Carl Gustav Jung - Psikolojik Tipler

Jung, hayata karşı iki değişik yaklaşım biçimini, tipik olarak tanımlanabilecek kadar belirgin ve yaygın olan çevre koşullarına karşı iki değişik tepki biçimini içe dönük ve dışa dönük şeklinde ayırarak iki farklı insan tipinden bahsetmektedir. Ona göre içe dönük insan tipi önlerine çıkan herhangi bir duruma tepki gösterme anında ilk olarak sessizce "hayır" dercesine geri çekilirler ve ancak ondan sonra tepki gösterebilirler. Dışa dönük insan tipi ise aksine anında tepki göstererek ileri çıkarlar ve davranışlarının açıkça doğru olduğundan emin görünürler. İçe dönük insan nesnelere karşı belirli bir olumsuz ilişki ile karakterize olmuştur. Dışa dönük insan tipi ise olumlu bir ilişkiyle...

Dışa dönük tipin davranışının özellikleri libidonun dışarıya doğru akışı, olaylara, insanlara ve nesnelere karşı ilgi ve onlarla bir ilişki içine girmek ve onlara karşı bağlılıktır. Bu tip dış faktörler tarafından harekete geçirilir ve çevresinden etkilenir. Sosyal bir tiptir ve yabancısı olduğu çevrelerde de güvende hisseder. Çevresiyle ters düştüğünde bile çevresine bağlıdır. Çünkü içe dönüğün tersine, kenara çekilmek yerine tartışmayı ve ağız kavgasını tercih eder ya da çevresini kendi kalıplarına göre yeniden düzenler.

İçe Dönük davranış, tam tersine geri çekilmeci bir davranıştır. Libido içeri doğru akar ve kişisel faktörler üzerine yoğunlaşır. Hakim etken 'iç ihtiyaç' etkenidir. İçe dönük tip, insanlara ve nesnelere karşı güvensizdir, sosyal değildir ve düşünmeyi harekete geçmeye tercih eder. Her iki tip de karşıtının olumsuz niteliklerini görür ve küçümser. Bu, sayısız yanlış anlaşılmalara neden olur ve hatta zamanla uzlaşmaz felsefelerin birbiriyle çelişen psikolojilerin, farklı hayat değerleri ve yollarının ortaya çıkmasına neden olmuştur.

Jung, insanları belirli tiplere ayırma çabasında esas olarak bilinç psikolojisini kullanmaktadır. Bir kişi esas olarak dışa dönük ya da içe dönük olarak tanımlandığında bu onun alışılmış bilinçli davranış biçiminin biri ya da öteki olması demektir. Genellikle görülen kişi bir davranış biçimini geliştirmiş ve diğerini bilinçdışı olarak sergilemektedir. Hiç kimse tamamen bi davranış biçimi içinde yaşamaz. Ara sıra zayıf şekilde de olsa bilinçdışı olmuş diğer davranış biçimini sergileyebilir. Dengeli bir davranış biçimi dışa dönüklük ve içe dönüklüğü eşit olarak kapsar.

Normal olarak oldukça sessiz ve çekingen yani içe dönük olan bir insan gerçekten ilgilendiği bir konuda fark edilir bir hareketlilik ve coşku gösterebilir. Yine de çevresiyle bir dışa dönük kadar iyi iletişim kuramaz.

Davranışlardaki farklılaşma genellikle hayatın ilk dönemlerinde başlamaktadır. Aynı ailede hem içe dönük hem de dışa dönük çocuklar bulunabilir. Bir çocukta dışa dönüklüğün ilk işareti çevresine çabuk uyum sağlaması ve eşyalara, özellikle de onlar üzerindeki etkisine olağanüstü dikkat etmesidir. Nesnelere karşı çekingenlik dışa dönük çocukta çok azdır. Onların arasında güvenle dolaşır ve yaşar. Az ihtiyatlı ve korkusuz olduğundan içe dönük çocuktan çok daha hızlı gelişebilir. Bilinmeyen her şey ona çekici gelir. genelde anne babanın ve öğretmenlerin sevgilisi olan çocuk bu tiptedir. Ondan uyumlu olarak bahsedilir ve daha zeki olduğu düşünülür.

Oysa içe dönük çocuk çekingen ve tereddütlü olmasına ve yeniliklerden kaçıp nesnelere karşı ihtiyat ve korkuyla yaklaşmasına, tek başına oynamayı ya da bir tek arkadaşla oynamayı tercih etmesine rağmen içe dönük çocukların zekaları da dışa dönükler kadar normaldir. Nazik ve düşüncelidirler ve genellikle zengin bir hayalgücüne sahiptirler.

Dışa dönük yetişkinler, herkesle ve her şeyle ilgilenebilir, faaldir, dernekleri, kalabalıkları, grupları, partileri sever. Başkalarıyla beraber çalışırken çok başarılıdırlar. Ancak kolaylıkla ve kısa sürede kurdukları ilişkilerin aynı şekilde hızla bozulması da mümkündür. Dışa dönüklerin zaafı yüzeysel olmaları ve iyi bir izlenim yaratmaya bağlı kalma eğilimleridir. Yalnız kalmayı sevmezler ve fazla düşünmezler. Genellikle günün geçerli ahlaki değerlerini ve inançlarını kabullenirler ve verdikleri kararlarda aşağı yukarı bu basmakalıp değerlere uygun davranma eğilimindedirler.

İçe dönük yetişkinler, toplumdan pek hoşlanmazlar ve büyük kalabalıklar içinde kendilerini yalnız ve kaybolmuş hissederler. Duyguludurlar, aptalca görünmekten korkarlar fakat genellikle toplum içinde nasıl davranacaklarını bilemedikleri görülür. Genellikle çok fazla dürüsttürler ve çok titiz biçimde naziktirler. Aşırı vicdan sahibi, kötümser ve eleştirici olma eğilimindedirler. Kolaylıkla yanlış anlaşılırlar. Üstün yönlerini ancak samimi oldukları çevrelerde sergilerler. Enerjilerini başkalarını etkilemek için harcamadıkları ve sosyal faaliyetlerde kullanmadıkları için genellikle olağanüstü bilgi sahibi olurlar ve ortalama standartların üzerinde bazı yetenekler geliştirebilirler. Sakin arkadaş ortamlarında çok etkindirler. Onlar için kendi yargıları genel kabul gören görüşlerden daha önemlidir. Çok popüler bir kitabı okumayı reddeder ve herkesin övdüğü bir şeyi değersiz sayar. Bu kararlarındaki bağımsızlık ve günün şartlarına uymadaki başarısızlık doğru olarak ele alınır ve kullanılırsa değerli olabilir.

Bahsi geçen bu iki tip birbirini hep yanlış anlar. Dışa dönük için içe dönük tip egoist ve sıkıcıdır. içe dönük ise dışa dönük tipin gösterişçi ve sahte tavırlı olduğunu düşünür. Her iki tip için de karşıt tipten biriyle evlenme eğilimi vardır. Her biri diğerinin hayatın kendisi için hoş olmayan yönlerinin üzerinden gelebileceğini düşünür. Her şey çiftlerin kendilerine, hayatın birçok ihtiyaçlarına uyum sağlamak, bir iş kurmak, bir aile kurmak ve güvenli bir mali duruma ulaşmak gibi sorunları esas sorunlar olarak aldıkları sürece iyi gider. Ancak gerçek anlamda anlayış ve daha mükemmel bir hayat arkadaşlığı aradıklarında zorluklarla karşılaşırlar. Çünkü her biri farklı dil konuşmaktadır ve biri için değerli olan şey öteki için değildir. Dolayısıyla ikisi de yanlış anlaşıldıkları duygusuna kapılır ve gerekli sevgi ve anlayışa sahip başka birini aramaya başlayabilirler.

Frida Fordham

Çok güzel bir yazı.

"...Çok popüler bir kitabı okumayı reddeder ve herkesin övdüğü bir şeyi değersiz sayar. Bu kararlarındaki bağımsızlık ve günün şartlarına uymadaki başarısızlık doğru olarak ele alınır ve kullanılırsa değerli olabilir..."

Burayı tam olarak üstüme alındım.

Çok güzel bir yazı.

"...Çok popüler bir kitabı okumayı reddeder ve herkesin övdüğü bir şeyi değersiz sayar. Bu kararlarındaki bağımsızlık ve günün şartlarına uymadaki başarısızlık doğru olarak ele alınır ve kullanılırsa değerli olabilir..."

Burayı tam olarak üstüme alındım.

Tipik bir içe dönüğüm ben de ve aynen popüler kitaplar, filmler vs... Popüler olan hiçbir şeyi popüler olduğu dönemde okuyamam-izleyemem... Ancak unutulduktan sonra

Harry Potter, Yüzüklerin Efendisi, Game of Thrones, Alacakaranlık, vampir temalı kitap serileri... belki harika şeylerdi, ama en fazla göz ucuyla bakmışımıdır bunlara. Tıpkı mağazalarda sabahtan akşama kadar çalan yaz şarkıları gibi.

Tipik bir içe dönüğüm ben de ve aynen popüler kitaplar, filmler vs... Popüler olan hiçbir şeyi popüler olduğu dönemde okuyamam-izleyemem... Ancak unutulduktan sonra

Tipik bir içe dönük olarak altına imzamı atarım, güzel paylaşım.

Baktığımda bende tipik bir dışadönüğüm Özellikle Yabancı olduğu yerde rahat hissetme falan ,İçedönüklerle de paylaştığım birçok şey var sanırım ben kendimi tam çözemeyecem. Bir ilahi yasa şöyle söyler , Herkes kendisinden en uzaktadır .

Benim de dışa dönük unsurları sergilediğim dönemlerim oluyor... Zaten yazıda da saf bir şekilde tek tipe tabi olmanın mümkün olmadığından bahsediliyor

Dışa dönük hareketlerede tam önem vermeyeceksin aslında , Sana ezici ve hükmedici bakışlarını fırlatan içerde özgüvensizliğini saklıyordur , Göğüsünü yumruklayarak kavgaya giren içerde korkağın tekidir , Bir insanı kendi duyguları ve düşünceleri içerisinde yalnız başınayken fizyonomosini izlemek ve gözetlemek lazım ,Konuştukları zaman bir maske takınıyorlar çünkü . Dolayısıyla eski bir özdeyişle Konuşmaki seni görebiliyim . Yüz çehresi kişinin tabiatının dilini konuşur çünkü ..

Her insan iki tipi de başarıyla oynar. Eğer bulundukları konum ve sosyal statü kişiyi anlaşması güç insanlarla karşılaştırıyorsa içe dönük tip olurlar. Kişinin konumu değişir de anlaşabileceği kişilerle karşılaştırırsanız kişi dışa dönüğü oynar. Bu bir kişilik özelliği değil statü.