Jump to content

Astrolojinin Geçerliliği Hakkında


Lethal Perfection

Önerilen Mesajlar

Aslında bu işe nasıl karıştığım bir yana astroloji hakkındaki yorumları incelediğimde korkunç şekilde bir bilgisizlik görüyorum. Genel olarak popüler olarak ele alınış şekli bir tarafa, onu çürütüp astrolojiyi ve bunlarla ilgilenenleri aşağılamak öbür tarafta. Astrolojinin iyice ayağa düşüp "Meraba sen eğer Kova isen özgürlüğüne bağlı ve bilime yatkınsın" şekline gelmesi zaten mutsuzluk veren bir şey. Ama bu durumun buraya gelmesinde tek kızacağım şey bilimin bu konuyla tatmin edici bir şekilde ilgilenmemesi.

 

Demek gerekir, astrolojinin temel olarak kanunları ve prensipleri ne tam olarak oturtuldu ne de astrolojinin esasları hakkında bir görüş birliğine gidildi. Açıkçası astroloji sadece bir bilgi yığını şeklinde ilerliyor. Kesin bir yorum içermiyor. Bunun nedenini de söyleyelim, astroloji tarih içinde gerçekten sistematik bir hal kazanmadı. Pek çok bilim dalı, aydınlanma devri ile beraber sistemleştirilmiş ve kanunları belirlenmişken astroloji gerçekten kendi kaderine terk edildi. Bu durumda astroloji hakkındaki yanlış ve yetersiz bilgi kırıntılarına, bu konunun kötü anlamda nasıl suistimal edildiğini gerçekten gördüm.

 

 

Nasıl suistimal edildiğine dair örnek mi istiyorsunuz? Astroloji hakkında İnternette elle tutulur bir takım bilgiler biriktirdiği için astrologlar tarafından dışlanan bir tanıdığım vardı. Yani bu iş üzerinden para kazanan insanlar öncelikle astrolojiyi astroloji yapan bilgilerin yayılmasını istemiyor. Bunun yerine doğrudan kendileri astrolojinin çöplerini hazırlayıp insanların önüne atıyor. Bunu da astrolojiye dair olan merakı sağlamak, bir şekilde de kendilerine müşteri sağlama adına yapıyorlar.

 

 

Astrolojiyi çürütmeye ve astrolojiyi aşağılık bir olarak göstermeye çalışanların ise gerçek anlamda elle tutulur, gerçekten tatmin edici bir yönüyle karşılaşmadım. Lütfen itiraf etsinler; astrolojinin temel mantığını değil onun detaylarına takılıyorlar ve bunun üzerine kitaplar, hemde sayfalar dolusu kitaplar yazıyorlar. Üstelik öyle şeyleri ele alıyorlar ki gerçekten ele aldıkları şeyler saçmalığın daniskası doğru bende katılıyorum ama asıl mesele o değil.

 

Ben en bilinen iki astroloji disiplininden bahsedeceğim ve neyin ne olduğunu bu şekilde düşünmenizi istiyorum.

 

 

1- Hint Astrolojisi, Vedik Astroloji olarak da geçer.

 

 

Temel olarak ele aldığı kavramlar gezegenlerin insanlar üzerine etkisi, yıldızların gücü üzerinedir. Sidereal Zodyak yaklaşımını ele alır. Sidereal zodyak yaklaşımını şöyle ele alalım, burçları sembolik olarak değil gerçekten nasılsa öyle alır ve gezegenler gerçekten hangi burçtaysa o şekilde harita hazırlanır. Sidereal Zodyak yaklaşımı gerçekten astronomiye en yakın yaklaşımdır, çünkü gerçekten hangi gezegen neredeyse onu o şekilde ele alır.

 

Ama bu disiplinin çok fazla takipçisi olmasına rağmen geçersizdir. Örneğin bu yaklaşım gerçekten de gezegenlerin insanlar üzerindeki etkisine dikkat çeker, Satürn'den sonra gelen gezegenleri uzak olduğu gerekçesiyle (Uranüs, Neptün) ve oldukça küçük olduğu gerekçesiyle astroidlerin, başka gök cisimlerin (Ceres, Plüton, Vesta, Pallas) etkisini kabul etmez.

 

Bu yaklaşım hatalıdır, Carl Sagan'ın dediği gibi "Benim doğum anımdaki doktorun kütle çekimi bile bir takım gezegenlerin belirli pozisyonlarda olmalarından kaynaklanan çekim kuvvetinin milyonlarca katı büyüklüğündedir.". Bununla beraber zodyak kuşağının yılancı diye bir üyesi daha olması fakat bunun ele alınmaması, bu disiplinin çelişen yönlerini göstermektedir.

 

 

2- Batı Astrolojisi, aslında kabul gören astroloji

 

Bu disiplinde her şey bir sembolik olarak kabul edilir ve aslında gökyüzünde gezegenlerin takip ettiği yörüngenin bütün evrende geçerli olduğunu ele alır. Buradaki olay, evrendeki her şeyin birbirine paralel şekilde ilerlemesidir. Yani etkileyen bir şey yoktur elbette, gökyüzündeki sistemin bir benzeri yeryüzünde de yer alır. Sidereal, yani doğrudan zodyak yaklaşımını değil tropikal astroloji yaklaşımını kabul eder. Yani öncü burçlar (Koç, Yengeç, Terazi ve Oğlak) mevsim başlangıçları kabul edilir ve ardından gelen burçlar temsili olarak ilerleyişin boyutlarını temsil etmek adına yerleştirilir.

 

 

Bu yaklaşımda önemli olan şey, gelişimin nasıl ilerleyeceğinin teorisini yapabilmektir. Örneğin, İlkbaharla beraber bir maddenin kendisini bütünden ayırılması, doğması ve Yazla beraber o maddenin olgunlaşmaya başlaması, farklı boyutlar kazanması ele alınır. Bunun mevsimlerle temsil edilmesinin nedeni aslında mevsimsel düzenin de çember şeklinde bir düzen olmasındandır. Yani her şey başladığı yere geri döner. Batı Astrolojinin temel aldığı yaklaşım budur ve bütün sistemler arasındaki paralellikte bu şekilde yorumlanmaktadır.

 

 

Genellikle eleştirirken, hangi disiplini eleştireceğinizi iyi bilmelisiniz. Örneğin gerçekten astrolojiyle ilgilenen biri olarak Hint Astrolojisini kabul etmedim, edemedim. Fakat Batı astrolojisinin prensiplerini gerçekten doğrudan bir şekilde kabul ettim. Açıkçası kafama yatan, tahminlerimi onaylayan ve pek çok konuda haklı çıkan Batı Astrolojisi disiplini oldu. Bazen pek çok konuda bu iki disiplinin yorumları da birbirine karışabilmektedir. Hatta asıl kötü olan, iki disiplinin arasında 24 derecelik bir fark olduğu için artık burçların bile birbirine karışması söz konusu. Örneğin Batı Astrolojisine göre Balık, Hint Astrolojisine göre Kovadır. Bu yüzden Hint Astrolojisine göre hazırlanan Kova burcu yorumlarını talihsiz biri bunu Batı Astrolojisindeki Kova gibi anlıyor ve bunu bu şekilde not ediyor. Ortaya bir ton bilgi karmaşası ortaya çıkıyor.

 

Bu ayrımın ışığında hadi "Astrolojiyi çürüten" yaklaşımları inceleyelim.

 

 

-Yılancı burcu

 

 

Batı Astrolojisini ilgilendirmez. Zira olay sembolik olarak kabul edilmişti ve Koç yerine Dinazor yazsanız da pek bir şey değişmez. Yani sonuç olarak Yılancı burcunun yerine gelmesi gereken Yay burcu artık o kadar da yağmurun yağmadığı, gökyüzünün açılmaya başladığı ve kasvetli hava gittiği için insanların nefes almaya başladığı fakat sonrasında günlerin iyice kısalmasıyla insanların mutsuzluğa saplandığı dönemi ele alır.

 

 

-E ama yanımdan geçen kamyon gökyüzündeki gezegenden daha çok etki eder.

 

 

Batı Astrolojisini yine ilgilendirmez. Sonuç olarak biz gezegenlerin etkisini değil, gezegenlerin sembolize ettiği şeyi alıyoruz. Örneğin Güneş bir sistemin kalbini, Merkür ise o sistemin kalbine hizmet eden yapıları kabul eder ve bu böyle gider. En göz alıcıları Satürn'ün maddi anlamda sınırı temsil ederken (Çünkü gözle görülebilen en dış gezegendir.) Plüton'un manevi anlamdaki sınırı temsil etmesidir. Bu yaklaşım astroidleri ve pek çok şeyi de kabul eder.

 

 

-Devinim hareketi

 

 

Geçiniz bunları, geçiniz.

 

 

-E ama ha iki gün önce doğmuşum ha iki gün sonra. Çok mu fark ederdi?

 

 

Buna artık astrolojiyle cevap vermeme gerek yok sanırsam. Kelebek etkisi: önemsiz görünen küçücük şeyler büyük ve öngörülemez sonuçlar doğurabilir. Bu cevap tatmin etmediyse söyleyelim, başka bir bakış açısını ele alalım, kişi zaten o yorumlara uyum sağladığından dolayı o gün o saatte doğmuştur.

 

 

Açıkçası bu tarz çürütmelere dair cevaplar uzun uzun yazılabilir, ancak bu işin sonu yok. Fakat her şekilde mutlaka bir şeylere cevap bulunur. Şimdi asıl önemli olan astrolojiyi nasıl sistemli bir şekilde toplayabileceğimiz, baştan nasıl bir sistematik bir bilgi bütünü şekline getirebileceğimizdir.

 

 

Sonuçta aslında lineer şekilde bir gelişmini olmayacağını savunan astroloji aslında batı medeniyetinin temellerinin çürütülmesi anlamına gelir. Bu pek batılı anlamda bilimsel anlayışın en başından düzenlenmesini gerektirir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Dileyen dilediğine inanmakta özgürdür. Burçlar ve burç falları benim için safsatadan ibarettir. Bunu astronomi bilimini bambaşka bir yere koyarak söylüyorum elbette. Bu da benim için iyi bir bilim adamı olan Richard Dawkins'in videosu. Buyrunuz;

 

[video=youtube;CoZ-NRsGWKw]

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Dileyen dilediğine inanmakta özgürdür. Burçlar ve burç falları benim için safsatadan ibarettir. Bunu astronomi bilimini bambaşka bir yere koyarak söylüyorum elbette. Bu da benim için iyi bir bilim adamı olan Richard Dawkins'in videosu. Buyrunuz;

 

[video=youtube;CoZ-NRsGWKw]

 

Videoyu izledim. Açıkçası ilk 2:40 saniyesi sadece astroloji şöyle böyle ve "Bak abi safsata bak" şeklinde bir girişten oluşuyor. Ben yazıda astrolojinin tam olarak sıkıntısının düzensizlikten doğmasını ve bu yüzden çok fazla safsata, yanlış veya eksik bilgi içerdiğini söylemiştim. Bununla beraber astrolojiyi insanın merkezine koyduğunu söylemiş videoda, bu adamların sanırım astrolojik haritaların sadece insanlar için hazırlanmadığını ve evrendeki her bir madde için hazırlanabileceğini söylemiştim. En basitinden Mudane Astroloji diye bir şey var eğer ilginizi çekerse. Ayrıca 23 derecelik sapma gibi şeylerin tropikal - sidereal astroloji yaklaşımından kaynaklandığını söylemiştim. Videoda bahsedilen Barnum etkisine ve genel olarak dile getirilen Forer etkisine cevabım ise astrolojinin fiziksel işaretleri de gösterdiğidir. Örneğin olağan bir şekilde yükselen - satürn kavuşumunun oldukça zayıf, sivri yüzlü bir beden oluşturması gibi.

 

Bu arada burç fallarına bende inanmıyorum. Hatta uzun süreli olanlara dair bile. Zira astroloji, ne olacağı üzerinde değil nasıl olacağı üzerinde daha fazla durur. Aynı zamanda gezegenlerin yaptığı işaretlerin ve pek çok şeyin yorumunda duruma göre oldukça değişiklik olabilir. Kimi zaman Jüpiter oldukça büyük bir bereketin işaretçisiyken kimi zaman da katliamların da işareti olabilir. Ama sonuç olarak Jüpiter fazlalıkların yavaşça atılmasını temsil eder. Bu bahsettiğim bereket ise aslında oldukça geçicidir. Bu Jüpiter'in temsil ettiği şeydir ve bu göz önüne alınarak değerlendirilir. Ayrıca cidden günlük fallara inanan var mı? Lütfen. Bir tanesi öylesine salladığını itiraf etmişti sanırım.

 

Ayrıca videonun 3:44. saniyesini açarsanız Richard Dawkins'in yüz ifadesinin hiçte uzlaşmacı olmadığını, gayet saldırgan bir tavırla adamı kıstırmaya çalıştığını görürsünüz. Bütün bir konuşma boyunca da böyle bir hali var. Yani kafasına koymuş, sadece astrolojiyi kötüleyecek. Bu konuda herhangi bir teori üretmeyi, düşünmeyi kabul etmiyor. Adamdan bir şeyler öğrenmek için gelmemiş. Bu onun nasıl oldukça ön yargılı olduğunu gösterir. Bu adama şahsen ben inanmayı kabul edemem, sadece kötü dediği için kötü dememizi bekliyor gibi bir şey bu. Tabii iyi bir bilimci olabilir, saygıdeğer olabilir. Şahsen okumuş olduğum bir iki makalesi bulunur ve saygı duyarım. Bu arada konuştuğu kişi, sanırım bir astrolog, ciddi anlamda dangalak gibi konuşuyor.

ekran görüntüsü155.jpg

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Adam astrolojiyi sacma buluyorsa tabi ki oyle gorunebilir. Senin onunla tartisirken astrojiye karsi cephe almayacagin gibi. Kutle cekimi ornegi bir cok seyi aydinlatiyor zaten.

 

Zannedersem okuduğunuzu anlamakla ilgili kritik sorunlarınız var veya anlatmakla ilgili her şeyi baştan öğrenmesi gereken gerçekten kötü bir hatipim. Tabii okumaya da üşeniyor olabilirsiniz.

 

Kütle çekim yasasının hiçbir şeyi aydınlattığı yok. Yazı da iki çeşit astroloji disiplininden bahsetmiştim ve çoğunlukla kullanılan astroloji disiplini olan Batı astrolojisini çürütemiyor oluşundan, çünkü Batı astrolojinin aslında bir şeyleri sembolik olarak ele aldığından bahsetmiştim. Kütle çekim yasası, küçük olduğu gerekçesiyle astroidleri ve uzak olduğu gerekçesiyle Satürn sonrası gezegenleri dışlayan Hint Astrolojisini çürütür. Batı Astrolojisini ilgilendirmez çünkü Batı astrolojisi herhangi bir etkiden bahsetmez, bütün yapıların ve gelişimlerin işleyişinin tropikal zodyak yaklaşımında olduğu gibi olduğunu iddia eder. Yani mevsimler sembolik olarak ele alınır ve diğer bütün işleyişler buna benzetilir.

 

Ve yanlış olmasına rağmen Hint Astrolojisi ile Batı Astrolojisi yorumlarının karıştığını da bilmenizi isterim, yazı da bahsettiğim gibi.

 

Bu arada kahvehanedeki bir İtalyan estetik harikası Doblo'nun aşığı olan Mahmut ağabeyimiz istediği kadar astrolojinin arkasından sallayabilir. Sonuçta adamın bu muhabbeti yapması da bir gelişmedir. Bu adamın da işi değildir zaten, en fazla goygoydur yaptığı. Onu ele alırken "Astrolojiyi saçma bulmasını" çok rahat anlarız. Ancak Richard Dawkins gibi bilimsel bir bakış açısını çok çok önceden kavramış olan ve bir bilim adamı olarak saygın bir yere gelmiş birinin eksik bilgisiyle astrolojiye karşı müthiş bir önyargıyla yaklaşması ona yakışmaz. Düşünsenize, yarın bir gün başka bir konu hakkında Richard Dawkins yanlış bir yorum getirecek. Bu kabul edilebilir ama bu düşündüklerini müthiş bir ön yargıyla savunması da onun gibi birini dahi bu konunun cahili durumuna düşürür. O da videosunda 23 derecelik farktan bahsetmesiyle, astrolojiyi gazete fallarıyla bir tutmasıyla aslında ne kadar bu konu hakkında bir şey bilmediğini gösteriyor.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Yazına hak verdiğimi öncelikle belirtmek isterim fakat bizim astrolojiyi daha iyi anlayabilmemiz için kadim astrolojinin ne olduğunu öğrenmemiz gerekiyor sanırım. Sümerlilerin tanrılarıyla özdeşleştirdiği, Babillerin geliştirdiği, Mısır'da, Maya' da üzerine bir çok düşünceyle sentezlenen Astroloji, bugün günümüzde aşk falından öteye gidemiyor ise tarihin en az kendisi kadar yıprandığını gösterir. Günümüzde bile kimi kesim tarafından şeytani olarak görülürken, uzak zamanı düşünmek bile istemiyorum ki bu zihniyettir astrolojiyi kendi kaderine terk eden. Kütüphanelerin yakıldığı, insanların gözlerini gökyüzünden çektikleri dönemlerde neleri kaybettik acaba bilemiyorum. Fakat elimizde var olan (ne kadarı doğru, ne kadarı yanlış) bu öğretinin, bugün herkesin erişebileceği internet ortamında kısmi olarak bile olsa sunuluyor ise, en azından günlük burç yorumlarından ötesinde olduğunu insanlar daha yeni yeni anlıyorlar. Belki bu sebeple astrolojinin gerçek anlamda hakkını verecek olan insanlara zemin hazırladığını düşünüyorum. Çünkü eğer astroloji senin de konunda bahsettiğin gibi kendini kaf dağında gören astrologların tekeline kalsaydı, bugün şu yazını okuyor olamayacaktık. Teşekkürler yazın için.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Yazına hak verdiğimi öncelikle belirtmek isterim fakat bizim astrolojiyi daha iyi anlayabilmemiz için kadim astrolojinin ne olduğunu öğrenmemiz gerekiyor sanırım. Sümerlilerin tanrılarıyla özdeşleştirdiği, Babillerin geliştirdiği, Mısır'da, Maya' da üzerine bir çok düşünceyle sentezlenen Astroloji, bugün günümüzde aşk falından öteye gidemiyor ise tarihin en az kendisi kadar yıprandığını gösterir. Günümüzde bile kimi kesim tarafından şeytani olarak görülürken, uzak zamanı düşünmek bile istemiyorum ki bu zihniyettir astrolojiyi kendi kaderine terk eden. Kütüphanelerin yakıldığı, insanların gözlerini gökyüzünden çektikleri dönemlerde neleri kaybettik acaba bilemiyorum. Fakat elimizde var olan (ne kadarı doğru, ne kadarı yanlış) bu öğretinin, bugün herkesin erişebileceği internet ortamında kısmi olarak bile olsa sunuluyor ise, en azından günlük burç yorumlarından ötesinde olduğunu insanlar daha yeni yeni anlıyorlar. Belki bu sebeple astrolojinin gerçek anlamda hakkını verecek olan insanlara zemin hazırladığını düşünüyorum. Çünkü eğer astroloji senin de konunda bahsettiğin gibi kendini kaf dağında gören astrologların tekeline kalsaydı, bugün şu yazını okuyor olamayacaktık. Teşekkürler yazın için.

 

Ben teşekkür ederim.

 

Aslında astroloji bu an için gerçekten kabul edilebilecek düzeyde değil. Dediğiniz gibi, astroloji olmasından daha da deforme olmuş durumda ve sağlam, esaslı bilgi bulacağımız kaynaklar neredeyse yok denecek derecede. Ayrıca insanlar astrolojinin gazete falından daha fazlası ettiğini bile daha yeni öğrenmeye başlıyor. Aslında bir yandan sevinebiliriz, bu konuyla yakından ilgili insanların sayısı gün geçtikçe artıyor ve saçma bulduğumuz gazete fallarının yaygınlaşmaya başlaması bile aslında iyiye bir umut olarak görünüyor. Sonuçta astrolojinin yeniden inşa edildiği, bilim adamlarının suçlarcasına saldırmasına rağmen insanların astrolojinin potansiyelini az çok anlamaya başladığı bir dönemdeyiz. Yakın zamanda onların da bu konu üzerine daha çok düşeceklerini, suçlamalarını yaparken bile daha esaslı yapacaklarına inanıyorum.

 

Aslında, gerçekten karışık bir şey değil astroloji dediğimiz meret. İçerdiği felsefi yaklaşım aslında gayet basit, her şey başladığı noktaya geri döner. Lineer bir değişme ve gelişme değil çember şeklinde bir hareketlenme var. Belki de Stephen Hawking'in yıllar boyunca aramaya çalıştığı evrenin teorisi buradan geçiyordur.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Öncelikle tebrik ederim bende bir eklemede bulunmak istedim;

astroloji bir farkındalık sanatıdır bunu kitlelerce anlayabilmemiz demek herkesin gelişmiş ruh ve zeka yapısına sahip olması demek olurdu. Ama dünya genelinde astrolojiyi gerçek anlamda hayatında kullanabilen uygulayabilen ya da farkedebilen hep küçük bir kitle olmuştur. Bu tüm kadim öğretilerde aynıdır.

 

benimde tanıdığım bir çok astrolog; insanların sadece fal beklentisiyle kendilerinden hizmet istemelerine isyan etmiştir.

bilgi kirliliği ise; kişilerin "ben ne zaman evleneceğim" sorusuna astrologların ticari zekalarını Katmaları ile sağlamıştır.Ben bunu destekliyorum bana bu soruyla geliyorsan astrolojiyi böyle algılıyorsan bende seni para olarak ve kandırılması gereken salak olarak görmemde bi mahsur yok.Bu durumda farkındalığı yüksek olan kişi, aradığını bulur. Gerçek anlamda astrolojide ne aradığını; mikro ve makrokozmosu keşfedecektir. Diğerleri ise para döker para kazanır ya da boş işler bunlar diyeceklerdir. Bu noktada ben hayıflanmıyorum.

 

Üç farklı astrologdan ders aldım çünkü şüpheci bir zihin yapısındayım. Üçüde farklı metodlarla öğretti. Üçüde iyiydi algıları farklıydı.çok fazla kitap okudum çoğu safsataydı.Yeni başlayanlara tek önerebileceğim kitap;Marion D. March & Joan McEvers A dan Z ye Astroloji Gün yayıncılık (269 sayfalık olanı üç bölüm bir çünkü tek bölüm satılanları da var)

 

Yani demek istediğim dileyen bu bilgi çöplüğünde kaybolacak ve dileyen gerçeği bulacak ve özgür olacak.bizim gibilerin yapabileceği tek şey gönüllü yardımdır.

astroloji kader değildir potansiyellerin olasılıkların nerede olabileceğini gösteren bir pusuladır. Gezegenlerden önce kişi kuzey ay düğümleri konusunda farkındalık kazanmalıdır.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Dileyen dilediğine inanmakta özgürdür. Burçlar ve burç falları benim için safsatadan ibarettir. Bunu astronomi bilimini bambaşka bir yere koyarak söylüyorum elbette. Bu da benim için iyi bir bilim adamı olan Richard Dawkins'in videosu. Buyrunuz;

 

[video=youtube;CoZ-NRsGWKw]

 

Sadece çarpım tablosunu bilerek matematiği yalanlamaktan farkı yok. Astroloji bilgisi edinip bakın bu bilgiler yanlıştır diyebilen bir insanoğlu yok nedense. Olamaz da zaten.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bir ihtimal kişilii etkiliyor olablir bence.Öyle kadere etki ettiğine asla inanmıyorum.Burada olmamın yegane sebebi gerçekten buna inanan insanların burada emek vererek diğer kaynaklardan daha kaliteli iş çıkardığını görmenin verdiği zevktir.Ama yinede bu batı astrolojisini durdurmuyor çünkü sembolik ele alıyor her şeyi.

 

Benim yazıdan çıkardığım ders bu.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bir ihtimal kişilii etkiliyor olablir bence.Öyle kadere etki ettiğine asla inanmıyorum.Burada olmamın yegane sebebi gerçekten buna inanan insanların burada emek vererek diğer kaynaklardan daha kaliteli iş çıkardığını görmenin verdiği zevktir.Ama yinede bu batı astrolojisini durdurmuyor çünkü sembolik ele alıyor her şeyi.

 

Benim yazıdan çıkardığım ders bu.

 

Az çok doğru anlamışsınız. Aslında kader anlayışının bu kadar astrolojiyle bağdaştırılması bence çok doğru değil. Astroloji koşullar ve durumlar üzerine daha çok yorum getirir. Kader kavramı hakkında iyice bir düşünmek gerekiyor.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

2 kişi var biri 12 agustos da biri 13 ağustosta doğmuş aynı saatte doğmuş olsun biri aldığı etkilere göre biri ölümlü kazada ölür öbürü ölümün kıyısından döner.bir salise fark ile bile doğmumla sonsuz kader ve insan hayatları var.biz insan olarak algılayabildiğimizin sınırları içinde elimizdeki astrolojik verilerle çözümleme ve değerleme yapmaya çalışıyoruz.ve sonsuz insanda yüzde yüzünün tutmasını beklemek saçmalık.asroloji insanın sınırları içinde en iyisini sunmakta insanın sınırlarını aşan hesaplama vb durumlarda mesela bugün araba alıyordum bak tutmadı yalan bu astroloji diye suç atmak çok saçma. olabilen en mümkününü astroloji sunmuş daha da olmuyorsa sorunu astrolojide arayamazsın.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Güzel noktalara değinmişsiniz. Bende astrolojiyi seven ve hala öğrenen birisi olarak kısaca görüşlerimi yazayım. Öncelikle, keşke tek sorun bilgi kirliliği veya şarlatanlar olsa. Bence bundan daha büyük bir sorun var. İnsanlar bilgisiz, ve insanların bilmediğini taşlamaya karşı korkunç bir meyli var. Bir insan astrolojiyi bilmiyor olabilir, merak etmemiş olabilir, bununla bir sorunum yok. Asıl sorun, bilgisi olmadığı halde biliyormuş gibi fikir üretenler. Kişiler bilmedikleri, araştırmadıkları konularda fikirde belirtmemeli diye düşünüyorum. Bilmiyorum demek veya öğrenmek utanılacak bir durum değil. Her kafadan bir ses çıkınca masal kıvamına dönüyor mesele.

 

Astroloji o kadar geniş çaplı bir ilim ki, bir ömür de öğrenmeye çalışsak, ömür yetmez. Bu bir fal değil veya natal haritadan ibaret bir ilim de değil. ''Kova burcu bu aralar sağlığına dikkat etsin'' gibi sığ ve ticari yorumlar zaten hepten yanlış ve astrolojinin doğasına ters. Bununla beraber, insanlar sadece bu tarz magazinsel yorumlardan ibaret sanıyor astrolojiyi. Halbuki bu, buz dağının görünen kısmı bile değil.. ne yazık ki.

 

En önemlisi, bilim ispatlamış/ispatlamamış.. bu kısım şahsen umurumda bile değil. Konu astroloji olunca bilimi umursamıyorum. Ben kişisel olarak gördüklerime inanmayı tercih ediyorum. Tecrübe kelimesi astrolojinin kalbidir ve tecrübe edip doğruluğunu gördükçe zaten dışarıdan gelen yorumlar önemini yitiriyor. İstedikleri kadar yok desinler, ben görüyorum olduğunu. Kişinin kendisi tecrübe etmeli geçerliğini bence. Bu gerçekten bireysel bir deneyim. Bir çok astrolog programlardan hazır buldukları yorumlarla müşterilerine sözde bilgi satıyorlar. Bunlar astrolog mu şimdi? Hani hal böyle güvenilmez bir vaziyette iken, kişisel gözlem ve tecrübenin önemi katbekat artıyor. Maalesef işin erbabını bu alanda bulmak zor. Merakı olan kendi dişiyle tırnağıyla kazıya kazıya öğrenmeye ve bilgiye ulaşmaya çalışmalı.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...