En Popüler 10 Yamyam

Amerikalı altın avcısı Packer, 9 Şubat 1974 tarihinde 5 kişiyle beraber Colorado Dağı’nda altın aramaya çıkar. Döndüğünde yalnız olan Packer, arkadaşlarının kendisine saldırdığını ve kendini savunarak onları öldürdüğünü ve hayatta kalabilmek için etlerini yediğini söyler. Kimse bu hikayeye inanmaz ve 40 yıl hapis yatar.

“Kuzuların Sessizliği” filmindeki Hannibal Lecter’a ilham kaynağı olan Fish, gri adam, Wysteria’nın kurtadamı ve Brooklyn vampiri gibi takma adlarla anılıyordu. Toplam 100′den fazla cinayet işlediği düşünülüyor.1910 yılında ilk kez cinayet işleyen Fish, genellikle küçük ve savunmasız çocukları kurban seçiyordu ve cinayetlerinde mutlaka işkenceler uyguluyor, tecavüz ediyor, etlerini yiyiyor, kurbanlarına acı çektirmekten büyük zevk duyarak bunları din adına yaptığını düşünüyordu. Seri katil aynı zamanda kendi kendisine de çeşitli işkenceler uyguluyordu. Kendi idrarını içmek, çivili sopayla kendini dövmek, kasıklarına iğne batırmak gibi cinsel ve fiziksel işkencelerle kendi günahlarını cezalandırdığına inanıyordu. 1935 yılında yargılanmasının sonunda deliliğine kanaat getirildiyse de elektrikli sandalyede idam cezasına çarptırıldı. Kararı duyunca “Hiç tatmadığı bu büyük zevki tatmaktan mutlu olacağını” açıkladı.

Batı Afrika’da Sierra Leone’de elmas madenlerine yaptıkları saldırılarla tanınan örgüt, küçük çocukları asker olmaya zorluyor, insanları öldürüyor, cesetlerini yiyorlardı. Bunu hem halkın gözünü korkutmak için yapıyorlardı, hem de insan eti yiyerek daha güçlü olduklarını düşünüyorlardı.

1981′de Sorbonne Üniversitesi’nde öğrenciyken tanıştığı Hartevelt’ten kendisine Almanca öğretmesini ister. Evine yemeğe davet ettiği Hartevelt’i sevdiğini, onunla birlikte olmak istediğini söyler ve kendisini reddetmesiyle Hartevelt’i ensesinden vurur. Önce sol göğüs ucunu, daha sonra burnunu yediği Hartevelt’in vücudunun bir kısmını yer, çürümeye başlayan kısımlarını iki valize doldurarak Boulogne ormanına bırakır. Yakalandıktan sonra 3 psikiyatri uzmanı tarafından “tedavi edilemez antropofaji” tanısı üzerine Paul Guiraud Hastanesi’nde kalır. Daha sonra Tokyo’daki Matsuzawa Hastanesi’ne nakledilen Sagawa, cezai ehliyete sahip olduğu gerekçesiyle 1986′da serbest bırakılır. 1987′de Renee Hartevelt’i nasıl öldürdüğü ve yediğini anlatan “in the fog” adlı bir kitap çıkarır. “Shisenjiyou No Aria” adlı erotik bir filmde oynar. Rolling stones’un “Too Much Blood” şarkısı Sagawa’nın öyküsünü anlatır.

Ukraynalı tecavüzcü ve yamyam Chikatilo, yaklaşık 50 kişiyi öldürmüştür. Kurbanlarıyla önce arkadaş olan Chikatilo, daha sonra onları öldürüp tecavüz ediyor. Yakaladıktan sonra kendisini azmettirenin kabusları olduğunu söyleyen Chikatilo, 14 Şubat 1994′te idam edildi.

Çek Cumhuriyeti’nin Brno kentinde 31 yaşındaki anne Klara Mauerova, 8 ve 10 yaşındaki oğulları ve 13 yaşındaki kız evlatlığını 2-3 ay boyunca hücrede tuttu ve işkenceyle vücutlarından kopardığı parçaları yedi. Mahkemeye çıkarılan anne, oğulları Ondrej ile Jakub’a işkence yaptığını kabul etti. Erkek çocukların cinsel tacize ve kendilerini bıçakla kesmeye zorlandığı da belirtildi. Anne Klara Mauerova mahkemece dokuz yıl hapse mahkum edilirken, kızkardeşi Katerina’da işkencelerdeki büyük rolü nedeniyle 10 yıl hapis cezası aldı.

2001 yılında Almanya’nın Roteburg kentinde Armin Meiwes bir internet sitesine “18-30 yaş arası öldürüp yemek için partner arıyorum” diye bir ilan verdi. İlana cevap geldi ve Noel günü buluşan ikili eylemi gerçekleştirdi. Yaptıklarını videoya da çeken Armin Meiwes yakalanıp ömür boyu hapse mahkum edildi.

Amerikalı seri katil ve tecavüzcü Dahmer, özellikle 1987 ve 1991 arasında yoğun olmak üzere 1978 ve 1991 arasında çoğu Asya ve Afrika kökenli 17 kişiyi öldürdü. Cinayetlerini genel olarak tecavüz, işkence, parçalama, nekrofili ve yamyamlık gibi suçlarla beraber işledi. Dahmer tutuklanmasından 3 yıl sonra, 28 Kasım 1994′te tutuklu olduğu Columbia Correctional Institution’da bir başka mahkum tarafından kafasına aldığı ağır bir darbe sonucu hayatını kaybetti.

Bilinen ilk yamyamlık olayları bu kabilelerde görülmüştür. Kolombo’nun Amerika’yı keşfinden sonra Hintliler’le tanışan Avrupalılar, insan eti yiyen bu halkı korkuyla karşılamışlardır.

13 Ekim 1972′de Uruguay’dan Şili’ye doğru yolan çıkan takımın, kötü hava koşulları yüzünden uçakları düştü ve 16 kişi hayatta kaldı. 11 gün boyunca kurtarılmayı beklediler ve ölen takım arkadaşlarını yiyerek hayatta kaldılar.

Yeni Zelanda’nın ilk yerlileri olan Maoriler, genellikle yamyamlıkları ile tanınırlar. 1800′lerin başında Avrupa’lı gemilere saldırıp, mürettebatlarını yemişlerdir.