Jump to content

Nietzsche 'nin Tanrı Öldü Sözü Hakkında


AgoniaJoeremi

Önerilen Mesajlar

Benim inancima göre ALLAH 1 tanedir.

 

O bütün canli cansiz varliklarin yaraticisidir.

 

O ölmez,

dogmamis,dogrulmamistir,

esi ve benzeri yoktur.

Ona olan saygim karsisinda egiliyorum,

 

alnimi yere koyuyorum,ve diyorumki,

 

Ben bir hiçim,

sense herseysin...

 

Allaha inanmayan arkadaslarima sadece bir sey söylemek istiyorum.

 

Ya allah gercekten varsa?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Benim inancima göre ALLAH 1 tanedir.

 

O bütün canli cansiz varliklarin yaraticisidir.

 

O ölmez,

dogmamis,dogrulmamistir,

esi ve benzeri yoktur.

Ona olan saygim karsisinda egiliyorum,

 

alnimi yere koyuyorum,ve diyorumki,

 

Ben bir hiçim,

sense herseysin...

 

Allaha inanmayan arkadaslarima sadece bir sey söylemek istiyorum.

 

Ya allah gercekten varsa?

 

Bu yorumun konuyla alakasını bulamadım. Sadece başlığa yönelik sanırım.:huh:

 

Hangi ruh halinde söylendiği bilinemeyeceği için ne anlatmak istediğini asla çok net anlayamayacağız. Ancak ben, "Tanrı ile iyiliği özdeşleştirdiğini ve iyilikle birlikte tanrının da yok olduğunu" anlatmak istediğini düşünüyorum bu sözle.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Agonia ' nın tek cümlelik konusunu biraz açalım öncelikle..

 

'' Tanrı öldü '' sözü, Nietzsche'nin Böyle Buyurdu Zerdüşt kitabında dile getirdiği ünlü sözüdür. Nietzsche bu durumu, nihilizm çağına giriş olarak değerlendirmiş, Tanrı'yı öldürenin biz olduğumuzu söylemiştir.

 

"Şimdi nereye gidiyoruz? Bütün güneşlerden uzağa mı? Durmadan düşmüyor muyuz? Öne, arkaya, sağa, sola, her yere düşmüyor muyuz? Hâlâ bir yüksek ve alçak kavramı var mı? Sonsuz bir hiçlik içinde aylak aylak dolaşmıyor muyuz? Yüzümüzde boşluğun nefesine duyumsamıyor muyuz? Hava şimdi daha soğuk değil mi? Geceler gittikçe daha fazla karanlıklaşmıyor mu? Tanrı öldü! Tanrı öldü! Onu öldüren biziz!" diyor kitabında Nietzsche.

 

Nietzsche hiç bir zaman anlaşılma kaygısı gütmediğinden , zaman zaman eserlerinde çelişkili ifadelerde bulunduğundan dolayı kolay anlaşılamayan biri olmuştur.. Tabi nihilist olmasınında payı büyüktür.. Kendisi kitaplarında pek çok kere Hristiyan Laneti ' ni işlemiştir(bknz: Deccal).. Kimileri de ona ateist demiştir.. Ve bu sözü Hitler den tutun , Mussolini ye , yurdum insanına kadar farklı şekilde açıklanmıştır.. Ateist olduğuna dair okuduklarımı bir kenara bırakarak ve diğer düşüncelere de takılmayarak derim ki;

 

Tanrı'nın insan tarafından yaratılmış bir yücelik olduğunu, Tanrı kavramının temsil ettiği yaşam anlayışının ise varoluşa karşıt olduğunu düşünen Nietzsche, Tanrı'nın öldürülüşünü , yaşamı yeniden anlamlandırmak ve sorgulamak , değerleri yeniden düşünmek ve oluşturmak için bir gereklilik olarak görür.Nietzsche, Tanrı'nın ölümüyle Üst-İnsan'a giden yolun açıldığını, bu şansın değerlendirilmesi gerektiğini düşünmektedir..

Yani Nietzsche ; insanlara ayak bağı olan , onları alışmışlığa ve kokuşmuşluğa prangalarla bağlayan her düzene karşı çıkarak , nihilistliliğinde öncülüğüyle Tanrı ve diğer kalıplaşmış nedenleri sorgulama amacıyla bu sözü söylemiştir..

Üst insana ulaşabilmek için insanların ve özellikle hristiyanların tabularını yıkmaları gerektiğini kast etmektedir.. Tanrı da bu tabuların en büyüğüdür..

 

Başka bir sözünde ne demiştir , Nietzsche : "Şu an'a kadar varlığa karşı en büyük itiraz neydi ? -Tanrı"

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Nietzche bu sozu ateıst olduu ıcın solememıstır kı

onun dedıı sey tanrıyı bızım oldurduumuz

bu sozunun ardından da onu soluyor zaten onu kendı ellerımızle gomduk tanrıyı bız oldurduk onu bız gomduk

cunku onu unuttuk bu yuzden tanrı oldu demıs baska bı nedenle deıl

ben bu konu da sunum yaptım ordan bılıorum:)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

tanrı inancı, bir yaklaşımın, bir düşünce sisteminin göstergesidir ki nietzsche bu sözü söylerken ateist olduğundan değil, kendi yaratımı olan ve daha sonraları yanlış anlaşılan üstün insan teorisini destekler amaçla söylemiştir. üstün-insan, şimdi ki insanın daha üst bir evrimi olarak tezahur edilmiş ve kendi sözleriyle şöyle açıklanmıştır. "eger biz şimdi maymunu, komik ve saçma olarak görüyorsak, üstün-insan da, şimdi ki insanı öyle görecektir." bu söz, kelime olarak zerdüşt böyle buyurdu adlı kitaptan çıksa da, daha önceki eserlerinde bunun yansımalarını görmek mümkündür.

 

yani; "tanrı öldü" ile " yaşama en net müdahale; tanrı" sözü birbiriyle çelişkiyi değil, tamamlamayı esas almıştır. dediğim gibi, nietzsche bu yaklaşımıyla, ateizmi değil, kendi yaratımı olan ve zerdüşt kitabında biraz ete kemiğe büründürdüğü bir teorisini geliştirmek için söylemiştir. kitap tam olarak okunur ve felsefeci bütün anlamıyla anlaşılırsa, tanrı öldü sözünün bir ateist yaklaşım değil, evrimi geliştiren ve geleceği gören bir yaklaşım olduğu netleşecektir. felsefecinin o günlerde söylediği ve şimdi bile birçoğumuza çelişkili gelen ifadeler, aslında çok net ve doğru yaklaşımlardır ve günümüzde bunun yansımalarını görmekteyiz.

 

bir nokta daha, nietzsche, "tanrı öldü" sözünü destekleyen teoriyi "ahlakın soy kütüğü" adlı kitabında da ortaya çıkartmış ve bu kitapta da dolaylı olarak bu yaklaşımını ortaya çıkartmıştır.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

öncelikle anaerkil zamanına dönelim. Orada kavga savaş gibi olumsuz eylemler bulunmuyor herkekler avlanma çıkar kadın da ev işlerini hallederdi. Ve ailenim risi kadındı.:)

Avcılar da eve eli boş gelebilir.Kadınlar da tam o dönemde sebze , meyve gibi yiyecekeri ekip biçmeyi öğreniyorlardı.Daha sonra tarlalar kullanılmay başladılar. birkaç ailebirleşip ilk mülkiyet kavramını devreye soktular.Daha sonraysa topraklar için savaş alevlerini yüksetti.Şimdiyse İÖ. 50 yılına gelelim.Bu dönemde Roma İmparatorluğu çalkalanmaktaydı. Ekonomi çökmek üzereydi.Sadece fetihlerden kazanılan ganimetti.Bu yüzden insanları karın tokluğuna çalıştırıyordu faklat çok geçmeden bu uygulamadan vazgeçmekzorunda kaldı.Ve köle almaya başladı.Neredeyse Roma nüfusunu Geçiyorlardı.

Peki bu köleler neden ayaklanmadı(ayaklanma vardı ara sıra ama hemen susturulurlardı)

 

işte aslı nokta burda ;

 

kölelere şu deniyordu ''bak evlat Tanrı sevdiği kullarına azabı bu dünyada çektirir ki cennete girebilesin''

 

başka bir olay da adaha vahim.Adam kölelerine diyor ki;

ben cenneti sunucam, dünyada.Sizde para aılmadan çalışıcaksın.Adamlara absind içiriyor önce sonrada uyuşturucu veriyor ki cannet olmadığını anlamasınlar diye.

Adamları alıp evin arka bahçesine gidiyorlar.Kapı açılınca köleler bi an dumura uğruyorlar.Çünkü içerde huriler bile var.

 

burdan çıkan sonuçsa ;

kitleleri kontrol altında tutma çabalarından ötürü din ve Tanrı kavramını kullandılar ıkça ve hala kullanılmakta..

 

Not:anaerkil dönemi tam bir komün hayatıydı.Herkez dayanışma içinde vede rahattılar....

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

onun o sözğnden çok beni en çok etkileyen "umut acıyı arttırır" sözüdür. okunması gereken bir yazardır değişik saptamalarda bulunmuştur. ayrıca onun her dediği gerçektir yada yapılması gerekir diyede bir şart yoktur herkez kendi inançları doğrultusuda yeni fikirlerede açık olmalıdır bana göre. birisi ateist diye ben onu okumam demek en büyük bağnazlıktır

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

aslında hiçbiri tam olarak doğru deil adam ne kendisini tanrı olrak görüo ne de tanrı öldü dio.demek istediği dünyayı yarattıktan sonra yok oldu demekte yani insanları kendi kaderleri ile başbaşa bıraktı dio.Böyle Buyurdu Zerdüşt!
Ne doğru değil yapılan diger yorumlar mı?
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

..Ve güçlü yellerce yaşayalım onların üstünde biz,kartallara komşu,kara komşu,güneşe komşu,böyle yaşar güçlü yeller..Bir yel gibi eseceğim aralarında bir gün,ruhumla ruhlarının soluklarını keseceğim,böyle ister benim geleceğim..bunları yazan birinin Tanrı öldü demesindeki nihai amaç karşısındakinin(asla okuru değil) sarsılması,güven ve kişilik bunalımı yaşayıp ruhsal çöküntü ve boşalma yaşamasıdır..boşalan şey yenisiyle doldurulur bir Tanrı'yı öldürüp diğerini diriltmenin mantığı ahlaki değer yargılarına,yozluğa olan savaş en klasiğinden gerçek cehalete açılmış mücadele görüntüsü çizmesidir.Çok klasik bir tartışma konusu olmakla birlikte bence asıl üzerinde düşünülmesi gereken söylemi şu olmalıdır ''Erdeminizi, ananın çocuğunu sevdiği gibi seversiniz,fakat ananın,sevgisine karşılık istediği nerede duyulmuş?(Böyle buyurdu Zerdüşt,syf-103)..Kesinlikle sarcıcı olan bir şey varsa budur..çikolatasız JB içmek gibi..[/b]

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

çok güçlü bi cümle.. bu lafı söyleyebilicek güçte kaç insan varki.. Nietzsche'nin aforizmalarına göz gezdirmek dışında,hakkında pek bir bilgim yok,hangi ruh haliyle sölemiştir bilemem ancak, ben bunu Tanrı'a küşmüş birinin söyleyebileceğini düşünmüştüm ilk duyduğumda.. o hep iyi olmuştur,tüm buyruklara uymuştur ancak bir karşılık görememiştir yaratıcısından.. o zamansa tanrı ölmüştür.. tek başınadır bu insan yapıcağı tek şey çekebileceği tüm acıları göğüslemektir,ona bu sefil dünyada yardım edebilecek tek üstün varlık da yok olmuştur.. bilemiyorum..

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Aslında bir küslük durumu vardır ama bu Tanrı'ya değil tam tersi insanlara olan güvenini yitirdiğindendir''Tanrı insanlara güvendi,ve insanlar onu öldürdü'' o insanlara küsmüştür başta WAGNER olmak üzere Wagner'in karısına olan aşkı onun aklını herdaim zehirlemiştir ve sonunda zehrini kendi içine akıtmıştır''Bana,inanın dostlarım vicdan yarası yaralamayı öğretir kişiye''(byle byrdu Zerdüşt-syf 98) o hep kendi buyruklarına uymuştur tüm ahlaki erdemleri kendince harmanlıyarak ve insanların Tanrı adına erdemlilik taslayıp sülükleştiklerini görmek onu başlarda hasta etmiştir sonraları ise bundan sadistçe bir zevk aldığı ortadadır..çünkü artık yazıları kesebiliyordur,kanatabiliyordur suç ne kadar artarsa suçluluk duygusundan gelen müsamaha da o kadar artar bunu keşfetmiştir kanımca Nietzsche,fütürsuzca tüm kutsal değerlere saldırmasının nedeni budur Marque de sade örneğinde olduğu gibi..Nietsche tüm zamanların en büyük küskünüydü bence

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

İnsanların yoz düşüncelerini Tanrının kurallarına yansıtmaları sonucu oluşan Tanrı kavramının artık öldüğünden bahsediyor ve bu Tanrı kavramını süregelen saptırılmış Tanrı kavramını öldürüyor diye düşünmüşümdür ve ateistlik gibi bir düşünce hiç aklıma gelmemiştir.

 

Aslında böyle yaparak herkesin içindeki Tanrı kavramına eş uzaklıkta ama daha doğru tanımlamalarla düşünmelerine meyil vermiş gibi geliyor.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Tanrı olayının ayaktakımı meselesi olduğunu, tanrının insan yaratısı olduğunu, zavallı, aciz güçsüz insanlara göre birşey olduğunu, kendisi açık açık yazmış zaten eserlerinde. Ayrıca Sokrates sonrası tanrı, ruh, ahlak gibi meselelerle uğraşan filozoflara da ateş püskürmüştür. Sokratesten önceki doğa filozoflarına, Özellikle Herakleitosa hayranlık beslemiştir. Hatta b.b. Zerdüşte , Böyle buyurdu Herakleitos adını vermeyi dahi düşünmüştür. Tüm alman idealist filozoflarına (Kant, Hegel, Fichte, Leibniz vs gibi) veyansın etmiştir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

insan zihninde bir kukla türetti.Onu ''gerçek'' Tanrı sandı.

Her yenigün dünün Tanrısı öldürülmeli.

Ta ki gerçek Tanrıya ulaşıncaya kadar.

Tanrıyla bşrleşene kadar.

Tanrı olana kadar.

 

Zihnim bir puthane bir Tanrı mezarlığı.

 

imza - Tanrı Katili

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...