Jump to content

Albüm Kritikleri


Moonrise

Önerilen Mesajlar

Morphia / Fading Beauty

 

Kaybolup Giden Yitirilmiş Güzelliklere!...

 

http://img192.imageshack.us/img192/2570/69317.jpg

 

 

Morphia’nın müzik hikayesi 1995’te death metal ile başladı, zamanla senfonik öğeler ve melodik etkiler ile doom icra etmeye başladılar. Karanlığın derinlikleri , ölüm ve hayata karşı verilen mücadeleyi anlatır çoğunlukla o eşsiz şarkılarında , oldukça hisli ve duygulu mükemmel şarkılara imza atmışlardır.

 

Grubun ismi ise Morphine (Morfin) den gelmekte , acıyı hafifletme dindirme özelliğinden esinlenmişler baya baya. Ve Morpheus yunan mitolojisinde rüyalar tanrısı da bu adın alınmasında etkili olmuş.

Müziklerinde , senfonik öğeler ,kemanlar , hem sert bir metal etkisi scream ve clean vokallerin muhteşem birleşimi yanında birde üstüne hayranlık uyandıran brutal vokalin eşi bulunmaz uyumu var.

 

Tracklist:

 

1. Meaning Of Forever I

2. Of Stars And Flowers

3. Meaning Of Forever II

4. Fading Beauty

5. Nothing More To See

6. Memories Never Die

7. What Once Was

8. Sound Of Violence

9. Meaning Of Forever III

10. Serenity

 

Fading Beauty ‘ Kaybolan Güzellik’ albümün ismi bi nevi yıların bizlerde bıraktığı acı keder hüzün mutluluk vb… olayların izlerinin vücudumuza yansıması gibi. Albüm kapağı çok başarılı ne kadar çok şey anlatmış dinleyicilerine Morphia. Şarkılar okadar anlamlı ki , kemanlar ınsana huzur veriyor adeta.Bu albümde hiç boş yok her parçanın kendine has güzelliği var.Bıkmadan usanmadan dinleyebiliceğiniz albümler arasında olmalı mutlaka.

 

Başlangıç parçamız Meaning Of Forever I , klavye ve clean vokalle sağlam bir girişten sonra şarkımız dahada şiddetini artırıyor ki sakinken birden gürlemeye başlıyor brutalleri ok severim bu parçada sondaki soloda bitirir adamı öldürür. Of Stars And Flowers ise bizi izler klavye ağırlıklı bir parça olmakla beraber sondaki melodisi dinlemeye değer parça tamam bitmişdir derken yeniden alevleniyoo büyülü bir ritme sahip.

 

Meaning Of Forever yine hortladı bu sefer Meaning Of Forever II , olarak sakin gitar ritmleriyle başlıyor vokalin sesi okadar huzurluki durmadan üst üste 3-4 kez dınlenebilir. Bu şarkı beni hayal dünyasına götürüyor özellikle o sakinliğinden sıyırılıpp birden alev alıp ritmin çoşup kemanla birleştiği bölüm şahane.

 

Gelelim albüme ismini veren malum parçaya Fading Beauty , Kaybolan güzellik insanın türlü türlü önüne çıkan engeller onları atlama stresi tasası derken kendini unutması düzene ayak uydurup gençliğinin yitip gitmesi bizimde seneler sonra acı bi şekilde izlememiz elimizden bir şey gelmemesi vs… Girişi bile yakıcı parçanın acıyı hissedebiliyoruz resmen ………

 

Albümde Bir nokta atışı varki sormayın ‘ Memories Never Die ‘ ayrılık acısı çekenlerin dinlememesi rica olunur adamı ölüme götürebilme potansiyeline sahip ender şarkılardandır tabi son ses dinlendiği takdirde o ambiyansa kapılırsınız ismindende anlaşılacağı gibi Hatıralar Asla Ölmez!... Kim demiş zaman herşeyin ilacı diye halt etmiş işte diyen, bence bu şarkıyı dinleyin iyice kulak verin hatta burdaki muhteşem kemanlar clean ve scream vokallerin uyumu + yanına birde karşı konulamaz acı veren brutaller eklenirse işte ortaya bu muhteşemlik çıkar. Onları dinlerkende gerçekten bastırılmış acılar gün yüzüne çıkıyor aynı zamanda yok edilebiliyor.

 

Ve sonsuza kadar uyumak ne kadar sürücek?

Ben gittim…….

 

 

 

 

http://img543.imageshack.us/img543/5046/8920photo.jpg

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Drain Of Impurity / Head Disfigurement Autopsy 2011

 

http://img35.imageshack.us/img35/7959/drainofimpuritycover.jpg

 

 

Tracklist:

 

01. Postcranial Skeleton Molestation

02. Soaked in the Fluids of the Dead

03. Dystrophic Intracranial Deformation

04. Consensual Spasm Through Homicide

05. Strangulated Infanticide Methods

 

http://www.myspace.com/drainofimpurity

 

DRAIN OF IMPURITY, Ankaralı tek kişilik Brutal Death Metal grubudur. Batu Çetin tarafından kuruldu ve bazı çalışmalarını 2 kişi olarakda devam ettirdi. Geçtiğimiz yıl Mayıs ayında Sevared Records etiketi ile yayınlanan DRAIN OF IMPURITY'nin "Head Disfigurement Autopsy" adlı EP'si Extreminal Productions/Arızalı Notalar Records etiketi ile tekrar yayınlandı.

Albüm 5 parçadan oluşmakta + yer yer korku filmi öğeleri eklenmiş gayetde güzel olmuş açılış parçası ‘’ Postcranial Skeleton Molestation ‘’ giriş kısmı baya ilgi çekici . Extrem müziğe yerli dinleyiciler olsun piyasa olsun gereken desteği vermeme konusunda baya inatçı ama yurt dışında sağlam fanları olucağının haberciside bu albüm.

Zaten trde böle muhteşem vokal yapan bu tarz ses çıkarabilen kimse yok iddaalı oldu belki ama gerçek bu.

 

 

Yerli Gruplarımıza Herzaman Destek Olalım Lütfen!

 

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Vortex Of Clutter / Source Of Sickness 2011

 

 

http://img851.imageshack.us/img851/3125/vortexofclutteralbum1.jpg

 

Tracklist:

 

1 – Othered Lifes

2 – The Land Withouth Sunshine

3 – Proletaria Prevails

4 – Evasion

5 – Conscientious Objection

6 – Memory Of Guilt

7 – Uniformed Killers

8 – September 80

9 – Source Of Sickness

10 – Seyh Bedreddin (Bonus track)

 

Temelleri 2008 yılında, Özgür (Davul) ve Zafer( Lead gitar&Back vokal) tarafından atıldı.Şuan tam kadroda ise Özgür(Davul),Zafer(Lead gitar&Back vokal),Gökhan(Vokal),Furkan(Bass),Güne ş(Rythym gitar) yer almakta. Voc’un beklenen ilk albümü ‘’ Source Of Sickness ‘’ extreminal productions/arızalı notalar records etiketi ile çıktı.

 

Tarzları Death ve Thrash metal karması olarak tanımlayabiliriz. İşte Ülkede Death /Thrash eksikliğini kapatıcak bir grup ve güzel bir albümle karşımızdalar. 9 şarkı + bonus olarak Şeyh Bedreddin yer alıyor. Voc , “Proletaria Prevails” adlı şarkısına çektiği klibi yayınladı, Gökhan Özdemir yönetmenliğinde çekilen klipte yardımcı yönetmenliği de Serbay Üresin üstlenmiş.

 

 

Ayrıca grup şarkı için bir ufak not düşmüş: Grup şarkıyla ilgili şöyle de bir not düşmüş:

“This song is dedicated to those who have nothing to lose but their chains…”

 

 

Klip oldukça güzel olmuş , şarkıda albümde takdir-e şayan tabi şöle bi konuda var şimdi grupların Türk olduğunu öğrenince nedense bi farklı bakılıyo olaya açık aramaya başlıyor hemen insanlar artık bu tarz davranışları bırakıpta daha adaletli olsak ve yerli gruplarımıza destek versek çok iyi olucaktır.

Hayranı olduğumuz birçok grubun aslında saçma sapan şarkı sözleri vardır ama VOC, mesela okadar ayrıntıcı araştırmacı ki , şarkı sözleri çok anlamlı ve bütünlüğe sahip.Zaten şarkılarındada absürdlük bulamazsınız.

 

Genelleme yapıcak olursak , sound cok başarılı, enstrüman tüm altyapıyı ele gecirmiş tek tek dinleyince çok akılda kalıcı ,cok da karanlık riffler var.Albüm için herkesin kulak vermesini isterim hem destek hemde Türkiye’dede böyle kaliteli işler yapıldığını herkesin görmesi lazım at gözlüklerini çıkaralım bi zahmet.

 

http://img12.imageshack.us/img12/2149/3540283652photo.jpg

 

 

Yerli Gruplara Daha Fazla Destek Lütfen!

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Draconian / A Rose For Apocalypse (2011)

 

 

http://img26.imageshack.us/img26/139/draconian2011aroseforth.jpg

 

 

Draconian – A Rose For The Apocalypse

Genre: Atmospheric Doom/Death/Black Metal

Label: Napalm Records

Websites: myspace.com/draconianmusic

 

 

Tracklist

01. The Drowning Age (7:18)

02. The Last Hour Of Ancient Sunlight (5:26)

03. End Of The Rope (6:34)

04. Elysian Night (7:52)

05. Deadlight (6:32)

06. Dead World Assembly (5:52)

07. A Phantom Dissonance (5:39)

08. The Quiet Storm (6:37)

09. The Death Of Hours (7:48)

10. Wall Of Sighs (5:14)

 

İsveç’li doom /gothic metal grubu 5. Albümleri A Rose For Apocalypse doom soundunu tamamen yansıtıyor.Albüm kapağınıda oldukça beğendim albüm konseptiyle birebir uygun sonuç olarak anlatılmak istenen Kıyamet günü ve bunu albümdeki parçalarlada güzel bi şekilde yansıtmışlar.

Açılış parçamız The Drowning Age oldukça sert ve enerjik bir parçayla başlamayı uygun görmüşler parçanın nakaratlarında Lisa ablamız parçayı daha bı hisli acıklı duruma getirmiş.

 

Albümün ilk klip çekilen parçasıda ‘’ The Last Hour Ancient Sunlight ‘’ oldu.

 

Hem diğer albümlere bakarsak bu albüm baya sert brutaller , sakis vari düz vokaller (rotting christ) ve hüzün dolu parçaların üzerlerine serpiştirilmiş karanlıklar…….

 

 

A Phantom Dissonance albümde en yere göğe sığdıramadığım şarkıdır. Ağırdan alan gitar rifleri , hızlı davul melodileri , atmosferik klavye geçişleri , agresif ama bi okadarda iç acıtıcı brutaller , romantizm ve melankolinin dibine vurmuş bayan vokali ile gothic ve doom metalin muhteşem uyumunu bize sunuyolar.

 

Gothic /Doom metal sevenler için bu albüm vazgeçilmezler arasında yerini alıcaktır eminim, oldukça sağlam bir albümle bizi mest etmeyi başarmışlar.

 

 

 

uzun zaman olmuş kritik yapmayalı :) hadı bakalım arkadaslar dınleyın dınletın emi :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Shape Of Despair / Split w Before The Rain [2011]

 

genre : funeral doom metal | doom/death metal

origin: finland – portugal

 

 

1. Estrella (Lycia cover) 06:53

2. Somewhere Not There 07:00

 

http://img143.imageshack.us/img143/1164/1313688722btrsodsplitco.jpg

 

 

Shape of Despair 1995 yılında kurulan Fin funeral doom metal grubudur. Grubun adı 1998 yılına kadar Raven idi daha sonra Shape of Despair olarak değiştirildi.

 

Split Lycia coverı ile başlıyor, buzamana kadar Skepticism coverları yaparak saygı albümlerinede destek veren Shape of Despair busefer Lycia coverı ile karşımızda . Lycia da bilindiği üzere atmosferik deneysel post punk karışımı tadında bir tarza sahipler. İyi seçim olmuş Estrella parçası gerçektende inanılmaz güzellikte derinden etkileyen ruhumuza işleyen melodilere sahip. Shape of Despair bu parçanın üstesinden kolaylıkla gelmiş dahada bi ayrıcalık katmış parçaya oldukça karanlık daha bi depresif bir hal almış şarkı.

http://img571.imageshack.us/img571/2015/1194logo.jpg

 

http://img12.imageshack.us/img12/8250/1194photo.jpg

 

 

 

Yoğun klavye kullanımları bayan vokal ve araya serpiştirilmiş öldürücü brutaller ile müziğinde hep Skepticism’e benzer hali olsada , arada büyük fark kuşkusuz dinleyenler dahada iyi anlar albüm kayıtlarının yüksek kalitelide olması Shape of Despair ‘i diğer gruplardan ayırır.

 

Before The Rain ‘i de yabana atmamak lazım bu ortak çalışmayla bırbırlerını tamamlamışlar .Grup 1997 de temellerini atmış Portekizli ambient/doom metal icra eden gruplardan.

 

http://img718.imageshack.us/img718/2050/10771logo.jpg

 

http://img845.imageshack.us/img845/6067/10771photo.jpg

 

Genellikle aşk ,ölüm,kaybedilenler üzerine temalarını işleyen grup , Somewhere not there ile karanlığına sizi çekiyor ve Estrella’dan sonra baya sert brutaller ile split son buluyor. Sizlerede dinlemek düşer. :devil:

 

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Emil Bak - The Crusader (2011)

 

http://img94.imageshack.us/img94/4664/36174491971.jpg

 

Tracklist:

01. Calm Before The Storm

02. Bloodstained Walls

03. The Gate

04. The Fall Of Jerusalem

05. Bleeding Crusader

06. At The Gates Of Heaven

07. Resurrection And Retribution

08. Requiem For The Lost Soul

 

Emil Bak , konsept albümüyle karşımızda genç bir haçlı ve onun intikamını konu alan bir albüm olmuş. Parçalar genellikle kıyamet , savaşlar, Kudüs , kan ive intikam temalarını işliyor.Tarzları , konsept albümlerin en güzel anlatıldığı tarz olarak nitelendirdiğim melodic death metal niye böyle bir düşüncem var amon amarth dan dolayıda olabilir ama konsept albümler en çokbu tarza yakışıyor.

 

Amerikalı grup 3. Studyo albümü The Crusader dinlemeden önce çok şey bekliyormuşum bunu fark ettim albümü dinledikten sonraki bakış açım dinlemeden öncekiyle ters düştü. 8 parçalık koskoca albümden sadece 4 parçasını beğendim onada aman aman bayıldım diyemem. Hani bana kıyamet savaş haçlı terimleri melodic olmasının yanında daha bi vahşi daha bi öfkeli olması gerektirdiğini çağrıştırdı ama albüm geneline bakarsak sakinlik durgunluk hakim mesela açılış parçası Calm before The Storm fırtına öncesi sessizlik evet baya bir sakin ne olucağını kestıremıyoruz dinlerken 2. Parçaya geçtiğimizde ise savaş başlamış bizde tam ortasındayız albümde duymak istediğim parçalar tam olarak bu kıvamda olmalı sert,agresif olması bu savaşı daha bi yenilir yutulur hale getiriyor.

Albümde favori parçam 5 numaralı ‘’ Bleeding Crusader ‘’ benim beklediğim olması gereken parçalarda böyle işte . Zaten tek favorimdir buda vasatda diyememalbüm için ama çokda beklentiler içerisine kapılmadan dinleyenler istediklerini alıcaktır.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Cragataska / Utanç

 

http://img806.imageshack.us/img806/5389/covercsy.jpg

 

 

Tracklist :

 

1- Zehir Öğünleri

2- Bir Mutluluk Yanılsaması

3- Elveda Yokuşu

4- Armağan

5- Utanç

 

Cragataska, Secropiagor vokalisti olan Kerem Güravşar’ın solo projesi, tarz olarak Depresif Black/Dark/Doom Bileşimi diyebiliriz. Karanlığın hakim olduğu albüm şarkılarında genellikle ağıt şeklinde brutal ve screamler duymaktayız. Parçaların tamamında ölüm teması var ve Cragataska, 17 Ağustos 1999 depreminin insanlara atığı yarayı anlatmayı hedef koydu . Hatta İlk albümü Ağustos 17 ile dinleyenlerine ulaştı. Bu çalışmayı yüreği hala enkaz içinde atan insanlara ithaf ettiğini söyledi. Yeni albümü Utanç ‘ta vokal ve tüm enstrümanlarıda kendisi üstlendi ,klavye çalma görevi Sheltersiege grubundanda tanıdığımız Dorukcan Yıldız tarafından gerçekleştirildi.

 

 

Parçalar insanı derinden etkiliyor , dmb gruplarından diğer farkıda parçaların Türkçe sözlü olması bu tarz icra edenler için , Türkçe olmaz diyenlerede tokat gibi bi cevap olmuş Cragataska =) . Açılış parçası ‘’ Zehir Öğünleri ‘’ olduka etkileyici olmuş baştaki ney sesi mesela beni rahatsız etmedi baya uyumlu , ağıt gibi bir başlangıcı var yavaş tempo devam eden parça daha sonra vokalin araya girmesiyle acıyı içimizde hissetmememiz mümkün değil. Ayrıca Kerem’in vokalide dinleyenleri etkisi altına alıyor resmen çok etkileyici bir sese sahip ,brutal ve screamlerle süslü ağıtları , kendine has tarzı , taklitçilikden uzak oluşu , onu birçok dbm yapan grup arasında parlamasına sebep oluyor. Ayrıca albüm kapağındaki ölmüş eşşek arısı hoş ve değişik bir tasarım yalın ve sade oluşuda gözden kaçmıyor.

 

2 numaralı parça ‘’ Mutluluğun Yanılsaması ‘’ başlangıç kısmı tüyler ürpertici klavye girişi ve sonrasındaki ağıt brutaller inanılmaz bir uyum var . Elveda Yokuşu ve Armağan melodileri ruhuna işlemişcesine delirtebilir insanı. Ve son nokta atışı parçamız Utanç , Derinden ve diplerden gelen sesler bir okadarda yalın ve sade anlatmış hikayesini. Müzikde tek önemli şey , dinleyicinin içine işlemek ve bunuda başarabiliyor Cragataska ..

 

Kendine has tarzıyla Türkiye’de tek olarak gördüğüm Cragataska grubunu ve Utanç albümünü dinleyip dinlettirmenizi istiyorum !....

 

 

 

 

http://www.myspace.com/cragataska

 

 

 

 

 

 

 

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Thrashfire / Thrash Burned The Hell [2011]

 

Bizim Sırtımız Yere Gelmez Thrashfire Arkamızda!...

 

http://img801.imageshack.us/img801/3456/30045075.jpg

 

 

Tracklist:

 

01.Thrash beer and violence

02. World domination

03. Thrash burned the hell

04. backstreet junkies

05. hell performance hall

06. Dead collector

07. Angels and drunk witches

08. Kill the fake god

09. No mercy no pain

10. Death is near

11. Silent torture

12. Revolt

 

Ankara’lı old school Thrash Metal Grubu Thrashfire , 12 muhteşem parçadan oluşan albümünü yayınladı. Cover çalışmalarınıda devam ettiren grup , kendi bestelerinden oluşan Thrash burned the hell albümü ile baya ilgi çekiyor. 80’lerin ruhunu taşıyan bir albüme imza atmışlar.Kendileri zamanında Destruction gibi bir Thrash Metal Devi ile aynı sahneyi paylaştılar buda ayrıyetten gurur okşayıcı bir olay tabi .

 

Albümde boş parça tabi yok ama bu söylemim yanlış anlaşılmasın meyve veren ağaç konumundalar şahsen benim fikrim , adamların artısı çok, eksi denilen bir şeyden haberleri yok. Favori parçam var elbet World Domination ve albüme ismini veren Thrash burned the hell içinizi gıcıklamaya yeter. Eminim dinlerken gaza gelmeyeniniz yokdur ki en önemliside vokal oldukça sağlam hani bırakın vokal yapmayı nefret kusuyor çok sağlam hızar gibi gitar riffleri çok fena gaz konserlerinde bu parçalarla millet birbirine kafa göz dalıcaktır =)

 

Grup elemanları çalışkan ve oldukça üretkenler fanlarının beklentilerini karşılayabiliyorlar . Dünyada nasıl Sodom,Destruction,Testament,Kreator,Exodus,Anthrax,Overkill,Death Angel,Forbidden,Municipal Waste,Suicidal Tendencies, , F.K.Ü vb… say say bitmez dev gruplar varsa Türkiye’dede THRASHFIRE var ve Türkiyede’de böyle old school ateşi içlerinde yanmaya devam eden gruplar oldukça bizim sırtımız yere gelmez.

 

Grubu bilmeyen yada bilipte hala buram buram old school thrash kokan bu albümü dinlemeyen varsa yaşamasın ölsün gitsin nasıl olsa Thrash Till Death!..

 

http://img824.imageshack.us/img824/4854/71215699.jpg

 

 

http://img716.imageshack.us/img716/1852/42585741.gif

 

 

Türk Gruplarımıza Sahip Çıkalım !....

 

Moonrise tarafından düzenlendi
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

God is an Astronaut / Age Of The Fifth Sun

 

Astral Seyahate Çıkmaya Hazırız !...

 

http://img196.imageshack.us/img196/5622/2347317godisanastronaut.jpg

 

 

Tracklist:

 

1.Worlds in Collision 7:39

2. In the Distance Fading 4:31

3. Lost Kingdom 5:24

4. Golden Sky 6:33

5. Dark Rift 5:08

6. Parallel Highway 3:56

7. Shining Through 5:08

8. Age of the Fifth Sun 6:28

9. Paradise Remains 2:25

 

God Is An Astronaut , 2002 yılında 3 kişiden oluşan İrlanda Dublin‘de temelleri atılmış ,post/rock/ambient gubudur. Grubun albüm kapakları her zaman sade gibi gözüksede onlar aslında çok şey anlatır.

 

Albümde genel konsept Doğa ,küresel ısınma ,uzay-zaman,kaos-kosmos,aşk ve savaş .Grup için kuantum fiziği ve fütürizm önemli yer teşkil etmekte hatta felsefesi olmuşda diyebiliriz.Türkiye’de geniş bir hayran kitlesine sahip ve defalarca konser vererek bizlere hem işitsel hemde görsel olarak ziyafet çektirmişlerdi.

 

 

 

Öyle parçalara imza atmışlar ki albümde yer yer ambient elektronic ve rock müziğin muhteşem karmasını bize sunmuşlar.Zaten bilindiği üzere enstrümantel şarkılar yaratmaktalar .Albümdeki favorilerim Parallel Highway ve Age Of The Fifth Sun insanı astral yolculuğa çıkarır hayallerde gezdirir ,parçaları dinlerken bir bakmışız uzay gemisinde birde bakmışız denizin dibindeyiz.Hani vardır ya bazı şarkılar ruh halimize göre dinleriz , ama God is an astronaut böyle bir grup değil şarkılarıyla bizim ruh halimiz şekilleniyor ve müziği alıp götürüyor başka dünyalara .Yaşanmışlıklar birer birer geçer gözümüzün önünden hafif bir gülümseme alır öyle tatlıda uyunurki bu parçalarla :)

 

God is an astronaut işte böyle bir gruptur ,sizde hayatınızı bir film olarak görüyorsanız soundtrack ‘leri god is an astronaut tarafından özene bezene yapılmış durumda . Gecikmeden dinleyip hayallere dalmak kalıyor bize sadece….

 

 

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Týr - The Lay Of Thrym

 

Tracklist:

 

01. Flames of The Free (4:17)

02. Shadow of The Swastika (4:23)

03. Take Your Tyrant (3:53)

04. Evening Star (5:05)

05. Hall of Freedom (4:07)

06. Fields of The Fallen (4:59)

07. Konning Hans (4:28)

08. Ellindur Bondi A Jadri (3:55)

09. Nine Worlds of Lore (4:04)

10. The Lay of Thrym (6:48)

11. I (4:43)

12. Stargazer (6:19)

 

1998’de kurulan faroe adaları menşeili Viking folk metal grubu Tyr aslında clean vokal kullanımı yoğun olduğu için epic olarakda nitelendirirsek yanlış olmaz nede olsa onların hiçbir albümünde brutal vokale yer yok . 6. Stüdyo albümleri The Lay Of Thrym raflarda yerini alırken grup yine bildiğinden şaşmayarak , sözel altyapısını çoğu Viking grubu ile aynı olarak İskandinav mitolojisini tarihini konu almakta.Albümde 10 sıfır kilometre, 2 de bonus yer almakta heavy metal’in 2 kült grubunun Black Sabbath / I ve Rainbow / Stargazer , parçalarını coverlamakla baya bi iyi etmişler. Yalnız orjinaliyle farklılıklar göstermemiş parçalar oldukça başarılılar cover konusundada kendilerini ispatlamış oldular.

Şarkılar oldukça başarılı ilk dinleyişde bile insanın içine işliyor akılda kalıcı nakaratlar , Heri’nin sesinin muhteşemliğine lafım olamaz zaten , benim favorilerim ‘’ Flames od the Free ‘’ malum açılış parçamız kısa nakarat kısmından sonraki soloyu çok sevdim. Shadow of The Swastika ve Take your Tyrant açılış parçasındaki gibi yüksek tempo hakim . Evening Star duygu yoğunluğunun hakim olduğu bir parça olmuş baya duygusallığa dökmüşler Konning Hans ‘de nasibini alıyor 2 duygulu parça . Albüme adını veren The Lay Of The Thrym slow girişinden çıkıp tempoyu yükselttiğinde anladım ki albüm ismine en yakışan sololarıyla en mükemmel şarkı olmuş. Yüksek tempo, sololar ve vokalin ön planda olduğu bir albüm The Last Of Thrym…

 

Müzikal olarakda aynı yolda devam eden grup kararlı ve daha bi güçlenmiş gözüküyor bu son albümleriyle , sadece Viking/folk değil speed/power/epic/heavy kısaca tüm metal dinleyicilerinede hitap eden bir albüm mutlaka dinlenmeli…

 

 

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Falkenbach - Tiurida

 

http://img10.imageshack.us/img10/5789/tiuridalarge.jpg

 

Tracklist:

 

01.İntro

02.Where his Ravens Fly

03.Time Between Dog and Wolf

04.Tanfana

05.Runes Shall You Know

06.In Flames

07.Sunnavend

08.Asaland(Bonus Track)

 

Falkenbach grubu bir tek kişi olarak adlandırılabilir Vratyas Vakyas. Kökenleri İzlandali olan bu şahsiyet rivayetlere göre şu anda Almanya'da yaşamaktadır.Aslında başka bir rivayete görede Almanyada doğmuştur şuan İzlanda’da yaşamaktadır çok araştırdım hangisi doğru açıkcası en iyisimi biz ona Alman İzlanda karması diyelim olsun bitsin bizde rahatlıyalım. Vratyas Vakyas okadar gizemli bir adamki onla ilgili fotoğraf hiçbirşey bulamazsınız. 5. Stüdyo albümü ‘’ Tiurida ‘’ çıktı (28 Ocakda piyasadaydı ama gecikmelide olsa sonunda dinleyebildim) ve buzamana kadar yaptığı albümler arasında en iyi diyebilirim şahsen ilk albümlerinde black metal öğeleri ön planda iken grup 2. Albümle tarzını tamamen oturtmuş oldu artık o Viking/folk/epic yer yerde black öğelerine rastladığımız bir tür yapıyor kısaca Viking/folk diyelim yine biz.

 

Bu albümde misafir 3 müzisyen kendisine eşlik ediyor Hagalaz , Tyrann , Alboin ve Boltthorn.Albümde 7 güzide şarkı 1 adette eskilerden ‘’ Asaland ‘’ bonus track mevcut , kendisi 1995’te yayımlanan Laeknishendr demosundaydı yeni kaydıyla dinlemekde keyif verici.

Albümlerinin tamamı isimleri hikayeleri konseptleri 12. Ve 13. Yüzyıllarda yazılmış mitolojik kısaca her Viking gibi oda kahramanlıklardan esinlenmiş özelliklede İzlanda kültürüne ait Edda kitaplarından oldukça ilham almakta Vakyas.

 

 

22 yıllık çok çok eski bir grup aslında 1989 yılına dayanan uzun bir geçmişe sahip bu albümde favorim ‘’ Where His Ravens Fly ‘’ aslında her parça ayrı bir güzelliğe sahip ama benim esas oğlanım budur.

 

Vakyas abimizin kendisine ait bir Skaldic Art Productions adlı müzik şirketi var fakat kendisi Napalm Records ile çalışmayı uygun görmüş kendi şirketinde ise genç keşfedilmemiş grupları bünyesinde barındırmayı planlıyormuş baya başarılı.

 

Ozaman biz bu 10 parmağında 10 marifet olan Vakyas abimize 9 /10 verelim hayrını görüp yoluna devam etsin hadi bakalım…

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Demonaz / March Of The Norse [2011]

 

 

http://img847.imageshack.us/img847/7885/demonazmarchofthenorsej.jpg

Tracklist:

01.Northern Hymn

02.All Blackened Sky

03.March Of The Norse

04.A Son Of The Sword

05.Where Gods Once Rode

06.Under The Great Fires

07.Over The Mountains

08.Ode To Battle

09.Legends Of Fire And Ice

10.Dying Sun ( Bonus Şarkı)

 

Demonaz bilindiği üzere Immortal grubunun en az Abbath kadar beyni olma görevini üstlenmiş şahane insan. Adıyla aynı ismi taşıyan solo projesi ve yeni albümüyle karşımızda.Aslında bilindik black metal öğelerinin dışında albümde Viking ve Folk ezgilerine rastlayabilirsiniz.Ve hatta Motörhead etkilerinede rastlayabilirsiniz evet yalnış duymadınız Lemmy vari vokaliyle bazı şarkı kısımları sizi şok eder :) Tabikide Immortal beynine sahip bu deha adamdan Immortal ve Bathory karışımı ezgiler duyabilirsiniz.Ve benim favorim All Blackened Sky muhteşem gitar sololarına sahip bir parça . Farklı bir çalışma olmuş önyargıları ve beklentileri karşılarmı bilemem ama Demonaz’ın bu yönünü sevdim saygıyı hak ediyor.

 

 

http://img8.imageshack.us/img8/6224/demonaz2011cweb.jpg

 

ee bu önerimide yabana atmayın dinleyin olurmu ?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

SOUL SACRİFİCE / STRANDED HATE

KIYIYA VURAN NEFRET !...

 

 

http://img853.imageshack.us/img853/9655/165albumlersoulsacrific.jpg

 

 

 

Stranded Hate , grubun 2005 yılında majör müzik tarafından çıkan albümü . Melodik death metal icra eden grubun Stranded Hate albümü oldukça iyi , Demir Demirkanında solo gitarist olarak şarkılarına katkıda bulunmasıda diğer bir ayrıntı.Albümde kuşkusuz en dikkat çeken parça ‘’ Çocuk Bahçesi ‘’ Türkçe sözlere sahip olması önemli bir etken tabiî ki albümde tek Türkçe sözlü parça.Parça Demir Demirkan’ında sololarıyla hayli leziz olmuş. Tabi bu parçanın İngilizce versiyonunuda eklemeyi unutmamış grup ‘’ Destiny ‘’ olarak yerini almış albümde. Albümdeki neyler,bağlama ve darbukalarda ayrı bir hava vermiş daha bi melodic kıvamda olmuş. Fazla abartılmamasıda hoş bir ayrıntı olsa gerek en azından benim için böyle.

 

Nedir bu kıyıya vuran nefret derseniz ? Grup albüm kayıtları bittiği günlerde vurucu bir isim ararken Türkçe olarak isim aramaya başlamışlar ve Kıyıya Vuran Nefret akıllarına gelmiş sonrada anlıcağımız üzere İngilizce versiyonu olarak bu isim albüme geri dönüş yapmış . Anlatılmak istenen ise ruhlarımızın hayat boyunca belirli sebepler yüzünden acı çekiyor olması ve bunun yaşam boyunca devam etmesi vs vs imiş. Albüm ismini merak edenler içinde kısa bir ayrıntı. Şarkı sözleri genelde hep bir mesaj verme çabasında genelleme olarak toplumsal söylemlere ait parçalar çoğunlukda.

 

Favori parçam So Wild dinlerken en işte budur dediğim parça olmuş Amon Amarth var ibişiler çıkarmışlar ortaya.Özgür’ün vokal performansına diyecek bir şeyim yok yalnızca dinlerken içime en sinmeyen şarkı ‘’ August ‘’ oldu bağrıma basamadım bir türlü.

Genel olarak evet herkesinde söylediği cümlelerde hemfikirim Avrupa Standartlarını zorlayan çatır çatır bir albüm çıkmış ortaya .

 

7/10 verdim gitti dinlemeyen kalmasın !...

 

Dipnot: Yeni albüm çalışmalarındalar kısa süre sonra beklenen albüme kavuşucaz...

 

http://img851.imageshack.us/img851/20/55451036.jpg

 

 

 

 

 

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Raventale / Bringer Of Heartsore [2011]

 

 

http://img269.imageshack.us/img269/5595/raventale.jpg

 

 

 

 

Tracklist:

 

Chapter I:

 

01. Anything Is Void (7:27)

02. Twilight… The Vernal Dusk (7:25)

03. These Days Of Sorrow (5:50)

04. Breathing The Scent Of Death (4:20)

 

Chapter II:

 

05. Prologue: Sailing To Further (1:21)

06. The Last Afterglow Burned (5:51)

07. Detachment And Solitude (6:16)

08. Epilogue: Alone With Heartsore (1:30)

 

Ukraynalı Astaroth yangın çıkarmış da benim daha yeni haberim oluyor, hala ‘’ After ‘’ da kalmışım ani oldu sanırım hızını alamadı ki patlattı bize hemen bir albüm daha :) Aslında mevsimleri iyi ayarlamış tam albüm havası orman ve de göl manzarası düşünelim , mum ışığı ve içki eşliğinde insanı derinden etkileme potansiyeline sahip ,hoş ve buz gibi bir hava damarlarımızın her noktasına işlemeli böyle dinlenilir Raventale İnsanın doğaya aşkını bukadarmı kabartır bir grup ,tabi ben denemedim sadece hayal mahsülü =) . Ve Şarkılarını doğanın eşsiz güzelliklerine adamış Astaroth , albüm 8 parçayı barındırmakta, şarkı sözleriyle kapak uyumlu ortada cayır cayır bir yangın sözkonusu , sade ve anlamlı olmuş . 8 parça boyunca durmayan diğer yandanda yormayan bir tempoya hakim albüm. Standartları zorlamış yarı depresif yarı vahşi havada oldukça güzel eşlik ediyor şarkılara.

 

http://i077.radikal.ru/1110/9b/c9fe72893dd0.jpg

 

 

Bu 8 parça içinde en vurucu olanı ‘’ Breathing The Scent Of Death ‘’sondaki soloya dikkat çekmek isterim .Aslında After’ın devamı gibi olmuş desem tam yerinde olur bir devam çalışması niteliğinde , sert ve depresif tonlara sahip bunun yanı sırada black metale yakın duran müzikal yapısını bilirsiniz malum Astaroth’un .Detachment And Solitude diğer bir favorim onuda belirtiyim tonlama ve vuruşlarıyla akıllarda kazanılasıca bişi olmuş bu. İnsanı karamsarlığa sürükleyen bir yapısı var baştan söylemesi .

 

 

 

 

Soğuk havalarda iyi gider herkes mutlaka bir elden geçirsin Raventale ‘yi …

 

7/10

 

http://tr.myspace.com/raventale

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Mortal Sin – Psychology Of Death (2011)

 

http://getmetal.org/uploads/posts/2011-10/1319033913_mort.jpg

 

Genre: Thrash Metal

Country: Australia

 

 

Tracklist:

 

01. Psychology Of Death 05:57

02. Blood Of My Enemies 05:13

03. Paralysed 04:32

04. Burned Into Your Soul 03:29

05. Deny 04:29

06. Doomed To Annihilation 04:59

07. Kingdom Of Pain 05:30

08. Down In The Pit 04:11

09. Hatred 03:24

 

Avustralya /Sidney’in Varoş mahallelerinde temeli atılan Mortal Sin ve yeni albümü ‘’ Psychology Of Death ‘’ ile sıkı bir dönüş yaptı. Sene 1985 ve ülkenin bütünüyle Thrash Metal icra eden ilk ve tek gruptu ozamanlar Mortal Sin ,86 ‘da ilk demolarını çıkardıktan sonra 87’de ise ilk albümlerini piyasaya sürdüler .En önemli ayrıntı ise her albümleriyle dikkati çekmeyi başarmış , uluslar arası çapta olan firmalar ise tabir-i caizse grubu havada kaptılar böylesine başarılı grupla çalışmayı her firma ister tabiî ki.

 

Albüme gelicek olursak , gerek bass gerek hızlı ve akışkan gitar riffleriyle akıllara kazınan parçalar yapmışlar hatta bu grubu hiç tanımayanlar bu son albümleriyle haşır neşir olmaya başlayabilirler.Her enstrümanın tonunu gayet iyi alabiliyorsunuz.Boş şarkı bana göre yok ama öne çıkanlar hangileri derseniz dikkat edilmesi can kulağıyla dinlenmesi gereken 3 şarkı mevcut . Birisi ‘’ Burned Into Your Soul ‘’ nakarat kısmındaki riff ve vokal uyumuyla içinizi deşmeye yeterde artar bile . Diğer nokta atışı ise ‘’ Deny ‘’ dinamizmiyle düşmeyen temposuyla 80’lerde ki Mortal Sin hissiyatını tamamen hissediceksiniz sololarda cabası tipik bir old school thrash metal havası yaratıyor insanda, Davul da güzel döşemiş alttan hakkını yememek lazım. Down It Pıt benim diğer gözdem olur her şey normalken kendisi birden şaha kalkar tekrar sakin sonra tekrar oldukça gaz insanı çileden çıkartan bir thrash metal örneği..

 

 

Genel olarak sabit tempolu şarkılara sahip olsalarda açık ara öndeler her zaman gayet dinlenilebilir durumda.Bu türden hazeden etmeyen herkesin çok hoşuna gideceğini düşünüyorum.

 

7/10

 

 

http://www.mortalsin.com.au/images/gallery/Albums/Album9/Large/IMG_1461.jpg

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Nachzehrer Tr

Beklentilerin Üstünde !...

http://a4.ec-images.myspacecdn.com/images02/139/bdaacfb331644da1ba5ee0a81d3569be/l.jpg

 

Kara kışın kapıya dayandığı bu günlerde yaz tribinden kurtulan bünyeler, dondurucu havanın etkisiyle yine buz gibi albümler dinleme ihtiyacı duyar dimi ?

 

- Kesinlikle!.. Sonbahar ,Kış ,hüzün,mutsuzluk,umutsuzluk yalnızlıkla birleşen soğukluk ve İşte size beklentilerin üstünde bir proje ve demo albüm Nachzehrer ‘’ Death Hypnosis’’.

 

 

Nachzehrer,2008 yılı ortalarında kurulmuş tek kişilik bir black metal projesidir ve o zamandan beri yoluna tek kişilik proje olarak devam etmiştir.Günümüze kadar herhangi bir demo veya albüme imza atmamıştır.Parçalarında bilinen black metal kalıplarına takılı kalmayıp doom metale de yakınlık göstermektedir ve parçaların neredeyse hepsi farklı bir sounda sahiptir.

http://a1.ec-images.myspacecdn.com/images02/114/adbb959a46f44714b73e00d152153926/l.jpg

 

Bu proje 2002-2008 yılları arasında İstanbul'da faaliyet göstermiş olan melodic black metal grubu Reborn gitaristi Metin Turgut tarafından yürütülmektedir.Gitar,bass ve synth Metin Turgut tarafından çalınmış olup davullar drum machine programıyla hazırlanmıştır ve tüm parçalarda vokal yoktur.Proje bundan sonraki dönemlerde de aynı şekilde tek kişilik olarak devam edicek olup, belirli periyotlarda yeni çalışmalarla bu müziği dinleyenlere ürünlerini sunacaktır.Nachzehrer parçalarını dinlemek isteyenler http://www.myspace.com/nachzehrertr adresinden tüm parçaları dinleyebilir ve indirebilirler.

http://a1.ec-images.myspacecdn.com/images02/133/fca0dd851e72464aae7ae8b8b4e82a28/l.jpg

 

FIRTINA ÖNCESİ SESSİZLİK DEATH HYPNOSİS!...

 

Black metal’in o acımasız ,taviz vermeyen, gaddar ve kirli yapısını bi kenarda tutalım ona yoğun atmosfer ile melankolik,depresif,hüzünlü,iç burkan,beyin yediren birde buram buram acı kokan tarafınıda eklersek sonuç ne mi olur?

 

- Kalıcı hasara uğramış beyinler, arıza düşüncelerle bezeli güçlü bir sanat eseri…

Evet sanat eseri demek yanlış olmaz çünkü burda ne birbirinin tekrarı parçalar ne de sıradan ağlak vokaller ,gereksiz hiçbirşeye yer verilmemiş , her parçanın farklı soundu var.Kocaman bir dünya yaratılmış, melodiler akıp gidiyor, kendi dünyasında nefes alıp veriyor müzikler. Doom metal ürünlerinde rastladığımız o karamsarlık ve hüzünler ile de birleşince ortaya tekrar tekrar dinlenebilen başarılı işler çıkmış.Sadece kayıt ev kaydı sanırsam drum machine kullanılmasını uygun görmedim şahsi fikrim ,davulların oldukça yapay kaldığını düşünüyorum ama gitarlara sözüm yok solo kısımlarıda baya iyidir hoştur yenilir yutulur cinsten.

 

Yer yer düşük tempolu kirli cadoloz gitarlar , derinlerden gelen çığlıklar sesler , parçalarda söz olmaması daha cezbeci olabiliyor bazen ki sözler belirli vakitten sonra kalabalık ediyor ama butürlü çalışmalarda kontrol dinleyicilerde , müziğini hayal gücümüze bırakmış, parçalarla nefes alıp verebiliyoruz. İnsanın içinde ne fırtınalar kopar kimi zaman bunu bize yansıtabilmiş olmasıda ustaca.Kıyaslama yapmayı sevmem açıkcası herkesin kendine has tarzı var aynı türü icra etseler bile bu ayrımı yapmayı bilmeliyiz bu tarzda favorim Zenith Maudlin birde bunlara Nachzehrer eklendi iyimi oldu ?

 

- Çok güzel oldu, birbirinden farklı tatlar bu 2’sini bağlayan nokta samimi ve içten orijinal müziğin peşinden koşmaları .Tabiki daha birçok grup var işte tam burada ayrımcılık yapma gereği duyuyorum bir dinleyici olarak , müziklerinde gelişigüzel yada alışagelmiş şeyler taklitçilikler olduğu üzere bende bu ayrımı yaparım arkadaş!...

 

 

Neyi nasıl ve neden yaptıkları hangi amaçla yaptıkları haz almaları önemli önce kendileri tam anlamıyla beğenip sonra bizi düşünmeliler kanımca. Bizde o hazzı alıcak zevk varsa ne ala notalar ozaman dile gelir işte.

 

 

Tek kişilik projeler, gruplara nazaran daha çok emek ister , zordur A’dan Z’ye kadar her inciği cıncığı tek başına yaparsın düzenlersin, O yüzden daha takdir ister bu yapıtlar.Bütün enstrümanları çalan bir adam ve üstelik black metal icra ediyor ağzınız açıktaysa kapayın hemen.Grubun tek ve daimi üyesi ‘’ Darcold Nachzehrer’’ nam-ı değer ex Reborn gitaristi Metin Turgut.

 

Sadece Black Metal severleri değil ,yarattığı atmosferlerle doom metal dinleyicilerinide tatmin edebilicek kalitede şarkıları barındırıyor.Hani olur ya insanın kafası şişer yakın mumlarınızı söndürün ışıkları sesi fazla açmayın dinleyin uzaklara gidin oldukça yardımcı olur size parçalar.

 

Beklediğimden fazlasını aldığım bu demo albüm ve projeyi dinlemenizi şiddetle tavsiye ederim ….

 

10/10

 

http://a3.ec-images.myspacecdn.com/images02/120/58e86c40f2954f3f9992c10adde18435/l.jpg

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

379413_190665784346204_100521296693987_451549_1780561741_n.jpg

 

The Invisible Minority '' Written Smile ''

Tr'de Metalcore Nasıl yapılır Ders 1

 

Evet, şimdi sizlerle blok ders yapıcaz. O yüzden herkes tuvalet ihtiyacını gidersin. hadi bakalım...

 

Bu günkü konumuz ekstrem metal ve hardcore/punk türlerinin karışımıyla ortaya çıkan son zamanların revaçta olan türü “Metalcore”. Hızlı gitar riffleri, bangır bangır bateriler ve sertlikle yumuşaklık arasında seyreden vokalleri ile milyonların sevmediği bir tür olsa da dikkatlerini çektiğine göre demek ki kayda değer bir tür oluşmuş. Öyle olmasa kimse haberdar dahi olmazdı. Neyse siz zaten zeki çocuklarsınız bunları biliyorsunuz ama müfredat gereği kısaca değinmemek olmaz.

 

Metalcore, müzik piyasasında kendine sağlam bir yer ediniyor gibi görünse de bütün yeni oluşum türlerin kaderinde olan kendini tekrar sorunsalından nasibini almadan edemiyor. Olası bir durum olmasına karşın bu sorunsalı aşabilen gruplar için de bir avantaja dönüşebiliyor. İşte o handikabı lehine çevirebilmeyi başaran yerli malı yurdun malı The Invisible Minority.

 

 

AL MEKTUPLARINI VER MEKTUPLARIMI !

I want back the things that i gave you

Every dime, every crime,

I'll take it back cause you lied

You never said i need to swallow my pride

You Fuckin Whore!

For Pride: Üzülme kardeşim sana hatun mu yok? daha iyilerini bulursun! =)

Grup bu yıl (2011) içersinde soğuk bir İstanbul şubatında, Cem(vokal) Kaan, İlkay, Özgür (Gitarlar) Barış (Davul)'ın bir araya gelmesiyle oluşmuş. Henüz süt dişlerini yeni çıkaran bir grup olmalarına rağmen o dişlerle tuttuğunu kökünden koparacak izlenimini şimdiden vermeye başladılar. Aytuğ Şeker tarafından düzenlenip kaydedilen ilk EP’leri “Written Smile” ı yayınladıktan sonra 2012 yazı için yeni albümlerinin beste çalışmalarına devam ediyorlar.

Ciddiyet ve içtenlikle işini yapan, popüler olma gayesi içerisine girmeyen, kısaca kendi yağıyla kavrulan naçizane gruplar vardır. Trivium , As I Lay Dying , Soilwork ,All That Remains ,Türkiye tayfasından da Insistence, İllet, Implanted, Pickpocket buna birkaç örnek.

The Invisible Minority grubu da bu listede yerini almak için uğraş vermekte. Peki bu grubun ne farkı var derseniz, binlerce riff, gitar solo, binlerce teknikte ritm yazarsın çalarsın ama üstüne beşamel sosunu katmazsan dinlediğinden hiçbir şey anlayamazsın. Melodi de işte bu yemekteki beşamel sosumuzdur. O olmazsa yemeğimiz sadece kuru bir tavuk parçası olmaktan öteye gidemez. Melodin yoksa uçsuz bucaksız bir denizde kaybolmuşçasına boşa kürek sallarsın. Boşuna pena eskitir, baget sallar, gırtlak yırtarsın. İstediğin kadar küreği çeksen de dinleyicinin midesine ulaşamazsın.

 

Ama bu adamlar da sosun hasını bulmanız mümkün. Gitar tonları iyi ayarlanmış, bagetler kafanıza kafanıza inercesine etkili, vokallerde standardın çok üstünde. iki gitar arasındaki ton ve sesin alçaklık uyumunu gayet iyi yakalamışlar. Melodiler de gayet belirgin ve vurucu. Bana, Soilwork ‘’Stabbing The Drama‘’ albümünü hatırlatan türde melodilere sahip bir çalışma olmuş. Aç parantez Soilwork grubuna karşı içimde derin bir sevgi büyütmekteyim kapa parantez.

 

Canlı performansların müzikal kalite üzerindeki belirleyiciliğini de işin içine katarsak zamanla çok iyi yerlere geleceklerine eminim . Metalcore sevenleri zaten hali hazırda etkileyebileceği gibi sevmeyenlerin de dikkatini çekebileceklerini düşünüyorum.

 

İnternet üzerinden yayınlanan EP'yi indirmek için tıklayın : [url=http://www.datafilehost.com/download-3f56392b.html][/url]http://www.datafilehost.com/download-3f56392b.html

 

 

8/10

Sonuç itibariyle; Metalcore teknik olarak zor bir türdür. Her ne kadar çoğu kişilerce küçümsense de (kalıplaşmış tabir, metalcore grupları beş para etmez), sağlam gırtlak son sürat davullar, teknik gitar riffleri barındıran bu türü başarma da her baba yiğidin harcı değildir. Bunları göz önünde bulundurun ve sevgili eleştirilerinizi öyle yapın.

 

 

261898_134921809920602_100521296693987_277376_3487476_n.jpg

 

 

 

 

 

 

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Moloch / Illusionen Eines Verlorenen Lebens 2011

 

http://4.bp.blogspot.com/-dI18jZbe2r0/TmUOUMfcijI/AAAAAAAAH1o/ssQuG5-YQl4/s320/Moloch%2B-%2BIllusionen%2BEines%2BVerlorenen%2BLebens%2B%282011%29.jpg

 

 

Ukraynalı tek kişilik proje, Moloch ‘’ Illusionen Eines Verlorenen Lebens ‘’ albümünü Glorious North Productions tarafından çıkardı. Tam olarak tarzını Raw Depressive Black Metal / Dark Ambient olarak tanımlasak yanlış olmaz. Dikkatimi çeken nokta tek kişi olmasına rağmen sürekli yeni bir şeyler üretmesi . Mesela sadece içinde bulunduğumuz yılı göz önünde bulundurursak 2011 ‘i takiben 5 adet split çalışması ve 3 adette albüm yapmayı başarmış .

 

Genelde bu depressive olayına her zaman olumlu bakmıyorum bazen çok kolpa işler önümüze sunuluyor , sabit 3 ritm ile albüm yapan zihniyetler yüzündendir , emek yok, üretme kapasitesi sıfır ama Moloch için aynı duyguları paylaşmıyorum , baya iyi işler çıkarmış bu yüzden olumsuz bir eleştirim olamayacak.

 

Albüme gelicek olursak , ilk parçada adındaki gibi bir kış aldatmacası yani kış illüzyonu var diyebiliriz ,esen şiddetli rüzgar sesinin ardında yükselen soğuk hava… Dışardan bakıldığında soğuk görünümü verse de insanın iç dünyasında aslında buna tezat olarak alev alev yanan ruhun beden dışına projeksiyonu gibi…

 

 

Dışarda olağanca şiddetiyle devam eden kışın tüm soğuğunu absorbe eden bünyelerde,kalp atışlarının ritminde ilerleyen davulun sesi , alevi tüm vücuda yaymaya başlıyor 2.parçadan itibaren..rahatsızlık gittikçe hastalık boyutuna gelmeye başlıyor,alışık olduğumuz kış görüntüsü kisvesinde gökten adeta alev yağıyor beynin de ortasına..

 

 

Duygu, nefret ve acının en tavan yaptığı parça ise 4. şarkı mutlaka es geçilmemesi lazım benim favorim budur albümde.

 

 

Sonunda ise duygular düşünceler sakinleşmiş fırtına sonrası sessizlik ambiansında,çevreye ve kışın karanlık yüzüne karşı dik ve solgun bir bakışla,boşluğun tadını çıkartıyor bu albüm,artık ne olduysa ne yaşanmışsa alev alev yanmış ve külleri etrafa saçılmış,dumanı ağır ağır gökyüzüne süzülüyor ve tekrar yaşanılmak üzere winamp yada media player kapanıyor.

 

 

 

Bu tarzı sevenlerin albümü edinmelerini tavsiye ediyorum çünkü pişman olmayacaklar. Bu kadar eminim albümden ve bu projeden.

 

8/10

 

 

 

 

Edit : keyifli dinlemeler :) sabahtan akşama kadar moloch dinledim yazıyı yazmak için he :D

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Açıkçası konuyu gördüğümde mutlu oldum her mesajı beğenicektim üşendim ama çoğu takip edip bildiğim gruplar ve yaptıgın kritiklerede sonuda kadar katılıyorum onun için konu işe yarar ve okunur elbet okunur :) okuturuz yani sen iste :) emek var ortada sahip çıkalım emektar gnoxis gençliğine :D saygı ve sevgilerimle

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Warbringer - Worlds Torn Asunder (2011)

 

http://www.metalinjection.net/wp-content/uploads/2011/09/Warbringer-Worlds-Torn-Asunder-Artwork-604x604.jpg

 

 

Warbringer kritiğini bana yazmamda sebep olan kişiye çok teşekkür ederim buradan , şaka bi yana beni bu grupla iyiki tanıştırmış , Worlds Torn Asunder 2011 yeni albüm çıkalı baya oldu ama kritik yazmak buzamana kısmetmiş.

 

 

Açılış parçamız ‘’ Living Weapon ‘’ trampet giriş ve hızlanması kararında ve dengeli olmuş living weapon'u vurgulamasıda ,davul ataklarıda çok güzel sadece solo çok uzun ve gereksiz olmuş.

 

Gelelim 2 numaralı şarkımıza Baştaki bass tonu güzel gitar girdiği an ortalık karışıyor pek anlaşılmıyor özellikle davul atacklarında. 55inci saniyeden itibaren müzik gayet iyi gidiyor melodi de güzel yanlız scream koyduğu bölüm bozmuş parçayı yoksa sololar başarılı tad bırakıcak cinsten 01.56 daki gitar mutingleri de çok iyi bu albümden boş çıkmaz .

 

 

 

Sevdiğim parçalardan ’’ Savagery ‘’ Belirgin bi sakinlikle arpejler davula çok iyi ayak uydurmakta. Kick arka planda kalarak agresifliğe geçişe yardım ediyor cymbals' tonu muhteşem 03.22 de ki gitar solosuda şahane bitişe yakın ''es''lerde pek oturaklı olmuş.

 

 

Ve ‘’ Demonic extasy ‘’ hoşuma giden en iyi şarkıları oldu bu albümde aslında mutinglerle başlayıp riff şeklinde melodik gidiyor gitar davul ataklarıda güzel ve tekrar mutingle devam ediyor , davul ise flordtom ve tom 1 tom 2 de ritim tutuyor araya konmuş olan screamde olsada olurdu olmasa olurdu ama müziği bağlamak için düşünürsek gerekliydi sanırım 01.56 daki şey en sevdiğim şeydir metal müzikte birden ritim değişmesi bambaşka bir riff'e girilmesi muhtşemdir burdada oldukça başarılılar . Bu oldukça keyifli dinleyicininde hoşuna gider çalanında 03.50 deki charos tonuda çok iyi düşüşler güzel ve righttan gelen elektro gitar dipses'i ayrı bir güzellik katmış ve tabiki muting'i bırakmamış bu abiler burdada

 

 

Gelelim albümdeki enstürmantel şarkıya , bana göre enstürmantel şarkılar her zaman sözlü şarkılardan daha çok şey anlatırlar daha duygulu olurlar . Alt yapıdaki melodi gerçekten dinlendirici akustik gitar vuruşları ve akorlarıda çok uygun sanki bir yandan uykuya dalmamızı isterken bir yandanda uyandırmak istiyor bizleri piyano girdiğinde ise insanın içindeki bazı şeyler hareketleniyor. Akustik gitar girişi yumuşacık giriyor piyono bittiği an alt yapıda akustikle uygun bi şekilde gidiyor ve soloda ağır ağır eşlik ediyor arkadan. Ve klavye tekrar geri dönüyor kulağımıza ve duruşlarda piyono biraz sertleşiyor ve solo arkada tekrar 02.37de piyano melodik bir şekilde değişime uyuyor ve gitar akorlarla ona tekrar eşlikte. Kısacası şarkı zamanı karanlığı ve içte kalanları hatırlatmak için yazılmış.

 

 

 

Yıllardır Thrash öldü allah rahmet eylesin muhabbetleri ortalıkda kol gezerken diyenlere kapak olucak grup ,hortlayıp tüm şehre zombi gibi saldırıyorlar ,grupta hiç boş parça yok, inanılmaz gaz ve okadar anlattıktan sonra sizede bu albümü dinlemek düşüyor tabi .

 

9/10

 

 

 

Tekniklerle bezeli bi kritiğe daha son verir gözlerinizden öperim :p

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

DyNAbyte / 2KX [2011]

 

http://www.webofmetal.com/images/products/2kx-dynabyte/2kx-dynabyte.jpg?1307928390

İtalyan grup DyNAbyte playlistimde busefer .Tarzları bana epeyce uzak olan Industrial Metal ama malum extreme olan her albümü edinip yazmak sizlere sunmak bizimde işimiz bunuda aç parantez kapa parantez şeklinde belirtmek isterim . Tarihine bakarsak 98 ‘de kurulmuş pekde yeni sayılmayacak bir grup, şarkılara geçelim hemen en iyisi gözlemlerimi aktarayım size .

 

İlk şarkıda iyi bir alt yapı kullanılmış gitar girişide idare eder , screamlar oturaklı olmuş aksaklıklar tam tadında.İkinci sarkı sakin bir giriş yapıyor vokalin altından gelen alt yapı hareketleri olmasa daha iyi gibiydi bu şarkıdada aksaklık devam etmekte.Üçüncüde iyi bi gitar girişiyle başlanılıyor şarkıya bu adamlar aksaklığı baya bi seviyorlar gitarları çok yazılmış şarkının oturaklı ritimler var hep davul birazcık atack yapsaydı daha iyide olabilirdi.

 

Gelelim 4 numaraya ,alttan gelen screamlerle bizi karşılıyor ve vokalde pek güzel okuyor yanlız 48 saniyede itibaren vokal biraz altta kalıyor , 01.16’ da ise şarkı iyi bir transpose oluyor ara riff biraz daha uzun olabilirdi ,solo çok güzel bir şekilde giriş sağlıyor ve ardından tekrar riff devam ediyor alt yapıda altta takip ediyor hala ve tekrar yerini soloya bırakıyor ve aksağa tekrar geri dönüyorlar trampet tonu gayet iyi yaptıkları endüstüriyel metal türüne baya bi uyum sağlıyor.

 

 

 

Beşinci şarkı ise tekrar alt yapı ile karşımızda ve başka bi hopörlörden gelen alt yapı ile gitar girişi diğerlerini andırıyor hatta belkide tüm şarkılarında bu tür girişler var 57inci saniyede screamle iyi bir transpose yapiyorlar 01.56 da tekrar bi değişime uğruyor şarkımız ve bizi tam düşündürmeye götürürken tekrardan hareketlendirerek devam ediyorlar ve tempoyu düşürerek bize veda ediyorlar.

 

6 ‘ya geçmeden 7 ‘ye atlama hakkımı kullanıyorum beni baydı baya evet gelelim Yedinci şarkıya altta bas bi tonla gelior ve birden melodi karşılıor bizi yine aynı ritimler kullanılmakta kısacası yedinci şarkıya geldik ritimler hala değişmedi şarkıda çok. Alt yapı olmasa kim bilir ne yapacaklarmış bu arkadaşlar merak ettim. 01.41 deki melodi birazcık kurtarıyor gibi vasatlığı şarkıda droplu ritimden kurtulamamış arkadaşlar resmen.

 

Sekizinci: Giriş berbat ritim yine aynı kısacası şarkı tamemen vasat sadece bir kere dinlenip unutulacak bir şarkı.Dokuzuncu şarkı güzel bir davul ile giriş yapiyor. alt yapıda davula eşlik ediyor. vokal altta kaldığından dolayı dikkat edilmezse söyledikleri anlaşılmıyor. 01.00 da yine aynı ritimler devam ediyor aksaklıklara devam ediliyor ve alt yapı tarafından şarkı değişime uğruyor club tarzı bir müzik dinliyorum sanırım kısacası buda bi vasat.

 

 

Şarkıların tamamında aynı ritim dönüp dönüp duruyor alakalılıktan çok alakasız alt yapılar var ve hep aynı duruşlar aynı es kullanımları kısacası bu albüm benden geçmedi geçemezde. 12 şarkıdan beğendiğim bir şarkı bile olmadı ancak yeni grup arayan bi insanlar bunu indirir ve bir kez dinleyip kapatırlar birdahada açmazlar hatırlanmayacak kadarlar, tabi bu benim şahsi fikrim belki sizin hayatınızın albümü olur ha ne dersiniz ?

 

4/10

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...