Jump to content

Beni rahatsız eden sözler(düşünceler)


kronick35

Önerilen Mesajlar

Merhaba arkadaşlar.Sözüme uzatmadan başlayacağım.Namaz'a başlamadan öncede bu olaylar oluyordu fakat ibadetlerimi yapmadan öncede (namaz'a başlamadan öncede) dini sohbete girdiğim vakit,güzel bir iş yapacağım zaman veya camiiye gitmeye kalktığım zaman hep içimden bir ses derki sen bu ibadeti kime yapıyorsun işte klasik laflar ölünce nereye gidiceksin cennet cehennem varmı gibisinden cümleler.Zamanla geçer dedim fakat geçmedi sürekli beni ibadetlerimden alı koyan bir güç var ben istemedikçe o söylüyor damarlarımda geziyor sanki,benle bütünleşti.Normal hayatta belli etmiyorum fakat inanın intihara bile geldi.Bilinç altı halisülasyon demeyin çünkü onlarla hiçbir alakası yok ve ben bu içimdeki sesi duyuyorum ve beni rahatsız eden düşünce benim düşüncem olamaz çünkü eğer kendi düşüncem olsa engel olurum.Fakat bunda engel olamıyorum sürekli beni geriye iten,ateizme ve dinsizliğe itmek istiyen ve kendi içimdeki güce itmek istiyen bir ses var(varlıkda diyebiliriz).İbadetlerimi yapıyorum,duamı ediyorum rahatlıyorum ve geçiyor.Fakat diğer namaz vaktine kadar herşey devam ediyor,insanı şehvetli duygular göz önüme geliyor sıkıntı yaşıyorum ve bazen yatakta gözümü kapatıyorum sakallı bir üstü siyah adam görüyorum annemi görüyorum bana kızgın bir şekilde gözüküyor.Kısacası beni ibadetlerimden ve yaratııcmdan uzaklaştırmak istiyor tabiri caizse beni tutup uçuruma atmak istiyor ve ben bikeresinde bu yüzden ağladım intihar bile söz konuus oldu.Resmen benimle konuşuyor fakat kendi sesimmiş gibi hissetmiyorum başkası olduğunu biliyorum.Bazılarına sordum bilmediğin zamanlarda (buluğ çağında)cünüp gezmiş olabilirsin,tuvalette banyoda vs onları rahatsız etmiş olabilirsin ve sana uğramışlarda olabilir diyorlar.Sizce ne yapmam gerek.Hocaya değilde Molla'ya gittim iş sende bitiyor şeytanın vesvesesi diyor ibadetinden alı koymak istiyor diyor aldırış etmiceksin diyor.O ne derse zıttını yap diyor bana.Piskoloğa gitme düşüncem var fakat ilaç verip yollıyacağını biliyorum çünkü aynı şeyler arkadaşımında başından geçmiş çare olamamış ama kurtulmuş sizin düşünceleriniz nelerdir ?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Cevabi yanlis yerde aramissin bugune kadar. Ayrica psikologlar ilac yazamaz cunku doktor degildirler. Ilacsiz terapi yaparlar ki ilk basvurulacak kisiler genelde onlardir. Sayet bu durumu cozemeyeceklerini dusunurlerse seni bir doktora (psikiyatra) yonlendirirler. Maalesef devlet kurumlari bu konuda ozensiz. Maddi gucun varsa ozele git derim. Tedavi basladiginda tedaviye harfiyen uy, ilac kullanman gerekiyorsa da kullan. Intihardan bahesdiyorsun, sakasi yok!!!Tedaviyle bu tur takintilardan kurtulmus birini taniyorum. Hic vakit kaybetme...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Ben senin abarttigini dusunuyorum. Herkes bu tur sorulari sorar ve sorgulamalari yapar; az yada cok. Sorularinin veya sorgulamalarinin altinda gucsuz ve suclu hissetmis olabilirmisin acaba? Muslumanlik gibi dogmatik bir din, bu tur sorgulamalari kabul etmez ve tumuyle kendini veris ve sorgusuz kabul edis gerektirir. Eger boyle bir kulturde ve inanista yetistirilmis isen, bu sorularin seni rahatsiz etmesi ve bir sekilde kendini ve inanisini savunmak icin "sucu" baskasina; ozellikle gorunmeyen ve kotu istekli bir varliga atmak cok kolay olur.

Insan kendi dusuncesine ve sesine de karsi koyamaz aslinda cogu zaman.

 

Yaratici o kadar buyukturki , onu iskalamak zaten imkansizdir. Onunla butunlesmek icin musluman olmak tek yol degildir. Yollardan sadece birisidir. Ibadet, cami adi verilen dort duvar arasinda baslayip namazla devam eden bir olguda degildir. Gorup dokundugun, hissettigin hersey ibadettir. Inandigin yaraticinin bu boyuttaki yansimasi oldugunu hissettiginde, zaten ateist oldugun, ibadetini kime yapiyor oldugun ve bunu nasil yapiyor oldugun onemini yitirir.

 

Vesveselerinin korkundan ve gucsuz hissetmis oldugundan kaynaklandigini dusunuyorum, yukarida yazmis oldugun kisa mesajindan anladigim kadariyla. Mesajinin bana dusundurdukleri bunlardi.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Merhaba arkadaşım, öncelikle yazacaklarım tamamen şahsi görüşümdür, kimseyi kırmak ya da eleştirmek gibi bir niyetim yoktur. Bir kusur görürsen affola.

 

Aynı durum bende de söz konusuydu. Ailem müslüman ama ben islamiyetten çok uzak büyüdüm, hiç bir bilgim yoktu. Sorararak araştırarak öğrenmeye çalıştım, açtım okudum, bilgili arkadaşlarımdan dualar öğrendim, vs. Ama hiç bir soruma tatmin edici cevaplar alamadım, yani kafamdaki soruları gidermeye yetmedi islamiyet, ya da bu soruları sormak sadece benim mi aklıma geliyordu bilemedim (!) Sonra diğer dinlere merak saldım. Yıllarca kiliseye gittim hristiyanların arasında takıldım, gözlemledim, güzel hoş ama ondan da yine aynı yetersiz cevapları mantıksız açıklamaları aldım. O din bu din derken aradım durdum. Ama şu yaşıma kadar hiç bir inanç sistemi hiç bir din mantıklı gelmedi, gelemedi bana. Ateist miyim? Hayır, inanıyorum. Nasıldır, gücü nereye kadardır, her şey nasıl meydana geldi bilmiyorum, ilgilenmiyorumda çünkü bunu düşünmek beni dahada yoruyor. Ama bir tanrı var, belki gerçekten peygamberler elçiler de gönderdi bize, bilmiyorum. Ama sadece yaratıcıya inanmak bana yetiyor, peygamberlerine kitaplarına sonsuz bağlanmasamda olur. Öldüğümde nolur? cennet cehennem var mıdır? Ben tanrının bir parçasıyım, evlat gibi, beni en iyi o tanır o bilir. Kızabilir, cezalandırabilir. Peki insan evladını ateşlerde cayır cayır yakar mı? Hayır. Bence o yarattığı her şeyi sever ve onlara merhamet eder, öcü gibi bir şey değil yani. O yüzden cehennemde cayır cayır yanacağımı düşünmüyorum, ki cennet cehennem varsa da bunlara giden yolun gözle görünür ibadetten çok kalpten geçtiğini düşünüyorum. Ben iyi bir insanım, her şeyden önce insanım. Peki neye göre iyi? Bence iyilik kimsenin yaşam hakkına müdahale etmeden bize verilenleri paylaşarak yaşamaktan geçer. Ben iyiyim, çünkü kimseye saygısızlık etmem, dalga geçmem, üzmem, canını yakmam, hakkını elinden almam, merhamet ederim, herkesi her şeyi koşulsuz severim. Peki hiç mi kötü yönüm yok? Var elbet. Her şey bizim için, doğamızda var bu. Yeterki her şeyi ayarında tadında yapalım. İçkimi de içerim, çıplak da gezerim, sevişirim de. Bunun kime ne gibi bir zararı olabilir? Sevmekten hayattan keyif almaktan, yaşamaktan güzel ne olabilir ki? Yeterki kimseye bir kötülük etme, iyi insan ol, sev, sevil. Ben tanrımla iletişim kurmak için anlamadığım bir dilde dualar etmeye ihtiyaç duymam, yat kalk ritmik hareketlere ihtiyaç duymam, haç işaretlerine takkelere cüppelere baş örtülerine ihtiyaç duymam. Her zaman temizim, çünkü bedenime saygım var, ve ister banyoda ister mutfakta ister ağlayarak ister gülerek ederim duamı, ama kalpten, kimseye gösterme gereği duymadan, bildiğim gibi, içime sindirirerek. Eğer yanlış bir şey yapıyor olsaydım, bugüne kadar hep yardımıma koşmazdı, dualarım kabul olmazdı. Ha hayatım mükemmel mi? tabiki hayır. Beni geç, dünya da ne adaletsizlikler dönüyor, koca dünyayı paylaşamıyoruz, yarımız aç yarımız tok geziyor. Ama bu adaletsizliğe sebep olan tanrı değil, biz insanlar ve tabiki kötü olanlar. Düşün dünyadaki herkes iyi insan olsaydı şuan bu halde olurmuydu her şey? O zaman bunu değiştirmek için de önce kendimizden başlamalıyız, sen değişirsen ben değişirsem dünya değişir. Herkese bir kap yemek bir ev düşer elbet koca dünyada. Tek başına mümkün değil bunu başarmak, ama en azından üstüne düşen görevi yap ve iyi insan olmaya gayret et. Cennete cehenneme, dine ihtiyacın yok bunun için, din dediğin sistemden ibaret. Bunlardan korkarak yaşama, iyi ve kötüden ötesini sorgulama, anlamı yok çünkü, cennet varmış, ee nolmuş? gidince göreceğiz zaten öbür tarafa, bu acele niye? bu dünyayı hallettikmi ki? müslümanmış, hristiyanmış, yahudiymiş, budistmiş! Etiketlendik de noldu? Savaşların, açlığın sebebi bu etiketler, bu ayrımlardan değil mi hep? Ne gerek var ben şuyum demeye? Sen sensin,o duyduğun da içindeki senden başka bir şey değil. Gördüğün sakallınında bu düşüncelerinle hiçbir alakası yok, ya tamamen ayrı bir olay ya da din korkusundan dolayı kafandaki düşüncelerin sana değil başka bir şeye ait olduğunu kanıtlamaya çalışan bir bilinç altı oyunu. Ben cünüpte gezdim, bulduğum yerede işedim, niye bana görünmüyor bu dedecik? Dediğim gibi bu bahsettiğin ikilemleri bende yaşadım. Ancak çözümü yalnızca kendi kendine bulabilirsin çare arama buna. Otur birgün, al bir bardak sıcak kahve, derinlemesine düşün. Kör bakma, gör. Gerçekten neye inandığını bul. Ne olursa olsun cevabın, neye inanırsan inan ona sahip çık ve iyi biri ol. Eh geriside yaradanın bileceği iş be gülüsü, göreceğiz anyayı konyayı sonunda :) Hayatındaki padişah sensen içindeki cevapları keşfet, yok padişah tanrıysa sen kalpten istedikten sonra o sana doğru yolu eninde sonunda gösterir, ama yoook benim dediğim her şey boş ise, tanrı tepeden ne sallıyon sen kafana göre diye bakıyorsa bana şuan işte o zaman cızbız olmadan önce yapacak bir savunmam da var elbet, konuşma metnim hazır : Sevgili tanrım, sonunda karşılaştığımıza sevindim, valla ben bişiler dedim hakkında ama sor bi niye dedim.... ehem öhöm, neyse onu da yazarsam artık bir üç beş sayfa daha sürer bu yazı.

 

Ben tanrının sana duvara işediğin için gönderdiği bıyıklı nine, sevgiyle kal...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

firstmoon ne yalan söyliyim ilk önce okumaya üşendim ama başlıyınca da kendimi alamadım bitirdim üstüne bir daha okudum :D ellerine yüreğine sağlık çok güzel yazmışsın.

 

kronick35 herkes sorgular. kendine soru sorar acaba der. bende sordum dünyada yaşayan diğer insanlar gibi. senin sorgulaman da normal ama takıntı yapmışsın belli. bir varlık durup dururken kafasını sana takmaz dur ben bi şunu dinden çıkartıyım demez. sen o varlığı kendi içinde yaratırsın. duymazdan gel rahat ol inan bir süre sonra yok olur ama devam ederse psikolojik destek alman taraftarıyım.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Cevap olduk basit: obsesyon yani takıntı.

 

Bu çok sık görülen psikolojik bir rahatsızlıktır. Obsesif kişiler bir düşünceye veya bir konuya saplanırlar ve bu düşüncenin yanlış olduğunu bildikleri halde bu düşünceden kurtulamazlar. Mesela birinci ağızdan bir psikyatr arkadaşım tarafından denk geldiğim bir olay bir adamla ilgili. seçkin bir adamın aklına sürekli "kendi kızıyla ilişkiye girme" fikri üşüşüyor, adam kesinlikle bunun çok yanlış olduğunu biliyor ve böyle bir şey yapacak bir adam değil. Ama bu düşüncenin gelmesine engel olamıyor ve bu kendisinden iğrenmesine neden oluyor. İşte bu obsesif bir durum yaratıyor yani takıntı. Tabi ki psikiyatr yardımıyla tedavi olmuş.

 

Benzer düşünce özellikle aşırı dindar kişilerde bolca oluyor, kişi istemdışı (bilinçaltına attığı kalıplar, bastırdığı düşünceler özellikle cinsellik. Aşırı dindar kimselerde cinsellik ile dinin bir arada olmaması büyük bir tabudur ve bu en çok denk genilen fenomen) bu tür düşünceler geliyor. Bir takım nefs, şeytanın vesvesesi diye geçiştiriyor ama bu arkadaşta olduğu gibi ciddi bir "hastalık" halini alabiliyor. Sana tavsiyem bu düşünceler için kendini kasma bırak düşünceler zihninden aksın gitsin, bastırma sadece geçmelerine izin ver. Zira bastırılan her duygu ve düşünce artar. Eğer şiddeti artarsa, bir psikiyatrdan yardım al.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...