Jump to content

Liderlik Tablosu

  1. birikinti

    birikinti

    Members


    • Puan

      1

    • Toplam İleti

      684


  2. AnDMe

    AnDMe

    Members


    • Puan

      1

    • Toplam İleti

      314


  3. PatavatsiZ

    PatavatsiZ

    Members


    • Puan

      1

    • Toplam İleti

      834


  4. Absoluta Virtute

    Absoluta Virtute

    Members


    • Puan

      1

    • Toplam İleti

      157


Popüler İçerikler

19-09-2025 tarihinden itibaren, tüm alanlarda en yüksek itibara sahip içerik gösteriliyor

  1. Bipolar Disorder yada Manik Depresif Bipolar =manik depresyon hastaligi kisinin modunda= hislerini/ hissettiklerini, davranislarini ve dusuncelerini, enerjisini ve yasama fonksiyonlari kabiliyetlerini anormal sekilde etkileyen bir beyin hastaligidir. Bu insanlarin gunluk yasamda yasadiklari inis cikislardan cok farklidir; bipolar semptomlari cok asiridir, zordur, agirdir. Bipolar hastaligi iliskilerin zarar gormesine, iste ve okulda basarisizliklara, kotu performansa, basarisizliklara sebep olur ve hatta intaharlara sebep olabilir. Ama iyi haber de var; bipolar hastaligi tedavi edilebilir ve bipolarli insanlar uretici ve kesintisiz, dolu dolu yasamlar yasayabilirler. “Manik depresyon dusunceleri carpitir/ bozar, korkunc davranislari uyarir, mantikli dusuncenin temelini yok eder ve siklikla da yasama istegi ve arzusunu yok eder. Kok olarak biyolojik bir hastaliktir ama kisi onun sebep oldugu psikolojik tecrubelerini yasar; avantaj ve zevkleri de olan ama hastalik uyandiginda dayanilmaz acilara ve hatta cogunlukla intahara sebep olabilen bir hastaliktir. Ünlü bipolarlar yazarlar Hans Christian Andersen William Faulkner Ernest Hemingway Charles Dickens Mary Shelley Virginia Woolf Honore de Balzac besteciler Hector Berlioz George Frederic Handel Gustav Mahler Sergey Rachmaninoff Robert Schumann Irving Berlin Peter Tchaikovsky Ludwig van Beethoven şairler Alfred, Lord Tennyson William Blake Emily Dickinson T. S. Eliot Victor Hugo John Keats Edgar Allen Poe ressamlar Paul Gaugin Vincent van Gogh Michelangelo Adolphe Monticelli Georgia O’Keefe Jackson Pollock
    1 puan
  2. Şöyle izah edebilirim, bir kadına aşık oldum ve oda bana aşık oldu, biz 2016 da evlendik, harika bir 10 yıl yaşadık birlikte, her şey öyle güzel gidiyordu ki ve eşim hamile kaldı, doğumuna tam 2 hafta kalmıştı ve 23 mayıs 2025 cuma akşamı saat 20:00 civarında evde bir anda fenalaştı bir sancı girdi, doğum sancısı sanıp hemen hastahaneye kaldırdık, acil sezeryana almışlar, doğum servisinde beklememi söylediler, bekledim bekledim ve bekledim, sonra ameliyathanenin önüne çağırdılar, doktor eşimin aort aneverizması yani ana damarının içeriden yırtılmış olduğunu ve bu yüzden fenalaşmış olduğunu söyledi ve bana %90 masada kalacağını söylediği o an hala kulaklarımda, hayatımın aşkı ve delicesine birbirini seven 2 kişi sadece bir çocuk sahibi olmak istemişti, bebeğimin kan yuttuğunu ve doğumda ölü doğduğunu söyledi, kalp masajı ve müdehale sonrası canlandırdıklarını ama oksijensiz kalması sebebiyle beyninde hasar kalabileceğini söylediler, ve 3.5 saatlik ameliyatın ardından eşimin vefat ettiğini söylemeye geldiler, çıldırmak üzereydim, hayatta güzel olan şeyler nadirdir ve o nadide kişiyi ben o gün kaybettiğimi öğrendiğim o an, çılgınca aşık olan 2 kişi ve yaşanan bu durum, bebeğimin kısmi felçli olacağı ve zihinsel engelli kalacağını söylediler. İçinde bulunduğum duruma empati kurmanızı asla istemiyorum, neyseki bebeğimin durumu şu an iyi fiziksel hiç bir sorun yok, beyin içinde sürekli kontrol gidiyor ve MR görüntüleri temiz çıktı. Şimdi lüks olan kısmına geliyorum; Hayatımın büyük aşkını kaybetmenin verdiği acı ve ızdırabın boyutunu size anlatamam sadece dilediğim şey ölmekti ve onunla birlikte gömülmekti, 40 günü geçti ve hala ölüm düşüncesi bana öyle sıcak geliyor ki, bebeğimi kaybetseydim kesinlikle intihar ederdim ama şu an minik bebeğimle başbaşa kaldım ve bir erkek için bu durumun zorluğunu hayal edebilirsiniz ancak, şimdi ben intihar etsem minik bebeğimde babasız mı kalacak ? İşte intihar etmek böyle büyük bir lüks benim için ve ben o lükse erişemiyorum ve eşimin ışığı ve sevgisini bebeğime aktarmaya çalışıyorum. İşte ölüm istenince gelmez dedikleri böyle bir şey, ben yaşarken ölmüş haldeyim ve bana ihtiyacı olan minik bebeğimle birlikteyim, şimdi ölüm sizce bir lüks değil mi?
    0 puan
This leaderboard is set to Istanbul/GMT+03:00
×
×
  • Yeni Oluştur...