Misâl Alemi

Ben sana Tulpa dışında birçok örnek veririm vermesine de anlamı yok bunun. Uzaylıyla eşdeğer tuttuğun gibi onlarında eşdeğerlerini kendince oluşturursun.

Arabi'nin bazı düşüncelerini sadece yazılanı yorumlamakla açıklamak pek olası değil. Her neyse umarım en azından bir eserine vakit ayırıp okumuşsundur. Hadi Arabi'yi atalım şimdi bir kenara...

Mistisizm müspet ilme de katkı sağlamış, bunu unutmamak lazım. Mesela simya çalışmaları (buna mistik simya da dahil) birçok bilimsel keşfe olanak sağlamış. Batı medeniyeti Ortaçağ'da elle tutulur bir mistisizme sahip değildi. Dini tekeline almış sapkın fanatikler tarafından cennetten arsa satan papazlarla doluydu. Ne zaman ki İstanbul fethedildi, Endülüs'teki bilim Avrupa'nın içine akmaya başladı, ticaret kolonileri vasıtasıyla etkileşim arttı Avrupa rönesansa doğru adım atmış oldu.

Simyacılar da Avrupa'ya çok şey katmıştır. Roger Bacon, Albertus Magnus, Nicholas Flamel, Thomas Aquinas gibi. Elbette bu dönemde şarlatan simyacılar da çıktı piyasaya. Ve Avrupa'da simyanın yayılması Endülüs sayesinde oldu.

Aslında eski çağlardaki bilim insanları, düşünürler çok yönlü insanlardı. Filozof, matematikçi, ressam, sufi... vs. bir şahısta toplanabiliyordu.

Her şey insanın elinde, müspet ilmi ölüm makinalarına, bombaya çevirenler de yine insanlık.

Parapsikolojiye ödenek ayıran devletlere baktığımızda birçoğu süper güç ülkeler. Bundan faydalanmaya çalışan istihbarat teşkilatları da var.

(Konu başka bir boyuta kaydı, uyarı gelebilir. İstersen özelden devam edilebilir.)

Tulpaya benzer o kadar çok öykü var ki ortalıkta. Uzaylılara inanmakla eşdeğer.

 

Örnek verdiğin Arabî'nin ilmi şu kadardır: Miraca çıkarken, aşağıya bakmış; dünya duruyor, tüm evren etrafında dönüyormuş.

 

Geçmişi bırakalım; bu güne bakalım. Medeniyeti yaratan müspet ilimdir; mistisizm değil. Öyle olmasa, Hindistan'ın ilimde başı çekiyor olması gerekirdi.

 

Batı Medeniyeti, ortaçağın miztisizminden kurtulduktan sonra doğdu.

 

Mistisizme bulaşan medeniyetler çökmüştür. İslâm Medeniyeti öyle oldu. Duruma bakılırsa, Batı Medeniyeti de aynı sona doğru gidiyor.

Newton da simyacıydı ekleyim ,,,

Gerçeği arama konusunda, Tanrı'ın insana verdiği teçhizat, sadece akıldır. Akıl da, bilim ve felsefe ile arar gerçeği. Aklın dışında yollarla gerçeği aramaya çıkmak, sadece karanlığa götürür insanoğlunu.

Fazla bir şey yazma gereği duymuyorum artık bu konuda. Bu sayfalarda yazma nedenim, ne kimseye fikrimi empoze etmek, ne de birilerinin fikrini çürütme gayretidir. Tek amacım, doğru bildiğimi okuyucuyla paylaşmak. Okuyan, kabul eder veya etmez; fikri varsa da usulü dairesinde yazar. Dikkat edilirse ortaya yazarım fikrimi genelde. Karşıt fikri olanın da ortaya yazmasını beklerim.

Fikir yetmediği yerde, işi kişiselleştirip, adeta saldırı sınırında gezinen bir üslupla, fikrini dayatma çabası hiç de hoş değil.

Fikri olan ortaya yazsın lütfen. Fakat akla dayalı şeyler yazsın. Aklı aştığını iddia eden fikirlerle, felsefî tartışma olmaz. Felsefî tartışmada kullanılması gereken yol mantıktır. Başkaca akılcı bir yol yok.

Şahsa yönelik tartışmalarla da bir yere varılmaz. İşin tadı da kaçar.

İyi güzel de kişiselleştirilen bir şey yok ortada. Saldırı sınırlarını zorlamak, fikir dayatması vs. den bahsediyorsun. Alınganlık yaptın sanırım. Konu dinler ve inanışlar başlığında; kuru kuruya felsefe her zaman işe yaramaz. Herkes zaten kendi doğru zannettiğini yazıyor ya burada.

Gerçeği arama konusunda, Tanrı'ın insana verdiği teçhizat, sadece akıldır. Akıl da, bilim ve felsefe ile arar gerçeği. Aklın dışında yollarla gerçeği aramaya çıkmak, sadece karanlığa götürür insanoğlunu.

 

Fazla bir şey yazma gereği duymuyorum artık bu konuda. Bu sayfalarda yazma nedenim, ne kimseye fikrimi empoze etmek, ne de birilerinin fikrini çürütme gayretidir. Tek amacım, doğru bildiğimi okuyucuyla paylaşmak. Okuyan, kabul eder veya etmez; fikri varsa da usulü dairesinde yazar. Dikkat edilirse ortaya yazarım fikrimi genelde. Karşıt fikri olanın da ortaya yazmasını beklerim.

 

Fikir yetmediği yerde, işi kişiselleştirip, adeta saldırı sınırlarını zorlayarak, fikrini dayatma çabası hiç de hoş değil.

 

Fikri olan ortaya yazsın lütfen. Fakat akla dayalı şeyler yazsın. Aklı aştığı iddia edilen fikirlerle, felsefî tartışma olmaz. Felsefî tartışmada kullanılması gereken yol mantıktır. Başkaca akılcı bir yol yok.

 

Şahsa yönelik tartışmalarla da bir yere varılmaz. İşin tadı da kaçar.

Aklın algılayabileceği en büyük sınır her şeyi algılayamıyacağıdır , tekillik ve hiçlik gibi.Bende ortaya yazıyorum umarım rahatsız olmuyorsunuzdur , olduyanız , direk söyleyin lütfen.

Yazmayın bana diyorum. Beceremiyorlar sanırım fikirlerini ortaya yazmayı? Ya da, tartışmaya pek teşne insanoğlu. "Lütfen" dedik yahu.

Mod arkadaşlar, tartışmanın kişiselleşmesine izin vermeyiniz lütfen.

Ah şu içimizdeki duygular yok mu... Punitive, pazar günüme neşe kattın...

Yazmayın bana diyorum. Beceremiyorlar sanırım fikirlerini ortaya yazmayı? Ya da, tartışmaya pek teşne insanoğlu. "Lütfen" dedik yahu.

 

Mod arkadaşlar, tartışmanın kişiselleşmesine izin vermeyiniz lütfen.

"Bana" yazmayın ne demek? tabi ki yazacak, burası "forum", forumun amacı budur zaten. Herkes fikrini yazar, karşılıklı saygı çerçevesinde tarttışma gerçekleşir, okuyanlar da tez ve antitezlerden kendi sentezlerini çıkarır... Konu içerisinde hiçbir kişisel saldırı veya olayı kişiselleştirme yok. Gayet saygılı bir tartışma. Yine hatırlatıyorum, buraya yazdığınız her yoruma başkaları yorum yapabilir, bunu bilerek ve kabul ederek yazın, "ben yazarım kisme bana yazmaz" diye bir şey söz konusu değil! Bunu kabul etmeyi beceremiyorsanız yorum yapmayacaksınız çünkü asıl "beceri" gerektiren budur.

Lütfen bu tarz komplekslere girmeden açık fikirli olarak tartışmalara dahil olun.

gereksiz ve tartışma içerikli mesajlar ve ayrıca punitive'in atarlı mesajları silinmiştir. Yukarıdaki uyarıyı da bırakıyorum ki bu tarz bir tavrın ve "hakkın" olmadığı hatırlansın diye. Uzatıldığı takdirde ceza verilecektir.