Jump to content

Önerilen Mesajlar

Badem Sütü

 

Malzemeler:

 

1 bardak çiğ badem

1 litre su 

1 tatlı kaşığı bal (tercihe bağlı)

1 çay kaşığı tarçın  (tercihe bağlı)

 

Bademleri 8 saat suda bekletin.

Sudan çıkardığınız bademleri durulayın ve 250 ml. su ile birlikte bir dakika boyunca blendırdan geçirin.

750 ml. daha su ekleyin ve 1 dakika kadar daha blendırdan geçirin.

Sütü ince bir kevgir ya da tülbentten geçirin.

 

Püf Noktası:

Bademleri geçireceğiniz güçlü bir blendır olmalı. Yoksa bademler iyi parçalanmaz.

Kevgirde kalan badem ezmesini kurabiye ya da kek yapımında kullanabilirsiniz. 

 

Alıntıdır.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Badem Sütü

 

Malzemeler:

 

1 bardak çiğ badem

1 litre su

1 tatlı kaşığı bal (tercihe bağlı)

1 çay kaşığı tarçın (tercihe bağlı)

 

Bademleri 8 saat suda bekletin.

Sudan çıkardığınız bademleri durulayın ve 250 ml. su ile birlikte bir dakika boyunca blendırdan geçirin.

750 ml. daha su ekleyin ve 1 dakika kadar daha blendırdan geçirin.

Sütü ince bir kevgir ya da tülbentten geçirin.

 

Püf Noktası:

Bademleri geçireceğiniz güçlü bir blendır olmalı. Yoksa bademler iyi parçalanmaz.

Kevgirde kalan badem ezmesini kurabiye ya da kek yapımında kullanabilirsiniz.

 

Alıntıdır.

 

balı çıkarmak lazım bal olmaz :) ama onun yerine mahlep veya vanilya çubuğu eklenebilir gayette lezzetli olur :thumbsup:

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Vegan insanların B12 açısından güçsüz düşeceğine ilişkin bir sürü yazı okudum ve bunun aslında genellikle kişiden kişiye değişen bir durum olduğunu öğrendim. Ama yine de hazır içiyorken şuraya not düşmeden geçmeyeyim dedim;

 

B12 konusunda en zengin içeceklerden biri Boza! Bolca tüketiniz :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Vegan insanların B12 açısından güçsüz düşeceğine ilişkin bir sürü yazı okudum ve bunun aslında genellikle kişiden kişiye değişen bir durum olduğunu öğrendim. Ama yine de hazır içiyorken şuraya not düşmeden geçmeyeyim dedim;

 

B12 konusunda en zengin içeceklerden biri Boza! Bolca tüketiniz :)

Dr Kınıkoğlu veganların diğer insanlara göre %1 daha fazla B12 eksikliği çektiğinden bahsetmişti. Ama ilaç firmalarının durumu çok abarttığını söylüyor. 10 yıl önce B12 eksikliği çeken bir hastaya rastlamış ama onun dışında hiç B12 eksikliği çeken bir hastası olmamış.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Vegan (Vejetaryen) Lazanya

 

Tarifin aslı vejetaryen olmasına rağmen-başlığın veganları ilgilendirmesi sebebiyle-vejetaryen versiyonunun malzemelerini parantez içinde ve kırmızı olarak belirteceğim.

 

Malzemeler

1 Paket Lazanya

Üzeri için badem sütünden arda kalan kurutulmuş posa (150 Gram rendelenmiş taze kaşar)

Mantarlı Bolonez Sos:

2 Adet tavla zarı büyüklüğünde doğranmış soğan

1 Adet tavla zarı büyüklüğünde doğranmış havuç

1 Dal tavla zarı büyüklüğünde doğranmış kereviz sapı

400 Gram tavla zarı büyüklüğünde doğranmış kültür mantarı

1 Litre Domates sosu-yoksa 1 litre gelecek şekilde robotta iyice çekilmiş domates

1 çay kaşığı kuru fesleğen

2 Çorba kaşığı salça

8 Çorba kaşığı zeytinyağ

Tuz, Karabiber-Karabiberin bolca olması oldukça önemli, çünkü bence bu sosa karakteristik lezzetini veren en önemli şey

 

Beşamel Sos:

100 Gram un

75 Gram zeytinyağ (100 Gram tereyağı)

1 Litre Badem Sütü (İnek sütü)

Muskat rendesi ve tuz

 

Bolonez Sos Hazırlama:

Soğan, havuç ve kereviz sapını zeytinyağında kavurun. Soğan pişince mantarı ekleyip karıştırın. Mantar suyunu çekince

domates suyu, fesleğen, tuz ve bolca karabiberi ekleyin. Sos kaynamaya başlayınca sıcak suda eritilmiş salçayı ekleyerek

orta ateşte 30 dakika kapağı kapalı bir şekilde pişirin. Her 10 dakikada bir karıştırmayın unutmayın.

 

Beşamel Sos Hazırlama:

Zeytinyağını kızdırın (tereyağını eritin).Yavaş yavaş un ekleyerek karıştırın. Krema kıvamına gelince ılık badem sütünü (inek sütünü)ekleyin. Daha sonra muskat rendesi ve tuzu ekleyerek 2-3 dakika pişirin ve ocaktan alın.

 

Lazanyaları ikişer üçer kaynamakta olan içine biraz tuz atılmış suda diri kalacak şekilde haşlayıp, bir kapta hazır bulunduracağınız soğuk suya atıp soğumasını sağladıktan sonra, çok da fazla bekletmeden bir süzgecin üzerine suyunun süzülmesi için koyun. Bu arda lazanyalarınızın tam olarak sığacağı bir borcamın alt ve kenarlarını yağlayın. En alta bir sıra lazanya, üzerini kaplayacak kadar beşamel sosu, onun üzerine de yine üzerini kaplayacak kadar bolonez sosu koyarak malzemeleriniz bitene yada borcamınızın yüksekliğinin bir iki parmak aşağısına kadar-börek yapar gibi-bu işlemi tekrarlayın. Ancak en son katta yalnızca lazanya ve beşamel sos olacak, bolonez sos koymuyoruz. 200 derece ısıtılmış fırına veriyoruz. 25 dakika piştikten sonra fırından çıkarıp üzerine kurutulmuş badem sütü posası (kaşar rendesi) serpiyoruz. Tekrar fırına verip üzeri kızarınca fırından alıyoruz. Bir süre dışarıda bekletip soğumadan servis ediyoruz.

 

Not: Badem sütü tarifi bu başlık altında mevcut. Ancak bal ve tarçın katmıyoruz tabii ki :)

 

Afiyet Olsun :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Dr Kınıkoğlu veganların diğer insanlara göre %1 daha fazla B12 eksikliği çektiğinden bahsetmişti. Ama ilaç firmalarının durumu çok abarttığını söylüyor. 10 yıl önce B12 eksikliği çeken bir hastaya rastlamış ama onun dışında hiç B12 eksikliği çeken bir hastası olmamış.

 

Bazı insanlarda vegan, vejetaryen olmasalar da B12 eksikliği var... Bu onların kendi bünyeleriyle ilgili bir şey aslında :) Geçtiğimiz günlerde annem telaşlanmıştı birkaç şey okuyup ona Dr. Kınıkoğlu'nun videosunu göndermiştim içi rahatlasın diye... Yine şekerli şekerli boza içerken kendimi rahatlatayım diye paylaştım bilgiyi :D

 

Bu arada Kızgın Kuzgun lezzetli görünüyor tarif :D Teşekkürler.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bazı insanlarda vegan, vejetaryen olmasalar da B12 eksikliği var... Bu onların kendi bünyeleriyle ilgili bir şey aslında :) Geçtiğimiz günlerde annem telaşlanmıştı birkaç şey okuyup ona Dr. Kınıkoğlu'nun videosunu göndermiştim içi rahatlasın diye... Yine şekerli şekerli boza içerken kendimi rahatlatayım diye paylaştım bilgiyi :D

 

Bu arada Kızgın Kuzgun lezzetli görünüyor tarif :D Teşekkürler.

 

Rica ederim AurorA. Bugün vejetaryen versiyonunu yaptım, müthişti. Şiddetle tavsiye ederim :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Peynirin yerine hiç birşeyi koyamadığım ve vazgeçemediğim için olamıyorum vegan :D önerisi olan var m ?

 

Maalesef peynir işi vegan alternatif konusunda çok sıkıntılı. Yurtdışında bir iki kere marketten vegan peynir almıştım. Paketteki görüntüsü gayet güzeldi ancak daha kestiğim an dokusundan bir gariplik olduğunu anlamıştım. Eriyen tipte bir vegan peynirdi. Ben de tost yaptım. Eridi de gerçekten, ancak tadının peynirle uzaktan yakından alakası yoktu. İnternetten çok araştırdım. Bu konuda en ileri Amerika olmasına ve bir hayli marka olmasına rağmen orada bile tatmin edici çok fazla ticari ürün yok. Yine internette epey bir ev tarifi olmakla birlikte hem kullanılan malzemelerin bazılarının Türkiye'de bulunmaması, hem de onların peynir kullanımı bizden farklı olduğu için şu an için maalesef Türkiye için tatmin edici bir peynir alternatifi yok. Ancak peynire en yakın olarak soya sütünden yoğurt yapıp onu da tülbentle süzerek ve süzme yoğurt (ya da labne) kıvamında bir şey elde edebilirsin. İçine damak zevkine göre tuz ve otlar/baharatlar ekleyip sürülebilir kıvamda bir vegan peynir elde edebilirsin.

 

Bu arada sert tofu bulabilirsen hellim gibi dilimleyip kağıt havlu ile üzerine bastırarak fazla suyunu aldıktan sonra zeytinyağ, tuz ve baharatlarla marine edip hellim gibi ızgara yapabilirsin. Ancak tadı peynirden çok yumurtaya benziyor şimdiden söyleyeyim :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bazı insanlarda vegan, vejetaryen olmasalar da B12 eksikliği var... Bu onların kendi bünyeleriyle ilgili bir şey aslında :) Geçtiğimiz günlerde annem telaşlanmıştı birkaç şey okuyup ona Dr. Kınıkoğlu'nun videosunu göndermiştim içi rahatlasın diye... Yine şekerli şekerli boza içerken kendimi rahatlatayım diye paylaştım bilgiyi :D

 

Bu arada Kızgın Kuzgun lezzetli görünüyor tarif :D Teşekkürler.

Ben de bozacının oralardayken ayaküstü hep boza içiyorum. Çok hoşuma giden bir içecek. Sağlıklı olması da bonus.

 

Maalesef peynir işi vegan alternatif konusunda çok sıkıntılı. Yurtdışında bir iki kere marketten vegan peynir almıştım. Paketteki görüntüsü gayet güzeldi ancak daha kestiğim an dokusundan bir gariplik olduğunu anlamıştım. Eriyen tipte bir vegan peynirdi. Ben de tost yaptım. Eridi de gerçekten, ancak tadının peynirle uzaktan yakından alakası yoktu. İnternetten çok araştırdım. Bu konuda en ileri Amerika olmasına ve bir hayli marka olmasına rağmen orada bile tatmin edici çok fazla ticari ürün yok. Yine internette epey bir ev tarifi olmakla birlikte hem kullanılan malzemelerin bazılarının Türkiye'de bulunmaması, hem de onların peynir kullanımı bizden farklı olduğu için şu an için maalesef Türkiye için tatmin edici bir peynir alternatifi yok. Ancak peynire en yakın olarak soya sütünden yoğurt yapıp onu da tülbentle süzerek ve süzme yoğurt (ya da labne) kıvamında bir şey elde edebilirsin. İçine damak zevkine göre tuz ve otlar/baharatlar ekleyip sürülebilir kıvamda bir vegan peynir elde edebilirsin.

 

Bu arada sert tofu bulabilirsen hellim gibi dilimleyip kağıt havlu ile üzerine bastırarak fazla suyunu aldıktan sonra zeytinyağ, tuz ve baharatlarla marine edip hellim gibi ızgara yapabilirsin. Ancak tadı peynirden çok yumurtaya benziyor şimdiden söyleyeyim :)

Aslında vegan pazar büyüse olmayacak bir şey değil. Mesela Jack Fruit'le yapılan yemekler tavuk tadını aynen veriyormuş. Vegan yumurtanın da çok başarılı olduğunu duydum. Peynir bence bunlara kıyasla daha kolay gibi geliyor ama sütteki kazein insanda bağımlılık yaptığı için daha zor.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bu tarif vegan değil vejetaryan tarifi ama içindeki peyniri koymazsanız vegan yemeğide olabilir bence :D

 

Fırında Ispanak ve Keçi Peynirli Balkabağı Dolması

(2Kişilik)

-1 küçük-orta boy balkabağı dikine kesilmiş ve çekirdekleri kaşıkla temizlenmiş

-4 çorba kaşığı zeytinyağı

-1 avuç dolusu çam fıstığı

-1avuç dolusu kabak çekirdeği

-6 adet yeşil soğan ince kesilmiş

-1 küçük kırmızı biber çekirdekleri temizlenmiş ve ince kesilmiş

-2 büyük diş sarımsak

-Yarım limonun suyu

-İsteğe bağlı olarak karabiber

-istenilen miktara göre tuz

-100 gr keçi peynir dilim dilim kesilmiş

 

Fırını önceden 190c ayarlayıp ısıtıyoruz

Bir fırın tepsisinin içine başkabağını yatırıp iki çorba kaşığı zeytinyağı ile yağlıyoruz.Tuz ve karabiner serpiyoruz ve bir bıçakla etli kısmı kolayca kesilinceye kadar 45 dk - 1 saat arası fırında pişiriyoruz.Piştikten sonra biraz soğmaya bırakın

Bir kaşık yardımıyla etli kısmını kabuğundan çekip çıkarın kabuğu diğer malzemelerle doldurmak üzere temizleyin.Kabuğun etli kıskını küçük küpler halinede kesin.Büyük kızartma tavasında çam fıstıkları ve kabak çekirdeklerini hafiften kahverengiye dönünceye kadar kavurun,daha sonra tavadan alıp bir kenera koyun.Aynı tavaya 2 çorba kaşığı zeytinyağı ekleyin ve yumuşayıncaya kadar yaklaşık 1 dakika yeşil soğanları biberleri sarımsağı hafifçe kavurun ve sonra kavurduğunuz çam fıstıklarını ve kabak çekirdeklerini balkabağı küplerini ve ıspanağı tavaya ekleyin.Üzerine limon suyunu gezdirin,tuz ve biber ekleyin.Balkabağı kabuklarını nubu karışımla doldurun ve tekrar fırın tepsisine yerleştirin.İki balkabağı

karışımının üzerine keçi peynirlerini yerleştirin.Tepsiyi fırına verin ve keçi peyniriyle biraz kahverengileşincrye kadar yaklaşık 15 dk pişirin.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sebze Suyu

 

Vegan veya vejetaryen olduğu için yemeklerinde et suyu kullanamayanlar için güzel bir alternatif.

 

Malzemeler:

2 adet havuç

2 adet kereviz sapı

2 adet soğan

2 adet sap pırasa (hazır pakette satılanlardan- eğer tek tek alacaksanız beyaz kısımları ve yeşil kısımlardan körpe olanları kullanın)

1 baş sarımsak

1 tatlı kaşığı tuz

1 tatlı kaşığı tane karabiber(tane olarak kullanılacak)

1,5 litre içme suyu

2 yemek kaşığı zeytinyağ

 

Hazırlanışı:

 

Sebzelerimizi iyice yıkıyoruz. Kabuklarını kesinlikle soymuyoruz (soğan ve sarımsak da dahil olmak üzere). Havuç, kereviz sapı ve pırasaları kola kapağı büyüklüğünde doğruyoruz. Soğanları kabukları üzerinde kalacak şekilde dörder parçaya ayırıyoruz. Sarımsağı da yine kabuğunu bırakarak enine ikiye bölüyoruz (çiçek gibi görünecek). Malzeme listesindeki bütün malzemeyi yeterli büyüklükte çelik bir tencereye koyup altını harlı ateşte yakıyoruz. Kaynamaya başladığında altını kısıp hafif ateşte 2,5 saat kadar pişiriyoruz. Sonrasında tel süzgeç yardımıyla sebze suyunu başka bir kaba alıyoruz. Sebze suyumuz hazır. Sulu yemeklerde, çorbalarda, pilavlarda rahatlıkla kullanabilirsiniz.

 

Notlar:

 

1- Kalan sebzeleri blender yardımı ile püre haline getirip toprakla karıştırarak bahçedeki bitkilerinize gübre olarak verebilirsiniz. Evdeki bitkilerinize kullanmayın, koku yapar.

2- Sebze olarak sapıyla birlikte yarım demet maydanoz, sapıyla birlikte taze kekik, küçük bir brokoli, lahana vb. sebzeleri de kullanabilirsiniz. Hatta seviyorsanız yine bir parça taze zencefil de ekleyebilirsiniz. Ancak sebze olarak tükettiğimiz, gerçekte meyve olan ürünleri kesinlikle kullanmayın (domates, biber, patlıcan, kabak, vb.).

3- Soğan ve sarımsak kabuklarını soymamamızın nedeni sebze suyumuzda çok gerekli olan tadı ve rengi elde etmektir.

4- Kaynatma sıcaklığı kesinlikle ne çok yüksek, ne de çok düşük olmalı. Yüksek ateşte kaynarsa ihtiyacınız olan tüm koku ve tatlar buhar olur gider. Çok düşük ateşte ise sebzelerin lezzetleri suya yeterince geçmez.

 

Afiyet olsun...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Veganlar hayvanların kullanılarak elde edildiği tüm ürünleri kullanmayı reddederler. Yalnızca et, süt, yumurta değil, aynı zamanda ipek, yün, tüy, deri ve kemikten üretilmiş eşyalar, bal, hayvanlar üzerinde denenmiş tıbbı ve kozmetik ürünler, hayvan kaynaklı gıda takviyeleri gibi. Ne kadar çok ürünün hayvansal kaynaklı olduğuna inanamazsınız. Jelatin kaynaklı yumuşak şekerlemelerde bile hayvansal jelatin kullanılmaktadır. Aslında veganların işi çok zordur. Vejetaryenlerde ise durum biraz karışık. Et haricinde süt ve yumurta tüketmeyen ancak diğer hayvan kaynaklı ürünleri kullananlardan tut, yalnızca süt ürünleri tüketip yumurta tüketmeyenleri gibi varyasyonları mevcut. Aşağıdaki linkler işini görür bence.

 

https://tr.wikipedia.org/wiki/Vejetaryenlik

https://tr.wikipedia.org/wiki/Veganl%C4%B1k

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bazı veganlar bal yiyor. Mesela ben. Et, süt ve yumurta yemiyorum; deri, kürk ve yün de giymiyorum; sirklere gitmiyorum ve hiçbir hayvanı binek olarak kullanmıyorum vs. ama bal ve ipek benim için sorun değil. Birçok vegan arkadaşım tepki gösteriyor ama böceklerin merkezi sinir sistemi olmadığı için acıya duyarlı olmadıklarını düşünüyorum. Ama yine de midye gibi sinir düğümleri olan hayvanları yemiyorum. Acıya refleks olarak tepki verebiliyorlar diye hatırlıyorum ama acıyı hissedip hissetmedikleri kanıtlanamadı sanırım.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Veganlar ve vejetaryen ler kimlerdir sadece et yemeyen kişilermi sosyal düşüncesi nedir? Bilgilendirirmisiniz lütfen.

 

Veganlık, beslenme şeklinden ziyade etik bir duruş. Arkadaşımız yazmış ben şöyle ekleyim; vegan olunca elinden geldiği kadar hayvan sömürüsüne ortak olmamaya çalışıyorsun. Elinden geldiğince diyorum çünkü yüzde yüz vegan olma gibi bir durum söz konusu değil. Bazı naveganlar(vegan olmayan) bu meseleyi veganlara karşı kullanabiliyorlar. Örnek;

 

Navegan; senin tükettiğin domatesin tarlası sürülürken, ilaçlanırken fareler, böcekler, toprakta yaşayan bilumum canlı ölüyor biliyor musun? Bu yüzden sen vegan olamazsın boşuna çabalıyorsun.

 

Vegan; evet bu doğru ama boşuna çabaladığım kısmı yanlış. Senin yediğin hayvanların beslenmesi için sürülen tarlalar ve kıyılan ağaçlar, hayvanlar benimkinden kat kat daha fazla.

 

Aynı argümanı mikroorganizmalar ve bitkiler için de kullanıyorlar. Bu tipler genelde karşılaştığı her farklılığı ezip geçen, sürekli aşağılayan "havucun canı yokmu salakmısın seeeaaan" diyen tipler. Gerçekten bilmeyeren ve öğrenmek için konuşanları ayrı tutuyorum.

 

O yüzden veganlık yüzde yüz hayvan/canlı ölümünü engellemek değildir. Doğaya hayvanlara verilecek zararı en aza indirmektir. En azından bilinçli ve karşısındakini dinleyen, öğrenebilen insanlara bu şekilde tanımlarsak daha faydalı olur.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Keşke canlılar bu kadar acı cekmese, ben elimden geldiğince bu acıyı azalmaya çalışırım. Bir de yün meselesinde hayvanın yününü kesmek yazın onu serinletmez mi, hem hafifler ve keneler parazitlerden kurtulur. Neden yün ürünleri?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Keşke canlılar bu kadar acı cekmese, ben elimden geldiğince bu acıyı azalmaya çalışırım. Bir de yün meselesinde hayvanın yününü kesmek yazın onu serinletmez mi, hem hafifler ve keneler parazitlerden kurtulur. Neden yün ürünleri?

Çiftlik hayvanlarının genetiğiyle çok oynandığı için artık yünlerini kesmek gerekiyor. Ama yün endüstrisinin çok acımasızca yöntemleri var. Bu linkte yöntemler anlatılıyor ama rahatsız edici fotoğraflar olabilir, önceden uyarayım >>> veganist: Yün Endüstrisinin Gerçekleri

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Hayvanların bazı ihtiyaçlarını gidermeleri için insanlara ihtiyaçları olduğu anlayışı çok yaygın. Yünü kesilmezse rahatsız olur, sütü sağılmazsa memesi patlar gibi. Halbuki fabrika üretimi haline gelen, genetiği değiştirilmiş, yapay seçilime uğramış, hormon basılmış hayvanlar için geçerli bunlar. Doğadaki hiç bir hayvanın bize ihtiyacı yok.

Hayvanların tüyleri dönemsel olarak dökülür, yerine yenisi gelir. Hatta bir çok kuş türü bu nedenle farklı mevsimlerde farklı renklere bürünürler.

Süt veren ve yavrusu tarafından(tüm memeli dişiler sadece doğum yapınca süt verir) sütü tüketilmeyen annenin sütü yavaş yavaş kesilir. Süt gelmesini sağlayan şey mekanik olarak emme eylemi ve kimyasal olarak bazı doğal hormonlardır. Ama biz hayvana yapay hormonu basarsak, sürekli sağarsak normalden daha fazla süt üretip sürekli makinelerle sağıldığı için memeleri iltihaplanır. Bu yüzden litre başına sütte belli bir oranda iltihap bulunması normal ve yasaldır.

Yani süt ve yün işleminde ve buna benzer bilumum sömürü işlemlerinde de gerçekleşen hiç bir şey doğal ve hayvanın iyiliği için değildir. Daha fazla süt, daha fazla yün, daha fazla yumurta elde edip doymak bilmeyen insanoğlunu doyurabilmek içindir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bazı veganlar bal yiyor. Mesela ben. Et, süt ve yumurta yemiyorum; deri, kürk ve yün de giymiyorum; sirklere gitmiyorum ve hiçbir hayvanı binek olarak kullanmıyorum vs. ama bal ve ipek benim için sorun değil. Birçok vegan arkadaşım tepki gösteriyor ama böceklerin merkezi sinir sistemi olmadığı için acıya duyarlı olmadıklarını düşünüyorum. Ama yine de midye gibi sinir düğümleri olan hayvanları yemiyorum. Acıya refleks olarak tepki verebiliyorlar diye hatırlıyorum ama acıyı hissedip hissetmedikleri kanıtlanamadı sanırım.

Aslında bal neden yenmediğini anlayamadım.Diğer yöntemlerde hayvanlar acı çekiyor ama arıcılıkta hayvana işkence edildiğii pek duymadım.Bal yiyeilen veganlara bir tavsiye,paraya kıyıp üretildiği yerden doğal bal alın.Gerçekten leziz:D

 

Bu arada tarifi düzenleyeceğim arkadaşlar.Kusruma bakmayın:rolleyes:

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Aslında bal neden yenmediğini anlayamadım.Diğer yöntemlerde hayvanlar acı çekiyor ama arıcılıkta hayvana işkence edildiğii pek duymadım.Bal yiyeilen veganlara bir tavsiye,paraya kıyıp üretildiği yerden doğal bal alın.Gerçekten leziz:D

 

Bu arada tarifi düzenleyeceğim arkadaşlar.Kusruma bakmayın:rolleyes:

 

Sevgili DenizFeneri,

 

Bir arı hayatı boyunca bir tatlı kaşığı kadar bal üretebilir. Ürettiği bu bal da kovanında besin olarak tüketilmek içindir. Veganlığın felsefesinde yalnızca hayvanlarını canına kastetmek değil, aynı zamanda onlara ait her türlü ürün ve özgürlüğün de ellerinden alınmasını da kapsamaktadır. Yani insan hayatından örnek vermek gerekirse, nasıl bir insanın canına, malına, özgürlüklerine kast edemezseniz, aynı şekilde hayvanlara da bu şekilde davranmanız gerekir. Sirkte hayvan çalıştırmak da, eğlence veya ihtiyaç için hayvan kullanımı da aynı mantıkla veganlara göre yanlıştır. Veganlık acı çekmeden ziyade, hayvanların her türlü kullanımına (kendi deyimleri ile istismarına) karşıdır...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sevgili DenizFeneri,

 

Bir arı hayatı boyunca bir tatlı kaşığı kadar bal üretebilir. Ürettiği bu bal da kovanında besin olarak tüketilmek içindir. Veganlığın felsefesinde yalnızca hayvanlarını canına kastetmek değil, aynı zamanda onlara ait her türlü ürün ve özgürlüğün de ellerinden alınmasını da kapsamaktadır. Yani insan hayatından örnek vermek gerekirse, nasıl bir insanın canına, malına, özgürlüklerine kast edemezseniz, aynı şekilde hayvanlara da bu şekilde davranmanız gerekir. Sirkte hayvan çalıştırmak da, eğlence veya ihtiyaç için hayvan kullanımı da aynı mantıkla veganlara göre yanlıştır. Veganlık acı çekmeden ziyade, hayvanların her türlü kullanımına (kendi deyimleri ile istismarına) karşıdır...

Veganlığın vejatarenliğin felsefesi doğayı korumak,saygı duyuyorum buna.Ayrıca hayatınızın her alanında köklü bir değişim gerçekleştirmekte zor bir iştir.Verdiğiniz bilgiler için teşekkürler.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...