Jump to content

Çıkarcı İyilik


nameste

Önerilen Mesajlar

İnsan, özünde saldırgan, faydacı ve sadece kar gütmeye-zevk tatminleri amacı taşır. Fakat bu öz mekanizma, insanın gruplaşma-sosyal olma zorunluluğu gibi özelliği ile birleşince, kişinin kendine uyguladığı bir ihtiraslara ulaşma yöntemini baskılaması meydana gelir ve ilkel olan(sosyal öğelerden dışlanma gibi tepkiler görebilecek, aforoza neden olacak davranışlar) davranışları, gruba-sürüye-toplumsala en uygun şekle bürünür. Burada sosyal bir yaşam süren saldırgan-faydacı ve doyum arayan canavarlarımız, grup içerisinde suni izlenimlere bürünmüş bir özgecilik ile ettiği yardımlarla bir başka canavarları doyurma yoluyla kendi doyumuna da erişim yolu açar. Bu iyiliktir, saldırganlık ve doyum arayışı bireyi "iyi" birine çevirir. İnsanın özünde de saldırgan bir iyilik bulunur.

 

- nameste

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sosyalleşme ve gruplaşma, ilkel saldırganlığın yalancı budanmasını gerektirir. Saldırgan iyiliğin özüne bakıldığında sadece saldırganlık kısmı esas fonksiyonel tarafıdır, iyilik tarafı ise kişinin ilerideki uyum sağlamaktan doğan gizli çıkarsal edinimlere hazırlanması için iyi bir adaptasyon maskesidir. Genel olarak katılıyorum yazına.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Mevcut popüler akımdaki ideolojik vahşi bireylerin yücelmiş benliğinin nedeni, omnipotent düşünme mekanizmaları ve geçmişteki güçsüzlüklerinden yaşanan talihsiz hadiseleri ataerk perspektif ile yorumlamalarıdır.

 

Sizi seven çıkarcılardan da, size saygı duyan korkaklardan da, yardımsever görünümdeki özgecilerden de kesip atıp kurtarın kendinizi. Aksi halde yalnızca sürünün prensiplerinin bina ettiği bir figürü canlandırmaktan ibaret bir hayat yaşarsınız.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Güzel düşünce . Freudçu ekol ile paralel olan bir oportünistlik değerlendirmesi olmuş bu . :)

 

Freud sanat ve sanatçılar hakkında adlı kitabında : Dostonun ; karamazof kardeşler adlı kitabındaki baş karakter olan caniye karşı duyduğu aşırı sempatiyi konu alır .

 

Cani dostoyevski için normalde başkalarının taşıyacağı suçu kendisi yüklenmiş bir kurtarıcı gibidir . O cinayeti işledikten sonra artık başkalarının aynı eylemi işlemesine gerek kalmaz . bundan böyle yapılacak olan caniye teşekkür etmektir . Çünkü cani öldürmese bizzat öldürme eylemini kendi gerçekleştirmek durumunda kalacaktı . Dostonun caniye duyduğu minnettarlık salt anlamda iyi yüreklilikten kaynaklanmıyor . Cinayete yönelik içtepi üzerinde kurulmuş bir özdeşleşmeye ve yerinden kaydırılmış narsizme dayanıyor . Psikolojideki yansıtma kuramı temeldir bu teorilerde ...

 

İyilik olarak adlandırılan eylemlerin arkasında gerçekten ; yerinden kaydırılmış bir narsizm bulunur .Cinayete veyahut ölümsüzlük içgüdüsünü yüceltmeye yönelik bir içtepiden kaynaklanan bir özdeşleştirme de bulunur aynı zamanda . Kurban-Kurtarıcı spektrumundaki ilişki , Özgecil ve içgüdüsel olan bir boşalım , Falan vesayre .

 

Şu yaşadığımız hayatta en çok ; Yaşlılara , çocuklara ve talihsiz durumda olanlara yardım ederiz içgüdüsel olarak . Çünkü bir üst boyutta olmanın zevkini tadar , O insanlar bizim kaygılarımızı ve korkularımızı bizim yerimize kendi üzerlerinde taşıdıkları için minnettarlık hissederiz ...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...