Jump to content

Din Hastalıktır


Risus

Önerilen Mesajlar

Hiç düşündünüz mü?

 

Kadına şiddetin en yoğun yaşandığı yerleri düşündünüz mü? Tecavüze maruz kalan insanların en yoğun olduğu yerleri? Kadın haklarının olmadığı veya çiğnendiği ülkeler hangileri? Kadın sığınma evlerinin dolup taştığı ülkelerin en başında hangileri var? Hiç düşündünüz mü?

Cevabı: Dinle yönetilen ve muhafazakar ülkeler. Şu istatistiklere bir bakın. O çok övülen, baş tacı yapılan dinlerle yönetilen ülkelere ve ahlâk bekçisi devlet adamlarına bakın. Acınacak haldeler...

 

Peki, böylesine yoğun bir baskının olduğu, özgürlüğün olmadığı, fikirlerin yasaklandığı, pozitif bilimlerin önemsenmediği, eğitimin düşük standartta olduğu, kaosun ve terörün eksik olmadığı, cehaletin hüküm sürdüğü bir yerde insanları hatalarından dolayı ne kadar suçlalayabiliriz? Bir yerde hak vermek lazım... Cinsleri bu kadar ayırırsan, göz göze gelmenin dahi günah olduğunu sayar, kadınları bir torbaya geçirip dış dünyadan soyutlarsan, tatmin olamayan, olmamış sapık ruhlu, cinsel sorunları olan bir toplum elde edersiniz. Kaldı ki bu insanlara en büyük cezaları da veren yine bu zihniyet. Kısır bir döngünün içindeler... Çok üzülüyorum...

 

Din hastalıktır.

 

 

Herhangi bir insanoglundan alıntıdır .

 

Peki siz gnoxis uyelerının gorusleri nelerdir ? Siz din leri neye göre yargılayıp neye göre savunuyorsunuz ?

 

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bütün dinler, insanı sevmeyi, incitmemeyi, kul hakkı yememeyi emrederken dediğin şeylerin olması gerçekten anlaşılmaz bir durum. Ama bu durumun suçunu dinlere yükleyen insanların olması da bir o kadar anlayamadığım bir konu.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Yorumdan ziyade bir şeyler eklemek istiyorum.

Bilimin önünde en aşılmaz duvarlardan biri ''Din''dir.Dinler genel olarak(Genel kelimesi ne demek biliyorsunuzdur değil mi?) daima bilim zıttı bir tutum içerisindedirler özellikle de günümüzde.Bakın bir yenilik hemen dincilerin elinde oyun hamuru gibi şekil alır ve insanlara sunulur.Yeterli bilgiye ulaşmadan sert bir konuşma hak edemeyiz,oysa dolanıklık kuramı hakkında herkes ''İstersek olur,İnan yeter'' gibi sonuçlara varıyor.Kulaktan dolma bilgilerle olacak işler değil,ben kendime göre bir bilgi edindim ancak çıkıpda kesin yanlış kesin doğru demiyorum.Yani sert ve keskin bir şekilde dile getirmekten kaçınırım,istisnalar dışında.Oysa bir dinci günümüz biliminin kendi işini görecek kısımlarını alıp amacına ulaşıyor!

 

Aynı şekilde felsefik durumlarda din bence yine olumsuzdur.Dinler felsefede temel olarak nitelendirilir,oysa felsefe yapmamıza engeldir dinler.Felsefe şüphedir,ve bir tanrı göremedim kendisinden şüphe edilmesini isteyen.Ayrıca felsefe konusunda dinler o kadar yanlış kullanılıyor anlatamam.''2 elin var çünkü tanrı ....,Şunu yapma çünkü tanrı ....'' insan aklını hiçe sayan bir şeyler görüyorum,ancak yine dinciler işe giriyor ve bunun aslında insan aklıyla örtüştüğünü söylüyor.Bir sadist ile narşist insan düşünün,nasıl aynı dine üye olurlar?Dini kendilerince yorumlayarak,işte bu nedenle tanrılara/tanrıya bir sınır çizilmeliydi.Sınırı çizdiler ancak bu seferde tanrı düşünceler karşısında zayıfladı.Eğer kadın aşağılanıyorsa,suç tanrınındır.

 

Tanrıyı adaletsizlikle suçlamak,bana yanlış geliyor.İnanç sahibi olmasam da,tanrı var ise müthiş bir eşitlik ile donatmış dünyayı.Her canlı +/- dengesi üzerindedir.Ancak eşitliği insan bozar,hayvana ''Yiyecek'',insana ''Şerefli Varlık'' vasıflarını yükleyen ''Tanrı görünümlü insan''dır.

 

Şimdi sorarım,madem felsefeye ''Din'' dediniz,din üzerine felsefe yaparken neden taraflısınız.''Çamurdan yaratmak'',yaratmak yoktan var etmektir.Örneğin bu net bir nokta atışıdır,bunu birçok insan görür ama söylemez(Filozof/Düşünür/Bilge).

 

Gelelim son kısma,dinler öyle değişik insanlara sebep olur ki...Bazen melek çıkarır bazen şeytan.''İyi'' diye bir şey ortaya atar dinler,oysa kime göre iyi?Cebini dolduracak,milleti uyutacak şeylere iyi diyenler var,insan/hayvan öldürmenin kötü olmadığını aksine iyi bir ego tatmini olduğunu söyleyenler var.Dinler artık bir ''Kültür'' oluyor,geriye dinler kalmayacak belkide.Dinin yanlış anlaşılması falan hikayedir bunlar.Eğrilip bükülecek şeyler ortaya konulmasa,kitaplar yitip gitmese,tanrı gizlenmese daha iyi olmaz mı?Birde tanrının olmadığını ''Düşünerek'' bakalım.O olmadığında her şey karışıklığını yitirir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Hiçbir zaman dinleri onlara inanan yaşayan kişilerle kıyaslamam.Bu dünyada çözülecek bir sınav varsa bunun çözülmediğine eminim.Dünya başkalarının düşüncelerinin üzerinden gitmek için çok kirli.O kirli pis cahil insanlar yanlış yaşıyor diye veya gösteriş düşkünü hrıstiyanlar para için kullanıyor diye bir dinleri yalanlayamazsın.Ama şahsi görüşüm dinlerden birisi doğruysa bile onları çözecek insan daha gelmedi.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Dinler temelde insanlara iyilik, doğruluk, adalet gibi değerleri öğretmek üzerine var edilmişler gibi görünüyor fakat bunlarla uyuşmayan öyle çok örneği yaşıyor ve görüyoruz ki, hatta bu uyuşmazlıklar yüzyıllar boyu yaşandılar, bu bir kör düğüm gibi, şahsen kendimi sürekli bu soruların içinde bulmaktan alamıyorum... Bir insan yaşam görüşü olarak benimsediği bir din/inanç içindeki en temel öğretileri hiçe sayarak tam tersi şeyleri nasıl yapabilir ? sorun dinlerin içerisinde mi , yoksa sorun insanların kendisinde mi ? ben kendi görüşüm gereği hiç bir dine mensup bulunmamaktayım, bu Deizm gibi görünebilir fakat öylede değil, insanın yaratıcıya inanmak için bir sıfat yada bir sınıfa ihtiyacı yoktur, yine bu şekilde iyiliğe, doğruluğa, adalet vb. değerlere sahip olmak içinde... Dinler, ırklar, konumlar gibi bir tür sınıftır ve bu sınıflar insanları birbirleri arasında ayrımcılığa iter ( Tanrının kendisi için birbirlerini yeyip tüketen insanların olmasından dolayı hoşnut olacağını sanmıyorum ) Tanrıyı dinlerden tenzih ederim... Velhasıl kelam dinler benim gözümde de tehlikelidirler ancak bu tümüyle kötü ve zararlı olduklarını iddia edebileceğim anlamına gelmez, ben varlıklarından çok onlar için yapılan savaşlara karşıyım, onlara mensup olmaya, onlar için yakıp yıkanlara, onlar için çocukların içlerindeki iyilikleri öldürüp yok edenlere karşıyım, insan kötü ve iyiyi ayırt edemeyecek kadar aciz bir varlık olamaz diye düşünüyorum, dinlere de bu şekilde yaklaşılabilir, içlerindekileri ayıklayıp, ayırt ederek... ( Hepsinin nedeni insanın sorunlu olması olabilir mi ? ) ...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

bu konu doğu mitolojisine tepeden bakıyor diye modlar tarafından silinebilinir olabilsede siz okyucu ve seyircilere esenliklerimi burdan ileterek söze başlıyorum. hayatını din'e endeksli yaşayıp çevresine bunu nevrotikleştirmeye(yaymak empoze etmek anlamında) çalışıp ''nefret'' kusmayan birisi gördünüz mü? ben şahsen görmedim ve bu örnek anlamında konu başlığı sahibi arkadaşa tamamiylen katılıyorum. insanların ne oldukları önemli değil neye inandıklarını ne şekilde gösterdikleri önemli olsada...bu arkadaşlardan ayrıyeten genel olarak; bu mitolojik ideolojilerin ciddi potansiyelde doğaya aykırılığını domuz canlısına olan hastalıklı muamelesiyle bile görmek hiçte te zor değil.. belki her genelleme gibi bu genelleme de yanlıştır diyerek anlatılanlara cevaben kendimce cevaplayabilsemde kimse kusura bakmasın domuz (belki genellenmeyecek hayvan olsa da suçu günahı neydi) örneğindeki gibi doğaya nefret aşılattıran her şey ya uzaydan geldi ya da insan ürünü. sonsöz; belli bir kalıplara sığdırılmaya çalışılan bir şey dogmatik olamaz(!) ve tartışmaya açıktır. Ebedi Fikrimde Zikretmeli diyorsanız ''GELİŞMELİ'':) ...görmeyi bilene din bir ''afyon''dur bundan mütevellit kullanışlıdır işte.. tek itibarı bu. çünkü paraya çevirttiriyo. :) hahahaha... yoksa ehveşi meşrebi eşrefli dindarcıklarımızı bir görsen hepsi cennet ehli..

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Dinler temelde insanlara iyilik, doğruluk, adalet gibi değerleri öğretmek üzerine var edilmişler gibi görünüyor fakat bunlarla uyuşmayan öyle çok örneği yaşıyor ve görüyoruz ki, hatta bu uyuşmazlıklar yüzyıllar boyu yaşandılar, bu bir kör düğüm gibi, şahsen kendimi sürekli bu soruların içinde bulmaktan alamıyorum... Bir insan yaşam görüşü olarak benimsediği bir din/inanç içindeki en temel öğretileri hiçe sayarak tam tersi şeyleri nasıl yapabilir ? sorun dinlerin içerisinde mi , yoksa sorun insanların kendisinde mi ? ben kendi görüşüm gereği hiç bir dine mensup bulunmamaktayım, bu Deizm gibi görünebilir fakat öylede değil, insanın yaratıcıya inanmak için bir sıfat yada bir sınıfa ihtiyacı yoktur, yine bu şekilde iyiliğe, doğruluğa, adalet vb. değerlere sahip olmak içinde... Dinler, ırklar, konumlar gibi bir tür sınıftır ve bu sınıflar insanları birbirleri arasında ayrımcılığa iter ( Tanrının kendisi için birbirlerini yeyip tüketen insanların olmasından dolayı hoşnut olacağını sanmıyorum ) Tanrıyı dinlerden tenzih ederim... Velhasıl kelam dinler benim gözümde de tehlikelidirler ancak bu tümüyle kötü ve zararlı olduklarını iddia edebileceğim anlamına gelmez, ben varlıklarından çok onlar için yapılan savaşlara karşıyım, onlara mensup olmaya, onlar için yakıp yıkanlara, onlar için çocukların içlerindeki iyilikleri öldürüp yok edenlere karşıyım, insan kötü ve iyiyi ayırt edemeyecek kadar aciz bir varlık olamaz diye düşünüyorum, dinlere de bu şekilde yaklaşılabilir, içlerindekileri ayıklayıp, ayırt ederek... ( Hepsinin nedeni insanın sorunlu olması olabilir mi ? ) ...

Dediklerine katılıyorum ve bende bir kaç şey eklemek istiyorum.

İnsanoğlu vakti zamanında dağa taşa, yıldırıma, ateşe taparmış anlatılanlara göre. Yıldızlar, Tanrıların evi olarak görülürmüş. Özden gelenle bağlı kalınan bu olgulara elçi eşliğinde inanılırmış zamanında. Eski soy tapınçları işte. Sonrasında toplum düzenini sağlamak adına elçi veya baştaki kişi, Tanrıların Sözü deyimini kullanır olmuş. ''Tanrılar kurban istiyor.'' ''Tanrılar senin yargılanmanı/cezalandırılmanı istiyorlar.'' gibi bir takım cümle öbekleri doğmuş. Yapılan davranışlar önce toplum daha sonra da Tanrı düzeyinde yaptırımlara tabii tutulmuş insanoğlu. İyilik, doğruluk, adalet kavramlarının yöresel farklılıklarını da düşünecek olursak, elçinin bilmişlik seviyesine göre değişim gösterdiğini görebiliriz değil mi?Buda, İsa, Muhammed, eski bir şaman elçiye ne derseniz diyin.

Bir adamın hırsızlık yapması, kötü davranış olarak nitelendirilmiş. Aç ile servetine servet katanın yaptığı hırsızlık bir olmazmış. Günümüzde de böyle değil mi?

 

Dinler bilime karşı, pozitif ilimler Tanrıya yapılan hakaret, Papa karar verdi, Alim dedi ki... gibi deyimler çıktı zamanın ahanda şurasında. Nietzsche ne güzel demiş; ''Tanrı öldü.'' Bu yüzden devşirmeyin boşuna, içinizde ki varlığa baktığınızda yaratıcıyı/mühendisi görebileceğinizi düşünüyorum. Ölmüş olsa bile varlığı benliklerimiz de...

 

Evet dinler hastalıktır. Ancak dinlerin özünde ki manayı anlayabilen insanların hayat görüşleri ilgi çekicidir. Bir Hristiyan gerekse Müslüman hatta ve hatta Pagan. Önemli olan özde ki insanı algılayabilmek. İnançlar ne kadar farklı olursa olsun öz her zaman aynıdır.

 

İnsan olmak nedir? Veyahut sadece insan olmak...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Dinler ya da bir toplum hakında yorum yapmadan önce ya o grubun içine girip yaşamak ya da - buna imkan yok ise kişinin - bunu yapabilmiş antropologlar ın bilgilerine baş vurup sonra yorum yapması gerektiğini düşünüyorum. Mesela örnek vermek için söylüyorum Nakşibendi Tarikat ını çoğunuz duymuştur. İyi veya kötü bir karar vermek için ya bu tarikatın içine tarafsız olarak girmek ya da bunu yapabilmiş bir profesör vs den bilgi edinmek gerek. Yine örnek için Nakşibendi Tarikatı için bunu yapabilmiş bir antropolog var. Tayfun Atay. Bu antropolog bu işi başarmıştır.

 

Yani demek istediğim bir toplumu veya inancı yargılamadan önce tarafsızca bunun içine girmeniz ve onlardan biri gibi düşünmeniz lazım. En azından benim için Din de yamyamlık da Fizik ve fizik ötesi inançlar da aynı derecede mantıklıdır. Kültürel yapı ve bilimsel ilerleyiş her zaman toplumların yaşayış - örf ve adet geleneklerini etkilemiştir. Yani olaya bir bütün olarak bakmalısınız.

 

Dinlerin ilk çıkışları fe sonradan gücü elinde tutanlar tarafından yönlendirilişleri çok farklıdır. Kadına şiddet vs vs vs diye giden konularda evet haklısınız bu doğru bir şey değildir. Lakin bunları yapanların kutsal kitaplarında ve Peygamberlerinin Hadislerinde de bu yaptıklarının yanlış olduğu belirtilmiştir. Burada kültür dine baskın çıkmış ve yaşanan dine göre yaşam değil , kültüre göre bir yaşam olmuştur. En azından şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki şu an gerçekten Şeriat ile yönetilen bir ülke yoktur.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Dinin siyasetle dinin birbiriyle karismasina tamamen karsiyim. İnsanlar istedigini giyer istedigi seyi yapar. ancak ve amcak zina konusunda bir kizi yargilayacak olan 3 taraf vardir; 1)ilahi sınıf(Allah ve peygamberler) 2)anne babasi 3) kocasi. 1. secenek zaten yargilayacak ona bi dedigimiz yok. anne babasi konusuna gelirsek, simdi bir erkek veya bayan (ancak bu konuda dincilerin bayanlari ezmesi daha ağır bastigi icin bayanlar uzerinden anlatacam aynı kurallar erkekler icinde gecerlidir.)evleninceye kadar ailesinin yaninda kaldigi icin, ailesinin parasini yedigi icin ve ailesi tarafindan korundugu bakildigi icin anne babasinin koydugu kurallara uymak zorundadir. uymayacaksa ceksin gitsin reddetsin. ekonomik ozgurlugunu kazanincaya kadarda gidemeyecegine gore. ailesinin koydugu yasaklara uymak zorundadir. ornegin sahsen benm kendi gorusum kizim olsaydi evlilik oncesi sex yaparsa onu öldururdum. bu kurali ergenlik cagina hirdigi ggun ona soylerdim. uymazsada öldururdum. benim ekmemigimi yedigi surece essek gibi kurallarimada uyacak. Ancak neden öldururdun diye soracak olursaniz kuranda zina gunah yaziyor diye degil, erkeklere kendini kullandirttigi ve aşagilik bir duruma dustugu icin onu öldururdum. ben onun babasysam eger onu yargilarim bu benim gorusum ve hakkim. benim kanımdan gelen hicbir canli varlik aşağılik bir sey yapamaz yaptirtmam yaparsa yok ederim. kanıma laf getirecek ve kanımı onursuzlastiracak bir hareketin bedeli katiyen ölümdur. ihanet,saygisizlik,zina,hirsizlik,hainlik vb.. hepsinin bedeli òlumdur. kizim bir kisiyle zina yaptigi anda onu once reddeder sonrada öldururum. kanimin adini kotu andiracağına yok olmaso daha iyidir. kizimda benim ekmegimi yedigi icin kimsenin onun uzerinde hakki yoktur ve bu yuzden kimse bana sen kizini ölduremezsin demeye hakki yoktur. Yuksek bir sadakatle ask yasayacak bir koca buluncaya kadar sex yasak. ücüncu secenege gelirsek. aynj seyler karim icinde gecerli. Eger evlendikten sonra sex veya sevgli olma sekliyle aldatirsa yani bana ihanet ederse onu öldururum. ve eger bu geri kafaliliksa geri kafalilik en buyuk gururdur. utanmam cekinmem bir de tişörtun zerine buyuk harflerle "GERİ KAFALI" yazdirir o tişörtu zevkle giyerim. Benim kanimdan gelen hicbir canli varlik saygisizlik yapmayacak iste okadar! Yapacaksa yok olsun ya da hic gelmesin erkeklerin cogunun niyeti bellidir ben kızimi elin hayvanlarina yedirtmem! sex yaptigi hayvanida kendisinide gebertirim. Ancak bayanlarin mini etek giymesine falan karsi degilim kendi ozgurlugudur isterse cıplak cikar. Ve açık elbise giymesi asla ve asla bir bayana tecavuz edilmesini yasallastirmaz. tecavuz eden sucludur her zaman. yani devletin hicbir zaman ve hicbir zaman bir vatandası giyiminden dolayi yargilamaya hakki yoktur. ne munasebet. devletin bilimin onune gecme gibi bir hakki yoktur. Zaten dini dogru anlayan bir insan dinde zorlama olmayacagini, dinin tanri ile insan arasinda olacağını ve uzerinde hakki olmadikca(yukarida saydigim 3 madde) ya da kendi hakki yenmedikce baska bir insani din yoluyla yargilamaya hakki yoktur. cezasi ise benim dusunceme yore ölumdur. peygamber zorlamamis kim zorlayabilir ki. ayiptir saygisizliktir. ibadet tanri ile insan arasindadir. saygisizlik yapmadigi surece ateistide deistide semavi olan olmayan dinlere inananıda , lezbiyeni, biseksueli, transeksuelide alayi kardesmdir. ancak dedigim gibi uzerinde hakkım olan benim kanimdan gelen hicbir varlik benim koydugum yasaklari aşamaz. bu da benim gorusum ve benim hakkim :). ayrica bayanlar baş tacıdır. Asla ve asla kimse bayanlara saygisizlik yapamaz ve bayanlari hicbirseye zorlayamaz. kimse bir bayani giydigi seyle yargilayamaz kendine bi zarari olmadigi surece. Kimse bir bayani taciz edemez,tecavuz edemez bir bayanin namusuna goz dikemez el uzatamaz. bir tacizciyi ya da tecavuzcuyu öldurmek buyuk bir onurdur. seref ve gururdur. adalettir. Tacizci ve tecavuzculer insan degildir yasam haklari yoktur! Eger bir tacizciyi veya tecavuzcuyu gebertmek haksizliksa hakkın suyuna ekmek bandırırım.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Hiç düşündünüz mü?

 

Kadına şiddetin en yoğun yaşandığı yerleri düşündünüz mü? Tecavüze maruz kalan insanların en yoğun olduğu yerleri? Kadın haklarının olmadığı veya çiğnendiği ülkeler hangileri? Kadın sığınma evlerinin dolup taştığı ülkelerin en başında hangileri var? Hiç düşündünüz mü?

Cevabı: Dinle yönetilen ve muhafazakar ülkeler. Şu istatistiklere bir bakın. O çok övülen, baş tacı yapılan dinlerle yönetilen ülkelere ve ahlâk bekçisi devlet adamlarına bakın. Acınacak haldeler...

 

Peki, böylesine yoğun bir baskının olduğu, özgürlüğün olmadığı, fikirlerin yasaklandığı, pozitif bilimlerin önemsenmediği, eğitimin düşük standartta olduğu, kaosun ve terörün eksik olmadığı, cehaletin hüküm sürdüğü bir yerde insanları hatalarından dolayı ne kadar suçlalayabiliriz? Bir yerde hak vermek lazım... Cinsleri bu kadar ayırırsan, göz göze gelmenin dahi günah olduğunu sayar, kadınları bir torbaya geçirip dış dünyadan soyutlarsan, tatmin olamayan, olmamış sapık ruhlu, cinsel sorunları olan bir toplum elde edersiniz. Kaldı ki bu insanlara en büyük cezaları da veren yine bu zihniyet. Kısır bir döngünün içindeler... Çok üzülüyorum...

 

Din hastalıktır.

 

 

Herhangi bir insanoglundan alıntıdır .

 

Peki siz gnoxis uyelerının gorusleri nelerdir ? Siz din leri neye göre yargılayıp neye göre savunuyorsunuz ?

 

Renklendirdiğim kısıma katılıyorum.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Din inanışları sistemleştirmiştir yalnızca, insanları kurban kesen, zarar veren veya benzeri davranış sergileyen inanç-dinleri dahil etmeden söyleyebilirim ki dinler ne bilime karşıdır ne de insanlığa. Dinlerin yorumlanması ve anlaşılması konusunda yanlışlıklar olduğu için her kafadan bir ses çıkıyor.. Tanım cümlesine tekrar bakarsak din inanışları sistemleştirmiştir yalnızca. İnanış konusunda da özgürüz. Hiç bir şeye inanmamak bile bir inanış olarak görülüyorsa hastalık dediğiniz bu insani yönden kurtulamazsınız. Herkesin inancı kendine.. =) Kapanan bayanları zorla açamazsın. Plajdaki insanları kapanmaya zorlayamazsın. Bu iyidir bu doğrudur demiyorum yanlış anlaşılıp ters tepki görmek istemiyorum ancak inanışlar konusunda özgürüz. Herkesin dini kendine..

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Hacı dayı sen aileni bundan bilmem kaç yüz yıl önce yaşamış arabın stiliyle yönetirsen tabii ki döveceksinde. Dövmek şiddet öldürmek bunlar ilkelliğin belirtileri. Hatta günümüzde de yaşayan insanların iç güdüleri. Binlerce yıl önceki arabın stiliyle toplumu yönetirsen de kadın olarak yemek yaparsın, çocuk bakarsın, kocanı tatmin edersin. Başka ne halta yararsın derler, kafana geçirirler siyahları. İçki yasaklarlar, sigarayı yasaklarlar, onu yasak bunu yasak diye insanları kalıba sokmaya çalışırlar.

 

Bugünün dini bilimdir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bazen düşünmeden edemiyorsun,dinlerden daha güzel para kazanma yöntemi var mı?

İnançsızlık bir inanç biçimidir demek ne kadar doğru?Bir paradox ilan etmekten sakınmalıyız!Neden sakınmalıyız çünkü dinler paradox üretir.

 

Hiç düşünmediniz neden kitaplar vs. neden farklı yorumlanıyor?Adamlar öyle güzel yazıyor ki masal,paradox koya koya bir hal oluyor.Sonra oradan çekiyor,buradan büküyor çıkarıyor karşına ''Aha sana din''.Yani suç yorumlayıcılarda diyemezsiniz zaten yazılar başlı başına paradox,zorlasan ne anlamlar çıkıyor.Sıkıştığın zaman,hooop ''Aslında böyle deniyor'' diye koyarsın kapağı.Kadına şiddet diyorsunuz,en büyük sebebi dindir.Eline paradoxu alıyor millet,Kafir acı verir-Sevgili acı verir,o halde sevgili kafirdir.Amca ne yaptın diyen yok,adam tümevarım terk!Yani öyle bir şeyler yazmışlar ki bu yazan adamlar,millet kitabı okuyor her biri farklı anlıyor,çünkü paradoxları kendince yorumluyor.

 

Son olarak cidden söyleyebilirim,ben bir din çıkarırken bu kadar paradox koyamazdım :D.İstesemde koyamazdım :D.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

İnanç dediğimiz olgu bu kadar basit ve fiziksel olmamalıdır diye düşünüyorum. İlahi anlam katmak istiyorsanız, Tanrıya rüşvet verip karşılık beklemeyin derim.

 

Din, kurallar koyarak toplumu yönetir mi? Evet.Din, yorumlanarak cennetten bahçeler satar! Din, etki edilemez kaderler yaratır! Din, Tanrıyla anlaşma yapar! Din, toplumları yok etme adına da olsa savaş sebebidir! Ama özünde Din, fiziksel yaşantıda tadılabilecek o güzel insani duyguları öğretir. İyiliği, hissettirdiği saflığı, yakarışı, acınası varlığımıza anlam katabilmek için sığındığımız kavrama haykırışı, korkuyu, aşkı... Ancak ona oyunlar oynamaktan da kendimizi alamayız.

 

Ki bunları neden diyorum; insanların uydurduğu ''diğerleri'' bir yana İlahlaştırılmış Tanrı kurallarının var olmadığıdır. Yüce bir yaratan, cehennemine yakacak odun mu bulamadı? İşin aslı bahsettikleri cehennem o kadarda sıcak değil demek ki...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

İşte cennetten bahçe satmak tarzındaki yorumların sebebi kökte dinin yorumudur. Bence siz ibadeti cennete girebilmek için eden ve bunun tasavvufta sözü geçen yaradan aşkı ile alakası olmadığını düşünen kalıplaşmış düşünceli yani yobaz tipli insanlarla karşılaşmışsınız . İlahi anlam aşk ile katılır şeklinde düşünüyorum..

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bir adam tanıdım asıl aşkı yaşayan. Kitapları var, yaratıcı özünde görüp seven biri. İbadeti nefes almak, bildiklerini öğretmek, saflığın güzelliğini yaşatmak. Sizde tanıyorsunuzdur.

 

Ki günümüz insanları böyle değil mi? Bu gün en güzelinden inançlı olanlar, yarın dininin kurallarını çiğnemiyor mu? Kadın dövmek yobazlık değil midir? Bunun kültürle alakası var diyenlere, hangi toplumda kadın dövmek kültür? Ki köyleşen dünyada kültür kalmıyor. Bir kaç eser, davranış. Misafir ağırlamak misali...

 

İlahi anlam, öze olan aşk ile katılır. Katılıyorum. :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Uzunca bir yazı yazmıştım fakat internet sorunundan dolayı yollayamadım. =) Tekrar yazacağım hatrımda kaldığınca. Öncelikle bayanlara el kaldırılması konusunda hemfikiriz, yobaz denebilir onlara. İbadet konusunda ise düşüncemi şu hikaye ile anlatabilirim. 5 vakit ibadeti duyan bir deliye ibadet biçimini 5 vakit dağdan yuvarlanmak olarak anlatmışlar. Bu deli de 5 vakit dağdan yuvarlanmış. Efendimiz (s.a.v.) bu durumu görünce sual edip olanları öğrenmiş. Ardından "Bırakın doğrusunu öğretmeyin, bunu içten yapıyor." demiş. =)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Şiddet ayıp değildir bence ama adil olmalı,yani normal bir kadınla normal 1 erkek kavga etmemeli,savaşlarını başka alanda vermeliler.Zeka çağına giriyoruz,şimdi kadın ve erkek eşitlenecek,hatta bence kadın öne geçecek :D.

Din yüzünden ölen insanların sayısını bilemiyoruz!Kadına şiddetten daha önce gelir bence bu katliamlar,katliamlar bitti şimdi kadına şiddeti konuşuyoruz,umarım ilerde bu sorunu da çözeriz.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Misafir
Bu konu artık başka yanıtlara kapalıdır.
×
×
  • Yeni Oluştur...