Jump to content

Felsefenin Fakirliği


AKHENATON

Önerilen Mesajlar

Yıldızlara baktığımız içinmi insanız yoksa insan olduğumuz içinmi yıldızlara bakarız.Bu cümle Yıldız Tozu filminin giriş repliğidir.Fantastik bir filmde geçen bu cümle aslında insanoğlunun geçmişiyle ilgili tüm sırları vermektedir aslında.

 

Modern dünyanın iki kutbu bulunur , bunlar din ve bilimdir.Mevcut tarih anlayışı içerisinde bilim eski yunanda ve bir ara Araplarda var olmuştur.Sonrasında ise özellikle sanayi toplumu ile din ise eski toplumlardan beri varolmuştur.

 

Russell bilim ve uygarlığı klasik batı anlayışı içerisinde yorumladığı için ilk bilimi yunan ve arap düşünce sisteminde görür ve günümüz pozitivizmin kaynağı olarak yorumlar.Bir başka deyişle yunan öncesi eski çağ kültürlerini din eksenli düşünce sistemi olarak yorumlar.Ona göre din bilimden önce çıkmıştır.Russell bütün düşünce sistemini pozitivist yöntemle egemen din arasındaki çelişki üzerine oturtur.Düşünceleriyle ilgili kökene doğru yaptı araştırmayı kökenden günümüze getirmiş olsaydı bu düşünceye asla sahip olmazdı.Çıkarsamaları çok farklı olurdu.Batı Felsefe tarihi gibi bir kitapta bile tüm düşünceleri ön yargı süzgecinden geçirmiş ve yaşanan gerçekle bağdaşmayan bir tasvir ortaya koymuştur.Bilimin ve dinlerin başlangıcı tarih sahnesinde bellidir.Batı tipi düşünce sistemlerinde eski çağ kültürlerinin tamamı din egemenliği altında ve bilimden yoksun olarak değerlendirilir.

 

Bütün batı tipi düşünce sistemlerinde pozitivist yöntemle egemen din arasındaki çelişki üzerine oturtulmuş bir dünya vardır artık.Tüm düşünceler bu kalıplar üzerine inşa edilmiştir.Russell’in kökten bu güne gelerek inceleme yapması çıkarsamalarını değiştirecek olmasına karşın bilimin karşısında tabiki Hıristiyanlık büyük bir engeldir , fakat Hıristiyanlık russell’in aksine onun düşündüğünün aksine eskiden beri var olan bir kültürün evrimleşmiş hali değil bir önceki kültün biz doz daha ket vurulmuş halidir.

 

Eski kültürlerde rahipler evren ve zamanla ilgili ampirik incelemeleri sonucunda oldukça önemli bir saygınlığa sahiptirler ve iktidarın diğer ortağı konumundadırlar.Gözleme ve araştırmaya dayalı , batı tipi düşünce sisteminin bugün yeni ulaşabildiği bilgilere sahiptirler.Ve bu bilgi onlara ayrıcalık sağlamıştır.Bu ayrıcalıklı sınıfı koruma çabası süreç içerisinde bilginin ökült hale getirilmesine ve inisiye olmayanlara verilmemesi uygulamasını beraberinde getirmiştir.Kitlelere sunulma hali ise ökült hale getirilen bilginin ritüellere bezenmiş şeklidir.Bunada Din adı verilmiştir.

 

Materyalist çözümlemenin bile tarih sahnesinde yapmış olduğu en büyük hatalardan biride budur.Eski zaman insanının ayrıcalığını sınıf mücadelesi olarak görmüş ve tarihsel hata üzerine sistemini inşa etmiştir.Eski zaman insanında , toplumlar tarafından büyük saygı duyulan ökült bilgi sahibi rahibi yönetici ve yönetilen olarak yorumlamak, materyalist düşüncenin tüm bilgilerini ona karşı çıktığı düşünceden alması insanı dehşete düşürür.Toplumsal yapının gelişmesi,nüfus artışları ve rantın büyümesi ve din ve devlet kurumları arasındaki bu mücadeleler ökült rahiplerin felsefelerinde değişikliğe neden olmuştur.Din kurumu içerisinde çalışanlar sürekli perdelemeleri bir adım öne taşırlar.Russell ve Marksist felsefecilerin tarihi yanılgılarıda burada başlar.Dolayısıyla batı bilimi ve Russell defalarca şifrelenmiş kozmik bilgilerle karşılaşmışlar ve işin içinden çıkamamışlardır.Bunca şifrelemelerin ardından basit din adamlarının bile içerisinden çıkamadıkları gibi paradoks ortaya çıkmıştır.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

yazına vermek istediğim düşünce insanlık tarihinin bilim tarafından doğru verilmeyip , ortodoks bilimin hikayeler üzerine inşaa edilmiş bir sistem olduğudur.kaldı ki eski bulgular ortodoks bilimin bize anlatmış olduğu insanlık tarihi ile uyuşmaz.Süleymanın mabedinden sonra dünya tarihi yazılmıştır.Öncesi hep yok farzedilir.İnsanlığı yöneten güçler Judeo/Hristiyan düşünce sistemi kurmuşlardır.Felsefenin anlamını bile yunanda değişmiştir.Bu kurgu sitemi içerisinde maddeci düşünce tüm bilgi kaynağını judeocu düşünce siteminden alarak sadece proleterya adına sıraya koyar ve çogu olguyu çözümleyemez.Bunlardan en basiti mısır tarihidir.

 

Ortodoks bilim dinlerin ikiz kardeşidir.İkiside yazılmış hikayeler ile insanoğlunu bugünlere kadar getirmiştir.Ama insanoğlu için din-ortodoksin bilim ve felsefe ile yönetim bitmiştir, insanoğlu yazgısı

ile karşılaşacaktır artık.şuan TC de konuşulmayan bir konu tarihlerle oynama sorunu sadece bir spekülasyonsa gerçekle yüzleşmeye çok az kalmıştır.21/12/2012

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

tarih, bilim geliştikce ve ilerdedikçe yazılmıştır ki, hala tarihin karanlık sayfaları vardır ama ilk dönem anlatılmamıştır gibi bir düşünce yanlış bence çünkü insanlığın oluşumu, dünyanın oluşumu gibi dönemler dünya tarihini anlatan temel kaynak kitaplarda vardır ve bu dönemler en çok araştırılan dönemlerdir.

 

Materyalist bilim ise sanıldığının aksine islam dünyasından çıkmış bir bilim dalıdır. Karl Marx ya da diğer materyalsit bilim insanı ve felsefecilerin gelişiminde ki en önemli ayak ve materyalizm ve tarih felsefesinin doğumu ibn-i haldun'a dayanmaktadır. Ki diğer bilim ve felsefe dalları da yine islam düşünürlerine dayandırılmaktadır.

 

Dünya tarihinin Süleyman mabedinden sonra başladığını ya da başlatıldığını söylemek te yanlıştır. Dünya tarihi, dünyanın oluşumu ile başlamıştır.

 

Bu arada materyalizmin, insanlık tarihini bir sınıflar mücadelesi tarihi olarak ele alması kadar doğal bir mantıkta yoktur çünkü materyalist bilim için insanlığın doğumu çatışmaların doğumudur. Ki sınıflar ise, sümer rahip devletinden sonra oluşmaya başlamakta ve ana-erkil sistemin ata-erkil sisteme geçmesiyle başlamaktadır. Yani materyalizm, sınıflar mücadelesini ilk insana değil, köleci toplumun oluşum dönemine denk getirir..

 

"Ama insanoğlu için din-ortodoksin bilim ve felsefe ile yönetim bitmiştir, insanoğlu yazgısı

ile karşılaşacaktır artık.şuan TC de konuşulmayan bir konu tarihlerle oynama sorunu sadece bir spekülasyonsa gerçekle yüzleşmeye çok az kalmıştır."

 

bu cümleni daha net ifadelerle açıklar mısın...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Öncelikle yukarıda yazmış olduğun tüm felsefecilerin asıl kökleri vardır , vermiş olduğun isimler sadece flash-back yapmışlardır.marksın yaptığı marksa ait değil ezoterizmin mitlerinden bir tanesidir, bunu sadece marks değil tarih sannesinde bir çok felsefeci yapmıştır bu materyalizmde olduğu gibi dinlerdede vardır örnekleme gerekirse ,

 

Dinlerdeki temel mitler :

 

1- başlangıç (genesis.tekvin.yaratılış)

2- kurtuluş (exodus,çıkış.hicret)

3- kurtarıcı ( Mesih,mehdi,Hızır)

4- son mitosu ( ragedon,kıyamet)

5- diriliş ( ölümden sonra dirilmek, ölmeden önce ölüp dirilmek)

6- ütopya mitosu (paradise,cennet)

 

yukarıda yazdığım mitler üç din içindede mevcut olup, insanlık yaşamı tehlikeye girdiği zaman bu mitlerden yararlanmıştır.orta çağda geriye dönüş,batı uygarlığı köklerine dönüş antik yunan,roma, rönesansın doğuşu.Hıristiyanlıktaki Protestan anlayışı din baronlarının egemenliğini kırmak için flash-back yapılmış ve incile geri dönülmüştür.Aydınlama döneminin ünlü düşünürü KANT düşüncelerinde tıka nınca , HEGEL tarih bilincinde geriye dönüşle herakleitos un deyalektik yaklaşımlarını örnek almışlardır.

ÜNLÜ KARL MARKS flash-back yaparak ilkel kömünal devlet yönetimini kendine baz almış ve toplumu değiştirme yöntemini, proleteryaya vermiştir.(ütopyamiti) ,Freud aynı şekilde , çocukluğa dönme,

 

gibi ;

 

son sorunu basit açıklamayım bunlarla ilgili çok yazı yazıcam zaten.insan oğlunun gerçek kökeni

evrim ve din yanılgıları.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

söylediğin mitoslar, insanlık sıkışınca değil dine temel dayanak olsun diye kullanılmıştır ve temeli sümer rahip devletine dayanır.

 

İnsanlık yaşamı tehlikeye girdiğinde bunlardan birini kullanmak diye birşey yoktur. İnsanlık tarihi, hayatın gelişim tarihidir aynı zamanda ve her dönem kendi içerisinde belli yenilikleri taşır.

 

Köleci dönem, sınıfların oluşumu açısından, feodal dönem dinin gelişi açısından, burjuvazi ise dinin yitimi açısından önemlidir. Her düşünce tarzı, ilk doğduşu dönemde radikaldir ve devrimci öğeler taşır ama ütopiklik yargısı yaşanılan sistem dışı bütün düşünceler için kullanılmıştır. Bunu sadece marksizm için kullanmak yanılgı olur ki insanlık tarihi iyi incelendiğinde tek tanrılı dinlerinde, burjuvazi ve kapitalizmin de düşünce oluşumu zamanlarında ütopik karşılandığı görülecektir.

 

Sıraladığın mitoslar da yukarıda da söylediğim gibi, sümer rahip devleti döneminde ortaya çıkmıştır ki kutsal kitaplarda var olan yaratılış dahil insanlık için temel mitoslar sümer döneminin ürünleridir.

 

İnsanlık tarihi boyunca gelişen bütün düşünceler birbirinden etkilenmiş ve birbirlerini etkilemiştir. Bu da zaten olması gerekendir ama bundan şu sonuçu çıkarmak yanlıştır; "hegel zorlanınca kant girdi, kant tıkanınca, marks devreye girdi..." gibi bir yorum yanlış olur. Bütün akımlar birbirlerinden etkilenerek ve kendilerine göre doğru olan yönlerini alarak gelişmişlerdir..

 

 

 

Bir Not : Forum kurallarını okursan, tamamı büyük harfle kelime yazılmayacağını görürsün. Lütfen yazım ve forum kurallarına dikkat edelim ve özen göstereleim :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Konu sümeri aşar ; bununla ilgili mevcut bilimin eski zaman anlatıları ile insanlık tarihi çözümlemesi yapamayız.moneist anlamdaki din eski atalarımızın ampirik gözlemlere dayanarak elde ettiği bilgidir ki bugün çağdaş kozmoloji sümer ve maya bilgilerine yeni ulaşmıştır.sorgulanması gereken konu bize verilen insanlık tarihinin ortodoksin çizgisinin doğru olup olmadığıdır ki bunu ben evrim ve din olarak ispat edicem zaten.dünya üzerindeki kimse sapiens türünün oluşumunu açıklayamaz , tüm tarih bir hikayedir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

insanların yaşamı bir tarihtir ve konu sümeri falan aşmaz. doğru, bilim sümerlere daha yeni ulaşmıştır ve şunu da bilmen gerekir; bilim net olmadıkça asla kesin kanıt sunmaz ama din genel anlamıyla bir doğmalar ürünüdür. Sapiensin nasıl oluştuğu ise artık tarih kitaplarına dahi girmiştir ve açıklanmıştır. Evrim, dünyanın oluşum kuralalrından biridir. İnsan da bu evrimin bir sürecidir ve sapiensin oluşum halkası genel hatlarıyla ve açıklanmıştır.

--------------------

tarih bir hikaye değil, yaşanmışlıktır...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

insanların yaşamı bir tarihtir ve konu sümeri falan aşmaz. doğru, bilim sümerlere daha yeni ulaşmıştır ve şunu da bilmen gerekir; bilim net olmadıkça asla kesin kanıt sunmaz ama din genel anlamıyla bir doğmalar ürünüdür. Sapiensin nasıl oluştuğu ise artık tarih kitaplarına dahi girmiştir ve açıklanmıştır. Evrim, dünyanın oluşum kuralalrından biridir. İnsan da bu evrimin bir sürecidir ve sapiensin oluşum halkası genel hatlarıyla ve açıklanmıştır.

--------------------

tarih bir hikaye değil, yaşanmışlıktır...

 

dedimya bun açıklamaların sadece ortodoksin anlatım , missing link problemini klasik darwinci teori , mta Havva teorisine geçmiştir ve bu yaklaşım bırak

teoriyi benim için makale bile olamaz.Irkları ve dünya dağılımını destekleyecek

hiç bir arkeolojik bir kanıt bulamaz sadece insanın kas-iskelet sistemi hakkında bilgi

verir.

 

sapiensin oluşumunu bu dünya üzerinde kimse açıklayamadı , yarın akşam bu konuyu farklı başlıkta yatıralım.dinde yalandır insanın evrimide.(sadece insanın yazıyorum)

 

haklısın bilim görmediğini yazamaz , 360 yılda bir geçen kuyruklu yıldızı görmeseydi

onuda yok sayacaktık ama var.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Paylaşım için teşekkürler ikinize de.. Bu şekilde devam edicek olan paylaşımlarınızı takip edeceğim..

Karl Marx'ın flash-back yaparak ilkel kömünal devlet yönetimini kendine baz aldığını ve toplumu değiştirme yöntemini ploreteryaya verdiğini söylemişsin. Fakat kendisinin ölümünden sonra da düşünceleri birçok ülkede yankılanmış özellikle dünya işçi hareketine yön vermiştir. Ekim devrimi gibi.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

ne beklenebilirdi ki? insanlar tarihten beri inançlarına aykırı olan her türlü bilimsel bulguyu ört bas ederek düşüncenin yolunu kapamışlar, hele ki şöyle türklerin felsefe hakkında geliştirdiklerine bakarsak tasavvuftan ileri gidilemediğinide görmüş oluruz.. örnekte çoğu herkes newton gibi önemli bir bilim adamının zamanında kiliseye olan baş kaldırışından dolayı ağır şekilde yargılandığıda bilinir yani bu paradoksu gayet olasılı ve haklı da buluyorum ayrıca..

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...