Jump to content

3.gözü açmanın tehlikesi var mıdır ?


Skyline

Önerilen Mesajlar

Bir arkadasımla 3.gözümüzü açmayı düşünüyoruz. Bende farkındalığa yeni yeni adım atmış birisiyim ve bunu ilerletmek istiyorum, gerçek bir gözlemci olmak, herşeyin farkında olmak istiyorum. Bu konuda tavsiyeleriniz nelerdir, nereden başlanmalı hangi konular mutlaka bilinmeli ( obsesyona yakalanmamak için ) ve bu işin tehliklereri nelerdir.. Teşekkür ederim şimdiden.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bu konuda önce yeterli bilgi edinmek adına olabildiğicne fazla bilgi ve yazı okuyun. O zaman aslında bu sorunun bile pek önemli olmadığını fark edersiniz. Zira çakralarınız kapalı olsaydı şu anda yaşamınızı sürdüremiyor olurdunuz. Herkesin çakrası açıktır, çakralar açılıp kapanan şeyler değillerdir. Vücudumuzda aynı kan damarları, lenf damarları gibi tabiri caizse enerji damarları vardır: bu enerji yollarının birleştiği noktalara nadiler ve çakralar denir. KÜçük çakralar nadi olarak isimlendirilir, birleştiği büyük noktalarda çakralardır. Vücutta 150'ye yakın çakranın yanı sıra temel büyük 7 çakra vardır. Bu 7 çakra bedenimizin çeşitli organlarına gerekli enerjilerin taşınması görevini üstlenir. Beden, aura ve eterik beden arasında ki (ve pek tabi ki üst bedenler) dengeyi sağlar. Bu noktada herkesin çakraları açıktır.

 

Sadece çakralar çeşitli tesirlere bağlı olarak enerji blokajlarına sahiptir yani tıkanıktırlar. Bu tıkanıklıklar o bölgede zaten sağlık sorunlarına sebep olur. O yüzden ilk başta çakralar temizlenir. Ardından temizlenen çakraları geliştirme aşaması başlar (burada çakraların dönüş hızı ve büyüklüğü artar.) Çakraları dengesiz geliştirmenin her zaman zararı vardır. Bütün çakralar dengeli geliştirilmelidir. Mesela alın çakrasına odaklanacaksanız aynı zamanda kök ve sakral çakraya da odaklanmalısınız. Dengeli bir gelişimin hiçbir zararı yoktur. Aln çakrası sadece varlıkları enerjileri görmekle alakalı değildir. Alın çakrasının asıl işlevi FARKINDALIK ve KABULLENME'dir. Farketme durumu ve kabullenmeyle alakalı bir çakradır. Bunun yanı sıra spiritüel yansıması enerjileri, varlıkları kısacası görünmeyeni görmeyi temsil eder.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

ağız alışkanlığı kusura bakmayın genelde forumlarda açmak tabiri kullanldığı için.. Farkındalıkla uğraştığım için direk alın çakrasına yöneldim bu fikirden vazgeçip söylediklerinizi dikkate alıcam.. İlk adım olarak cakralar temizlenmeli o zaman.. Yeterli* bilgi bu sitede var mı ?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

ağız alışkanlığı kusura bakmayın genelde forumlarda açmak tabiri kullanldığı için.. Farkındalıkla uğraştığım için direk alın çakrasına yöneldim bu fikirden vazgeçip söylediklerinizi dikkate alıcam.. İlk adım olarak cakralar temizlenmeli o zaman.. Gerekli bilgi bu sitede var mı ?

 

eğer araştırırsanız bulacaksınızdır. Özellikle meditasyonlar ve bu genel başlık altında araştırın. Eğer içinize sinen bilgi bulamazsanız yine bu başlık altında sorarsanız yardımcı olmaya çalışırız.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sirius arkadaşımız Doğu tarafından olayı gayet güzel açıklamış. Fakat ben de biraz daha batı tarafından konuya girmeyi deneyeceğim.

 

Sözde-Objektif bir bakış açısıyla bakıldığında elbette 3. gözü açmanın bazı tehlikeleri var.

 

İlk öncelikle 3. gözünü açarak hayatı daha duru, daha olduğu haliyle görmek istiyorsun. Bir bakıma gerçekleri görmek istiyorsun. Motivasyonlarını bilmiyorum ama bazı tehlikeleri var.

 

1- Sosyal olarak eskisi gibi tatmin olmayabilirsin.

 

Göreceğin ve algılayacağın şeyler tamamen sana özgü şeyler olacaktır. Senin için çok önemli olan bu olguları, deneyimleri ve kavramları başkalarıyla paylaşmak isteyeceksin ama pek tatmin olmayabilirsin. Bu durumda onları sorgulamaya başlaman ve kendi kabuğuna çekilmen gibi bir durum var. Aranızdaki ilişkiler soğuyabilir.

 

Yine de bu çok büyük bir tehlike değil. Özellikle bir arkadaşınla beraber yapıyorsun ve bu tip konuları konuşabileceğin bir çok grup var.

 

 

2- Süreç içinde Misantrop olabilirsin. (Türkçesi : İnsanların çirkinliklerini de daha net göreceğin için onlardan nefret edebilirsin)

 

İnsanın kurduğu adalet sistemi, bir şekilde insanın ödül-ceza sistemine de işlemiştir. Bütün adalet sistemleri yasaya göre Kötü'yü cezalandırır ve yasaya göre iyi yoktur, bu yüzden ödüllendirmez. Bu insanın bilinçaltına işlemiş bir sistemdir. Özellikle belli bir eşiğe kadar insanlar hep birbirlerini eleştirirler. Fazlasıyla dedikodu döner. Süreç içinde insan izafi algısından iyiyi siler ve sadece kötülüklere ve hatalara odaklanır... İnan bana, hatalar opaktır.

 

Geçmişteki kötü bir anıya kilitlenip ömüründe geçirdiği iyi anıları heba eden bir çok insan var.

 

Geçici bir etkidir. Çok uzun sürmez çünkü eninde sonunda bu negatif duygudan dolayı her yerinde sinir noktaları, mide rahatsızlıkları çıktığında bu negatif duyguyu yenmek için pozitif yönde adımlar atıp enerji kapasiteni arttıracaksın. Eğer bu negatif etkiyi bertaraf etme durumunda açmış olduğun 3. gözünü gerçekten kullanmaya başlamışsındır demektir. Hatalar opaktır ama yine de seni bir yerlere taşıyacak olan şey beyninin hataları algılayan ve eleştiren kısmı değil; güzellikleri gören, değerini bilen, empati kurabilen kısmıdır, ki bunlar 3. gözle yakından ilişkilidir bana göre.

 

3- Arkadaşlarını kaybedebilirsin.

 

1. ve 2. tehlikelerin normal bir sonucu olarak bazı dengeler bozulacak.

 

4- Materyal hayattan kopabilirsin.

 

Algın az veya çok değişecek. Dünyaya bakışın da etkilenecek. Daha derinlemesine düşünmek durumunda olacaksın. Bu durumda zaman yetersiz gelmeye başlayacak. Sosyal yaşamına yansıdığı gibi İş/Okul yaşamına da yansıyacak. Bilinçaltından sürekli birşeyler bilincine çıkacak. Yol ortasında yürürken hiç bir sebep yokken gülme krizine girebilirsin.

 

5- Prensiplerinden vazgeçmek zorunda kalabilirsin.

 

Algın derinleştiği için daha fazla faktörler hayatına girecek. Bu durumda karşıtlıklar birleşecek, evrendeki konumunu ve durumunu göreceksin ve büyük değişimlerden geçmek zorunda kalabilirsin.

 

 

Sadece bu tip tehlikeleri var. Onun dışında herşey kafamızın içinde ve kafamızın ne kadar büyük olduğu konusunda hiçbir fikrimiz yok, çoğumuzun. 3. gözün sayesinde bir bir ipucun olabilir en azından.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bir de... 1. tehlikeye ek olarak...

 

Empati yeteneğin gelişeceği için normal insanlar (ayağı betona fazla basan insanlar) seninle hep özel konular konuşmak isteyecekler. Sırf rahatlamak amacıyla hayatlarındaki derin çıkmazları hep sana anlatacaklar. Ama sen onlara hiç bir şey anlatamayacaksın. Anlatsan bile genelde rahatlamayacaksın, çünkü genelde anlayamayacaklar.

 

Ve bazen birisiyle sadece oturup ufak da olsa ”Diyalog” kurmak isteyeceksin. Sokaktan insanlar bile çevirmeye başlayabilirsin bir süre sonra.

 

Çünkü diyalog kelimesinin anlamı senin için bayağı değişecek.

 

Ama eğer hali hazırda bir kaç dostun varsa senin için hiç bir sorun yok demektir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

homoridens isimli arkadaş tehlikelier güzel sıralamış ama bu tehlikelerin ortaya çıkmasının tek sebebi "dengeli bir" çakra gelişimi yapılmamasıdır. Mesela,

 

Sosyal olarak eskisi gibi tatmin olmayabilirsin.

 

Eğer beraberinde boğaz çakrasını geliştirirsen empati yeteneğin ve iletişim gücünde artacağı için, hem farkında hemde sosyal olarak tatmin bir şekilde yaşamını sürdürebilirsin.

 

Süreç içinde Misantrop olabilirsin.

 

Bunun sebebi aynı zamanda kalp çakrasının geliştirilmemesinden kaynaklanır. Eğer kalp çakrası geliştirilmezse alın çakrası geliştirildiğinde, kişi yeterli derecede insanları hoşgöremez ve insanların yaptıkları hatalardan dolayı onları yargılamaya başlar çünkü insanların daha fazla hatalarının "farkında olur" Ama kalp çakrasıyla beraber bir gelişim sağlanırsa kişide sevgi ve hoşgörü anlayışı arttığı için "insanları olduğu kabullenme" ve bilhassa insanları yargılamma özelliği ön plana çıkar. Bu yüzden misantrop olmazsın, insanların hatalarını affeden veya onları öyle kabul eden insan sevgisine sahip bir kişi olursun.

 

Materyal hayattan kopabilirsin.

 

Eğer kök çakranı da dengelersen aynı zamanda maddi dünya ile manevi dünya arsındaki dengeyi sağlayabilirsin. Ruhsal yolda yürüyenlerin en büyük hatası üst çakralara yüklenip (taç alın boğaz) alt çakraları ihmal etmeleridir. Bu da ayakların yerden kesilmesi, maddi zenginlikte ciddi bir azalma (birçoğu bu yüzden fakirdir), maddi işlerde dengesizlik gibi sorunlara yol açar. Halbu ki kök çakranı da dengeli bir şekilde geliştirirsen (topraklanma meditasyonlarıyla) bu durumda dünyayla bağın artacağı için bu durum söz konusu değildir.

 

 

Kısaca doğu batı diye ayırmak taraftarı değilimdir, bilgi evrensel ve bu tehlikeler zaten doğal sonuçlar. Eğer dengeli bir çakra gelişimi olursa bu duygusal ve zihinsel sorunların hiçbiri meydana gelmez. Bu yüzden sürekli dengeli gelişim diyoruz =) Dengeli gelirsin hiçbir sorun yok ama dengeli bir gelişim söz konusu olmazsa tehlikeleri var. (Bu sırada çakra gelişimi sırasında ve arındırma da bazen acı deneyimler yaşayabilirsin, bunlar ayrıdır ve tehlikeli değildir. Mesala alın çakrasına odaklandığında geçmişte görmek istemediğin şeyleri görmeyi seçmelisin özellikle hatalarını. Bu da hataların kabul edilmesi gerektiği erdemini öğretir. Bu deneyimleri yaşamak zordur. )

 

Çakraların hepsi birbiriyle bağlantılıdır ve bizim ruhsal, duygusal zihinsel ve bedensel bütünlüğümüzü sağlar. Bir noktaya fazla enerji akışını vermek diğer noktalarda enerji akışının azalmasına yol açar ki bu da dengesiz bir gelişimdir. Bu gelişim süreci arındırmadan sonra bu yüzden hepsiyle beraber yapılmalıdır. Bir çakraya yoğunlaşıp diğerlerini önemsememek çok ciddi boyutta dengesizliklere ve tehlikelere yol açabilir. Çakralar arasındaki gerekli harmoniyi sağlamak bu noktada çok önemlidir ve gerçek bir ruhsal gelişim bu dengeli ilerleyiş süreciyle meydana gelir.

sirius tarafından düzenlendi
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

İkinizede çok teşekkür ederim üşenmeyim benim yolumu aydıtlattığınız için.. Artık daha bir hevesle bakıyorum bu işe, o kadar büyük tehlikeleri yokmuş hepsi halledilebilir şeyler. Sirius adını unuttum kusura bakma :) çakraları dengeli gelitirme işini hiç aklımda çıkarmayacağım.. ama önce bi cila çekip parlatayım 1, 2 hafta çakralarımı :) çok teşekkür ederim..

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sirius arkadaşa bahsettiğim tehlikelerin reçetesini yazdığı için çok teşekkür ederim.

 

Ayrıca belirtmeliyim ki, meditasyonlarının hareketlerine ve karakterine yansımasını beklemeden, hareketlerinin ve karakterinin üzerinde bir kontrol oturtup bunları meditasyonların doğrultusunda değiştirirsen bu süreci daha rahat aşarsın. Ki elde etmek istediğin farkındalığın katalizörü bu kontroldür.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Temizlemeye endekslenmiş Meditasyonlar var, Pozitif düşünmek de işe yarar. Sadece saf iyi niyetle yapılan işler ve hareketler de çakralarını temizler.

 

Güçlendirmek için ise, kullanmak ve biraz sınırlarını zorlamak, bencillikten vazgeçmek bana göre gayet iyi bir seçenek.

 

Forumda başka başka teknikler yazıyor.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Temizlemeye endekslenmiş Meditasyonlar var, Pozitif düşünmek de işe yarar. Sadece saf iyi niyetle yapılan işler ve hareketler de çakralarını temizler.

 

Güçlendirmek için ise, kullanmak ve biraz sınırlarını zorlamak, bencillikten vazgeçmek bana göre gayet iyi bir seçenek.

 

Forumda başka başka teknikler yazıyor.

 

daha detay lütfen :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

3. göz, başka bir deyişle 6. çakra (ajna) tehlikesi en az olan çakra sayılır. Doğuya özgü pek çok disiplin, tüm diğer çakralarla çalışmaya başlamadan önce 6. çakra üzerine eğilmek gerektiğini bildirir. Bu bir gözlemci noktası olduğu için, diğer çakralarla çalışırken ortaya çıkabilecek olan yoğun enerjilerin zihin üzerine olan zorlayıcı etkilerini minimuma indirecektir... Çakralar üzerine çalışırken en çok korkulan noktalardan biri de bu zihinsel karmaşadır. Çoğu kişi delirmekten korkar. Oysa, bu gibi durumlar çok az örneğe sahiptir. Bilinçli bir biçimde, adım adım çalışıldıktan sonra korkmanın bir anlamı yoktur. Aslında, korku meditasyona zıt düşen bir elemandır ve en başından üstesinden gelinmesi gerekir. Diğer arkadaşların da bahsettiği gibi, ajna daha ziyade bir depresyon durumuna yol açabilir. Fakat, nedensiz mutluluğu da ancak bu yolla öğretecektir. 3. çakranın aksine, zihinsel bir çakra değildir; ruhsal zeka çakrasıdır. Bu bakımdan, delirme gibi bir duruma pek de yol açmaz. Çoğu kişide olan bu korku yersiz bir korkudur...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

çakra düzenleme işlemine başlamadan önce iyi bir bilgi sahibi olmak lazım.Çoğu sitelerde burası kadar güzel bilgi verip yardımcı olan site pek yok paylaşımlar süper yöneticiler sosyal, yardımcı oluyorlar süper bi site burası :clapping::clapping::clapping::clapping::clapping::clapping::clapping:

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

öncelikle herkese merhabaa,

bu soruyu çakralarla ilgili çok fazla bilgiye sahip olmayanlar cevaplamazsa sevinirim, yanlış yönlendirme olması kötü oluyor çünkü..

diğer çakralara hiç bir müdahale yapılmadan, (temizlemek için durugörü çalışmaları, odaklanma vs yapmadan) sadece 6. çakrayı açmanın bir tehlikesi varmıdır? üniversiteden bir arkadaşım bunun insanı delirtecek düzeye getirebileceğini söyledi, söylediğini saçma buldum çünkü çoğu insanlar böyle ruhsal olayları kötüye bağlamaya çok eğilimliler.. ama yinede cevaptan tam emin değilim.. bilgisi olanlar cevaplarlarsa sevinirim :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Çakralarin işliyor olması dengede olması demektir zaten kapalı çakra değil de tıkanmış çakra olur . Sitede bununla ilgili çok kapsamlı konular olduğu Için fazla detaya girmek istemiyorum ama sorduğunuz soru çakraya göre değişkenlik gösterir . 6. Çakrada özellikle göz ve baş ağrısına yol açacaktır . Vücutta ki enerji giriş çıkışı belli noktalardan düzenli ve mümkün olduğunca eşit miktarda yönlendirilmeli . Hortum düşünün bir kaç yerden delik delip suyun akışını ve bu deliklerin bazılarını kapattığınızi düşünün tıpkı onun gibi . Ancak eşitliği sağladıktan sonra belli Çakralarin işlevini arttırmaniz gereken çalışmalar olabilir bu durumda zaten beden ve ruhunuz bu terbiyeyi almış olduğu Için büyük sorunlarla karşılaşmazsiniz . Bahsettiğim ilk çalışma zamanları . Yani sadece bir çakra üzerine yoğunlaşırsaniz fiziksel ve ruhsal sıkıntıyı beraberinde getirirsiniz

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...