Jump to content

30 Sürrealist Film


Topal Kırkayak

Önerilen Mesajlar

Entr'acte (1924)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vng4p.jpg

 

Yönetmen: René Clair

Tür: Kısa Metraj

Vizyon Tarihi: 1924

Süre: 22 dakika

Senaryo: Francis Picabia, René Clair

 

René Clair’den deneysel ve avangard bir yapıt. Yapımcılığı Fransız bale topluluğu “Les Ballets Suis” tarafından üstlenilen filmde topluluk üyeleri yıldız dansçıları Borlin’in yasını tutmaktadır. Aşırı derecede gerçeküstü ve absürd olan film, bir deve tarafından çekilen cenaze arabası ve tabutunun içinde son bir gösteriye kalkışan ölü gibi görüntüler sunar. Jenerikte adı anılmayan Eric Satie filmin müziklerini yapmıştı ve filmin sonlarına doğru perdede görünmekteydi. Clair’in 1924 tarihli çalışması, ıslık ve yuhalamalarla olduğu kadar alkışlarla da karşılandı; seyirciyi öfkelendirmeyi amaç edinen dadacı felsefe bir kez daha başarıyla temsil edilmişti.

 

**

 

La coquille et le clergyman (Deniz Kabuğu ve Rahip) (1928)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vng7l.jpg

 

Yönetmen :Germaine Dulac

Tür: Kısa Metraj

Vizyon Tarihi: 1928

Süre:41 dakika

Senaryo: Antonin Artaud, Germaine Dulac

 

Fransız avangart sinemasının en önemli yönetmenlerinden (ve zamanının önde gelen feministlerinden) biri olan Germaine Dulac'ın, her ne kadar kendisince tam zıddı olduğu söylense de, birçoğunca sürrealist sinemanın ilk filmi kabul edilen La Coquille et le Clergyman’in senaryosu da sürrealizmin kurucularından antonin artaud'ya ait.

 

**

 

Vormittagsspuk (Ghosts Before Breakfast) (1928)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vngly.jpg

 

Yönetmen: Hans Richter

Vizyon Tarihi: 1928

Süre:6 dakika

Senaryo: Werner Graeff, Hans Richter

 

Hans Richter filmlerinde ritme önem vermiş dadaist bir yönetmendir, kendisi Almandır fakat Naziler tarafından bazı filmleri zararlı, ahlak dışı sayılmış ve deforme edilmiştir.

 

Vormittagsspuk da açılışını Naziler tarafından deforme edilmiş olduğunu söyleyerek yapar. Yönetmenin bu soyut çalışması önemli kısa filmlerindendir.

**

 

L'étoile de mer (The Sea Star) (1928)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vngmx.jpg

 

Yönetmen: Man Ray

Senarist: Robert Desnos

Tür: Kısa Metraj

Süre: 21 dk.

 

Man Ray'ın 1928 yılında Robert Desnos'ın şiirlerinden Starfish'den yola çıkarak çektiği filmdir. Man Ray, filmi çekerken, dizinsel foto-gram, ikonik imgeler eşliğinde simgelenen fotoğraflar üzerine dada yönelime gitmiştir. Filminden sahne geçişleri arasına soktuğu ‘arayazılar’ ile sözcük oyunları yapmış ve görsel anlatımda şiirselliği birleştirmiştir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

La perle (1929)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vngu7.jpg

 

Yönetmen: Henri d' Ursel

Tür: Kısa Metraj

Süre:33 dakika

Senaryo: Georges Hugnet

 

Genç bir adamın bir kuyumcudan nişanlısına aldığı inciyle başlayan Henri d’Ursel’in yönettiği sürrealist sinema akımın ilk örneklerinden olan kısa metrajlı filmdir.

 

**

 

Bir Endülüs Köpeği (1929)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vnh0u.jpg

 

Yönetmen: Luis Buñuel

Senaristler: Salvador Dalí, Luis Buñuel

Tür: Kısa metraj

 

Bir Endülüs Köpeği, Fransızca orijinal ismi Un Chien Andalou olan (İngilizce: An Andalusian Dog) 16 dakikalık sürrealist filmdir. Deneysel sinemanın ilk örneği kabul edilmektedir.

 

Ünlü İspanyol ressam Salvador Dali ve İspanyol yazar ve film yönetmeni Luis Buñuel'in gördükleri bazı rüyaları birbirlerine anlatmaları filme esin kaynağı olmuştur. 1928 yılında Fransa'da Luis Buñuel ve Salvador Dali tarafından hazırlanmış ve 1929 yılında Paris'te çekilmiştir.

 

**

 

L'âge d'or (Altın Çağ) (1930)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vnh5y.jpg

 

Yönetmen:Luis Buñuel

Vizyon Tarihi: 1930

Süre:60 dakika

Senaryo:Luis Buñuel, Salvador Dalí, Marquis de Sade

 

Luis Buñuel’in senaryo çalışmasına sürrealist dostu Salvador Dalí’nin yaptığı katkılarla oluşan bu film, Buñuel’in elli yıl boyunca çekeceği tüm filmlerde kendini duyumsatır. Düşlerin kullanımı, filmin içine yerleştirilen zeka ürünü gerçeküstücü sahneler , bu filmden sonra Buñuel sinemasının temel özellikleri olacaktır.

**

 

Le sang d'un poète (Şairin Kanı) (1930)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vnhdm.jpg

 

Yönetmen: Jean Cocteau

Senarist: Jean Cocteau

Süre: 55 dk.

 

Jean Cocteau'nun senaryosunu yazıp yönettiği bu deneysel film, birinci ve ikinci Dünya Savaşları arasında kalan dönemde, özellikle de Fransa'da filizlenen öncü sinema'nın (avangart sinema) en belirgin örneklerinden biridir ve bu anlamda tarihi bir önemi vardır. "Bir Şairin Kanı" aynı zamanda yönetmenin "Orpheus Üçlemesi" (Orphic Trilogy) adı verilen bir dizi filminin de ilkidir.

 

Orfe efsanesinden ve Jean Cocteau'nun kendi hayatından izler taşıyan "Bir Şairin Kanı" kamaşık ve rüyayı andıran bir yapıya sahiptir. Yönetmenliğinin yanı sıra bir şair, romancı, oyun yazarı ve ressam olan Jean Cocteau, şiirde kelimelerle yapılan sanatın sinemada da görüntüler aracılığı ile yaratılabileceğine, sinemanın teknik altyapı olarak buna çok uygun olduğunu söylüyordu.

 

Alışılageldik bir öykü akışı bulunmayan film seyirciyi sürekli şaşırtan sürrealist imgelerle dolu dört ana bölüme ayrılmıştır. Cocteau başrol oyuncusunu görsel metafor ve simgelerle dolu gerçeküstü düşsel bir yolculuğa çıkartır.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Rose Hobart (1936)

 

http://i.hizliresim.com/wMkoBN.jpg

 

Yönetmen: Joseph Cornell

Yapım yılı: 1936

 

Joseph Cornell tarafından East of Borneo (1931) filminin yeniden kesilip editlenmesinden yapılmış 19 dakikalık olan, Amerika’nın en meşhur sürrealist kısa filmlerinden biridir. 2001 yılından itibaren Amerikan ulusal film arşivinde saklanmaktadır.

 

**

 

Meshes of the Afternoon (1943)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vnrq1.jpg

 

Yönetmen: Maya Deren, Alexander Hammid

Tür: Kısa Metraj

Vizyon Tarihi: 1943

Süre:14 dakika

Senaryo: Maya Deren

 

Meshes, Amerikan avangardının özel bir hikaye anlatma türünden; bir figürün sürekli değişen düşsel mekanlar boyunca gerçeküstücü yolculuğu. Kendi fantezilerinden yola çıkan ve çekimleri kendi evinde yapan Deren, sezgileriyle filme kalıcı tınısını veren bir sıçrama yapar. Deren’in Los Angeles’ı, ürkütücü ve tehdit dolu havası bir yana, mimarisi ve iç mekan tasarımıyla bile bu mitik-şiirsel atağın atmosferinin, kara filmin öncüsü sayılmasına yeter.

 

Bu film, kimlik bölünmesi yaşayan, görüntülerin aldattığı ve farklı gerçeklikler arasında gidip gelen bir kadının yaşadığı gotik kopuşu, tüm önemsiz ayrıntıların (oturma odasının merdivenindeki eğimden, mutfak masasının üstündeki ekmek bıçağına kadar) abartıldığı evin aydınlık mekanlarına unutulmaz bir biçimde bağlayan ilk çalışmalardan biri. Deren’e göre, kadınların düştüğü tuzağın ağlarını ören ve onları donuklaştıran günlük ev yaşantısıdır.

 

**

 

At Land (1944)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vns1w.png

 

Yönetmen: Maya Deren

Senarist: Maya Deren

Tür: Kısa Metraj

Süre: 15 dk.

 

Maya Deren’in senaryosunu yazdığı, yönetmenliğini üstlenip oyuncu olarak bulunduğu deneysel filmdir. Maya Deren film için “kişinin kendi kimliğini düzeltme çabasıdır” demiştir.

 

**

Dreams That Money Can Buy (1947)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vnsct.jpg

 

Yönetmen: Hans Richter

Vizyon Tarihi: 1947

Süre:99 dakika

Senaryo: Hans Richter, David Vern, Hans Rehfisch

 

Sürrealist sanatçı ve dda film akımı teorisyeni Hnas Richter tarafından 1947 yılında yapılmış deneysel filmdir. Yapımcılığını ve yönetmenliğini Hans Richter yapmıştır. Film Venedik film festivalinde en iyi sinematografi ödülü almıştır

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Last Year at Marienbad (Geçen Yıl Marienbad) (1961)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vnsmr.jpg

 

Yönetmen: Alain Resnais

Senarist: Alain Robbe-Grillet

Türü: Uzun metraj

Süre: 1 s. 34 dk.

 

Geçen Yıl Marienbad'da, 1961 Fransa İtalya ortak yapımı gerçeküstü deneysel filmdir. Bu bilmece gibi gizemli ve rüyayı andırır tuhaf filmde, otel olarak kullanılan muhteşem bir şatoda karşılaşan bir kadın ve bir erkeğin sürekli olarak daha önce nerede karşılaştıklarını sorgulamaları, geçmişlerini aramaları (belki de hiç karşılaşmamışlardır) çapraşık geri dönüşlerle anlatılır. "Geçen Yıl Marienbad'da" bir bakıma Hollywood melodramlarının sürrealist bir parodisi de sayılabilir.

 

**

 

El Angel exterminador (Mahvedici Melek) (1962)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vnsyb.jpg

 

Yönetmen: Luis Buñuel

Senarist: Luis Buñuel

Türü: Uzun metraj

Süre: 1 s. 35 dk.

 

Kentin ileri gelenleri, zengin birinin evindeki davette bir araya gelirler. Bu soylu ve seçkin insanlar, her zamanki gibi ‘çok önemli konuları’ konuşacaklar, muhtemelen ‘çok önemli kararlar’ alacaklar ve bol bol da yiyeceklerdir. Ama bir anda beklenmedik bir şey olur. Tüm kapılar açıktır ancak bulundukları yerden çıkamazlar. Sonunda kendi ritüellerine hapsolmuşlardır. Biraz önce birbirleriyle en kibar dilleriyle konuşan insanlar artık birer vahşi hayvan gibi saldırmaya, kavga etmeye başlarlar.

 

Adeta Robinson gibi adaya düşen bu ‘yaratıklar’ kurtulmayı başarabilecekler midir? Mahvedici Melek, gerçeküstücü sinemanın en önemli ismi Luis Buñuel’in pek çok sinemasevere göre en iyi filmi. Burjuvazi ve ahlâk sorgusunu, kendi gerçeküstücülüğünün nimetlerini sonuna dek kullanarak yapan Bunuel'den yine hayal gücünü zorlayan ilginç bir film.

 

 

**

 

L'éden et après (Cennet ve Sonrası) (1970)

 

http://i.hizliresim.com/emE4d8.jpg

 

Yönetmen: Alain Robbe-Grillet

Vizyon Tarihi: 20 Nisan 1970

Senaryo: Alain Robbe-Grillet

 

Bir grup üniversiteli genç, okuldan arta kalan zamanlarında düzenli olarak "Cafe Eden" (Cennet Kafe) adlı tuhaf bir kulüpte toplanıp sadomazoşist ve pornografik ögeler içeren çeşitli oyunlar oynamaktadır. Bir gün bir yabancı gelir ve her şey değişir. Yabancı, canlandırdıkları fantezileri pek "soyut" bulur ve onlara kara Afrika'nın gizemlerinden söz eder. Onun sayesinde ilk defa gerçek anlamda korkuyu tadarlar. Belki de yabancı, Şeytan'ın ta kendisidir

 

 

**

 

 

Auch Zwerge haben klein angefangen (Cüceler de Başta Küçüktü ) (1970)

 

http://i.hizliresim.com/K40lN4.jpg

 

Yönetmen: Werner Herzog

Yapımcı: Werner Herzog

Senarist: Werner Herzog

Yapım yılı: 1970

 

Cüceler de Başta Küçüktü, 1970 Batı Almanya yapımı gerçeküstücü deneysel filmdir. "Yeni Alman Sineması" nın önemli temsilcisi Werner Herzog'un senaryosunu yazıp yönettiği, aynı zamanda yapımcılığını da üstlendiği bu düşük bütçeli filmin siyah beyaz görüntülerini Thomas Mauch çekmiştir. Sinemanın yanı sıra opera yönetmenliği de yapan Herzog, filmin müziklerinin düzenlemesine de katkıda bulunmuştur. Verdiği mesajlarla hem sağdan hem de soldan eleştiriler alan bu film haliyle ticari gösterimde fazla kalamamıştı.

 

Gözlerden uzak bir ülkede yer alan kasvetli bir enstitünün (filmde niteliği belirtilmemiştir, ıslahevi olabileceği gibi terapi merkezi de olabilir) bazıları görme engelli olan cücelerden oluşan sakinlerinin, gördükleri sömürü ve eziyetten bıkarak kendileri gibi cücelerden oluşan idarecilerine başkaldırıp kontrolü ele geçirmeleri, statükoyu tam tersine çevirerek yarattıkları kargaşa ortamında diğer cüce ve özürlülerle hayvanlara ve çevrelerindeki diğer nesnelere tuhaf biçimlerde zarar vermeye başlamaları anlatılmaktadır. Bu eylemleri yer yer gülünç olabildiği gibi zaman zaman da can sıkıcı, hattâ dehşet verici olabilmektedir

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Le charme discret de la bourgeoisie (Burjuvazinin Gizemli Çekiciliği) (1972)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vnt76.jpg

 

Yönetmen: Luis Buñuel

Vizyon Tarihi: 1972

Süre:102 dakika

Dil: Fransızca, İspanyolca

Senaryo: Luis Buñuel, Jean-Claude Carrière

 

 

Oscar ödüllü Burjuvazinin Gizli Çekiciliği, sosyeteden altı kişinin yemek yeme planlarının aksilikler yüzünden sürekli suya düşmesi gibi son derece basit bir konudan yola çıkarak sadece komedinin değil, gerçeküstücü akımın da en güzel ve eğlenceli örneklerinden birini sergiliyor. Terörist eylemler, cinsel kaçamaklar ve tutuklanmalar arasında sürekli aksayan yemek, sinema tarihinin en çarpıcı rüya sahnelerinden birine de malzeme oluyor.

**

 

The Holy Mountain (Kutsal Dağ) (1973)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vntc4.jpg

 

Yönetmen: Alejandro Jodorowsky

Vizyon Tarihi: 1973

Süre: 114 dakika

Senaryo: Alejandro Jodorowsky

 

İsa benzeri bir karakter ruhani bir liderin dünyasına girer ve onun aracılığıyla, gezegenleri temsil eden renkli bir grupla tanışır. Her birinin farklı dünyası vardır ve başlangıçta onların dünyalarını izleriz. Daha sonra kutsal dağa doğru gerçekleştirilecek yolculuk başlar.

 

Öncelikle her Jodorowsky filmi gibi, anlatılması, özetlenmesi zor bir çalışma olduğunu belirtmek gerek. Her tür özet filmi anlatmak için yetersiz ve hatta 'saçma' kalıyor.

 

Yönetmen öncelikle saykodelik kültüre ve gerçeküstücülüğe bağlı kalarak çekmiş bu filmi ve görsel olarak çarpıcı bir galeri var karşımızda. Fakat yönetmen 70'lerde karşı kültürün hedefi haline gelmiş her türlü kurumu da çaktırmadan eleştiriyor.

 

**

 

Le fantôme de la liberté (Özgürlük Hayaleti) (1974)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vntjx.jpg

 

Yönetmen: Luis Buñuel

Vizyon Tarihi: 1974

Süre:104 dakika

Dil: Fransızca

Senaryo: Luis Buñuel, Jean-Claude Carrière

 

Toplumun kurallarıyla boğuşan, cinsellik ve özgürlüklerinin karmaşasına düşen karakterlerle dolu, birbirine muğlak derecelerde bağlı olan bölümlerden oluşan bir Bunuel filmi.

 

Filmde, bir yemek masası çevresinde klozetlere oturmuş insanların kimsenin görmediği yerlere çekilip yemek yemek için özürlerle sofradan kalkmaları gibi sahneler mevcut.

 

Komik ve çılgın öğelerin bulunduğu filmde, Luis Bunuel sürrealistliğini doyasıya ortaya çıkarmıştır. Onlarca başyapıt çıkarmış bir yönetmenin en sıradışı çalışmalarından biri.

 

 

**

 

Black Moon (1975)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vntsc.jpg

 

Yönetmen:Louis Malle

Vizyon Tarihi: 1975

Süre:100 dakika

Dil: İngilizce, Fransızca

Senaryo :Louis Malle, Joyce Buñuel, Ghislain Uhry

 

Black Moon, 1975 Fransa Batı Almanya ortak yapımı gerçeküstü fantastik filmdir. Filmin özgün adı Kara Ay anlamına gelmektedir. "Black Moon", Malle'in hiçbir türe sokulamayan filmlerinden biridir, Andrei Tarkovski'nin "Ayna"sı veya David Lynch'in "Lost Highway"i gibi sarsıcı, gizemli ve karanlık bir deneysel fantezidir. Tıpkı fantezi edebiyatının ünlü eseri "Alis Harikalar Diyarı" hikâyesinde olduğunda gibi filmde garip mantıksız bir takım olaylar birbirini takip eder, zaten filmin tanıtım sloganı da şöyledir; Apokaliptik bir Alis Harikalar Diyarında öyküsü!. Bu avangart film Malle'in filmografisindeki en az tanınan filmlerinden biridir. Malle'in bu filmi yaparken kendi rüyalarından ilham aldığı söylenir. Dolayısıyla filmin klasik bir dramatik anlatımı veya bilinen anlamda bir konusu yoktur. Üstelik Malle çekimlerde çok kereler senaryonun dışına çıkarak doğaçlamaya da başvurmuştur.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Cet obscur objet du désir (Arzunun Şu Karanlık Nesnesi) (1977)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vntyh.jpg

 

Yönetmen:Luis Buñuel

Vizyon Tarihi: 1977

Süre:102 dakika

Senaryo:Luis Buñuel, Jean-Claude Carrière, Pierre Louÿs

 

Karısının ölümünden beri cinselliği tatmayan varlıklı ve entelektüel Mathieu, evine hizmetçi olarak aldığı ateşli İspanyol güzeli Conchita''yı tutkuyla arzulamaktadır. Sırlarla dolu Conchita ise kendisiyle yatmayı takıntı haline getiren Mathieu''yü çeşitli numaralarla oyalar… Buñuel''in gerçeküstücü kökenlerinden çarpıcı izler taşıyan bu film, aynı zamanda ahlaki çöküş ve politik yozlaşma içindeki bir topluma yöneltilmiş keyifli bir taşlama. Başroldeki tek karakter için iki kadın oyuncu kullanan Buñuel (biri ateşli ve bayağı Conchita, diğeri mesafeli ve sofistike Conchita), sinema dilinde bir yeniliğe de imza atıyor.

 

**

 

Eraserhead (Silgi Kafa) (1977)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vnu4b.jpg

 

Yönetmen: David Lynch

Vizyon Tarihi: 1977

Süre:85 dakika

Senaryo: David Lynch

 

David Lynch'in ilk uzun metrajlı filmi olan 1977 tarihli Eraserhead yönetmenin sonraki filmlerinde de baskın olan karanlık, kaotik dünyanın erken bir habercisi. Filmde David Lynch'in favori oyuncularından Jack Nance'in canlandırdığı Henry Spencer'ı yeri tanımsız bir "endüstriyel çöl"ün kabusumsu atmosferinde gelişen bir dizi olayın merkezindeki özne olarak takip ediyoruz. Geçmiş bir ilişkisi esnasında partneri Mary'nin hamile kaldığını öğrenen Spencer onu kendi küçük evine getirir. Burada mutant, sürüngen benzeri bir yaratık dünyaya getiren Mary'nin evden kaçmasıyla Spencer evde "bebek"le, radyatörün arkasında hayali bir sahnede gördüğü kadınla ve kendisini baştan çıkarmaya çalışan karşı komşusu ile başbaşa kalır. David Lynch'in erken dönem başyapıtı, gerçeküstücü bir sinemanın da en güçlü mirasçılarından biri. Sinema tarihinde düşe en yakın filmlerden biri olarak kabul ediliyor.

 

**

 

Dimensions of Dialogue (1983)

http://ia.media-imdb.com/images/M/MV5BMTMwNDkzMTk4OV5BMl5BanBnXkFtZTcwODE1MjEzMQ@@._V1_SX640_SY720_.jpg

Yönetmen: Jan Svankmajer

Süre: 12 dakika

Dil: Çekçe

Ressam Archimboldo’nun meyve, sebze, gereçler vb. malzemelerden yaptığı portrelerinden ilhamla yaptığı bu kısa film, karşılıklı olarak birbirini öğüten kafalardan oluşuyor. Sebzelerden oluşan kafayı mutfak aletlerinden oluşan kafa yutuyor ve öğüterek tekrar dışarı çıkardığında öğütülmüş sebzelerden oluşan kafaya dönüşüyor; ancak arkasını dönüp giderken ev aletlerinden oluşan bir kafa ile karşılaşıyor ve bu sefer de kendisi öğütülüyor. iİletişimsizliğin anlamayı, anlayışsızlığın anlaşmazlıkları, anlaşmazlıkların kavgaları ve kavgaların da her şeyi yok ettiğinin sessiz sözsüz mükemmel bir anlatımı.

***

 

 

Gorod Zero (Sıfır Kenti) (1988)

 

http://i.hizliresim.com/emE46Y.jpg

 

Yönetmen: Karen Şahnazarov

Senarist: Aleksandr Borodyansky, Karen Şahnazarov

 

Sıfır Kenti, 1988 Sovyetler Birliği yapımı deneysel fantastik filmdir. Özgün adı Gorod Zero (Город Зеро) olan film 31 Mart - 15 Nisan 1990 tarihleri arasında düzenlenen 9. Uluslararası İstanbul Film Festivali'nde de gösterilmişti.

 

Ermeni asıllı Sovyet sinemacı Karen Şahnazarov'un yönettiği ve aynı zamanda Aleksandr Borodyansky'yle birlikte özgün senaryosunu yazdıkları film, Mosfilm stüdyolarında üretilmiştir (Şahnazarov bundan 10 yıl sonra Mosfilm Stüdyoları'nın genel müdürü olacaktır). Filmin başrolünde aktörlük ve yönetmenlik dışında aynı zamanda bir şair ve hiciv ustası olan Leonid Filatov rol almıştır. Ayrıca Aşk Gözyaşlarına İnanmıyor filminin yönetmeni Vladimir Menshov da bu filmin oyuncularından biridir.

Sovyet bürokrasisine özgü çıldırtıcı saçmalıklarla dolu Kafkavari absürt öyküsüyle, ayrıca David Lynch ve Andrey Tarkovski filmlerini anımsatan mistik tarzıyla "Sıfır Kenti", Moskova'dan bir iş için trenle küçük bir kasabaya gelen orta yaşlı makine mühendisi Aleksey Varakin (Leonid Filatov)'in burada başından geçen tuhaflıkları anlatmaktadır.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Naked Lunch ( 1991)

 

http://i.hizliresim.com/x88P4k.jpg

 

Yönetmen: David Cronenberg

Vizyon Tarihi: 1991

Senaryo: William S. Burroughs, David Cronenberg

 

Tekdüze bir hayatı olan böcek ilaçlayıcısı Bill aslında bir yazar olmak istemektedir. Ama geçindirmesi gereken bir evi, bakması gereken bir karısı vardır. Karısı Joan'ın evdeki böcek ilaçlarıyla kafayı bulduğunu ve bağımlı olduğunu öğrendiğinde Bill de ona katılacak ve gözünün önünde başka bir dünyanın kapıları açılacaktır.

 

Bu sanrılarla bezeli fantastik dünya, yeni tanışacağı Dr. Benway'ın dev bir kırkayakın etinden elde ettiği bir uyuşturucuyu Bill'e tattırmasıyla daha da çılgın bir yere dönüşecektir. Artık etrafta dolaşan ve konuşan dev böcekler, karısının onu en yakın arkadaşları Hank ve Martin ile aldattığını kulağına fısıldayan ayaklı daktilo makineleri bu yeni gerçekliğin standartlarıdır. Bill, kafasına koyduğu bir içki şişesini vurmak isterken karısını öldürür.

***

 

Lost Highway (Kayıp Otoban) (1997)

 

http://i.hizliresim.com/x9GGmk.jpg

 

Yönetmen: David Lynch

Vizyon Tarihi: 1997

Senaryo: David Lynch, Barry Gifford

 

Los Angeles'da yaşayan ve bir gece kulübünde caz saksafon çalan Fred Madison(Bill Pullman ) adlı bir adamın başından geçen garip olaylarla başlıyor.Karısı Renee'nin(Patricia Arquette ) kendisini aldattığı paranoyasıyla yaşayan Madison, evinin dışarıdan kamerayla çekilmiş görüntülerinin yer aldığı bir kaset alır. Ardından bu sefer evin içininin çekildiği bir kaset daha alan Madison, daha sonra karısıyla yatak odasındaki görüntülerinin yer aldığı üçünücü bir kaset daha alır. Bu sırada karısının, daha önce hiç tanımadığı bir arkadaşının partisine katılan Madison, burada kendisini tanıdığını ve şu anda evinde olduğunu söyleyen garip bir adamla(Robert Blake) tanışır. Ertesi gün karısının evde ölü olarak bulunması üzerine zanlı durumuna düşen Madison, aleyhine olan deliller üzerine, karısını öldüren kıskanç koca suçlamasıyla hapse atılır. Karısının öldürülmesine dair hiçbir şey hatırlamayan Madison, gelişen olaylar karşısında ne yapacağını bilemez. İşte tam bu sırada dört duvar arasında tıkılıp kalan Madison, bir anda ortadan kaybolur ve yerine Pete Dayton(Balthazar Getty) adlı genç bir adam geçer. Dayton, arabasının bakımını sadece kendisine yaptıran bir gangsterin Alice adlı sevgilisine aşık olan bir genç bir oto tamircisidir. Alice ile birlikte gangsterlerin elinden kaçmaya çalışan Dayton, sevgilisinin, kirli geçmişinden kurtulması için, Alice'i fahişe olmaya iten adamı öldürmeye karar verir.

 

***

 

Mulholland Drive (Mulholland Çıkmazı) (2001)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vnulh.png

 

Yönetmen: David Lynch

Senarist: David Lynch

 

Mulholland Çıkmazı (İngilizce özgün adıyla Mulholland Drive), yönetmenliğini ve senaristliğini David Lynch'in üstlendiği 2001 ABD-Fransa yapımı psikolojik gerilim türündeki film. Kara film ve sürrealizmden ögeler sunan filmin başrollerinde Naomi Watts, Laura Elena Harring ve Justin Theroux yer alır. Film, Los Angeles'a gelen ve şehirde kaldığı halasının evinde hafızasını kaybedip saklanan Rita ile karşılaşıp onunla arkadaş olan Betty Elms adlı gözü yukarıda olan bir oyuncunun hikâyesini anlatır. Hikâye, ilgisiz gibi görünen fakat birbirleriyle bağlantılı vinyetler, çeşitli sürreal sahne ve imgeler içerir.

**

 

Destino (Kader) (2003)

 

http://u1312.hizliresim.com/1j/l/vnus1.jpg

 

Yönetmen: Dominique Monfery

Senaristler: Salvador Dalí, John Hench

Tür: Kısa Metraj

Süre: 7 dk.

 

Disney 2003 yılında altı dakikalık kısa bir animasyon olan Destino‘yu gün ışığına çıkardı. 1945 yılında Disney ile ortak bir animasyon yapmak için yola çıkan Salvador Dali’nin bir projesiydi bu. Disney’de çalışan John Hench ile birlikte sekiz ay boyunca hikâyeyi masa başında evirip çevirmişler. Ancak o yıl Disney mali krize girince proje rafa kaldırılmış.

 

Tam elli üç yıl sonra ise başka bir proje üstünde çalışılırken Destino yeniden keşfedilmiş ve ellerindeki 17 saniyelik orijinal görüntüleri tamamlamak için kolları sıvamışlar. Dali’den miras kalan çalışmaları da kullanarak film tamamlanmış ve 2003 yılında ilk defa New York Film Festivali’nde gösterilmiş. Film, zamanın vücut bulmuş hali olan Chronos’un, ölümlü bir kadınla yaşadığı aşk üzerine kurulu. Dali’nin sürrealist manzaralarında süzülen trajik bir aşk hikâyesi. Filmin müzikleri Meksikalı şarkı yazarı Armando Dominguez’e ait.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Avida (2006)

 

http://i.hizliresim.com/eXd4n3.jpg

 

Yönetmen: Gustave de Kervern, Benoît Delépine

Vizyon Tarihi: 21 Mayıs 2006

Senaryo: Gustave de Kervern, Benoît Delépine

 

Absürd sinemanın yeni efendileri Benoit Delepine ve Gustave Kervern, bir Mathieu Kassovitz yapımıyla karşımızda. Bu iki eski dost yine sürrealist evrende at koşturuyor ve yine siyah-beyazı tercih ediyorlar. Birkaç hikâyeyi, çılgın bir anlatımla buluşturarak, bizi sıradan insanların sıradan karşılaşmalarla dolu dünyasına götürüyorlar.

 

**

 

Holy Motors (Kutsal Motorlar) (2012)

 

http://i.hizliresim.com/xY44pk.jpg

 

Yönetmen: Leos Carax

Vizyon Tarihi: 2012

Senaryo: Leos Carax

 

“20-30 yaş arası üç film yaptım. 30-41 arası bir. 40-50 arası sıfır. Şimdi 51 yaşındayım. Tablo hiç iyi gözükmüyor." Léos Carax (Yönetmen)

 

Cesar o gün her sabah yaptığı gibi işe gitmek için elinde çantası, yaşadığı görkemli malikaneden çıkar, beyaz limuzinine doğru yürür. Çevresindeki korumalar ona eşlik ederken, şoförü Celine kendisine kapıyı açar ve yol boyunca o gün tamamlamaları gerekan randevularından konuşurlar. Cesar eline yaşlı bir kadın peruğu alıp onu düzeltmeye başlayıncaya dek her şey normal gibi görünmektedir. Peki gerçekten her şey bu kadar normal midir?

 

Fransız sinemacı Leos Carax'ın 13 yıl aradan sonra yeniden yönetmen koltuğuna oturduğu filmi tam bir deneysel sinema süreci. Bir hikayeden diğerine atlayan Cesar karakteri ve onun "randevu" adı altında büründüğü kılıklar, karakterler arasındaki geçişler ve tüm hikayeler boyunca farklı filmlere yapılan göndermeler seyircilerin akılını kurcalayacak boyutta.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...