Jump to content

Hitler yaşıyor olabilir mi?


TaiNTeD_LoVe

Önerilen Mesajlar

Hitler yaşıyor olabilir mi? (Agartha -Şamballa - Aldebaran - Ya Da Taşı - Ağrı Dağı ilişkileri)

 

 

Öncelikle burada paylaştığım bilgiler

netten derlenmiştir ve birçoğu komplo

teorilerine dayanmaktadır bunu

hatırlatayım.

Dünya tarihinin seyrini değiştiren

insanlara bakıldığında (Atatürk, Einstein, Hitler gibi) hemen hemen hepsinin

arkalarında sırlar bırakarak aramızdan

ayrıldıklarını görürüz. Atatürk’ün gizemli olayları hakkında

birçok kitap yazılıp çizilmiştir.

Atatürk’ün hayatını okumuş olanlar,

Atatürk’ün hayatında ufak ayrıntılara

sıkışıp kalmış gizemlerini hemen

görebilirler. Ne ilginçtir ki bu gizemler hep hayatının dönüm noktalarına

rastlamıştır(İlerleyen günlerde bu

konuya eğileceğim.). Yine Einstein’in

yaşamına bakıldığında diğer

insanlardan ve diğer bilim

adamlarından farklı olduğunu rahatlıkla görülmektedir. Atatürk gibi onunda

birçok gizemli olayı mevcuttur.

Bunlardan en çok bilineni ölümünden

kısa bir süre önce kendisine gelen bir

ziyaretçi ile yüksek sesle tartıştığını ve

bu ziyaretçi gittikten sonra fenalaşarak sayıklamaya başladığıdır. Bu tartışmada

Einstein “Allain” ve ziyaretçi de

“Ayneşşeytan” kelimelerini kullanmıştır.

Sonraki sayıklamalarda ise “Aloim,

Durra, Gabbalah” kelimeleri

seçilebilmiştir. Tanıkların ifadeleri doğrultusunda “Gabbalah! Çok acil!

Kahrolsun Aloim, Wanen. Biz Mahşer’in

yedi suvarisiyiz. İkisi, Max, Freud, Velik,

Messing ve ben Ayneşşeytan!” Einsteinin

son sözleri olmuştur. (İlerleyen günlerde

bu konuya da değineceğim.) Ayrıca Atatürk ile Einstein arasındaki mektup

trafiği de kayda değer bir konudur. Asıl konumuz olan Hitler tartışmasız

tarihimizin en büyük kasaplarından ve

yine tartışmasız en gizemli

insanlarından birisidir. Bugün bile Hitler

hakkında birçok tartışma mevcuttur.

Hitlerin tarihteki liderlere bakılarak çok farklı bir lider olduğu söylenilebilir.

Ancak birçok insanlık suçu işleyen,

dengesiz yapısının yanında hiçbir

liderde olmayan çok ilginç özelliklere de

sahipti. Mesela;

1. Hiç bir askeri eğitim almamasına karşın yaptığı savaşların hiçbirini

kaybetmedi. Onu sadece doğal bir güç

yenebildi. (O da Moskova'nın Dondurucu

Soğuğu) Dünyanın en güçlü

ordularından kabul edilen Trocky'nin

Kızıl Ordusunu defalarca bozguna uğrattı. Ruslar; Güçlü Hitler karşısında

yapılan Leningrad ve Stalingrad

Savunmalarını destan olarak

görmektedirler.

2. Birinci Dünya Savaşını kaybeden

Almanya, aynı savaşı kazanan Süper Güç Fransa'yı sadece bir günde işgal etti. Bu

üstün bir güç ister arkadaşlar. Tam bir

örnek olmasa da Irak'ın 10 yıl sonra

ABD'yi işgal edebilme olasılığını bir

düşünün.

3. 1699 Karlofça Antlaşmasından İkinci Dünya Savaşına kadar dünyanın efendisi

rolünü üstlenen birde üzerine Birinci

Dünya Savaşını kazanan İngiltere hava

hâkimiyetini Hitler'e kaptırınca Londra

Halkı 45 gün sığınaklardan çıkamadı.

Londra'nın her gün bombalanması o dönemler sıradan bir hal almıştı. Çok

kısa bir süre sonra da kara askerleri

Britanya Adasını baştan sona işgal

edecekti. Ama buna ne izin vermedi:

Moskova'nın Dondurucu Soğuğu

4. Hitler'in ordusu üzerindeki otoritesini anlatmama gerek yok. Bir askere öl

dese, asker çeker kendini vururdu. Böyle

bir bağlılık için özel bir güç gerekli değil

mi sizce? Bazıları buna Maji dedi.

Bilemiyorum.

5. Hitler Avrupa'da korku imparatorluğu kurarken, araştırmaları da ihmal

etmiyordu. Ağrı Dağına gönderdiği

nükleer araştırmacılar, Antartika'daki

araştırmalar, Himalayalardaki

araştırmalar devam ediyordu. (Berlin

Ruslar tarafından alındığında 10 tane Tibet Rahibi de ölü bulunmuştu.) Yani

Hitler sağ eliyle savaşı yönetirken sol

eliyle araştırmalarına devam ediyordu.

Peki, Hitlerin bu gücü nereden geliyordu

ve nasıl oldu da yenildi. Tabiî ki bu

soruya net bir cevap verilemez ama aşağıdaki bilgiler doğrultusunda

okuyucuya düşünme fırsatı sağlanabilir

diye düşünüyorum. Hitlerin Ağrı Dağı Takıntısı

Haziran 1937'de, Hitler ve Goering'in de

aralarında bulunduğu Nazi ordusunun

başta gelenleri, birliklerinden özel

olarak seçilmiş kuvvetleri ülke dışına

yolladılar. Bu birliklerin görevi, uzay ve uzaylılarla ilgili bilgi toplamaktı.

Araştırmalar sırasında Türkiye sınırları

içinde Nuh'un Gemisinin bulunduğu farz

edilen Ağrı Dağı'nda bazı hikâyeler

dinlediler. Bu hikâyelere göre “200 nesil

önce, gökyüzünden büyük ve de çok gürültülü bir ev yeryüzünüze indi. Ev

olarak adlandırılan uçan nesnenin

çıkardığı gürültü, köyde bulunan herkes

tarafından duyulmuştu. Daha sonraları

köy halkından biri; bu nesneyle

karşılaşmış. İçinden çıkan insana benzeyen varlıklar adamı selamlamış.

Adama gemiye gelmesini söylemiş.

Adam köylülere geminin dışının

dokunulmayacak kadar sıcak ve parlak

olduğunu, ayrıca içeri girdikten sonrada

geminin havalanıp bir kuş gibi uçtuğunu, adamların içeri girdikten

sonra taştan yapılmış şapkalarını çıkarıp

onunla konuştuğunu anlatmış.”

Anlatılan hikâye Almanya'ya bildirildi.

Hitler Türkiye’ye bir araştırma ekibinin

gönderilmesini istedi. Bir ay sonra aynı bölgeye iki birlik daha gönderildi. Birinci

grupta, Hitlerin ünlü kimyasal ölüm

silahlarını üreten bilim adamları vardı.

Bu grup, bahsedilen evi bulmak üzere

görevlendirilmişti. Bilim adamları, o

günün bütün teknolojisini kullanarak bahsedilen evi aramaya başladılar.

Sonunda da bu amaçlarına ulaştılar. Bir

dağın tepesindeki mağaranın içinde bu

gemiyi buldular. UFO, 25 metre

genişliğinde ve 8 metre

yüksekliğindeydi. Dünyada bulunmayan katı bir maddeden yapılmıştı. Bilim

adamları gemiyi çalıştırmayı denediyse

de başarılı olamadı.

Atatürk’ün ölümünden sonra ancak

Aralık 1938 yılında, bulunan UFO, büyük

bir gizlilik içinde Almanya'ya getirildi. UFO araştırması için Almanya'da ki en

ünlü bilim adamları Münih’in kuzeyinde

kurulan bölgeleye getirildiler. Araştırma

laboratuarı, başka kuvvetler tarafından

fark edilmemesi için eski tuz

madenlerinin bulunduğu bir bölgeye konuşlandırıldı. Fakat bu bölgenin ABD

ajanları tarafından fark edilmesi uzun

sürmedi. Nazi bilim adamları ise, UFO ve

bileşenleri hakkında birçok bilgiye sahip

olmuşlardı.

Temmuz 1941'de, ABD, Oz kod adını verdikleri bir ajanını bu laboratuara

sokmayı başardı. Oz, buranın resimlerini

çekmiş, burası hakkında birçok belge

almıştı. Fakat bunların Amerika'ya

gönderilmesi sırasında, Almanya'da ki

Nazi hazinesini toplayan Rus birlikleri tarafından bu belgelere ve resimlere el

konulmuştu. Büyük bir Rus birliği bu

topraklara gönderilmiş, ondan sonraki

zamanlarda da ne bu kurulan UFO

üssünden ve ne de belgelerden hiçbiri

bulunamamıştı. Hitler’in Türkiye Çekincesi

Hitler Bulgaristan ve Yunanistan'ı işgal

edip sınırımıza dayandığında İsmet

İnönü'yle bir saldırmazlık antlaşması

imzalamıştır. Bu antlaşmanın

sonucunda Hitler; hiçbir askeri gücü olmayan Türkiye’ye saldırmaktan

vazgeçerek Anadolu'dan Rusya'ya bir

cephe daha açmak istememiş, Rusya

gibi güçlü bir ülke üzerine yönelmiştir.

Hitler’in Atatürk’ten çekindiği birçok

tarihçi tarafında kabul edilen bir gerçektir. Fakat Atatürk’ün ölümünden

sonra da Hitler’in Türkiye çekincesi

devam etmiştir. Yahudilere soykırımı

sırasında 20 Bin Türk Yahudisinin

trenlerle Türkiye’ye getirtilmesi, Fransa

Başbakanının tutuklanması ve araya Türkiye’nin girmesiyle serbest

bırakılması aklıma gelen ilk örneklerdir.

Hitler’in neden sınır Komşumuz

Yunanistan’ı işgal edip, İran üzerinden

Rusya’ya saldırdığı halde Türkiye’ye

neden savaş açmadığı konusunu okuyucuya bırakıyorum.

Hitler ve Agartha

Hitler’in de Agarta’ya inandığı ve

dünyaya hâkim olabilmek için Thule

adında bir tarikat vasıtasıyla pek çok

araştırma yaptırdığı ileri sürülmektedir. Bu araştırmalar sonucunda

Himalayalardaki Agarta'ya ulaşmayı

amaç olarak belirlediği ve Berlin Ruslar

tarafından alındığında 10 tane Tibet

Rahibinin ölü bulunmasının bu

nedenden olduğu söylenmektedir. Hitler’in Şamballa ve Agartha gibi yeraltı

ülkeleriyle ilgisi olduğuna inananda

birçok insan vardır. Hatta birçok internet

sitesinde Şamballa tarafında dünyaya

gönderilen insanlardan birisi olduğu

söylenmektedir. Bu uygarlıkla ilgili temaslarını Untersberg Dağından

yürüttüğü söylenmektedir. Bu dağla

ilgili çok fazla iddia mevcuttur. Agartha

konusunda çokça bahsedilen

mağaraların burada da olduğu ve

insanların zaman zaman kaybolup bir mağara da uyandığı bu bölgedeki rutin

hikâyelerdendir. (İlerleyen günlerde

Agartha-Şamballa konusuna da

eğileceğim.) İsin ilginç tarafı dağın tam

tepesinde sadece bir kaç yerleşim yeri

vardır. Bunlar sadece 3 ev ve dağın tam ortalarında bir yerde tahmini olarak 200

m genişliğinde, tam ormanın ortasında

bir daire olmasıdır. Hitler Untersberg

Dağı için “Burada olduğumdan beri

dağlar beni bırakmadı ve hayatimin en

güzel zamanımı buradaki gölgelerde yamaçlarda geçirdim. Yaptığım en

büyük planları da burada yaptım."

sözlerini sarfetmiştir.

Araştırmacı yazar Turgut Gürsan

Nazilerin; sadece dünyanın üstünde

değil, içinde de yaşam olduğuna inandığını belirtmektedir. II. Dünya

Savaşı'ndan kaçan ve ortadan kaybolan

çok sayıda Alman'ın bir noktadan sonra

izlerini kaybeden ABD'lilerin, olayı

araştırmak için kutuplara doğru bir keşif

gezisi düzenlediklerini iddia etmektedir. Hitler Yaşıyor mu?

Bu haber bütün dünyada olduğu gibi

Türk basınında da yer almıştır. Ancak

Hitler'in ölmediğine dair bilgiler sadece

gazete haberlerine taşınmakla

kalmamıştır. Gizli servislerin sürdürdüğü çalışmalar sonucunda Hitler'in yanında

yer alan ve 1945 yılında ortadan

kaybolduğu resmi kayıtlarda belirtilen

Gestopa Şefi Müller'in 1948 yılında

İsveç'te ortaya çıktığında yaptığı

açıklamalar da bu açıklamaları doğrulamıştır. Amerikan Karşı İstihbarat

Örgütü (CIC) için çalışmalar yapan Şef

Müller, anılarında Hitler'in sürekli

yanında bulundurulan dublörünün bir

iğneyle uyutuluktan sonra kafasına

kurşun sıkılarak öldürüldüğünü ve Hitler'in de bir denizaltı ile önce Kuzey

Amerika'ya buradan da Nazi

Almanlarına ait UFO’yla kutuplara

kaçtığını söylemiştir.

Bazı internet siteleri Hitlerin ölmediğini

aşağıdaki delillerle savunmaktadır: — Hitler ve Eva Braun'un cesetleri hiçbir

zaman bulunamadı.

— Hitler’in ölüm delili olarak ortaya

çıkarılan iki şapka ve birkaç kemik

parçası yetersizdi.

— Hitler’in bunkerinde bulunan kan izleri, Hitler'in kan grubuna uymuyordu.

— Hitler’in öldüğüne dair en önemli

tanıkları ve arkadaşları hiçbir zaman

bulunamamıştı.

— İntihar teşebbüsü çok başarılı bir

şekilde sahneye konmuş bir senaryo olduğunu ispatlayan birçok görgü tanığı

raporu vardı.

Hatta daha da uçuk bir iddia sunayım:

En son iki yıl önce dünya basınında yer

alan bir haberde Alman diktatör Adolf

Hitler'in intihar etmediği ve Naziler'in Führer'i Adolf Hitler'in yaşadığı ve

İran'da bir terör zirvesine katıldığı

görüşüne yer veriliyordu. ABD istihbarat

kaynaklarına dayanılarak verilen

haberde Hitler'in çok özel bir hormon

tedavisi sonucu 60–70 yaşlarında gösterdiği belirtiliyordu. İran'daki gizli

toplantıya katılan bir Alman'ın, Adolf

Hitler olduğunun DNA testi ve bazı

dokümanlarla kesinlikle kanıtlandığı

ileri sürerek, Hitler'in, Taliban'ın

denetimindeki Afganistan'da faaliyet gösteren bir grupla zaman zaman

birlikte çalıştığını ileri sürdüğü

belirtiliyordu.

Sonuç

Hitler hakkındaki sırların bu zamana

kadar çözülememesi de ayrı bir gizemdir. Savaş sonunda yakalanan ya

da çeşitli ülkelere kaçarak

araştırmalarına devam eden Nazi

Doktoru “Ölüm Meleği” Josef Mengele

gibi insanların çıkıp bir kitap

yazmamasını ve sırlarını sonsuza kadar saklama isteklerini şaşırtıcı buluyorum.

Hitler’in yukarıdaki açıklamalar

doğrultusunda “Moskova'nın Dondurucu

Soğuğunu” akıl edemeyecek kadar

düşüncesiz olabileceğini düşünüyor

musunuz??? Yoksa başka güçler mi engelledi bu yükselişi? Ya da eski

zamanlarda Türklerin elinde

bulunduğuna inanılan ve sonrasında

Rus Şamanlarının eline geçtiği

söylenilen hava olaylarını kontrol etme

gücüne sahip “Ya Da Taşı” mı etkendi bu mağlubiyette? Bu sorular hiç bitmez,

ancak konuyu zaten çok uzattım.

Hitlerin Uzaylı Irk Aldebaranla kurduğu

“İttifak Hikâyesi”ni ve “Hafif Uzay

Kruvazörü” adlı aracın teknolojik

özelliklerini de başka bir gün tartışmak isterim. Merak edenler varsa kaynak

sitelerimden bakabilirler.

Son olarak hatırlatmakta fayda var.

Bunların çoğu komplo teorilerine

dayanmaktadır. Komplo teorilerine

inanmayın, komplo teorisizde kalmayın. Kaynaklar:

"Hitler Almanyası'nın Gizli Tarihi” Turgut

Girsan

 

Alıntıdır.

 

(Not: Konuyu nereye açacağımı bilemedim, yanlış başlık altına açıldıysa affola.)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Elvis ve Diana'nın yaşadığı adadadır o da :D Hitler günümüzde uyansa ne olurdu diye anlatan Er ist wieder da (o geri döndü) adında bir kitap var. Bu sefer medya kariyeri yapıp insanları öyle etkilemeye çalışıyormuş. Kendi adıyla mail adresi almaya çalışıp ismi engellendiği için alamıyor falan :D

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Elvis ve Diana'nın yaşadığı adadadır o da :D Hitler günümüzde uyansa ne olurdu diye anlatan Er ist wieder da (o geri döndü) adında bir kitap var. Bu sefer medya kariyeri yapıp insanları öyle etkilemeye çalışıyormuş. Kendi adıyla mail adresi almaya çalışıp ismi engellendiği için alamıyor falan :D

 

261kvx1.jpg

 

Bunu hatırladım birden ,:D .Burada nazilerin önde gelen isimleri teslim olacaklarına siyanül kapsülüyle yada efendime söyleyeyim direk tabancayla falan intihar ediyorlardı zaten Stalini de sürekli bir kuşku kemirdiğinden cesedini falan bulup kemik testi falan yaptırmış diyorlar ,Zaten kaçsa bile hala yaşıyormudur 2058 de de konuşulmaz umarım ,Bu tür fanteziler insanların gündem ihtiyaçlarını doyuruyor ve fantezi dünyalarınıda genişletiyor tabi ne yapacaksın takvimdeki cıncıklı köyü yazısı süper .:rofl:

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Elbette ki yaşıyor. Yeraltına kaçtığı ve Agarta'da yaşadığı söylenir. Arada bir yeryüzüne çıkıp Volgograd dolaylarında insanlara Stalingrad Muharabesi hakkında bir garipçe şeyler anlatıyormuş ve şehre ısrarla eski adı "Stalingrad" olarak hitap ediyormuş. Şu alttaki resimde Stalingrad Muharebesinin bitişinin yıl dönümde yapılan kutlamalara giderken görebilirsiniz. (Öndeki çekik gözlü turistte o yüzden.) Kendisiyle yapabildiğim sohbete göre "Ulan o orduyu çekecektim aslında Stalingrad'dan... Yazın analarını ağlatırdım Rusların Blitzkrieg ile..." diye kendine kızdığını ve Türkiye'ye en yakın zamanda gelip önce ciğer kebap yiyip ondan sonra Nazi Türkiyesini kurmak istediğini öğrendim. Heil Hitler!

http://i.imgur.com/eI7PPnb.jpg

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Türk Naziler diye bir site vardı la ,Öğrencilerden oluşan bir parti kurmuşlardı birde .:rofl:

Türk Nazi Partisi. :p Site kapatılmış ama gerçekten çok samimi gelmişti bana. :D Hatta şöyle bir tanıtım videosu var partinin:

Görebildiğiniz üzere görüntüler bir bilgisayar oyununa, soundtrack ise bir rock (Veya Metal?) grubuna ait. Video için harcanan para... Sıfır. :p

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...