sirius Yanıtlama zamanı: Temmuz 25, 2014 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 25, 2014 (düzenlendi) izninizle soruyorum. Cadı pagan olsun sonuçta sizdede bir Öz tek yaratıcı var anladığım kadarıyla. Ve bu tek yaratıcı kendi içinde eril dişil kutup yaratmış buraya kadar da anladım. sanırım kendi içinde sonra ÖZ tanrı ve Öz tanrıça diye 2 temel bilinç yaratıyor.Öz tanrı ve öz tanrıça da kendi enerjisinde bölünme yaşamış böylece tanrılar ve tanrıçalar oluşmuş. Benim anlamadığım nokta niçin tanrı kendisine şirk koştursun ? Yani yaratan tek bizi yapan tek. Sonra birşeyler oluyor ortada ve bir bakıyoruz tanrıçalar ve tanrılar var meydanda.Ve insanlar sanki onlar bizi yaratmış gibi ona tapıyorlar ? Bu tanrıyı üzmez mi? yada öfkelendirmez mi ? Lütfen yanlış anlamayın gerçekten merak ediyorum. Şöyle bir örnekte verebilirim annemiz bizi büyütür bakar. Sonra bizim gidip bir başkasına anne dememiz gibi birşey. Yani neden cadılıkta tek bir yaratıcıya ulaşmaya çalışılmıyor da ona göre alt varlıklara ulaşma gayretinde oluyoruz ? Şimdiden teşekkürler Arkadaş yasaklanmış olsa da, yine de cevaplayayım. Bu soruyu kaçırmısım. Öncelikle Yaratıcı (Tanrı demeyeceğim) kendisine zaten şirk koşturmuyor, şirk koşturması için kendisiyle aynı güçte bir Yaratıcı daha var olması gerekirdı. Tanrı ve Tanrıça bir elmanın iki yarısı gibidir, elmanın yarısı BİR ELMA yapmaz. İkisi tamamlandığında bütüncül bilgi ortaya çıkar. Ama siz iki elmadan elmanın genel bilgisini çıkarabilirsiniz.. Tanrı ve Tanrıça zaten Yaratıcı'yı hatırlatırlar ve O'nun kozmik bilgisine götürürler. Yani en basite indirgersek, Bir patron işe genel müdür aldığında kendine şirk mi koşar? Hayır.. Burada -aslında olmasa da- hiyerarşik bir düzen var gibi algılarsanız daha rahat anlarsınız. Scott Cuningham'dan bir alıntı daha netleştirecektir; "Zamandan önce, Dryghtyn (Tek Olan veya Her şey yani Yaratıcı) her şeydi ve her şey Dryghtyn’di… Evren olarak bilinen uçsuz bucaksız genişlik Dryghtyn’di; her şeyi bilen, her yeri kuşatan, her şeyden daha güçlü, hiç değişmeyen, sonsuz….Ve uzay hareket etti. Dryghtyn enerjiyi iki forma dönüştürdü ve böylece tanrılar Dryghtyn tarafından şekillendirilmiş oldu. Tanrı ve Tanrıça genişledi ve Dryghtyn’ye şükrettiler. Tanrıça Ay’ı seçti yaşayan bir sembolü olarak, Tanrı da Güneş’i; hatırlatmak için devamlı; Dünya halkına onları yaratanları." Eğer sizin deyiminizle Tanrı "üzülüyor", Tanrı "öfkeleniyorsa", o tanrı DÜNYEVİ ve İNSANİ bir kişiliğe sahiptir veya o hale GETİRİLMİŞTİR. Yaratıcı bütün bu duygulardan ve düşüncelerden ve hatta kafanızdaki algılardan apayrıdır. Yaratıcıyı insanlar, zeus gibi, gök tanrısı gibi (hristiyanların tabiriyle baba olarak) veya insani formda ve algıda algıladığı için onu dünyevileştiriyorlar. Yani tanrı üzülüyor dediğiniz anda bile zaten Yaratıcı kavramından çoooook uzakta olduğunuz anlamına gelir. (Bazı öğretiler metaforik olarak kullanabilir bu tabiri.) Bu soruyla ilgili ikinci olarak kadim paganizmde tanrı tanrıçalara "tapma" yoktur. Tapılacak bir şey yoktur... Tapma eylemi insanların ezoterik kökü ve sembolizmi unuttuklarında yozlaşma meydana geldiğinde ortaya çıkan bir eylemdir ve bu sadece yozlaşmış paganizm de değil, yozlaşmış ibrahimi dinlerde de mevcuttur (Kutsal kitaba tapma, şeyhe tapma, isaya peygambere tapma.) Yaratımda eril ve dişil enerjinin oluşumu ise tamamen ezoterik bir bilgidir. Enerjinin ve yaratılışın kozmik bilgisinde vardır. Aynı Tek döllemiş yumurtanın kendi içinde önce ikiye sonra dörde ve sonra aritmatik olarak binlerce hücreye bölünmesi gibidir.. Enerji fraktal olarak dağılır ve yayılır ve dualite meydana gelir Son sorunuza gelirsek, paganizm de Yaratıcı'ya büyük bir saygı ve dua vardır. Bunu Mayalar'da, Kızılderililerde hatta vodoo gibi inançlarda da görüyoruz. Ama Yaratıcı insani zihinle kavranamayacağı için onun veçheleriyle evrensel bilgi idrak edilir. Yani parçadan bütüne gidilir. Doğa, elementler, elementaller tanrılar tanrıçalar, evren ve Yaratıcı. Bu merdivenin basamaklar gibidir ve hiyerarşik olarak yükselir. Aslında Yaratıcı'ya doğrudan odaklanmaz hiçbir ezoterik kültür. Mutlaka ara varlıklar (ermişler, erenler, dedeler, esmalar, şemhamforas, hadimler, melekler, azizler; adına ne derseniz deyin) işin içine girer. Onlardan alınan feyz ve bilgelik ile daha yüksek aşkınlık haline zamanla ulaşılır. Çünkü ruhsal gelişim ve idrak tedricidir yani aşamalıdır. Size benzeyenden, size benzemeyenler ve en sonunda her şeyin temel kaynağına doğru çıkarsınız. Mayıs 12, 2015 sirius tarafından düzenlendi Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
birikinti Yanıtlama zamanı: Temmuz 25, 2014 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 25, 2014 bu herşeyteistler- panteistler ne yapacak; kendinide içine katarak tüme mi tapacak; Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Hektor Yanıtlama zamanı: Temmuz 26, 2014 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 26, 2014 bu herşeyteistler- panteistler ne yapacak; kendinide içine katarak tüme mi tapacak; Herşeye "tapmaya" gerek yok, herşeye saygı göstersek yeter. Bu sadece panteistler için değil, tüm insanlık için geçerli bir kavram. Yukarıda sirius güzelce açıklamış, "tapma, yozlaşmış kültürlerde mevcuttur". Yani dinler ya da inançlar aslında özünde tapmayı değil, doğru yolu ve kamil insan olmayı öğütler. Yozlaşmış her inanç, din ya da kültür bunlardan uzaklaşıp bağnaz bir tutum içine girer. O zaman hem tapar, hem dışlar, hem saygı ve hoşgörüden uzaklaşır hem de katleder. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Love Yanıtlama zamanı: Temmuz 26, 2014 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 26, 2014 Arkadaşlar bende tanrı tanrıça olayına inanıyorum ama islamda bir tek tanrı olduğunu vs. Söylüyor dogal olarak kafam karıştı bilen birileri varsa olayı tam olarak anlatır mısınız lütfen Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sirius Yanıtlama zamanı: Temmuz 26, 2014 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 26, 2014 Arkadaşlar bende tanrı tanrıça olayına inanıyorum ama islamda bir tek tanrı olduğunu vs. Söylüyor dogal olarak kafam karıştı bilen birileri varsa olayı tam olarak anlatır mısınız lütfen Şaka mı bu? Bütün konu onun üzerine zaten! Baştan sona konuyu ve verilen mesajları okuyun lütfen! Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Tristiana Yanıtlama zamanı: Temmuz 26, 2014 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 26, 2014 Sirius konu çok faydalı olmuş,ellerine sağlık.Ah birde okusa insanlar. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Love Yanıtlama zamanı: Temmuz 27, 2014 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 27, 2014 Kusura bakmayın dikkatli okumamışım şimdi tekrar okuyunca aradığım cevabı buldum ben şu din kısmına takılmıştım ama panteistlik mantığıma uyuyor. Bu arada çok güzel ve faydalı bir yazı olmuş. Tam okumadan soru sorduğum için üzgünüm. Kafamdaki tüm soru işaretleri gitti yeniden teşekkürler. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
telekinetik Yanıtlama zamanı: Temmuz 29, 2014 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 29, 2014 benimde sorum var.tanrı ve tanrıça geleneğini cadılık yoluna girmeden de uygulayabilir miyiz?ayrıca ben patron tanrı ve tanrıçanın enerjisine bağlandım diyelim.eğer artık istemezsem onlarla bağlantımı koparırsam bana zarar gelir mi? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
youngwarlock Yanıtlama zamanı: Temmuz 30, 2014 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 30, 2014 Benim öyle bi sorum olacak Tanrı ve Tanrıçadan başka Yaratıcı kavramından bahsedilmiş inanışlara göre değişir ama yaratıcıda bi tanrı değil midir ? mesela Ptah insanları yaratan tanrıdır mısır inancına göre... Yaratıcıdan kast nedir tam olarak bi cevap bulamadım İslama göre zaten direkt Allah ama paganizmdeki karşılığı hakkında bi fikrim yok sormak istedim. Ayrıca bu Yaratıcının Tanrı ve Tanrıçalardan farkı nedir ona nasıl ibadet edilir şükür sunulur ??? Şimdiden cevaplarınız için teşekkürler Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Hektor Yanıtlama zamanı: Temmuz 30, 2014 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 30, 2014 Tanrı ve Tanrıçalar'a inanıp ibadet etmek paganizm ile alakalıdır. Cadılık ile değil. Yani cadı olunması gerekmez. Patron Tanrı veya Tanrıça konusunda "bağlantımı koparırsam" dememek için öncelikle yapılması gereken şey inancınızı oturtmak. Gerisine siz karar verirsiniz. Yaratıcı bir Tanrı veya Tanrıça değildir. Cisimleştirmeye çalışmak da gereksizdir. Örneğin; matematikteki bir kümeyi ele alalım. Kümenin içindeki her şeye "eleman" denir. Yaratıcı her şeyi kapsar. Kümeyi, elemanları, kağıdı, kalemi, çizeni, masayı, sandalyeyi, oradaki havayı, matematiği, vs.... Özetle her şeyin ve hiçbir şeyin, içinde ve dışında olan saf ve bilinçli enerjidir. Her şeye karşı "saygı" ile yaklaşmak da ona yapılacak en güzel ibadet şeklidir. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Matizza Yanıtlama zamanı: Haziran 3, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 3, 2015 Tanrıların ve Tanrıçaların ensest* ilişkilerinin ezoterik anlamı nedir sizce Sirius veya Hektor? Örneğin İsisin ve Osirisin hem eş hem kardeş olması gibi,Zeus ve Heranın hem eş hem kardeş olması gibi,İtalyan Cadılığında Lucifer ve Diananın eş ve kardeş olması gibi? (*Ahlaksal olarak bir yargılama değil,tanım olarak yazdım.) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Hektor Yanıtlama zamanı: Haziran 3, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 3, 2015 Tanrıların ve Tanrıçaların ensest* ilişkilerinin ezoterik anlamı nedir sizce Sirius veya Hektor? Örneğin İsisin ve Osirisin hem eş hem kardeş olması gibi,Zeus ve Heranın hem eş hem kardeş olması gibi,İtalyan Cadılığında Lucifer ve Diananın eş ve kardeş olması gibi? (*Ahlaksal olarak bir yargılama değil,tanım olarak yazdım.) Güzel ve bir o kadar da anlaşılması en zor konulardan. olabildiğince kısa ve öz anlatmaya çalışayım ama baştan belirteyim konu gerçekten ayrıntılar ve uzun bir felsefeye sahiptir. Kardeş Tanrı ve Tanrıçalar' ın birbirleri ile evli olarak anlatımı iki sebebe dayalıdır. Bunlardan ilki; halkın anlayabileceği ölçüde, bilgelerin dışa vurabilecekleri bilgi miktarıyla alakalı olarak hikayesel anlatımı etkin hale getirmek için. Şöyle ki, zaten yüzlerce Tanrı ve Tanrıça' ya boğulmuş hikayelerin akrabalık ilişkilerini önemseyerek anlatılması sonucu olarak Tanrı ve Tanrıçalar' ın sayısı binlere çok rahat ulaşabilirdi. Sadeleştirme amaçlı olarak böyle bir yola başvurulması kaçınılmaz olmuştur. Tabi burada kültür çok önemli bir faktör. Bazı kültürlerde Tanrısal soy ağaçları çok kısa iken, Yunan ve Roma gibi daha kalabalık, okuma oranı daha yüksek ve demografik yapısı daha farklı olan kültürlerde ise çok daha karmaşık ve uzundur. Tabi burada "yozlaşma" faktörü de önemlidir fakat ona değinmeye çok da gerek yok şu an için. İkinci sebep ise; felsefi olarak aynı özden geldiklerini ve birbirlerini tamamladıklarını anlatmaktır. Felsefi ve ezoterik olarak bunlar çok derin araştırmalar gerektiriyor. Eminim birileri bir yerde bunun da arketipsel araştırmasını yapmıştır fakat ben henüz böyle bir kaynağa ulaşmış değilim. Sadece Diana ve Lucifer (Apollo) örenğinden basitçe anlatmaya çalışayım. Diana (Lucifera) ışığı getiren demektir. Etimolojik olarak Diana ismi farklıdır. Fakat Lucifera' nın tam karşılığı (dişil) ışığı getirendir. Apollo ise Lucifer yani (eril) ışığı getirendir. Bu Tanrı ve Tanrıça bildiğiniz üzere aynı kaynaktan doğmuş, farklı bedenlerde ve kişiliklerde fakat birbirine bağlı bir çifttir. Tıpkı Ay ve Güneş gibi. Aslında tüm kardeş-eşlerde benzer anlam gizlidir. Tabi arketipleler farklı olduğu için yorumlarda da farklılıklar olacaktır. Neyse konuyu daha fazla uzatmak istemiyorum. Anlatabileceğim bu kadar. Dilerim bir kıvılcım olmuştur. Bir de, konu dışı olarak bir şey belirtmek istiyorum. Sorularınızda nicklerimizi yazmanıza gerek yok. Ben şahsım adına burada başka bilgili arkadaşların da olduğunu düşünüyorum. Doğrudan isme yazılan sorularda alınmaya sebebiyet verebilir ve onların konuyla ilgili bilgilerinden mahrum kalmış olursunuz/oluruz. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sirius Yanıtlama zamanı: Haziran 3, 2015 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 3, 2015 Gerçekten çok güzel bir soru ve çok önemli bir arketiptir kardeş-eş... Hektor'un açıkladığı gibi çok basittir anlamı; aynı özden geldikleri için kardeş (aynı kaynaktan doğma) ama birbirlerini tamamladıkları için eştirler. Bir iki ekleme yapmak isterim. Eş kavramı eril ve dişil enerjinin birlikteliği demektir. Örneğin rüyanızda bir gelin bir damat görürseniz, eril dişil enerjiniz ve (kimlikleriniz) birleşiyor demektir ezoterik gelenekte... Haliyle eş olmak, evlenmek, eril dişilin birbirini tamamlamasının metaforudur. Hektor'un değindi arketipsel anlatımda ise anima ve animus birlikteliği kardeş-eş olarak mitolojilere yansır. Jung, anima kendini hem eş hem anne hem de kardeş olarak ortaya çıkarabilir der. (Antik Mısır dualarının bazılarında İsis için annem, eşim, kardeşim diye dua edilmesi bundandır). Anima, bilindışındaki dişil yönün kişileştirilmiş hali (dişil benlik), animus bilindışındaki eril yönün kişileştirilmiş hali (eril benliktir) ve ikisi de içimizde mevcuttur. Aynı ruhun iki yansımasıdır (kardeştir) lakin birbirini tamamlamılıdır (eş). Yine aynı mantıkla adem ve havva miti de kardeş-eş mitlerinin ibrahimi dinlerdeki yer almış hali olarak algılanır Jungcu bakış açısında. Yani mevcut toplumun ahlakına göre incelenmez mitoloji (ensesti kullanırken o anlamda kullanmadığını biliyorum, genel hatırlatma), metaforik anlatımlar üzerinden incelenir. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
zeducuss07 Yanıtlama zamanı: Ağustos 9, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 9, 2015 "Aynı özden geldikleri için kardeş ama birbirlerini tamamladıkları için eştirler." Bu tanıma göre bütün Tanrılar ve Tanrıçalar aynı kaynaktan geldiği için hepsi kardeş sayılmaz mı? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Hektor Yanıtlama zamanı: Ağustos 9, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 9, 2015 Yukarıda açıklandı aslında. Kardeş ve eş kavramları insanlığa aittir. Cinsellik ve kan bağı da öyle. O bakımdan mitolojik anlatımlardaki alt anlamlara odaklanmak gerekir. Arketip enerjiyi çözümlemek daha önemli. Tanrı ve Tanrıçalar' ın bağlarına çok kafa yormaya değmez. Hikayelerdeki arketip ve sembol bilgisine odaklanırsanız daha kazançlı çıkacağınızı düşünüyorum. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
zeducuss07 Yanıtlama zamanı: Ağustos 9, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 9, 2015 Oncelikle yanitiniz icin cok tesekkur ederim.Bir sorum daha var: Tanrilarin ve Tanricalarin Tanri veya Tanrica cocuklari olabilir mi? Cunku Hermesin Zeus'un cocugu oldugunu okumustum, bu yuzuden soruyorum. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Hektor Yanıtlama zamanı: Ağustos 9, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 9, 2015 Hayır, çocuklar mitolojik anlatımlardır. Bu kavramlar insanlığa aittir. Bizim yapmamız gereken "çocuğu" ifadesindeki anlamı çözmeye çalışmaktır. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
zeducuss07 Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2015 Enerjisel benzerliklerinden dolayi mi cocugu diye adlandirilmislardir? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sirius Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2015 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2015 Enerjisel benzerliklerinden dolayi mi cocugu diye adlandirilmislardir? Çocuk kavramı, anne ile babanın ortak genetik aktarımıdır. Öyleyse bir tanrının çocuğu o iki tanrının enerjisel yansımasına sahip olan olarak yorumlanır. Bunları basma kalıp anlamamak lazım. Ayrıca mitin içeriğine göre çocuk değişir mesela çocuk arketipi içeren bir form da olabilir örneğin Horus gibi. Burada oğul ve çocuk olgusu ön planda olabilir ya da o enerjinin bir yansıması olarak yorumlanabilir. Bunlar değişken ve mitin içeriğine göre yorumlanabilir. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
zeducuss07 Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2015 Tanrilar ve Tanricalar insanlara (kahinlere) gelecegi gosterebilirler mi? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sirius Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2015 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2015 Tanrilar ve Tanricalar insanlara (kahinlere) gelecegi gosterebilirler mi? Lütfen soru sormadan önce biraz araştırma yapınız. Delphi tapınağını mesela araştırabilirsiniz sorunuzun cevabı olarak. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
zeducuss07 Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2015 Delphi tapinagina insanlar gelecek hakkinda Tanri Apollon'dan bilgi almak icin giderlermis.Bu tapinagin cok onemli olmasinin nedeni ise Tanri Apollon'un bu tapinakta yasamis olduguna inanilmasiymis.Bu mumkunmudur?Bir Tanri veya Tanrica insan suretinde gecmis zamanlarda yasamis midir? Okulda verilen Tarih kitaplarinda Zeus'un da insanlar icinde yasadigiyla ilgili bir metin mevcuttu. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sirius Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2015 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2015 Delphi tapinagina insanlar gelecek hakkinda Tanri Apollon'dan bilgi almak icin giderlermis.Bu tapinagin cok onemli olmasinin nedeni ise Tanri Apollon'un bu tapinakta yasamis olduguna inanilmasiymis.Bu mumkunmudur?Bir Tanri veya Tanrica insan suretinde gecmis zamanlarda yasamis midir? Okulda verilen Tarih kitaplarinda Zeus'un da insanlar icinde yasadigiyla ilgili bir metin mevcuttu. Hayır, bunlar temsili anlatımlar. Tanrı ve Tanrıça'nın enerjisinin yoğun olarak orada var olması manasındadır. Yine de bazı efsaneler çok nadir durumlarda tanrıların insan formunda fiziksel olarak gözükebilmeye muktedir olduklarını söylerler ama genelde vizyon olarak ya da fiziksel hisse çok yakın ruhsal formda kendilerini gösterirler. Ya da yüksek rahip ya da rahibenin bedeni üzerinden iletişime geçebilirler, evokasyon veya olumlu yönde posesyon diyebiliriz buna. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Eolo Yanıtlama zamanı: Eylül 28, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 28, 2015 Paganizmde inanılan yaratıcı kimdir? Ve Öz Tanrı ve Öz Tanrıçalara birkaç örnek verebilir misiniz? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Hsynson1 Yanıtlama zamanı: Eylül 28, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 28, 2015 İnanılan yaratıcı mı ? Zaten bir yaratıcı vardır .Yaratıcının sanırsam özel bir ismi yok paganizmde. İsmide kültürlere göre farklılık gösterir (sirius çoğu konuda yazdı zaten kültürlere göre adını) . Tanrı ve tanrıçalar da düzeni yöneten kadim enerjilerdir. Diğer soruna gelirse sen konuyu ve yorumlarını okuyomusun acaba ? yoksa soruna göre bi konuya girip altına hiçbişeye bakmadan soru mu soruyorsun sitem olarak algılama istediğin çoğu şeyi zaten konuda mevcut biraz daha bakınmalısınız Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.