Cadılığın dalları

Gardnerian: Çağdaş Cadılığın babası olarak söz edilen Gerald Gardner tarafından kurulmuştur.Gardnerci cadılık,katı bir şekilde Gerald Gardner’in kendi yazdığı Gölgeler Kitabı’na dayandırılır.O’nun rituellerine bağlı kalınır.

Alexandrian: Alex ve Maxine Sanders tarafından kurulmuştur.Gardnerian ‘lara göre daha ılımlı ve esnektir.

Miras: Aileden gelip,kuşaktan kuşağa aktarılan cadılıktır.

Geleneksel: Geleneksel cadılar,cadılığı içgüdüsel olarak uygulayanlardır.Genellikle cadılığı daha keşfetmeden,maji uygular ve yönergeleri öğrenirler.

Hedgewitch: Çalışmaları tamamen toprak ve doğaya dayanan cadılardır.Hemen hemen sadece,otlar ve bitkilerle çalışırlar.

Cadılar bu geleneklere bağlı kalarak Münzeviler ya da Cadılar Meclisi denen gruplar halinde çalışırlar.

Cadılar Meclisi,belirli aralıklarla buluşan ve birlikte çalışan bir cadı grubudur.Cadı Meclisi 13 kişiden oluşmak zorunda değildir.Ama 3 ‘ten fazla kişi barındırmalıdır.

Kendi başına çalışan cadıya , Münzevi Cadı denir.

Aynı cinsiyette bile olsa,birlikte çalışan iki cadının ilişkisine de Ortaklık denir.

Bu cadılığın dalları değil ki. Wicca gelenekleridir...

çok fazla wicca ile ilgili dallar ortaya çıktı özellikle yurtdışında kime sorsan ayrı birşey diyor durumda.. ama evet bunlar farklı yaklaşımlar ve dallar...

Bu konuyla ilgili bir sorunum var. Daha çocukken bazı şekillerde dua ederdim. Daha çok ayin gibi. Herhangi bir tanrıya değil genellikle doğaya. Daha sonralardan büyüklerim anlattı. Bir arkadaşımın eşyasını alıp ona kendimce lanet etmiştim benim ödevimi kendi ödevi gibi gösterip beni kötü duruma düşürdü diye. O eşyaya zarar vermişim ve gömmüşüm. Az çok hatırlıyorum. Arkadaşımın bacağı bir kaç gün sonra kırılmıştı. İkimiz de profesyonel anlamda spor yapıyorduk ve onun sakatlığıyla ben daha iyi bir konuma gelmiştim. Aynı şekilde daha sonralardan, kıyıda köşede bulduğum bitki ve otları kullanmaya başladım. Bazen kurutup odama asıyordum bzen tütsü olarak kullanıyordum bazen de çay haline getiriyordum. Ama hepsini bir amaç için yapıyprdum. Şimdi size sorum şu; bu geleneksel cadıcılığa mı giriyor? Ve bitkileri bu şekilde -kendi içgüdülerimle- kullanarak kendime zarar verebilir miyim? Konu açmak istemedim ve buraya yazmak uygun olur diye düşündüm. Eger cadılığa karşı bir eğilimim varsa bu konuda ilerlemek isterim. Şimdiden teşekkürler...

Aslında geleneksel cadılık, içgüdüsel büyüler yapmak değildir. Bahsettiğiniz şeyler de anladığım kadarıyla tamamen içgüdüsel. Kendinize yakın hissettiğiniz yol cadılık ise (ki siz aslında karar vermişsiniz) ilerlemek sizin elinizde. Eklektik olarak ilerlemekte fayda vardır. Fakat bilgi olmadan mutlaka kendinize ya da başkasına bir zarar vermeniz kaçınılmaz. Bu nedenle bol bol araştırmanızı tavsiye ederim. Zaten bahsettiğiniz şekilde bir içgüdüye sahipseniz, bilgiye aç bir kişiliğiniz de vardır. Olmaması imkansız. Eğer bilgiyi aramak ve sabırlı bir şekilde öğrenmek zor geliyorsa heves olma durumu muhtemeldir. Tabi buna karar verecek kişi sizsiniz.

Heves. Yıllardır bu sitede karşılaştığım tek şey hemen hemen. Bu yüzden bana attığınız bir çok mesaj yanıtsız kalıyor. Çünkü biliyorum zaman kaybı ve heves olduğunu.

Konuya dair söyleyeceğim şey ise Wicca geleneği bir bütündür. Yolun izlenmesi sırasında vereceğiniz kararlar sizin ne ile daha fazla uğraşacak nitelikte olduğunuzu gösterir. Yani bahçeden semiz otu toplayan annem cadı değildir :-)

Maymun iştahlı biri olduğumu sanmıyoum. Sitede de pek çok şey araştırdım. İşi pratiğe dökmektense teorik olarak ilgileneceğim. Erhan Altunay'ın Kadim Cadılık Öğretisi kitabını aldım başlangıç olarak. Site çok iyi yönlendiriyor zaten. Geçici bir heves olup olmadığını araştırırken anlayacağımı düşünüyorum. Yorumlarınız için teşekkürler