de yansıdı zaten. Bizler için ödüllerin en büyüğü bu, ustaların, yeşilçamın emektarlarının bizleri beğenmesi ve desteklemesi. Amerikalı kadın bir yazar Judy Light Ayyıldız da gösterimde katılmıştı kısa bir yorum yaptı bunu sizinle de paylaşmak isterim:

"Semboller çok başarılı kullanılmış.Filmdeki tek erkek figür ise sopasıyla karısını döven gölge. Aynı şekilde yaşlı kadının elinde sopa olması, yaşlı kadınla dayağı, şiddeti bütünleştirmiş. Film boyunca hiç erkek olmamasının yadırganmaması yine filmin başarılı yönlerinden" dedi. Sonra Yönetmen Yüksel Aksu aradı ve kaldığımız otele geldi ve filmimizin sonuca ve amacına ulaşması için elinden gelen her şeyi yapacağını söyledi. Sağolsun çok samimi ve sıcak bir adam sanki bizim ekipten biri gibi bu beni çok mutlu etti. İşte bütün bunlar birleşince 49. Antalya Altın Portakal Film Festivali bizim için çok verimli geçmiş oldu. Tepkiler çok olumlu olduğunu düşünüyoruz. Zaten 6 gün boyunca sinemaya emek vermiş onca isimle aynı havayı solumak bile bize yeterdi.

* Neden sadece kadın oyuncular? Oyuncuların profesyonel mi? Neye göre seçim yaptınız?

Asıl hikayede erkek karakterler ve ama biz senaryonun son halini verirken ekipte yer alan arkadaşlarımızla uzun uzun toplantıların sonunda erkek karakterleri göstermeme kararı aldık. Hem kadına şiddeti anlatırken erkek düşmanlığı vermemek içim hem de kadın filmi yaptığımız için erkekler olmasın istedik.

Oyuncular Arslanköylü Kadınlar Tiyatro Topluluğu ekibinden. Tabi ki profesyonel değiller, gündelik hayatlarında tarlada bağda çalışan insanlar. Zaten biz onlardan oyunculuk istemedik. Bizim karakterler çevrelerinde bolca tanık oldukları tiplerdi. Yani biz aslında sadece duyguya girmelerini sağladık gerisi gerçek. Seçimleride bu gerçekliği yerine getire bilme kabiliyetine göre belirledik. Açık konuşmak gerekirse biraz yaşanmışlıkları film deki rollerini belirledi. Zaten filmin hikayeside gerçek yaşanmış birkaç olayın toplanması ile oluşmuştu. Buna gerçek dekorlar ve rol yapmayan doğal oyuncular ile olaya yoğunlaşmaya sebep olan çekimler ile birleştirince böyle gerçek bir hikaye çıktı.

* Filmin'in çok zorlu şartlarda çekildiğini biliyoruz, biraz filmin çekim aşamalarını anlatır mısınız?

Amatör oyuncular ile çalışmak çok zor önce bir ekip kurduk bir ay eğitim verdik ve çekime başlamadan ekip dağıldı. Sonra yeni bir ekip kurduk ve çekimlere başladık. 9 bin TL bütçe ile, Toroslar'ın zirvesinde, 3 metre karda ve -15 derece soğukta! Bu az da olsa şartları anlatıyordur. On beş gün çekim yaptık ve sonra filmimizin ikinci yönetmeni Yasin Korkmaz dağın tepesinde kestik diye bağırdı ve dedi ki "Ümmiye teyze olmuyor". Haklıydı aslında çocuğumuzda farkındaydık ama imkanlar dahilinde bu çıkıyordu. Sonra bir toplantı yaptık ve çekimlere bir hafta ara verdik ve filmde olan bu ekibi kurduk. Filmin en doğru kararı oyuncu tercihiydi. Çekimler 20 gün uzadı ama kesinlikle değdi. Sonra kış şartları ilerleyince teknik ekipte de kış şartlarına dayanamayan arkadaşlar oldu. Yani sorun çoktu, şartlara baktığımızda imkansızdı film yapmak ama inanmıştık ve istiyorduk. Maddi sıkıntılardan zaten bahsetmeye gerek bile yok! 34.000 TL ile film çektik orası ayrı bir macera. Bu miktarı toplamak apayrı bir film konusu. Neticesinde Mersin Sinema Derneği ile birlikte bütün zorlukların altından kalktık ve filmi çektik. Zorluklardan ve Mersin Sinema Derneği'nden bahsedipte dernek başkanı Gürhan Ötün, Kadir Baziki ve festivalde bize klavuzluk yapan Ufuk Bay'dan bahsetmemek olmak. Tabi bir de Yasin hocamız var filmimizin ikinci yönetmeni Yasin Korkmaz. Aslında aramızdaki tek sinemacı diye bilirim, çok büyük azim ve kararlılık gösterdiler şartlara ve imkanlara aldırış etmeden en iyisini yapmaya çalıştılar. Buradan onlarada teşekkür etmeyi bir borç bilirim.

* Bu projeye başlarken ekonomik anlamda destek aldınız mı?

Evet, Tabi çok kolay olmadı Mersinde 264 görüşme yaptık. Çeşitli kurum ve kuruşlardan en yetkili isimler ile yaptık bu görüşmeleri ve olumlu sonuç alamadık. Mersin'de sosyal belediyeciliği ağzından düşürmeyen başkanlarımız bizi görmezden geldi. Tabi destek verenlerde oldu bunlarda Akdeniz Belediye Başkanımız Fazıl Türk, Mersin Ticaret Borsası başkanımız Abdullah Özdemir, Toroslar Belediye Başkanımız Hamit Tuna ve Mersin Valimiz Sayın Hasan Basri Güzeloğlu direk başlangıçta olmasa da filmin çeşitli aşamalarında destek verdi. Toplamda 34 bin TL maddi destek aldık. Bunun yanı sıra gıda ve ulaşım sorununu da sponsorlar ile çözdük.

Son olarak öncelikle sizlere sesimize kulak verdiğini ve sesimizi duyurduğunuz için teşekkür ederim. Bundan sonraki aşamada ise filmimizi hakkı ile bitirip, ince kurgusunu yaptıktan sonra sinema seyircisinin beğenisine sunmak ve Anadolu kadının neler yapabileceğini bütün insanlara göstermek.

*alıntıdır

http://im.haberturk.com/galeri/2012/10/22/417404/aa795b5180a9da823803117270cbade9_k.jpg

http://im.haberturk.com/galeri/2012/10/22/417404/e1b8abdbec770a882e5e9d2cc9f8d35e_k.jpg

http://im.haberturk.com/galeri/2012/10/22/417404/79c2491921a705a48352566bb2881c6e_k.jpg

Iron Man 3 Tam Fragmanı Yayınlandı

Çarşamba günü yayınlanması beklenen Iron Man 3'ün ilk fragmanı, Marvel'ın reklam çalışması için şimdiden internet'e yüklendi. Mandarin ile kapışacak olan Iron Man, bu sefer The Dark Knight üçlemesindeki gibi karanlık bir ortama sahip. İşte Ben Kingsley'in canlandırdığı ve uluslarası terörist olan Mandarin'in ön planda olduğu yeni fragman. Şimdiye kadar hep umursamaz tavırlarıyla gördüğümüz Tony Stark, bu filmde depresif ve sevdiği kişileri korumayadığı için psikolojisi bozulmuş bir tavırda olacak. Avengers filminde Kaptan Amerika'ın vurguladığı 'teknoloji olmadan sen nesin?' sorusunun cevabı Iron Man 3'ün esas konusunu oluşturuyor.Çizgi romanlarda, teknolojiye karşı eski yöntemleri kullanan Mandarin, Iron Man'i silahsız bırakmak için her yolu deniyordu. Iron Man 3'de artık zihinle kontrol ettiği bionik zırha geçen Tony Stark, tüm teknolojisini kaybedince aklını silah haline getirecek.

kaynak techno-labs

[h=1]Matrix'in yapımcılarından yeni film[/h][h=2]Bulut Atlası (Cloud Atlas) Vizyona Giriyor![/h]Yeni haftanın tek bilimkurgu filmi olan Bulut Atlası(Cloud Atlas), Andy Wachowski, Lana Wachowski ve Tom Tykwer’ın ortak yönetmenlikleriyle 26 Ekim Cuma gösterime giriyor.

Matrix filmiyle sinema tarihine damgasını vuran Andy ve Lana Wachowski kardeşler, Koş Lola Koş’un yönetmeni Tom Tykwer ile Bulut Atlası(Cloud Atlas) projesine imza attılar.

Yeni haftada vizyona girecek olan Bulut Atlası, yılın ses getirecek filmlerinden biri olacak. Tom Hanks, Halle Berry ve Jim Broadbent gibi güçlü bir oyuncu kadrosunu bünyesinde barındıran Bulut Atlası, bilimkurgu ve gerilim ögelerinin fazlaca yer aldığı etkileyici bir film.

Dram ögelerinin de yer aldığı Bulut Atlası’nin orijinal adı Cloud Atlas. Epik ögelerle dolu olan Bulut Atlası’nin belli bir zamanı yok. Zaman üstü bir dönemde geçen Bulut Atlası’ndaki olayların dün yaşamış, bugün yaşayan ve yarın yaşayacak olan nesillerin dünyadaki dengeyi nasıl etkiledikleri üzerinde duruluyor.

Bulut Atlası’nda oyuncu kadrosu, tek bir karakteri değil birden fazla karakteri canlandırıyor.

Başrollerdeki Tom Hanks, Halle Berry, Hugh Grant, Hugo Weaving ve Susan Sarandon gibi usta oyunlar performanslarıyla da seyircilere heyecan dolu saatler yaşatacak.

Ünlü yönetmenlerin imzasını taşıyan son dönemlerin en iyi bilimkurgu örneklerinden olan Bulut Atlası, 26 Ekim’de beyazperdedeki yerini alıyor.

 

Bulut Atlası (Cloud Atlas) Vizyona Giriyor!

 

Yeni haftanın tek bilimkurgu filmi olan Bulut Atlası(Cloud Atlas), Andy Wachowski, Lana Wachowski ve Tom Tykwer’ın ortak yönetmenlikleriyle 26 Ekim Cuma gösterime giriyor.

.

en sonunda

Matrix'in yapımcılarından yeni film

 

Bulut Atlası (Cloud Atlas) Vizyona Giriyor!

 

Yeni haftanın tek bilimkurgu filmi olan Bulut Atlası(Cloud Atlas), Andy Wachowski, Lana Wachowski ve Tom Tykwer’ın ortak yönetmenlikleriyle 26 Ekim Cuma gösterime giriyor.

 

Matrix filmiyle sinema tarihine damgasını vuran Andy ve Lana Wachowski kardeşler, Koş Lola Koş’un yönetmeni Tom Tykwer ile Bulut Atlası(Cloud Atlas) projesine imza attılar.

 

Yeni haftada vizyona girecek olan Bulut Atlası, yılın ses getirecek filmlerinden biri olacak. Tom Hanks, Halle Berry ve Jim Broadbent gibi güçlü bir oyuncu kadrosunu bünyesinde barındıran Bulut Atlası, bilimkurgu ve gerilim ögelerinin fazlaca yer aldığı etkileyici bir film.

 

Dram ögelerinin de yer aldığı Bulut Atlası’nin orijinal adı Cloud Atlas. Epik ögelerle dolu olan Bulut Atlası’nin belli bir zamanı yok. Zaman üstü bir dönemde geçen Bulut Atlası’ndaki olayların dün yaşamış, bugün yaşayan ve yarın yaşayacak olan nesillerin dünyadaki dengeyi nasıl etkiledikleri üzerinde duruluyor.

 

Bulut Atlası’nda oyuncu kadrosu, tek bir karakteri değil birden fazla karakteri canlandırıyor.

 

Başrollerdeki Tom Hanks, Halle Berry, Hugh Grant, Hugo Weaving ve Susan Sarandon gibi usta oyunlar performanslarıyla da seyircilere heyecan dolu saatler yaşatacak.

 

Ünlü yönetmenlerin imzasını taşıyan son dönemlerin en iyi bilimkurgu örneklerinden olan Bulut Atlası, 26 Ekim’de beyazperdedeki yerini alıyor.

bakalım nasılmış

Demir adam 3 türkçe fragmanı yayınlandı izlemeyenler için video

[h=1]Disney, Lucasfilm'i 4,05 milyar dolara satın alıyor[/h]

http://www.hurriyet.com.tr/p/spacer.gif

http://www.hurriyet.com.tr/_np/0519/18240519.jpg

[h=2]Disney, "Yıldız Savaşları" serisinin yapımcısı Lucasfilm prodüksiyon şirketini, 4,05 milyar dolara satın alıyor.[/h]

http://www.hurriyet.com.tr/p/spacer.gif

Walt Disney, Lucasfilm prodüksiyon şirketinin, başkanı ve kurucusu George Lucas'tan, nakit ve hisseyle yapılacak ödemeyle satın alınması konusunda anlaşmaya varıldığını açıkladı.

'YILDIZ SAVAŞLARI 7'Yİ DISNEY ÇEKECEK

Disney'in ayrıca “Yıldız Savaşları 7” filmini çekeceği, filmin 2015 yılında gösterime gireceği belirtildi.

Anlaşma uyarınca, Lucasfilm, Pixar, Marvel, ESPN ve ABC dahil olmak üzere diğer markalarla Disney çatısı altında olacak.

Bu çerçevede, Lucasfilm'in mevcut eşbaşkanı Kathleen Kennedy başkan olacak ve Walt Disney Stüdyoları yöneticisi Alan Horn'a rapor verecek.

George Lucas da yeni”Yıldız Savaşları” filmlerine danışmanlık yapacak.

Lucas, konuya ilişkin açıklamasında, kendisi için Yıldız Savaşları'nı, yeni nesil film yapımcılarına devretmenin zamanının geldiğini söyledi.

Kaynak: Disney, Lucasfilm'i 4,05 milyar dolara sat

Ek olarak star wars 7'ye yatırımcılar ile yapılan toplantıda, sadece Episode 7'nin değil, Episode 8 ve 9'un da ikişer üçer sene arayla gösterime gireceği açıklandı.

# John Carter 2: The Gods of Mars

> 2014'te sinemalarda.

> Yönetmen: Andrew Stanton

Uzun Hikaye

Özet & detaylar

Bulgar Ali küçük yaşta yetim kaldıktan sonra Pehlivan dedesi Süleyman ile Bulgaristan'dan Türkiye'ye gelen bir Balkan göçmenidir. Ali'yi dedesi mert ve eşitliğe inanan bir insan olarak büyütür. Delikanlılık yıllarında aşık olduğu Münire'yi ailesi ona vermeyince kaçıran Ali'nin hayatı bundan sonra sevdiği kadınla birlikte tren istasyonlarını arasında kasaba kasaba gezip, nerede tutunabilirse orada yaşayarak geçer. Bu arada Mustafa adında bir de oğulları olur.

Fakat geçimini daktilo bilgisi, katiplik, muhasebe kaydı tutma gibi işlerle kazanan Sosyalist lakaplı Ali haksızlığa katlanamayan kişiliği nedeniyle, en basit eşitlik istediği kasabadan dahi bencil ve çıkarcı insanların kumpası nedeniyle kovulur. Bu arada Mustafa da büyümekte ve kendi hikayesini oluşturmanın peşindedir...

1940'lı yıllardan başlayarak 70'li yıllara kadar uzanan öyküsü ile hem hüzünlü, hem de neşeli ve heyecanlı bir film olan Uzun Hikaye'nin yapımcılığını ve yönetmenliğini Osman Sınav üstlenirken, senaryo Yiğit Güralp'e ait.

Edebiyat dünyasının tanınmış isimlerinden Mustafa Kutlu'nun aynı adlı eserinin sinemaya uyarlanması olan filmin başrolünü Kenan İmirzalıoğlu üstlenirken kadroda kendisine Tuğçe Kazaz, Ushan Çakır, Altan Erkekli, Güven Kıraç, Zafer Algöz ve Cihat Tamer gibi önemli isimler eşlik ediyor...

Dynamo Kiev ile Naziler arasında gerçekleşen futbol karşılaşmasının hikayesini anlatacak Dynamo isimli filmin başrolünde Gerard Butler yer alacak...

http://tri.acimg.net/r_450_x/medias/nmedia/18/94/36/52/20322880.jpg

Konusunu Dünya Savaşları'nın oluşturduğu filmler her daim sinemanın ilgi çekici hikâyelerinin başında geliyor. Buna futbol temalı filmleri de eklersek, filmin dikkat çekmemesi için bir neden yok. Son gelen habere bakılırsa, başrolünde Gerard Butler'ı izleyeceğimiz Dynamo isimli proje de işte bu iki konuyu birleştiren bir öyküye sahip.

2. Dünya Savaşı'nda Nazi işgali sırasında Ukrayna'da yaşanan direnişi bir futbol takımının özelinde anlatacak olan film, ülkenin o dönemki en güçlü takımı Dynamo Kiev ile Nazi işgal güçlerinin arasında oynanan ve ismi tarihe "Ölüm Maçı" olarak geçen karşılaşmanın hikâyesini anlatacak. Gerçek bir olaya dayanan bu hikâyenin sonunda Dynamo Kievli futbolcular Nazi kuvvetlerini 5-3 yenmiş, fakat maç sonrasında tutuklanan 9 Ukraynalı futbolcudan 4'ü öldürülmüştü.

Andy Dougan'ın kurgusal olmayan Dynamo: Defending the Honour of Kiev isimli kitabından uyarlanacak olan filmin çekimlerine önümüzdeki ay Avrupa'da başlanması planlanıyor.

Hrant Dink'in hayali gerçek oldu

Aras Yayıncılık tarafından yayınlanan, '1915 Öncesinde Osmanlı İmparatorluğu'nda Ermeniler' adlı eserin, Hrant Dink'in hayali olduğu belirtildi

Fransalı tarihçi Raymond H. Kévorkian ve Paul B.Paboudjian tarafından kaleme alınan '1915 Öncesinde Osmanlı İmparatorluğu'nda Ermeniler' adlı eserinin Aras Yayıncılık aracılığı ile yayımladığı bildirildi. Hrant Dink'in, Agos gazetesinin "Bir Zamanlar" köşesinde 1997'den 1999'a kadar belli kısımları tefrika edilen kitabı basmayı hayal ettiği bildirildi.

Fransa 'da yayımlandıktan 20 yıl sonra Türkiye'deki okurlarıyla buluşan kitabın, 1915 öncesinde Ermeni nüfus barındıran 2900'ü aşkın yerleşim biriminin (vilayet, sancak, kaza ve köyler) dökümünü sunduğu ifade edildi.

20'nci yüzyıl başlarında taşra bölgelerinde yaşayan Ermeni din görevlileri tarafından hazırlanmış olan ve nüfus istatistiklerini ilk kez gün yüzüne çıkaran kitapta, söz konusu yerleşim yerleri; tarihsel arka planları, sahip oldukları okul, kilise ve manastırlar, eski-yeni isimleri, haritalar ve 1000 kadar görsel eşliğinde yer alıdığı belirtildi.

İki bölümden oluşan söz konusu kitabın ilk bölümünde, 19'uncu yüzyılın ikinci yarısıyla birlikte modernleşme sürecine giren Osmanlı İmparatorluğu'nda Ermeni halkının yaşadığı çalkantılı döneme ışık tuttuğu belirtildi.

Ermenilerin eğitim, basın-yayın, din, ekonomi ve politika alanlarında yaşadığı gelişmelerin irdelendiği 'Tarih ve Toplumsal Yapı' başlıklı bu bölümünde, imparatorluğun son 150 yılının Ermeniler özelinde bir panoramasını sunduğu kaydedildi.

İstanbul , İzmir , İzmit, Ankara , Sivas, Trabzon , Kayseri, Adana , Diyarbakır , Erzurum, Van ... 'İnsanlar ve Yaşadıkları Topraklar' adını taşıyan ikinci bölümünde, Osmanlı İmparatorluğu'nda yaşayan Ermeni nüfusunun köy köy, kasaba kasaba, ayrıntılı bir şekilde dökümünün çıkarıldığı belirtildi.

Kévorkian'nın, bunu yaparken yerleşim birimlerinin Ortaçağ'a, çoğu zaman Roma İmparatorluğu dönemlerine uzanan tarihsel arka planlarını da sunmayı ihmal etmediği ifade edilmiş.

20'nci yüzyıl başında, taşradaki Ermeni din görevlilerince hazırlanmış nüfus dökümlerini temel alan Kévorkian, birkaç kişi de olsa, Ermeni nüfusu barındıran her köyü 20'nci yüzyıl başlarında bağlı olduğu kaza, sancak ve vilayet bazında ele aldığını açıkladı.

Fransızca orijinalinde Ermenice, Rumca, Kürtçe vb. eski adlarıyla anılan, ancak ulus-devlete geçiş sürecinde Türkçeleştirilen köy, bucak gibi yerleşim birimlerinin bugünkü adlarının da Türkçe basımda ilave edilmiş olması, söz konusu eserin daha da işlevsel kılnmasına sebep olduğu belirtildi.

1915 Öncesinde Osmanlı İmparatorluğu'nda Ermeniler'in, 19'ncu yüzyıl sonu ve 20'nci yüzyılın başında uğradıkları katliamlarla yaşadığı coğrafyadan bugün artık tamamıyla silinmiş olan kadim bir halkın detaylı bir fotoğrafını sunduğu belirtildi.

'Hayata Dönüş' operasyonunun 12. yılında F Tiplerindeki tecridi konu alan 'F Tipi Film'i vizyona girecek

Hayata Dönüş' operasyonunun 12. yılına girerken 9 yönetmenin kısa filmlerinden derlenen " F Tipi Film"i 21 Aralık'ta vizyona girmeye hazırlanıyor.

F Tipi Hapishaneler, 19 Aralık 2001'de tüm hapishanelere aynı anda yapılan operasyonlar sonucunda açılmıştı. "Hayata Dönüş" adı verilen bu operasyonda 28 kişi, kurşunlarla ve yakılarak hayatını kaybetmiş, yüzlercesi de ağır yaralanmıştı. Sağ kalan tutuklu ve hükümlülerse "yeni" ve "yüksek güvenlikli" F Tipi hapishanelere nakledilmişti.

Yapım koordinatörlüğünü Grup Yorum'un üstlendiği " F Tipi Film"i ise, Ezel Akay, Sırrı Süreyya Önder, Barış Pirhasan, Aydın Bulut, Hüseyin Karabey, Reis Çelik, Vedat Özdemir, Mehmet İlker Altınay'ın 10'ar dakikalık kısa filmlerinden oluşuyor. Film yönetmenlerin F Tipi hapishanedeki tecrit uygulamalarını konu alan kısa filmlerinin birbirine bağlanmasıyla ortaya çıktı. Filmlerde Tansu Biçer, Serkan Keskin, Bülent Emrah Parlak, Gizem Soysaldı, Erkan Can, Fırat Tanış, Civan Canova gibi birçok oyuncu rol aldı. Ayrıca filmlerin tamamında Grup Yorum’un eski ve yeni müzikleri kullanıldı. Her filmde başka bir müzisyen Grup Yorum’un şarkılarını düzenliyor.

Film projesi için 2 yıldır, Kocaeli’de Herşey Yapım’a ait film platosunda F tipi hapishane dekoru oluşturuldu. Bire bir boyutlarda hücreler, havalandırmalar ve koridorlardan oluşan dekordaki çekimler tamamlandı.

Filmde, "Ya düşünce değişikliği ya ölüm"ün dayatıldığı F Tipi hapishanelerdeki zulmün en ağırı ve onun karşısında en yoğun yaratıcılığın sergilendiği direniş konu ediliyor.

19 Aralık'ta Atlas Sineması'nda yapılacak Gala'nın ardından 21 Aralık'ta tüm Türkiye'de vizyona girecek. 21 Aralık 2012 tarihinden itibaren tüm Türkiye'de, Aralık sonunda da Avrupa ülkelerinde yaygın olarak vizyona girecek.

[h=1]Star Wars Bölüm 7'de Efsaneler Dönüyor[/h]Disney ve George Lucas imzalı yeni Star Wars serisi için çalışmalar son hız devam ediyor. Geçtiğimiz hafta açıklanan satın alma işleminden sonra yeni Star Wars filminin 2015 yılında yayınlanacağı duyrulmuştu. Klasik üçlemede Luke Skywalker karakterini canlandıran Mark Hamil, Lucas'ın geçtiğimiz yaz tüm oyuncuları bir yemekte toplayıp projeden bahsettiğini anlatmıştı. Bu röportajdan sonra, Prenses Leia rolündeki Carrie Fisher ve usta oyuncu Harrison Ford da rolleri için hazır olduklarını duyurdu.Disney çatısı altındaki yeni Star Wars taslak senaryosunu bitirdi. Şimdi bu hikayenin kağıda dökülmesi için Hollywood'un ünlü senaristleriyle görüşmeler yapılıyor. Toy Story 3'ün senaristi Michael Arndt, şimdiden Bölüm 7'in 50 sayfalık bölmünü yazmış durumda. Bu tarz büyük projelerde bir kaç senarist kendi işlerini yapımcılara sunar, bazen hepsinin en iyi yanları tek hikayede toplanır bazense büyük ödülü tek kişi kazanır.

Arndt eğer, seçilirse hikayesinde Luke Skywalker, Han Solo ve Prenses Leia'nın da bulunacağını belirtti. Oscar ödüllü senarist, yeni Star Wars'un hiç bir genişlemiş evren kitabından esinlemiyeceğinin tekrar altını çizdi. Peki son Indiana Jones'ta ilerleyen yaşı yüzünden arka planda kalan Harrison Ford, evrenin en fırlama ve maceracı karakterini nasıl canlandıracak? Daha önce 80 yaşındaki aktörlerin bilgisayar sayesinde ışın kılıcı düellosu yapmasını sağlayan Lucas ve ekibi yıllardır bu proje için alt yapı oluşturuyordu.

2005 yılında tüm klasik seri karakterlerinin ses örnekleri alınmış ve yüzlerinin kalıpları çıkarılmıştı. Beowulf, Avatar ve Tin Tin filmlerinde kullanılan teknoloji sayesinde yeni üçleme hayata dönebilir. Öte yandan sinema teknolojilerini gelişmekten çekinmeyen Lucas, oyuncuların daha genç görünmesi için CGI teknolojisini kullanabilir.

Kaynak : techno-labs

[h=1]Adından söz ettirecek F Tipi Film 21 Aralık'ta vizyonda[/h][h=2]Grup Yorum'un koordine ettiği 'F Tipi Film'de, Ezel Akay, Sırrı Süreyya Önder'in de bulunduğu 9 yönetmen yer alıyor.[/h]F Tipi Hapishaneler, 19 Aralık 2001'de devrimci tutsakların kaldığı tüm hapishanelere aynı anda yapılan operasyonla açılmıştı. "Hayata Dönüş" adı verilen bu operasyonda 28 kişi, kurşunlarla, dövülerek ya da diri diri yakılarak hayatını kaybetmiş, yüzlercesi de ağır yaralanmıştı. Ve kan revan içinde sağ kalan tutsaklar, karga tulumba bu "yeni" ve "yüksek güvenlikli" hapishanelere nakledilmişti. Bu süreç ve hapishanelerde sonrasında yaşananlar, Grup Yorum'un koordinatörlüğünde bir araya gelen 9 yönetmen tarafından filme çekildi.

[h=4]"YA DÜŞÜNCE DEĞİŞİKLİĞİ YA ÖLÜM"[/h]Grup Yorum, F Tipi hapishaneleri, "emperyalizmin politikalarının önünde engel olmaktan çıkartmak istediklerini, önce tecrit edip yalnızlaştırmanın, sonra da terörizm demagojilerini de kullanarak imhaya yönelmesinin" aracı olarak görüyor. Grup Yorum'un yapım koordinatörlüğünü yaptığı filmde, "Ya düşünce değişikliği ya ölüm"ün dayatıldığı F Tipi hapishanelerdeki zulmün en ağırı ve onun karşısında en yoğun yaratıcılığın sergilendiği direniş konu ediliyor.

[h=4]PROJEDE YER ALAN 9 YÖNETMEN[/h]Grup Yorum'un tasarlayıp geliştirdiği ve koordine ettiği bu proje içinde Ezel Akay,Sırrı Süreyya Önder, Barış Pirhasan, Aydın Bulut, Hüseyin Karabey, Reis Çelik, Vedat Özdemir, Mehmet İlker Altınay, Grup Yorum (FOSEM) olmak üzere 9 yönetmen yer alıyor.

Yönetmenlerin her biri F Tipi hapishanedeki Tecrit uygulamasını konu alan 10'ar dakikalık kısa filmler çekti. Ancak ortaya çıkan filmler birbirine bağlanıyor ve tek bir uzun metraj film oluşturuluyor. Filmin adı F TİPİ FİLM olarak belirlendi.

[h=4]FİLMDE ROL ALAN ÜNLÜ İSİMLER[/h]Filmlerde Tansu Biçer, Serkan Keskin, Bülent Emrah Parlak, Gizem Soysaldı, Erkan Can, Fırat Tanış, Civan Canova gibi birçok oyuncu rol aldı.

Filmin rejisinden prodüksiyonuna kadar tüm aşamalarında teknik ekiplerin yanı sıra Sinema-TV öğrencileri de aktif olarak çalıştı.

Filmlerin tamamında Grup Yorum'un eski ve yeni müzikleri kullanıldı. Her filmde başka bir müzisyen Grup Yorum'un şarkılarını düzenliyor.

Yönetmenlerin, öğrencilerin ve oyuncuların yanı sıra birçok müzisyen bu büyük kolektifin bir parçası durumunda.

[h=4]21 ARALIK'TA VİZYONDA[/h]Yaklaşık 2 yıldır adım adım oluşturulan film projesi için Kocaeli'de Herşey Yapım'a ait film platosunda F tipi hapishane dekoru oluşturuldu. Bire bir boyutlarda hücreler, havalandırmalar ve koridorlardan oluşan dekordaki çekimler tamamlandı. Filmde yönetmenler ve oyuncuların dışında, kamera, ses,set, ışık gibi teknik alanlarda profesyonel ekiplerin yanı sıra, reji ve prodüksiyonda sinema-televizyon öğrencilerinden oluşturulan bir ekip de büyük özverilerle çalıştı.Filmlerin montaj çalışmaları Fono Film stüdyoları başta olmak üzere çeşitli stüdyolarda tamamlandı.

Filmin 19 Aralık 2012 tarihinde Atlas Sineması'nda Gala gösterimi yapılacak.

21 Aralık 2012 tarihinden itibaren tüm Türkiye'de, Aralık sonunda da Avrupa ülkelerinde yaygın olarak vizyona girecek.

İşte Brad Pitt'in yeni filmi World War Z

Bu yaz bir adam (Brad Pitt) ikiye bölünmüş dünyanın sonuna yaklaşırken onu kurtarmak için zamana karşı yarışacak. Her kültür, her silah, her ordu ayağa kalkacak, çünkü kurtulmanın tek yolu savaşmak

http://videonuz.ensonhaber.com/izle/world-war-z

---------------

Transformers 4 geliyor

Film, 27 Haziran 2014'te gösterime girecek.

Michael Bay anlatıyor: "Mark müthiş. 'Pain and Gain'de çalışırken çok eğlendik veonunla tekrar çalışacağımız için çok mutluyum. Onun gibi bir oyuncu, bu film serisine yeniden hayat vermek ve Transformers'ın mirasını devam ettirmek için biçilmiş kaftan."

Bay, önümüzdeki ilk bahar çekimlerine başlanacak olan "Transformers" serisinin yeni filminin yönetmenliğini yapacak. Bir Viacom, Inc. birimi olan ParamountPictures'ın Hasbro işbirliği ile çıkaracağı bu filmin yapımcılığını Don Murphy, Tom DeSanto, Lorenzo di Bonaventure ve Ian Bryce, sorumlu yapımcılığını da Steven Spielberg, Michael Bay, Brian Goldner ve Mark Vahradian üstleniyor.

GİŞEDE BÜYÜK BAŞARI ELDE ETMİŞTİ

Bay'in ilk "Transformers" filmi, 2007 yılında gişede büyük başarı elde etmişti. Listelere bir numaradan giren film dünya çapında 700 milyon dolardan çok hasılat yaptı. İkinci filmi "Transformers: Revenge Of The Fallen - Yenilerin İntikamı" 2009yılında vizyona girdi ve dünya çapında 830 milyon dolardan fazla hasılat elde etti.2001 yılında "Transformers: Dark Of The Moon - Ayın Karanlık Yüzü" dünya çapında daha da büyük bir hit oldu ve milyar dolarlık hasılatı geçerek, tüm zamanların en çok gişe getiren beşinci filmi oldu. Bugüne kadar film serisi dünya çapında 2,6 milyar dolardan fazla hasılat elde etti.

YENİ BİR AKSİYON KOMEDİ

Başarılı yönetmen Michael Bay'den; Mark Wahlberg, Dwayne Johnson ve Anthony Mackie'nin rol aldığı yeni bir aksiyon komedi geliyor: "Pain and Gain". 1990'lar Miami'sinde Amerikan rüyasını kovalarken sonu çok ters giden bir suç girişiminde bulunan üç özel antrenörün inanılmaz ama gerçek hikâyesinden uyarlanan filmde aynı zamanda Ed Harris, Tony Shalhoub, Rob Corddry, Rebel Wilson ve Bar Paly de oynuyor. Film, Pete Collins'in yazdığı dergi haberlerindenChristopher Markus ve Stephen McFeely tarafından senaryoya dökülmüş,yapımcılığını da Donald DeLine, Michael Bay ve Ian Bryce üstlenmiş.

"PAIN AND GAIN" ülkemizde 12 Temmuz 2013'te gösterime girecek.

Star Wars Bölüm 7'yi kim yönetecek? İşte yeni açıklamalar...

Star Wars'un Disney'e satılmasıyla birlike başlayan tartışmalar ateşli bir şekilde devam ediyor. Serinin yaratıcısı George Lucas şirketlerini sattıktan sonra emekliye ayrılacağını ve Star Wars'u yeni nesle emanet ettiğini açıklamıştı. Son Star Wars filmi Revenge of the Sith'ten 10 yı sonra gösterime girecek olan Bölüm 7 sinema dünyasında özel bir gündem oluşturdu.Star Wars severlerin tepkilerine rağmen Disney 2015 yılında filmi gösterime sokmak için son hız çalışmalara devam ediyor. Geçtiğimiz hafta Disney'e yakın kaynaklar Toy Story 3'ün Oscar'lı yazarı Michael Arndt'ın Star Wars 7'nin senaristi olacağını duyurmuştu. Bu dedikodudan bir gün sonra Disney iddiaları doğruladı.

Yeni dedikoduysa Star Wars'un yeni patronu Kathleen Kennedy'in eşinden geldi. Twilight'ın prodüktörü olan Frank Marshal, Breaking Dawn'ın galasında Star Wars'la ilgili açıklamalarda bulundu. Projede yer alamadığı için üzgün olduğunu söyleyen Marshall Star Wars'un emin ellerde olduğunu söyledi. Hollywood muhabbirlerinin Disney'e yakın kaynaklara dayandırdığı istibaharata göre Star Wars Bölüm 7'i Joe Johnston yönetecek. Gazeteciler Marshall'a Joe Johnston önümüzdeki 10 yıl içerisinde bir Star Wars filmi yönetmek için anlaşma yaptığı hatırlattı. Marshall soruya olumsuz cevap vermedi. Disney'e yakın kaynaklar kısa süre önce yeni Star Wars'un Avengers formülüyle hazırlanacağını söylemişti. Joe Johnston, Captain America: The First Avenger filmini yönetmişti. Johnston'ın uzun süredir Star Wars'un kült ödül avcısı karakteri Boba Fett için bir dizi ya da sinema filmi yapmak için George Lucas'ı ikna etmeye çalıştığı biliniyor. Yönetmen ayrıca, Jumanji, Jurassic Park III, Hidalgo ve Antony Hopkins'le çalıştığı The Wolfman filmiyle de hatırlanıyor.

Kaynak : techno-labs

Ubisoft Splinter Cell Filminin başrolünü Tom Hardy'e verdi

Ubisoft'un uzun süredir hayalini kurduğu Splinter Cell film projesi en nihayetinde hayata geçmeye başladı. Ubisoft, filmin başrolü Sam Fisher için Tom Hardy ile anlaştı.

Daha önce Inception'da Eames ve The Dark Knight Rises'da da Bane

rollerini üstlenen Hardy, bugün itibariyle Ubisoft ile bir anlaşma imzaladı. Hardy ile ilgili Ubisoft ekibi, "Tom Hardy, şu anki film endüstrisinin en büyük isimlerinden biri. Kendisinin bu konuda harika yeteneklerinin olması, Splinter Cell hayranlarını heyecanlandıracaktır." sözlerini söyledi.

Tom Hardy açıklamasına ek olarak Ubisoft, senaryo bölümünde Eric Warren Singer ile anlaştığını da duyurdu. Singer'ı The International filminden hatırlayabiliriz.

Quentin Tarantino emekli oluyor

Türkiye’de ocak ayında gösterime girecek “Django Unchained” filminin yönetmeniQuentin Tarantino, filmin ABD’de gösterime girmesinin ardından 10'uncu filmiyle emekli olacağını açıkladı.

8'inci filmi ile ilgili Playboy dergisine konuşan Tarantino, “Yaşlı bir yönetmen olmak istemiyorum. Belli bir noktada duracağım. Yönetmenler yaşlandıkça daha iyi olmuyorlar. Genellikle son dört film kariyerlerindeki en kötü filmler oluyor” dedi.

Mesleğinin 20'nci yılındaki ünlü yönetmen Tarantino 10’uncu filminin ardından yönetmeliği bırakmayı planladığını dile getirdi.

The Hunger Games: Catching Fire / Açlık Oyunları 2: Ateşi Yakalamak ilk gerçek posteri yayınladı.

22 Kasım 2013'te sinemalarda.

http://im.haberturk.com/2012/11/28/798374_detay.jpg?1354106933

Dünyanın en başarılı fantastik yapımlarından Yüzüklerin Efendisi'nden sonra Peter Jackson ve J.R.R Tolkien hayranlarının merakla beklediği Hobbit: Beklenmedik Yolculuk, Yeni Zelanda da ilk prömiyerini gerçekleştirdi.

"Hobbit: Beklenmedik Yolculuk"ta kendini destansı bir arayış içinde bulan ve ulu ejder Smaug'dan Erebor'un kayıp Cüce Krallığı'nı geri isteyen ana karakter Bilbo Baggins'in yolculuk maceralarını anlatıyor

Yüzüklerin Efendisi üçlemesinden tanıdığımız Ian McKellen, Cate Blanchett, Ian Holm, Christopher Lee, Hugo Weaving, Elijah Wood, Orlando Bloom ve Andy Serkis'i yeniden seyredeceğimiz filmde Richard Armitage, John Bell, Luke Evans, Ryan Gage, Evangeline Lilly, Bret McKenzie, Graham McTavish, Mike Mizrahi, Jeffrey Thomas ve Aidan Turner gibi kalabalık bir oyuncu kadrosu da eşlik ediyor.

Film ülkemizde 14 Aralık'ta seyirciyle buluşacak

-------------

[h=1]16 ödüllü 'Tepenin Ardı' Türkiye'de salon bulamıyor![/h]Berlin Film Festivali'ndeki ödüllü prömiyerinden sonra 30'un üzerinde festivalde gösterilen 'Tepenin Ardı' filmi 14 Aralık'ta Türkiye'de vizyona giriyor. Fakat filmin bütün başarısına rağmen Türkiye'deki sinema salon işletmecileri filme rağbet göstermiyor.

16 ödül kazanan filmin Türkiye dağıtımcısının yaptığı açıklamaya göre şu ana kadar sadece yedi sinema salonu Tepenin Ardı'nı vizyona sokmak üzere talepte bulunmuş.

Tepenin Ardı sinema salonlarından daha çok ilgi ve talep bekliyor

[h=2]Tepenin Ardı'nın kazandığı ödüller:[/h]

Berlin Film Festivali (Almanya): Caligari Film Ödülü, En İyi İlk Film dalında Özel Mansiyon

İstanbul Film Festivali: Ulusal Yarışma: En İyi Film, En İyi Senaryo, FIPRESCI Ödülü

Taypey Film Festivali (Tayvan): Yeni Yetenek Yarışması Jüri Özel Ödülü

Karlovy Vary Film Festivali (Çek Cumhuriyeti): NETPAC En İyi Asya Filmi Ödülü

Saraybosna Film Festivali (Bosna Hersek): Jüri Özel Ödülü

Paliç Film Festivali (Sırbistan): En İyi Film

Osian Cinefan Film Festivali (Hindistan): En İyi İlk Film

Batum Film Festivali (Gürcistan): En İyi Yönetmen

Malatya Film Festivali: En İyi Film, En İyi Senaryo, En İyi Erkek Oyuncu (Tüm Erkek Oyuncular), SİYAD En İyi Film Ödülü

Asya Pasifik Film Ödülleri: En İyi Film

Vin Diesel ile

Riddick efsanesi 2013'te geri dönüyor...

[h=1]Avrupa'nın ödülleri Aşk'a gitti[/h]25. Avrupa Film Ödülleri, Malta'da sahiplerini buldu. Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye'yi kazanan Michael Haneke imzalı Amour (Aşk), geceye damgasını vurdu.

'En İyi Film' ödülünü kazanan Aşk, yönetmeni Haneke'ye ve başrol oyuncularına da ödül getirdi.

[h=4]GECENİN ÖDÜL KAZANANLARI[/h]En İyi Film: Amour

En İyi Yönetmen: Michael Haneke, Amour

En İyi Erkek Oyuncu: Jean-Louis Trintignant, Amour

En İyi Kadın Oyuncu: Emmanuelle Riva, Amour

En İyi Senaryo: Tobias Lindholm & Thomas Vinterberg, Jagten

En İyi Görüntü Yönetimi: Sean Bobbitt, Shame

En İyi Kurgu: Joe Walker, Shame

En İyi Sanat Yönetmeni: Maria Djurkovic, Tinker Tailor Soldier Spy

En İyi Müzik: Alberto Iglesias, Tinker Tailor Soldier Spy

Keşif: Kauwboy, Boudewijn Koole

En İyi Belgesel: Winter Nomads, Manuel von Stürler

En İyi Animasyon: Alois Nebel, Tomáš Luňák

[h=1]Yeni Star Trek'ten İlk Görsel Yayınlandı[/h]60'lı yılların popüler bilimkurgu dizisi Star Trek, günümüzde kitaplardan, oyunlara kadar devasa bir marka haline geldi. 2009 yılında Uzay Yolu günümüz sinema teknolojisiyle tekrar beyaz perdeye uyarlandı.

Lost'un yaratıcısı J.J Abrahams'ın imzasını tanıyan yeni Uzay Yolu'ndan 5 yıldır ses seda çıkmıyordu. Devam filmini sır gibi saklayan ekip nihayet Star Trek Into Darkness'tan ilk fotoğrafı yayınladı.

Tarihin gördüğü en tehlikeli diktatör olan Khan, Star Trek: Wrath of Khan'dan sonra tekrar Kaptan Kirk'in karşısına çıkacak. Mayıs ayında gösterime girecek film için 5 yıldır hiç bir video ve fotoğraf yayınlanmamıştı.

Klingon'lar ve Khan ile kapışacak olan Kaptan Kirk hayaının en zorlu savaşını verecek. Khan'ı ise Sherlock dizisinden tanıdığımız Benedict Cumberbatch canlandıracak. Bir önceki filmde Uzay Yolu'nun zaman çizgisi değiştiği için yeni filmlerde her şey bilinenden farklı şekilde kurgulanıyor.

Khan karakteri ilk olarak, 60'lı yıllardaki Star Trek dizisinde gözükmüştü. Karakter, üstün insan projesinin sonuçlarından biriydi. 90'lı yıllarda dünyayı fetheden Khan, tüm devletlerin ittifakıyla yenildi. Uzay boşluğuna dondurularak yollanan karakteri Atılgan ekibi kurtarmıştı. Yeni filmde Khan'ın karakterinin göstereceği değişim şimdilik bilinmiyor.