Jump to content

Nietzsche Ağladığında (Irvin D. Yalom)


blessed trinity

Önerilen Mesajlar

Bu kitabı kütüphanede araştırma yaparken bulmuştum, merak edip okudum ve gerçekten de çok beğendim. Kitaptaki kişilerin hayatlarını sorgulaması kitabı okurken kendimizi de sorgulamamızı sağlıyor, aslında o kişilerin hayatlarını irdelerken kendinizden birşeyler bulup geçmişinizi sorgular hale geliyorsunuz kitabın en güzel tarafıda bu zaten.Kendimize ayna tutmamızı sağlıyor. Kitabı anlamaya çalışırken kendimizi de bir parça olsun anlar hale geliyoruz. Nietzsche ağlıyor; Nietzshe hasta, doktoru da onu iyileştirmek istiyor ama o da hasta ve birbirlerini iyileştiriyorlar, fakat biz de hastayız ve biz de iyileşiyoruz.

Okunması gereken bir kitap. Umarım beğenirsiniz :D:D:D Kitabı okumuş olan diğer arkadaşların da yorumlarını beklerim :)

 

Irvin D. Yalom : (d. 13 Haziran1931) Rus kökenli Yahudi asıllı Amerikalı psikiyatrist, varoluşçu, psikoterapist, yazar ve eğitimci.

Bir çok popüler esere imza atmış olan Yalom ünlü bir psikoterapisttir. En popüler eseri Nietzche Ağladığında'dır (When Nietzsche Wept).

ABD, Stanford Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde psikiyatri profesörlüğü yapmaktadır.

KAHRAMANLARI:

 

#NİETZSCHE: Henüz iki kitabı yayımlanmış,kimsenin tanımadığı bir filozof.Yalnızlığı seçmiş.Acılarıyla barışmış.İhanete uğramış.Tek sahip olduğuşey,valizi ve kafasında tasarladığı kitaplar.Evli değil.Tanrıyı öldürmüş.'Ümit kötülüklerin en kötüsüdür,çünkü işkenceyi uzatır' diyerek bir ümitsizlik çukurunda olduğunu belirtiyor.

 

#BREUER: Efsanevi bir teşhis dehası.Ümitsizlerin kapısını çaldığı doktor.Psikanalizin ilk kurucularından.Kırkında,bütün Avrupalı sanatçı ve düşünürlerin doktoru olmayı başarmış.Güzel bir karısı ve beş çocuğu var.Zengin.Saygın.

 

#FREUD: Breuer'in arkadaşı.Henüz genç.Geleceği parlak.Şimdi yoksul.( Bildiğimiz Sigmund Freud)

 

#SALOME: Erkeklerin başını döndüren kadın.Çekici.Özgür.Evliliğe inanmıyor.Bazen aynı anda birçok erkekle beraber oluyor.Sanatçı ve düşünürleri tercih ediyor.

 

KİTABIN ÖZETİ:

 

Bir gün erkeklerin başını döndüren kadın,Salome,Nietzsche'den habersiz Breuer'e gelir.Ümitsizlik içinde olan Nietzsche'ye yardım etmesini ister.Doktor da kadının çekiciliğine kapılıp bu isteği kabul eder.Çünkü doktor da o sırada yasak bir ilişkiden yeni çıkmıştır.Hastasına tedavi sırasında aşık olmuş ve kendini ona iyice bağlamıştır.O da bunun farkındadır fakat hislerinin önüne geçemez.Bu ilişki hastasının ondan hamile olduğu yalanını uydurmasıyla son bulur.Breuer onu başka bir doktora nakleder.İşte bu ilişkiyi tam unutmuşken karşısına Salome çıkar.Salome Nietzsche'yi ikna edip Breuer'e gönderir.Fakat Nietzsche çok gururlu,hiç kimseyle konuşmayan,derdini kimseyle paylaşmayan birisidir.Ruhsal sorunu olduğunu da kabul etmez.Bunun yüzünden de Dr. Breuer onun fizikselhastalıklarını tedavi ediyormuş gibi görünerek psikolojisini anlamaya çalışır.(fiziksel hastalık olarak da stresten kaynaklanan migreni vardır.) Dr.Breuer tedavileri sırasında onun özel yaşamı hakkında bilgi almaya çalıştıysa da Nietzsche tek bir kelime bile etmez.Doktor en sonunda ondan hiç bir ücret talep etmeden onu bir sanatoryuma yatırmayı,migreni için üzerinde ilaçlar denemek istediğini ve bu gözlemler için de gözünün önünde olmasını uygun gördüğünü söyler.FakatNietzsche bunu kabul etmez ve doktordan tedaviyi bitirmesini ister.Doktor bu duruma çok üzülür.Hem arkadaşı hem de öğrencisi olan Freud'la hep onun hakkında konuşur, uyguladığı tedaviyi arkadaşına anlatıp onun da fikrini alır.bu konuşma gününün gecesinde Dr.Breuer uyuyacakken kapı çalınır ve kendisini Herr Schlegel olarak tanıtan bir adam evinde kalmakta olan bir hastadan söz eder vedoktora bir kart uzatır.Kartın üstünde Prof. Friedrich Nietzsche Filoloji Profesörü yazıyordur.Doktor bunu okuyunca hemen Herr Schlegel'le birlikte Nietzsche'nin kaldığı yere doğru yola koyulur.Yolda Nietzsche hakkında bazı bilgiler edinmeye çalışır. Nietzsche'nin kaldığı yere geldiklerinde Dr. Breuer çok şaşırır. Nietzsche odanın bir köşesinde duran ufak bir yatakta koma halinde uyuyordur.Morarmış bir yüz,çökmüş gözler,her yanı buz kesilmiş solgun bir vücut.Dr.Breuer Nietzsche'nin başına masaj uygulamaya başlar.30-35dk.sonra Nietzsche kendine gelmeye başlar ve doktordan yardım etmesini ister.Doktor bunu duyduğunda çok şaşırır.Çünkü Nietzsche'yi kimseye muhtaç olmayan biri olarak tanımıştır.Breuer sabaha doğru Nietzsche'yi yalnız bırakarak diğer hastalarını kontrol etmeye gider.Geri döndüğünde Nietzsche kendine gelmiştir.Dr.Breuer'e minnetlerini sunduktan sonra borcunu nasıl ödeyeceğini sorar.Doktor da bunun üzerine daha uzun bir süre tedavi altında tutulması gerektiğini ve bir ilaç tedavisi uygulayacağını söyleyerek klniğe yatmak zorunda olduğunu yineler.Fakat Nietzsche o gün oradan ayrılmak zorundadır.Breuer da bunu engellemek için bir öneri hazırlar ve bu öneriyi ertesi gün muayenehanede Nietzsche'ye sunar.Önerisi ise kendisinin Nietzsche'nin fiziksel semptomlarını tedavi eden beden doktoru olacağını,Nietzsche'nin de bunun karşılığında Breuer'in ruh ve zihin doktoru olmasıdır.Nietzsche ilk başta bunu kabul etmediyse de doktora borçlu olduğu için bunu borcunu ödeme şekli olarak kabul eder.Artık sanatoryuma yatar ve doktorla birbirlerine tedavi uygulamaya başlarlar.Bu tedaviler sırasında doktor kendi sorunlarını biraz abartarak anlatır ki Nietzsche itiraf sürecine girmekte çabuk davransın.Fakat Nietzsche direnmekte kararlıdır.Dr.Breuer da onun direncini kırmayarak ona yardım etme çabalarını biraz yavaşlatmaya başlar.Bu arada tedaviler sırasında gittikçe iyi arkadaş olurlar ve birbirlerine isimleriyle hitap etmeye başlarlar.Tedavi sonucunda Nietzsche'nin migreni iyice kaybolmuştur fakat ruh durumu olduğu gibi duruyordur.Tedavi sona erdiğinde ise Nietzsche o ülkeden ayrılmaya karar verir.Doktor da onu engellemek için çok çaba gösterir.Çünkü seanslar sayesinde çok iyi iki dost olmuşlardır.Breuer Nietzsche'ye kendi evinde kalmasını teklif etse de o bunu kabul etmez ve ülkeden ayrılarak ılık güneş ve yağmursuz bir havası olan İtalya'ya gider.

 

KİTABIN İSMİ:

 

Bir gün kadınlar hakkında konuşurlarken Nietzsche sandalyeye oturup birdenbire ağlamaya başlıyor.Breuer ağlamasının sebebini sorunca da duygularını biriyle paylaşmış olmasının onu duygulandırdığını söylüyor.Kitabın adı da bu sebepten dolayı 'NİETZSCHE AĞLADIĞINDA' konuluyor.Çünkü Nietzsche kitapta nerdeyse hiç ağlamayan,gülmeyen,katı biri olarak tasvir ediliyor.Fakat insanın duygularını bir yere kadar saklayabildiğinden en nihayetinde gözyaşlarnı tutamıyor.

 

KİTAPTAN ALINTILAR:

 

"Yaşlanma, sevdiklerinizi kaybetme ve dostlarınızdan uzun yaşamanın asıl acı yanı, sizi inceleyen gözlerin bulunmamasıdır. Hiç kimsenin dikkat etmediği bir yaşamdan duyulan dehşet..."

 

"Derin yalnızlığımda sık sık kendi kendime konuşurum, ama fazla yüksek sesle değil, kendi sesimin boş boş yankılanacağından korkarım."

 

"Bir insanın kendine karşı en büyük ödevi, hakikati keşfetmektir."

Breuer ölümü aklindan kovmaya çalisti. O çok sevdigi sihirli cümleyi, Lucretius’un o deyisini tekrarladi: “Ölüm varken, ben yokum. Ben varken, ölüm yok. O halde üzülecek ne var?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

okuyalı epey zaman oldu ama içindeki deyişleri hiç unutamadım. harika bir kitaptır paylaşım için teşekkürler. bir satır çok hoşuma gitti. o da şu ;

 

"insan dostunu düşmanındna daha zor affediyor"

 

Ben de kitabı 2 sene önce okumuştum, konuyu açmak şimdi nasip oldu:D:D:D

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

tşk ler:)okuyalı 4 yıl oldu

ben de biseyler not etmısım:)

 

'ödev,ödev!küçük erdemlerle kendini yok ediyorsun.kötü olmayı öğren,eski yaşamının küllerinden yeni bir benlik kur.Ebedi dönüş!Varlığın kum saati sürekli başaşağı çevriliyor,tekrar tekrar.Bu düşüncenin sana sahip olmasına izin ver.O zaman ben de senin ebediyen değişeceğine söz veririm'

 

'geçen bütün zaman boyunca özgürlüğün onu almasını bekliyormuş.belki de yalnız seçim yapmaktan değil,farkındalıktan da vazgeçmişti...'

 

'isyan şarkıları mırıldanmak,değişmez diyarlara adanmışsa mutluluk getirmiyor.Hayat yükünü almayı bilmek.o zaman sen hayatın yükünü severek almalısın.Sorun durumu kabullenmekten öte,durumu sevmek'

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

tşk ler:)okuyalı 4 yıl oldu

ben de biseyler not etmısım:)

 

'ödev,ödev!küçük erdemlerle kendini yok ediyorsun.kötü olmayı öğren,eski yaşamının küllerinden yeni bir benlik kur.Ebedi dönüş!Varlığın kum saati sürekli başaşağı çevriliyor,tekrar tekrar.Bu düşüncenin sana sahip olmasına izin ver.O zaman ben de senin ebediyen değişeceğine söz veririm'

 

'geçen bütün zaman boyunca özgürlüğün onu almasını bekliyormuş.belki de yalnız seçim yapmaktan değil,farkındalıktan da vazgeçmişti...'

 

'isyan şarkıları mırıldanmak,değişmez diyarlara adanmışsa mutluluk getirmiyor.Hayat yükünü almayı bilmek.o zaman sen hayatın yükünü severek almalısın.Sorun durumu kabullenmekten öte,durumu sevmek'

 

Katkılarından dolayı teşekkürler Kata:)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Kitabı okuyalı 6-7 ay oluyor sanırım.irwin yalomun 3 kitabını okudum.seriyi tamamlamaktır niyetim.ancak nietszche hakkında söyleyecek bir iki sözüm var.tepki alabilir;hoşa gitmeyebilir ama.nietszche bir nihilisttir.ancak bana göre -ki ben de bir ölçüde nihilistim- mutlak nihilizm diye bişey yoktur.Yani mutlak nihilizm bir yalan ve kandırmacadan ibarettir.nietszche'nin lou salome'ye olan aşkı gerçektir.aşık olan,aşkı hisseden birisi nihilist olamaz.nihilist olsaydı aşka da inanmazdı aşık da olmazdı.peki bu nihilistik düşünceler nerden kaynaklanıyor?nietszche aslında modern psikiyatriyle tanıma kavuşan psikolojik bir savunma mekanizmasını işletmiştir.yani değersizleştirme.olamadığı herşeyi,yapamadığı herşeyi değersizleştirmiştir,küçük görmüştür.bir şeyi görmememiz onun var olmadığı anlamına gelmez.ya da tam tersi.bir çok insan bu savunma mekanizmasını bu yazarlar ve filozoflar sayesinde benimsemiştir.üstelik bu savunma mekanizmasını içselleştirmiştir.romanda nietszchenin ağır hastayken dr.breuer yanına geldiğinde "yardım et yardım et" dediği yazılıdır.elbette bu bir kurgudur ama şu var ki nietzschenin bazı sözleri de hayatı ciddiye aldığı ve insanlarla ilişki kurmak istediği düşüncesini uyandırıyor.bu da savunma mekanizmasını bazı zamanlarda aşmayı başaran bilinçaltının yansımasıdır.birçok sözüne ve dehasına değer vermekle birlikte nihilizmin bir aldatmaca olduğunu düşünüyorum.nieztzschenin oluşturduğu savunma mekanizması bu düşüncelerinden daha fazla değer ve yankı bulmuştur.benzer bir şeyi Schopenhauer yapmıştır.her şeyi değersizleştirmiştir ama gerçekte Schopenhauerin maddi konularda ne kadar tutucu (cimriliğe varan derecede) olduğunu bilmekteyiz.maddi şeyleri ve sevmeyi bu kadar değersizleştiren bir felsefenin parasına ve yatırımlarına bu derece değer vermesi hatta yaşamı bu kadar değersiz gören Schopenhauer'in bir salgın nedeniyle yaşadığı şehirden kaçarcasına uzaklaşması ve başka bir şehre yerleşmesi ve sağlığına aşırı değer vermesi de şaşırtıcı.Zira hazret için kendisi bir dehaydı diğer insanlar ise onu anlayamayan defektif yaratıklardı.ve elbette onun yaşaması önemliydi ve onun yaşamı herkesinkinden daha değerliydi.evet bir dehadır Schopenhauer ama bana göre yalancının önde gideni bir deha.Biraz agresif bir yazı oldu farkındayım.Irwin Yalom'la ve kitapla da alakalı değil pek ama sürç-ü lisan ettiysek affola.İyi ya da eleştirel geri bildirimlerinizi bekliyorum.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Kitabı okuyalı 6-7 ay oluyor sanırım.irwin yalomun 3 kitabını okudum.seriyi tamamlamaktır niyetim.ancak nietszche hakkında söyleyecek bir iki sözüm var.tepki alabilir;hoşa gitmeyebilir ama.nietszche bir nihilisttir.ancak bana göre -ki ben de bir ölçüde nihilistim- mutlak nihilizm diye bişey yoktur.Yani mutlak nihilizm bir yalan ve kandırmacadan ibarettir.nietszche'nin lou salome'ye olan aşkı gerçektir.aşık olan,aşkı hisseden birisi nihilist olamaz.nihilist olsaydı aşka da inanmazdı aşık da olmazdı.peki bu nihilistik düşünceler nerden kaynaklanıyor?nietszche aslında modern psikiyatriyle tanıma kavuşan psikolojik bir savunma mekanizmasını işletmiştir.yani değersizleştirme.olamadığı herşeyi,yapamadığı herşeyi değersizleştirmiştir,küçük görmüştür.bir şeyi görmememiz onun var olmadığı anlamına gelmez.ya da tam tersi.bir çok insan bu savunma mekanizmasını bu yazarlar ve filozoflar sayesinde benimsemiştir.üstelik bu savunma mekanizmasını içselleştirmiştir.romanda nietszchenin ağır hastayken dr.breuer yanına geldiğinde "yardım et yardım et" dediği yazılıdır.elbette bu bir kurgudur ama şu var ki nietzschenin bazı sözleri de hayatı ciddiye aldığı ve insanlarla ilişki kurmak istediği düşüncesini uyandırıyor.bu da savunma mekanizmasını bazı zamanlarda aşmayı başaran bilinçaltının yansımasıdır.birçok sözüne ve dehasına değer vermekle birlikte nihilizmin bir aldatmaca olduğunu düşünüyorum.nieztzschenin oluşturduğu savunma mekanizması bu düşüncelerinden daha fazla değer ve yankı bulmuştur.benzer bir şeyi Schopenhauer yapmıştır.her şeyi değersizleştirmiştir ama gerçekte Schopenhauerin maddi konularda ne kadar tutucu (cimriliğe varan derecede) olduğunu bilmekteyiz.maddi şeyleri ve sevmeyi bu kadar değersizleştiren bir felsefenin parasına ve yatırımlarına bu derece değer vermesi hatta yaşamı bu kadar değersiz gören Schopenhauer'in bir salgın nedeniyle yaşadığı şehirden kaçarcasına uzaklaşması ve başka bir şehre yerleşmesi ve sağlığına aşırı değer vermesi de şaşırtıcı.Zira hazret için kendisi bir dehaydı diğer insanlar ise onu anlayamayan defektif yaratıklardı.ve elbette onun yaşaması önemliydi ve onun yaşamı herkesinkinden daha değerliydi.evet bir dehadır Schopenhauer ama bana göre yalancının önde gideni bir deha.Biraz agresif bir yazı oldu farkındayım.Irwin Yalom'la ve kitapla da alakalı değil pek ama sürç-ü lisan ettiysek affola.İyi ya da eleştirel geri bildirimlerinizi bekliyorum.

 

kitabı okuduğumda benim aklıma da aynı şeyler gelmişti. nietzsche ulaşamadığı ciğere murdar demiştir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

kitabı okuduğumda benim aklıma da aynı şeyler gelmişti. nietzsche ulaşamadığı ciğere murdar demiştir.

Uzun uzun yazdıklarımı çok güzel özetlemişsin.Sağolasın.Bu konuda bir başka fikrim de şudur buna ne ölçüde katılırsın bilmem ama:İnsanın bilinçaltı varoldukça kısa süreli ve zayıf bir şekilde de olsa bilinçaltı bilince çıktıkça insanın nihilizmden ördüğü kalın zırh delinecek, zarar görecek ve nihilizm aslında gerçek olmayan tamamen yalandan ve kandırmacadan ibaret bir felsefi kavram olmaktan öteye geçemeyecektir.Çünkü nihilistlerin kendisi için bile gerçek yoktur.Çünkü gerçek duruma göre ve algıya göre değişen bir kavramdır.Öyleyse delinen ve sarsılan bir nihilizm de yoktur.Nihilizmin olmayışının gerekçesi gerçeğin olmayışının gerekçesiyle aynıdır.Yani duruma ve algıya göre değişen bir gerçek nasıl aslında yoksa bilinçaltının bilince çıkmasıyla değişen hatta ortadan kalkan bir nihilizm aslında yoktur.Yani "Ben nihilistim ama şu konuda hariç; şuna değer veririm" diyorsanız bilinçaltınız bilince çıkmıştır ve siz o an aslında nihilizmi yok etmiş hatta onun var olmadığını farkında olmadan kanıtlamışsınızdır.Özet olarak içinde bulunduğu duruma göre ölümle,başarısızlıkla veya parasızlıkla karşı karşıya kalan ve bundan korkan birisi aynı zamanda nihilist olamaz.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

kitabı okumuştum ,mutlak nihilizm denen bir şey yoktur ewt ama bana göre buna en çok yaklaşan insanlardan biri Nietzsche dir

Katılıyorum sonuçta mutlak nihilizme en çok yaklaşan kişi Nietzsche'dir.Ama zaten nihilizmin kendisi insanın kendi kendisini kandırmasından ibarettir.Yani nihilizm,psikolojik bir savunma mekanizması olarak değersizleştirmeyle eşdeğerdir.Yani Nietzsche bu savunma mekanizmasını daha sert ve katı bir şekilde kurabilmiştir diğer insanlara göre.Savunma mekanizmalarına itirazım olamaz çünkü farkında olmadan değersizleştirme veya daha farklı savunma mekanizmalarını herkes kullanır (ben dahil).İtirazım yalnızca basit bir savunma mekanizmasına nihilizm diye felsefi bir isim takıp bu savunma mekanizmasını kullananlara "waaay beee adam aşmış" diyerek bu durumun bir çeşit kutsanmasına.Oysa ki adamın hiçbir şeyi aştığı falan yok.Dikkat ettiniz mi bilmem ama günlük yaşamda bu şekilde aşmış izlenimi vererek "nihilist" olduğunu iddia eden dikkat ve beğeni toplamayı amaçlayan birçok insan var.Neyse bu konudaki son mesajımdır.Bu konuda forumu lüzumsuz yere ve fazlaca meşgul ettim sanırım.Üstelik söz ettiklerimin de Irwin Yalom ve kitapla ilişkisi de kısıtlı.Daha önce dediğim gibi affola.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

harika bir kitap..

nietzsche nin hastayken avrupanın en iyi doktorlarına gittiği bilinmektedir.

Bu sırada da dr.breuer avrupada bi teshiş dehasıdır. Resmi kayıtlarda nietzsche nin bu doktora gittiğine dair bir belge yoktr. irvin yalom bunu kurgu ile romanlaştırmıştır. okunması gereken bir kitaptır.

 

özet güsel ama eksik karakterler var keşke onlardan da az biraz bahsedilmiş olsaydı..

 

paylaşım için tşkler

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

bu tarz nihilist ve benzeri kavramlara bağlı kalıpta zihnini kapatırsan eğer zaten bu tarz felsefelerin gerektirdiği gibi biri olamazsın. bunu tüm kavramlar için söylüyorum. ayrıca şunuda belirtmek gerekirki en iyi doktor gene insanın bizzat kendisidir. bu tarz felsefi kavramları okuyup, etkilenip bağlı kalmak yerine kendinizi geliştirip kendi kendinizi anlayabilen beyininin iplerini salmış bir insan olmayı deneyin. umulurki işte o zaman gerçekten özgür olursunuz. buda benim şahsi fikrimdir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

complex seni çok iyi anlıyorum. bu, bu gibi kendisini aştığını zanneden insanların savunma mekanizmalarıdır aslında. bu tip insanlarla çok karşılaştım hatta kendiminde böyle bir ruh haline girdiğimi hissettiğim zamanlar da oldu. bu bir savunma mekanizmasıdır.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Nietzchenin gerçek mektuplarını yayınlaması ile beraber romanın çok kurgusal olması tuhaf olmuş ,Beğenebileceğiniz bir roman olmasına rağmen nietzchenin eserlerini önceden okuyanlara pek birşey katmayacaktır bu roman .Filmde berbat ötesi olmuş yarıda bıraktım resmen .:)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...