Jump to content

Astrolojide Elementler


Lethal Perfection

Önerilen Mesajlar

Astrolojide gelenekler olarak tanımlanmış dört elementten bahsedilir. Bunlar bildiğiniz üzere Ateş, Su, Hava ve Topraktır. Her element üç nitelikten burç bulundurur ve herhangi bir elementten burç erkek veya dişi yönüne göre zıttında aynı nitelikten kendi cinsiyetinden burçla eşleşir. Örneğin, değişken nitelikli erkek burç olan ikizler değişken burç olan erkek olan yay ile eşleşir.

 

 

Lütfen yazıyı okurken "Aha benim burcum" diye atlamak yerine daha geniş perspektiften yazdıklarımı okuyum. Koç burcundan kasıt 21 Mart - 21 Nisan arası doğumlular değil, doğrudan sizsinizdir. Diğer burçların koç burcuna yaptığı açılar, sizin diğer burçlara karşı yaptığınız açılarınızdır. Umarım ne dediğimi anlamışsınızdır.

 

 

Ateş grubu

Ateş grubunu bir olarak ele alırsak burada kişinin kendisini görürüz.

 

 

Öncü nitelikteki Koç burcu, kişinin kendisini gösterir. Koç burcunun popüler astrolojide bilinen yönleri bencil, savaşçı ve egoist olmasıdır. İnsan aslında en temel halinde, hiçbir ekleme veya çıkarma yapılmazsa, oldukça bencil ve egoisttir. Daima kendi isteklerini düşünür, kendi ihtiyaçlarını karşılar. Kişiliğin bu formunda herhangi bir etik değerden, kuraldan veya uzun vadeli bir hedeften bahsedemeyiz çünkü kişiye herhangi bir şey öğretilmemiştir. Ham olarak kişilik, öylesine yakılmış bir alev kadar tehlikelidir. Koç burcu, kişinin kendisiyle doğrudan iletişim halinde olduğu noktadır.

Burada cevap bulduğu soru "Ben kimim?" idir ve bu sorunun cevabının hayatının her anında kullanabilir.

Sabit nitelikteki Aslan burcu kişinin sosyal olarak yaşadığı ilk kaygıyı simgeler. Aslan burcu bilinen yönleriyle ben sevgisi yüksek ve narsist yönleri kuvvetlidir. Burada ateşin başıboş olmadığını, bir sisteme güç vermek için var olduğu görünür. Kişi, yüksek duygusal zekasını insanlara ruh ve neşe vermek üzere kullanmaktadır. Çünkü kişi, toplum içerisinde bir alana sahip olmak ve kendisini belli etmek istemektedir.

 

 

Kişiliğin bir üst basamağı olan Aslan burcu "Ben ne kadar değerliyim?" sorunun cevabını bulduğu alandır. Koç burcunda karşılanan "Ben kimim?" ihtiyacından sonra Aslan burcunda kişiliğin bir üst basamağına erişilir. Salt var olmak, önemli olsa yeterli değildir ancak var olmazsanız kendinize ait bir değer olmayacağının da göstergesidir.

Değişken nitelikteki Yay burcu ise kişiliğin en üst basamağı olarak bizlik basamağına ulaştığını ve toplumsal kontrolü eline aldığını gösterir. Burada ateş çok daha önemli, çok daha geniş kapsamlı şeyler için ateşlenmektedir ve aşırı yüksek bir potansiyeli temsil eder. Burada benlik için değil, benliğin kabul ettiği doktrinler adına bir savaş vardır. İnsanlara kişiliğin algıladığı doğruyu kabul ettirmek vardır. Burada ilkel bir kişilik tavrından çok gelişmiş bir kişilik tavrı görünür ve insanların pek büyük bir çoğunluğu bu kademeye varmaz, varamaz.

 

 

"Ben kimim?" sorusu, zamanla "Ben ne kadar değerliyim?"e dönüşür ve en sonunda "Benim amacım ne?" olarak anlam kazanır. Kişisel hırslar burada bırakılır ve artık çok daha önemli olan şeylerle ilgilenilmeye başlanılır. Kişi kendisini anlamlandırmak, ufak şeyler yerine büyük ve ses getirecek şeylerle ilgilendirmek ister. Kişiliğin gelebileceği en yüce nokta burasıdır. Ancak kişiliğin en yüksek basamağına tırmanabilmek için kişi var olmalı, kişi kendi değerini idrak etmelidir.

 

 

Hava grubu

Burası antagonist yani anti kişilik noktasıdır. Kişiliğin gelişmesine karşı, kişiliğin zayıf noktalarını oraya çıkararak kişiliğin gelişimi daha sağlam ve sağlıklı gelişmesini sağlar. Satürn, kişiliğin doğru biçim kazandırılmasını gösterdiği için burada güçlüdür.

 

 

Değişken nitelikteki İkizler burcu, Yay burcuna karşı olarak "Ne kadar mantıklı ve sağlıklı düşünüyorsun?" sorusunu gösterir. Yay burcu, sürekli olarak kişiliğe bir anlam kazandırmak adına yüce ve üstün şeylerden bahseder, bunlar üzerinde çalışır. Ancak kibri kendisinin ufak detaylarla uğraşmasına engel olur. İstediği o müthiş ütopyaya ulaşmak için düşüncelerini paylaşabilmesi, insanlara tepeden bakarak elde ettiği teoriyi pratiğe dökmesi gereklidir. İkizler burcunun asıl konusu budur.

 

 

Ancak İkizler, Yay olmadan bir anlam kazanamaz. Yay olmadan ikizler oldukça hedefsiz, amaçsız ve çaresiz. Ona yön verecek ve onu bir davaya adaması için Yay burcuna ihtiyacı vardır. İkizler, arabayı kullanan sürücü ise Yay ona tepeden bakıp talimat verendir. Yani, sonuç olarak karşılıklı bir ihtiyaç ilişkisi vardır.

 

 

Öncü nitelikteki Terazi burcu Koç burcunun karşısına "Ne kadar mantıklı hareket ediyorsun?" sorusu ile gelir. Kişi, Terazi burcu karşısında birebir sosyal ilişkilerinde sınanmaktadır. Koç burcunun bilindik bir başka yönü liderlik hırsıdır. Koç burcu insanları zorla veya değil bir şekilde kontrolü altında tutmak, kendi istediği gibi yönlendirmek ister. Bununla beraber benlik hakkında algısı güçlü olduğu için başkalarının benliklerinin neye ihtiyacı var bir şekilde bilir. Ancak Koç burcunun karşısındaki Terazi, kimliğin başkalarına daha etkili tanıtılması için kişiliğin diğer insanlara karşı saygılı olması gerektiğinin bilincindedir. İnsanın gücü her zaman her şeye yetmez, her ne kadar güçlü olursa olsun kişinin bir şekilde diplomasiyi öğrenmesi gereklidir.

 

 

Terazi doğuştan savaşçı değildir ancak Terazi'nin de istekleri vardır. Güneş'in zayıf düştüğü, kişinin güç ve kudret bakımından oldukça zayıf olduğu bu konumu temsil eden bu konumdan öğrenilmesi gereken şey, diplomasinin de işe yaradığını görebilmektir. Sonuç olarak bir insanın mutlak kudreti olması o insanın istediğini elde edebileceğini göstermez. Aptalca bir sevgi gösterisi bile yenilmez yıkılmaz olan o cani benliği mahvetmeye, yok etmeye yeterlidir. Kişinin hem bu bakımdan daha iradeli olması, hemde o yönden de şansını denemesi gerektiğini öğretir Terazi.

 

Sabit nitelikten Kova ise Aslan burcunun karşısına grupsal olarak sınırlayıcı olmasıyla ön plana çıkar. Kişiliğin ikinci aşamasındaki Aslan, kendi değerini anlayabilmek adına başka insanların alkışlarını, ilgisini bekler. Bu şekilde kendisinin ne kadar değerli olduğunu anlayabilecektir. Benlik algısı oldukça kuvvetlidir ancak başka insanların fikirlerine karşı oldukça hassastır.

 

Kova ise Aslan'ın istediği her neyse maalesef ki vermeyecektir. Kova'nın Aslan'a öğrettiği şey kişinin kendisini daha mantıklı şeylerle değerlendirmesidir. Başlangıçta Satürn'ün toplumsal denetleyici yüzünü temsil eden Kova burcundan Aslan nefret edecek ve onu diğer insanlarla bir araya koymasını anlayamayacaktır. Kova burcuna mensup olan ve grupsal çalışmaları denetleyenler içerisinde bulunduğu bütün grup insanlarına eşit bir mesafeden yaklaştığı için Aslan'ı da kritize etmekten hiç çekinmeyecektir. Sönüklüğü kendisine felsefe edinmiş otorite, karşısında bütün ihtişamını kısıtlayacak ve kendileri gibi onu da sönükleştirmeye çalışacaktır.

 

Su Grubu

 

Ateş grubu bir kişiliğin görünürdeki üç ayrı basamağını temsil ederken Su grubu görünmeyen ve kişilik yükseldikçe onun derine inen gölgesini temsil etmektedir. Kişi pekala var olabilir ve bundan mutluluk duyabilir ancak kişinin görünmeyen bir dünyası vardır. Bu görünmeyen dünya eğer kişiyi yeterince iyi değerlendirebilirse kişiye "Ruh" kazandıracaktır. Her nasıl olursa olsun inkar edemeyeceğimiz, maddi şeylere karşı duyarsız bir yönümüz bulunmaktadır.

 

Öncü gruptaki Yengeç burcu, kişinin derinliklerine giden ilk kapıyı temsil eder. Kişisel ihtiyaçlar ve geçmiş, Yengeç burcunda temsil edilir. Yengeç burcu yetenek bakımından İkizler burcunun çok daha gelişmiş ve daha aşırı bir halidir. İkizler burcunda başlayan iletişim süreci Yengeç burcunda oldukça yakın bir ilişkiye döner.

 

Kişilik psikolojisinin en yüzeysel kapısı olan ve bilinçaltı dediğimiz kişinin farkında olmadığı çöplüğünü temsil eden Yengeç burcunun en temel özelliği içgüdülere göre hareket etmesidir. Tıpkı bir hayvan gibi, düşüncelerini bastırıp tamamen içgüdüye dayalı hareket eder ve bunu "Duygusallık" olarak tanımlar. Duygular aslında kişinin bilinçaltından gelen güçlü sinyallere karşı içgüdüsel tepkiler bütünüdür. Bize kızgınlığı çağrıştıran şeylere karşı öfkeleniriz veya gülmek insanın elinde olmayan bir olgudur.

 

Örneğin, kişinin karnı açsa kişi farkında bile olmadan kendi karın açlığını doyurmak adına farkında bile olmadığı hareketler yapacaktır. Mesela saçma sapan bir yerde bulunan yiyeceği hemen bulacak ve onu yiyecektir. Bunun açıklaması basittir, kişi kazara farkında olmadan bir yerde yiyecek olduğunu görmüştür ve karnı acıktığı zaman bilinçaltından gelen "Bakın orada yemek var." sinyalini almaktadır.

 

Ve elbette es geçilmemesi gereken konu kişinin ihtiyaçlarıdır. Yengeç burcunun temsil ettiği ihtiyaçlar arasında maddi ihtiyaçlar olduğu gibi manevi ihtiyaçlarda vardır. Manevi ihtiyaçlar kişinin "Bir şeyler eksik" hissinden kaynaklıdır. Örneğin çocukluğunda beraber olduğu, oldukça yakın olduğu arkadaşına Yengeç o kadar çok alışmıştır ki arkadaşı başka bir şehire gittiği zaman birden ne yapacağını bilemez. Annelik hissi, 9 ay 10 gün beraber bir bedende olduğu çocuğuna aşırısıyla alışmış olmaktan kaynaklıdır.

 

Sabit nitelikte Akrep burcu ise daha derin bir psikolojiyi temsil eder. Kişinin Koçta yaşadığı varlık hissi Yengeç ile sağlama alındıktan sonra ikinci kademeyi temsil eden Aslan'ın başarılı olduklarını Akrep ile koruma altına alır. Akrep burcu yoğun bir istek ve arzu üzerine kuruludur. Herhangi bir şeyi tam bir takıntı ile istemek, ona erişmek için elinden geleni yapmak Akrep burcunun en temel olayıdır. Akrep resmen arzulamayı arzulamaktadır ve arzusu hiç sönmeyecektir. Aslan'ın farkında olmadığı, oldukça kompleks yapısının altında derin bir arzu vardır. Bu farkında olmadığı arzu bilinç içerisinde kendisini "Sürekli değerli kalmak" olarak yer alır. Zira ki sürekli değerli kalan sürekli arzulanan anlamına gelmektedir.

 

Değişken nitelikli olan Balık ise Yay'ın gölgesidir. Yay'ın kendisi gibi Jüpiteryen gölgesinde aslında derin bir suçluluk duygusu, insanlığa yararlı olma isteği ve kişinin kendisini feda etmesi yatmaktadır. Düşünsenize, dinlerle uğraşıyorsunuz ve insanları doğru olduğuna inandığınız yola yönlendiriyorsunuz. Bunu yapmanız için sahip olduğunuz psikoloji derin bir kibirden gelmektedir. "Ben bir peygamberim ve insanlara yardım etmeliyim!" Kişi kendisine verildiğine inandığı aşırı üstün özelliklerin sonucunda sapma sapan bir noktaya geldiğini gördüğü zaman kişi kendisini suçlu ve başarısız hissedecektir.

 

Yay kibirlidir ve düz mantığa göre gölgesi Balıkta kibirin gölgesidir. Yanlış mıyım?

 

Toprak grubu

 

Toprak grubu bizim kendi içimizde yer alan kompleks yapının düşmanıdır. Bizim ihtiyaçlarımızı görmezden gelir ve oldukça cani bir biçimde ihtiyaçlarımıza engel olmak üzere uğraşır. Tıpkı bilinçsel düzeyde hava grubunun antagonist olması gibi bilinçaltı düzeyinde de toprak grubu bizim antagonistimizdir.

 

Sabit nitelikte olan Boğa burcu, kişinin sahip olduğu mal varlığını ve tembelliği göstermektedir. Akrep burcu arzular, ister ve daha fazla ister ancak kişi arzularının hepsini gerçekleştiremez. Asla durmayı ve geri gitmeyi kabul etmeyen Akrep'in karşısında Boğa "He yavrum he... İste sen... Elindekinin değerinin asla bilme sen." diye alaycı bir tavırda durmaktadır. Boğa'nın yöneticisi Dünyadır. Dünya ise astrolojide kişinin içerisinde bulunduğu koşulları gösterir. Satürn kadar sınırlayıcı ve bilinçli değildir, istek dışı oluşmuş olan kısıtlamaları temsil eder içimizde bulunduğumuz Dünya.

 

Bu arada Boğa burcundan bahsederken es geçmek istemedim. Sieg Heil! Boğa burcu içerisinde oldukça yetenekli liderler çıktığını görürüz. Belki Adolf Hitler gibi bir kısmı oldukça psikopatça olarak değerlendirilmektedir ancak başarılı olduğu gerçeğini değiştirmez. Bu başarının nereden geldiğini sevgili dostunuz Lethal size açıklayabilir, Boğa burcu elde olan ancak fazla getirisi fazla görünmediği için es geçilen fırsatların farkında olduğu için imkansız gibi görünen her şeyi kısa sürede başarabilir. Onlar sadece paraya değil başarıya giden yolu da iyi görürler.

 

Değişken nitelikte olan başak burcu ise balık burcunun karşısındaki mantığı temsil etmektedir. Başak burcunun temsil ettiği hastalıklar obsesif kompulsiflikten çok daha fazlasıdır. Balık'ın muhteşem ütopya için kendisini feda etmesinin karşısında Başak'ın bencilliği dur demektedir. Yay'ın gözünü karartan olay burada yatar. Kendisi gölgesi ve gölgesinin antisinin arasında kalmıştır. Her ne kadar kendisine suçluluk psikolojisi aşısı yapılmış olsa da kendisi toplum hiyerarşisinde üst tabakaya yerleşerek başkalarının kendisini kurban etmesini ister. Çünkü kendisi hem kendi kibrinden kaynaklı olarak kendinden çok daha önemsiz olan insanların kendisini kurban etmesini istemekte hemde kendisini bir takım oluşumların lideri olarak gördüğü için kendisinin korunması gerektiğine karar vermektedir.

 

Koç meydanda savaşır, Aslan meydandakilere moral kaynağı olur, Yay ise savaşı yönetir. Koç-Aslan arasında bir hiyerarşi yoktur ancak Koç-Aslan ile Yay arasında ciddi bir rütbe farkı bulunmaktadır. Yay rütbeyi sever, insanlara tepeden bakmak daha rahat teori üretmesine yardımcı olmaktadır.

 

Başak burcunun hiyerarşisiyi temsil ettiğini söylememe gerek yok sanırsam.

 

Son olarak, öncü nitelikteki Oğlak ise toplumsal saygınlıkla ön plana çıkar. Yengeç'in acil olduğunu düşündüğü ihtiyaçlarına göğüs gerer ve onları maskelemeye çalışır. Çünkü zayıf olmak ve bilinçaltından geldiği gibi hareket etmek profesyonellere yakışan bir hareket değildir. Sonuç olarak Oğlak mutluluklar diyarından dünyaya paraşütle inmemiştir, geçmişteki acıların intikamını çok daha mantıklı bir şekilde almak ve geçmişin değil o anın önemli olduğunu vurgulayabilmek adına saygınlık ve güç elde etmek için çabalar.

 

Oğlak, kişinin yani koçun en ciddi korkularını temsil eder. Ayıplanma, kontrol edilme, aşağılanma... Oğlak bunlarla karşılaşmaktansa kendisine dur demeyi tercih eder. Yengeç gibi kaçıp gitmektense hiç durmaksızın etkili bir yöntemle yükselmeyi tercih eder.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Güzel bir yazı olmuş dostum . Benimde kısa olsa da eklemek istediğim şeyler var . Eskiler mutluluğun ve Yaşama tapınma ayinimiz olarak nitelendirilen hazzın ; Dört elementin armonisine ve bunların birbirlerine dönüşüm ilkesinin ölçütüne bağlı olduğunu söylemişlerdir . Hipokratın tıp kuramlarından tut da , Aristotalesin varlık felsefesine kadar . Ateş ek yüksek uyarıcılığa ve yoğunluğa sahiptir . Majikal anlamda enerjiyi defetme ve açığa çıkarma ritüellerinde oldukça kullanılınır . Toprak ise varoluşun merkezine yerleştirilmiş olan bir elementtir . Doğasında durgunluk vardır ve diğer şeyler ne kadar uzakta olursa olsunlar ona yönelirler . İhtiyaçlara düşman olarak gözükmesindeki nedeni ; En üst yoğunluğa sahip olan elementlerin kendi yıkıcılığından kurtulmaları için bir durgunluğa ihtiyaç duymalarıdır .Deniz seviyesi o yüzden toprağın altındadır . Her insanın öfkelendiğinde ve bunu belirttiğinde eğer bir muhalefet ile karşılaşmamışsa rahatladığı görülür . Duyguları rahatlar , su elementi , Zihni tekrardan dinginleştirir , Hava elementi . Ve son olarak bedensel rahatlama gerçekleşir , toprak elementi . Seksten sonraki duygulanım ve zihinsel arınmadan sonra uykumuzun gelmesi gibi bir durgunluğa doğru yol alır elementler hiyeraşisi . Big bang yani büyük patlama ; Kaostan sonraki oluşan düzenin yegane temsilci bu dört elementtir . Ayrı düşünmek , ve birine verilen önemde fazla aşırıya kaçmak hepimiz için bir hata olur ..

 

Gölge yönlerine değinmen güzel . Peygamberlerin elemental tablolarına bakarsak haritalarındaki ateş elementlerinin oldukça düşük olduğunu görürüz . Toprak elementi ekseriyetle daha güçlüdür . Ateş ve toprak aslında ikiside kuru bir doğaya sahiptir . Analiz edici , rezerve yapıcı ve ayırıcı bir niteliğe sahiptirler . Lakin ateş elementinin aktif ilkesini belirli sistemler içerisinde senkronize edebilmek için durgun , steril bir ilkeye daha ihtiyacı vardır . Mesela birinin haritasında yay burcu stelyumu olsun . Bu kişinin öncelikle olumsuz açılara ve toprak elementine ihtiyacı da vardır . Yoksa o aktif ilke kendisini vurur . Böyle bir kişinin hayat sembolü de ; Yıkılan kule olur . Ve toprakla kaynaşamamanın acısını ölümle toprak olarak öder .

 

Astrolojiden biraz uzaklaşmıştım, yazıların beni tekrardan düşündürüyor . Benim seviyemde ilgi gösteren ve yazılarından yeni birşeyler öğrenebildiğim , görebildiğim bir yoldaş görmek haz verici . :)

 

Astral planda , suptil düzeyde ve spatyom hayatında ; Çoğu kişinin cennet veyahut cehennem olarak düşündüğü alemlerde ; Varoluşun merkezine konulmuş olan elementin kesinlikle hava elementi olduğunu düşünüyorum . Ateş ve toprak arasındaki elementin merkeze konulması . Çoğu proje ve arzunun gerçekleştirilmesini kolaylaştırır , Ay zamanda imajinasyon ve kinetik yetenekleri . Tanrıların habercisi hermesin yani merkürün elementi . :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Çok güzel anlatmışsınız. Bu yazıdan da anlaşılacağı gibi ateş grubu Şeytan'ı, toprak grubu İnsan'ı, hava grubu melekleri, su grubu da Havva'yı yani kadını ve duygusallığı sembolize eder. Toprak grubu azimli, sabırlı, itaatkar, maddeye ve güce bağımlıyken Ateş elementiyse dönüştürür ve farklılaştırır. Tarihte radikal değişimler yapan liderlerde ateş grubundan burçlar, özellikle yay burcu baskındır. Ateş grubu burçları da Şeytan gibi bilge ve gururludur. Hava elementi baskın olan insanlar melekler gibi yardımsever, iyi iletişimci, hızlı düşünen ve bağımsız kişilerdir. Ateş maddeyi dönüştürürken su elementi bulunduğu ortama uyum sağlar ve onun şeklini alır. Adem topraktan yaratıldıktan sonra suyla, yani duygularla şekillendirilmiştir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Çok güzel anlatmışsınız. Bu yazıdan da anlaşılacağı gibi ateş grubu Şeytan'ı, toprak grubu İnsan'ı, hava grubu melekleri, su grubu da Havva'yı yani kadını ve duygusallığı sembolize eder. Toprak grubu azimli, sabırlı, itaatkar, maddeye ve güce bağımlıyken Ateş elementiyse dönüştürür ve farklılaştırır. Tarihte radikal değişimler yapan liderlerde ateş grubundan burçlar, özellikle yay burcu baskındır. Ateş grubu burçları da Şeytan gibi bilge ve gururludur. Hava elementi baskın olan insanlar melekler gibi yardımsever, iyi iletişimci, hızlı düşünen ve bağımsız kişilerdir. Ateş maddeyi dönüştürürken su elementi bulunduğu ortama uyum sağlar ve onun şeklini alır. Adem topraktan yaratıldıktan sonra suyla, yani duygularla şekillendirilmiştir.

 

Bunlar çok basit genellemelerdir kusura bakmayın ,ateş elementi şeytanı temsil eder gibi . Kadim ezoterik astroloji felsefesinde ; Üzerinde çok düşünmeniz gereken bakış açıları ve holistik bir tutum söz konusu ..

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bunlar çok basit genellemelerdir kusura bakmayın ,ateş elementi şeytanı temsil eder gibi . Kadim ezoterik astroloji felsefesinde ; Üzerinde çok düşünmeniz gereken bakış açıları ve holistik bir tutum söz konusu ..

Eğer tek tek burçlara bakmazsak bu elementlerin baskın olduğu kişiler böyle tipte insanlar oluyor.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Eğer tek tek burçlara bakmazsak bu elementlerin baskın olduğu kişiler böyle tipte insanlar oluyor.

 

O elementlerin doğaları ile , Tam olarak aşırı bir şekilde karakterini bütünleştiren insanlarda görülür bu durum. Eksik Farkındalığın yarattığı bir sapma ve demorilize bir olgu. Kişilik bölünmesi , İçgüdüsel saplantı ve kaygı patolojisinin oluşturabileceği durumlar . İnsanlar süper organizmalardır . Elementler ile karıştırıyorsunuz ...

 

Hz muhammed elementleri dengeli bir haritaya sahipti . Ateş elementi düşüktü ama . O elementin aktif ilkesini marsın konumu ile tedarik etmişti . Herkes zaten eksik olan yönlerinin üzerine gider . Peygamber kibrini başka ilkeler arkasında saklayarak en zayıf olan ilkesini güçlendirdi , dolaylı yoldan . Gölge ve dualite kuramları ..

 

İslamiyet ; Akrep burcu dinidir . Ayrıca tarihte en çok birbirlerine kenetlenmiş ve toplumdan dışlanan dinde museviliktir , O dinde oğlak burcudur . Neyse sanırım bir din tartışmasına dönüşecek bu başlık . Yani demek istediğim İlk yazdığınız paragraf ile düşüncelerim paralel değil ...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

O elementlerin doğaları ile , Tam olarak aşırı bir şekilde karakterini bütünleştiren insanlarda görülür bu durum. Eksik Farkındalığın yarattığı bir sapma ve demorilize bir olgu. Kişilik bölünmesi , İçgüdüsel saplantı ve kaygı patolojisinin oluşturabileceği durumlar . İnsanlar süper organizmalardır . Elementler ile karıştırıyorsunuz ...

 

Hz muhammed elementleri dengeli bir haritaya sahipti . Ateş elementi düşüktü ama . O elementin aktif ilkesini marsın konumu ile tedarik etmişti . Herkes zaten eksik olan yönlerinin üzerine gider . Peygamber kibrini başka ilkeler arkasında saklayarak en zayıf olan ilkesini güçlendirdi , dolaylı yoldan . Gölge ve dualite kuramları ..

 

İslamiyet ; Akrep burcu dinidir . Ayrıca tarihte en çok birbirlerine kenetlenmiş ve toplumdan dışlanan dinde museviliktir , O dinde oğlak burcudur . Neyse sanırım bir din tartışmasına dönüşecek bu başlık . Yani demek istediğim İlk yazdığınız paragraf ile düşüncelerim paralel değil ...

Jung'dan beri bu element analojisi hep kullanılır zaten. İlk kullanan kişi ben değilim. İnsanlar süper organizmalar olduğu için zaten bu analojiler kullanılarak onları anlamaya, sınıflandırmaya çalışıyoruz.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Tartişmaniz oldukça etkileyici olmasına rağmen yine bir şeyi eksik algilamışsınız gibi hissediyorum. Bu konuda geçen elementler kişileri sınıflandırmak amaçlı değil kişinin psikolojisindeki çalışma mekanizmalarını sınıflandırmak amaçlıdır. Birde bu yönden düşünün.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...