Jump to content

Hidroterapi


Bona Fides

Önerilen Mesajlar

HİDROTERAPİ’NİN TARİHÇESİ

 

M.Ö. 2000’li yıllarda Mısır ve Madagaskar’da termal suların sağlık ve tedavi amaçlarıyla kullanıldığı bilinmektedir. M.Ö. 400 ‘lü yıllarda Yunan bilgini Heredot, kaplıca tedavisine ilk bilimsel görüşü kazandırmıştır.Eski Yunan ve Roma Uygarlıklarında görmüş olduğumuz yüzme sporu savaş amaçlı karşımıza çıkmaktadır .Suyun birçok canlı için doğal yaşam çevresi olması ve yaşamın suda başladığı düşünüldüğünde, bilinen en eski çağlardan beri insanların suyla ilgilenmesi, yüzme ve banyo amaçlan ile suyla ilişkide olmaktan zevk alması ve bu davranışlarına ilişkin bir kültür oluşturmuş olmasına hayret edilmemelidir.Daha sonraları kaynak suları Anadolu’da Romalılar devrinde tedavi, sosyal ve temizlik amaçlı kullanılmıştır

Hintlilerin dini amaçla oluşturdukları su kültürünün M.Ö. 3000 yıllarına kadar uzandığı biliniyorsa da su ile ilgili yaşam biçimi kültürüne ilişkin en iyi korunmuş yapı örnekleri Ege uygarlıklarına aittir. M.Ö. 1700-1400 arasında Kronos ve Phoitos saraylarında geliştirilmiş olan yüksek kalite standartları ve tasarım ölçütleri kaydedilmeye değerdir. Romalılar toplu kullanılan yüzme havuzları ve banyoların yapımını büyük ustalıkla gerçekleştirmiştir.

Roma imparatorluğunun ikiye ayrılmasından sonra önemini yitirmesine karşın doğu toplumlarında suyun çeşitli amaçlarla kullanımı yüz yıllarca değişik biçimlerde süregelmiştir. Özellikle Türk hamamı olarak adını duyuran bu yapılar özgün bir yapı biçiminin ve kültürün gelişmesinin öğeleri olmuşlardır. ve 18. yy’da kaplıca tıbbı gelişmeye başlamıştır. 1930 -40 larda Almanya ve Fransa’da konuya ilişkin eğitim çalışmaları başlamıştır.Rusya’da buhar banyoları ve bunu soğuk nehir ve gölde yüzmenin izlediği davranış, eski çağlardan beri popülerliğini korumuştur. Çin ve Japonya’da toplu banyo ve yüzme yaşam kültürünün bir parçası olarak yer almaktadır.

Türklerin suyla tedaviyi Orta Asya topraklarında en sağlıklı bir biçimde kullandıklarını, hastalıkların türüne göre farklı kaynaklardan yararlandıklarını biliyoruz. Anadolu’nun tektonik yapısı, nispeten genç sayılabilecek jeolojik yaşı dolayısıyla yer hareketleri günümüzde de sürüp gitmektedir. Bu hareketlilik, yer altından gelen sıcak suların birçok yerde ortaya çıkmasını sağlamaktadır. Şifalı suların ya doğrudan doğruya ya da havuzlarda bekletilip soğutularak insanların yararına sunulmasıyla gelişen su ile tedavi, tıpta ayrı bir bilim dalı olarak ele alınmaya başlamıştır. Balneoloji veya hidroterapi adıyla bilinen iyileştirme yöntemi içinde, farklı uygulamalar yapılmaktadır.

Türklerin özellikle İslâmiyeti toplu olarak kabul etmelerinden sonra su ile yapılan temizliğe ne kadar önem verdikleri, geleneksel yaşayış içinde beden temizliğinin önemli bir yer tuttuğu, düzenli yıkanma amacıyla hamamlar inşa ettiği de bilinmektedir.Osmanlı İmparatorluğu döneminde bu anlayış geliştirilerek sürdürülmüş, birçok hamam, kaplıca ve şifahane yapılmıştır.20.yy ın başında Osmanlı padişahları Yalova Kaplıcalarına Mekteb-i Tıbbiye’nin teklif ve tavsiyesi ile hekim istemişlerdir..Cumhuriyet döneminde 1936 yılında Yalova Kaplıcalarını örnek modern bir kür merkezi haline getirilmiş, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesinde, Hidro-Klimatoloji kürsüsünü kurularak bu konudaki bilimsel çalışmalar başlatılmıştır.

Türkiye’deki yüzlerce şifalı su kaynağının, çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılması,çağdaş tıp teknolojisinin de kullanıldığı tesisler, yurt içinden gelen hastalara hizmet verdiği gibi, özellikle Kuzey Avrupa ülkelerinden gelen yabancı hastalara da şifa dağıtmayı sürdürmektedir.

 

 

HİDROTERAPİ NEDİR?

 

Hidroterapi Hidro”Su” ve terapia “Tedavi” kelimelerinden oluşmuştur kısaca “suyla tedavi “anlamına gelir.Suyun katı, sıvı veya gaz hallerinin vücudun dışından veya içinden tedavi aracı olarak kullanılmasıdır.

Vücudumuzun üçte ikisi, dünyanın beşte ikisi sudur. Su hayat demektir. Hidroterapi denince akla doğal kaynak sularının barındırdığı minerallerle yapılan tedaviler akla gelmektedir. Hidroterapide yalnızca doğal sular değil normal sularda kullanılır.

Son derece sıradan görünen bu yaşam kaynağı gerekli işlemlerden geçtikten sonra mucizevi etkileri oluşmaktadır. İnsan vücudunun üçte ikisi gibi büyük bir kısmının suyla kaplı olması, suyun insan hayatındaki önemini gözler önüne sermektedir.Hidroterapide asıl olan suyun hareketi sonucu ortaya çıkan etkiye insan vücudunun verdiği pozitif tepkidir.

Suyun sıcaklığına göre insan vücudunun vereceği tepkiler farklı olacaktır. Soğuk su vücuda enerji verir, canlanmanızı, kendinize gelmenizi sağlar. Yüksek ateşi düşürmek için soğuk su kullanılır. Vücudun zedelenmiş bölümlerinde meydana gelebilecek şişlikleri engellemek için buz tedavisi uygulanır.

Buna karşılık sıcak su ise vücudun gevşemesini, rahatlamasını sağlar. Sıcak su buharıyla vücuttaki gözenekler açılır, terleme gerçekleşir ve bu yolla vücuttaki toksinler atılmış olur. Vücudun kan dolaşımını hızlandırmak için suyla şok tedavisi uygulayabilirsiniz. Şok tedavisi sıcak ve soğuk su banyosunu birbirinin ardından yaparak gerçekleşir.

Sıcak bir duş aldığınızda vücudunuz ısındığından kan aşağı doğru ilerler ve en uçta olan damarlara ulaşır. Soğuk suda sıcak suyun tam tersi tepki gösterir,bu defa kan yukarı doğru harekete geçer.

İnsanoğlu’nun yüzyıllar boyu zihinsel ve bedensel yorgunluklardan arınma ve bazı hastalıkların tedavisinde yararlandıkları en önemli sağlık kaynaklarından biridir su. Sağlık açısından çok uzun yıllar önce kullanılmaya başlanan suyun ilk tevdi yöntemlerinden biriyse hidroterapi olmuştur.Vücudumuzun yüzde 70′i sudur ve bunun üçte biri hücre içinde, üçte ikisi hücreler arası mesafededir. Bu bilgiler suyun yaşam için ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Vücudumuzu oluşturan 100 trilyon hücre, çevrelerinde onları saran bir sıvı içinde çok ama çok önemli bir ahenk içinde yaşarlar. Hücrelerin yaşayabilmesi için bu denge mutlaka gereklidir.

 

 

Alıntıdır...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

suyla ilgili gizem dolu yazılar hep ilgimi çekmiştir..son olarak suyun hafızası olduğuna ve okunarak içilen suyun bir çeşit iyileştirme gücü olduğuna dair yazılar buldum..nede olsa nostradamus ta suya bakarak duru görü (astral seyahat )yapıyordu. o yüzden yazılanlar çok ilgi çekici. her kesin okumasını tavsiye ederim. konuyla ilgili çalışmaların için teşekkürler...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...