Jump to content

İnsan Vücudunun Frekansları


nameste

Önerilen Mesajlar

20. yüzyılda biyolojik frekans alanında bilimsel araştırmalarda önemli sonuçlar alındı.

Dr. Royal Rife, 1920’li senelerin başlarında “frekans jeneratörü”nü geliştirdi. Değişik frekanslarla bazı kanser hücrelerini ve bazı virüsleri tahrip etmeyi başardı.

Dr.Robert O. Becker, The Body Electric (Beden Elektriği) adlı kitabında, insan sağlığı teşhisinde beden elektriğinden söz etmiş ve hastalıkların tespitinde elektrik frekanslarının önemine dikkat çekmişti.

Radyoyu ve alternative elektriği icat eden ünlü bilim adamı Nicola Tesla ise, maruz kaldığımız elektromanyetik dalga kirliliğinden korunduğumuzda, hastalıklara karşı insanın daha dayanıklı olabileceği konusunda çalışmalar yaptı.

Diğer çarpıcı bir durum da 1992 yılında Bruce Taino tarafından icat edilen dünyanın ilk “biyolojik frekans monitörüdür.”

Bruce Taino (1944-2009) Amerika’da Washington eyaleti, Cheny’deki Eastern State Üniversitesi’nin bağımsız Taino Technology bölümünde yaptığı araştırmalar sonucunda icat ettiği frekans monitörü ile sağlıklı insanların gün içindeki ortalama beden frekanslarını ölçümlemeyi başardı.

Taino klinik çalışmaları sonucunda sağlıklı bir insanın gündüz frekansının 62-72 Mhz olduğunu tespit etti.

Bir digger tespiti ise frekans düşüşlerinin kişinin bağışıklık sistemini olumsuz olarak etkilediği yönündeydi.

 

Taino’nın ulaştığı bazı ilginç bulguları şöyle sıralayabiliriz;

Deha beyni 80-82 Mhz

Beynin ortalama frekansı 72-90 Mhz

Normal beyin 72 Mhz

İnsan bedeni (boyun üstü) 72-78 Mhz

İnsan bedeni (boyun altı) 60-68 Mhz

Tiroid ve Paratiroid (bezeleri) 62-68 Mhz

Timuz bezi 65-68 Mhz

Kalp 67-70 Mhz

Akciğerler 58-65 Mhz

Pankreas 60-80 Mhz

Kemik frekansı 38-43 Mhz

Ruhsal frekanslar 92-360 Mhz

Soğuk algınlığı ve grip 57-60 Mhz

Hastalık başlangıcı 58 Mhz

Candi’ da (mantar enfeksiyonu) büyümesi 55 Mhz

Epstein Bar virüsü (öpücük hastalığı) 52 Mhz

Kanser başlangıcı 42 Mhz

Ölümün başlangıcı 25 Mhz

 

GIDALAR

 

Taze gıdalar 20-27 Mhz

Yemeklere tat vermek için kullanılan bitkiler 20-27 Mhz

Kuru gıdalar 15-22 Mhz

Taze bitkiler 20-27 Mhz

Konserve gıdalar (en çok yediğimiz) 0 Mhz

Gül yağı 320 Mhz

Dr. Royal Rife’ a gore her hastalığın bir frekansı vardır.

Belli frekansların hastalık gelişimini engelleyebildiğini ve bazı frekansların mevcut frekansları olumsuz etkilediğini açıklamıştır.

Nikola Tesla, frekanslar konusunda yaptığı bilimsel araştırmalarla, yediğimiz, içtiğimiz maddelerin, soluduğumuz kirli havanın bedensel frekanslara negative etkilerine ilişkin önemkli açıklamalar getirmiştir.

Örneğin, işlenmiş, conserve, kutulanmış besinler sıfır frekansa sahiptir.

Kurutulmuş bitkiler 12-22 Mhz, taze bitkiler ise 20-27 Mhz civarındadır.

Esansiyel yağlar (vücutta sentezlenemeyen) 52 Mhz’den başlayarak gül yağında 320 Mhz’e kadar ulaşır.

Klinik araştırmlar, sağıltımsal kalitedeki esansiyel yağların içinde hastalık, bakteri, virüs, mantar vs’nin yaşamadığı nedenle, doğal maddeler içinde bilinen en yüksek frekansa sahip olduklarını göstermektedir.

Her esansiyel yağ ayrı bir frekansa sahiptir, bu nedenle biyolojik rezonans terapilerinde, değişik esansiyel yağların frekanslarının, hastalığın frekanslarıyla harmonize olması sağlanır ve sorun tedavi edilir.

 

Kaynak

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bunların ölçümlerinin yapıldığını düşünüyorum fakat sonuçlara ulaşmamız pek zor sanırım. Mutlaka deney malzemesi olmuştur meditasyon halindeki frekanslar yahut günlük işler sırasında bulunduğumuz frekans boyları lakin dediğim gibi, bu deneylerin sonuçlarını bilemiyorum. Ben de merak ediyorum.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Güzel bir konu açmışsınız insanın frekans seviyesini yükseltebilen bir cihaz yapılacakmı acaba bende bunu merak ediyorum.

Mesela ms 2150 kitabında insanın beden içerisindeyken tanrı ile bütünleşmesini sağlayan bir tını bir ses veren bir cihaz vardır yanlış hatırlamıyorsam.

Bu tanrı ile bütünleşme insanlara yeni yetenekler kazandırıyor. Telepati,durugörü.telekinezi vs.

Tanrı ile ancak öldükten sonra bütünleşebiliyoruz. Ancak bunu beden içindeyken yapabilmemizin tek yolu freaknsımızı yükseltmek.

Bunun şu andaki tek yoluda meditasyon gibi duruyor.

Acaba insanın frekansını yükseltmek adına çalışma yapmış ve bunu türkçe bir kaynak olarak okuyabileceğimiz bir kaynak varmı ?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Benim en merak ettiğim mesela frekans yükseldi diyelim kalıcımı oluyor yani meditasyonla artırdğımızda kalıcımı yoksa geçicimi?

Etkileşim ve uyum hiçbir zaman sabit kalmaz.Tercihlerine göre artış veya azalış gösterir.Bu artış ve azalışa göre de mana değişmeye başlar.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...