Jump to content

Masallarda Periler..


LadyMorgana

Önerilen Mesajlar

Masallarda Periler..

 

Dünyanın neresinde olursa, olsun çok eski zamanlardan beri bazı insanlar

perilerin ve cinlerin varlığına inanır. Bu inanışa göre periler, çeşitli

büyülerle insanların işine karışan,

genellikle dişi, doğaüstü

varlıklardır. İnsanlara uğur ya da uğursuzluk getirirler. Farsça kökenli bu

sözcük halk dilinde görünmeyen, gizli güç anlamına gelir. Cinlerin ise gözle

görülmeyen, insan biçiminde küçük yaratıklar olduğuna inananlar vardır. Ağaç

kovuklarında, terk edilmiş değirmenlerde, ıssız yerlerde yaşadıklarına

inanılır.

Cinlerle ilgili bazı inançlar çok eski zamanlara dayanır. Kanıtlanmamış bir

görüşe göre, bir zamanlar Avrupa'da ufak tefek, esmer insanlar yaşarmış. Daha

uzun boylu ve güçlü bir ırk topraklarını ele geçirince bu küçük insanlar

bataklıklara, ormanlara ve dağlara kaçmak zorunda kalmışlar. "Cin" olarak

nitelenen bu yaratıkların sığır besledikleri, hastalanan hayvanları kendilerine

özgü yöntemlerle iyileştirdikleri ve doğaüstü güçlere sahip oldukları söylentisi

yayılmış. Cinlerin bazı insanları etkileri altına alarak kötü işler

yaptırdıklarına inananlar olmuş. Sonradan cinlerle ilgili bu söylentilerden

"cadı" kavramı doğmuş.

Eski uygarlıklarda, dinlerde ve törelerde ipuçlarını

bulduğumuz peri masalları, halktan kişilerin kuşaktan kuşağa sözlü olarak

aktardığı düş ürünü öykülerdir. Bu masallarda cinler, periler, devler,

ejderhalar yer alır. Bunlar sık sık biçim değiştirme yeteneğine sahiptir.

Ahlaksal açıdan ya çok iyi ya da çok kötüdürler.

Birçok peri masalı ve

perilerle ilgili inanç Hint, İran, Eski Yunan ve Roma efsanelerinden kaynaklanır

(bak. EFSANE VE MİTLER; HİNT EDEBİYATI). Büyücülerin, cadıların, uçan

halıların, sihirli lambaların akıl almaz işler yaptığı peri masalları bizi bir düşler evrenine götürür.

 

Eski Yunanlılar ile Romalılar her nesnenin

kendine özgü bir ruhu olduğuna inanırdı. Varlığından kuşku duymadıkları, yarı

keçi, yarı insan biçimindeki tanrıların, su perilerinin, dağ ve orman cinlerinin

yaşamlarında önemli bir yeri vardı. Bu inançlardan kaynaklanan düşsel öyküler

Romalı istilacılarca Kuzey Avrupa'ya taşındı ve yüzyıllar boyunca ağızdan ağıza

dolaştı.

"Gemici Sinbad", "Ali Baba ve Kırk Haramiler" gibi öyküleri içeren

Binbir Gece Masalları örneğinde olduğu gibi, masallar bir ülkeden öbürüne

geçti; zamanla çağdaş yaşam biçimlerinden etkilenerek değişime uğradıkları oldu

(bak. BİNBİR GECE MASALLARI).

 

William Shakespeare gibi ünlü

sanatçıların yapıtları perilerle ilgili yaygın inançları etkiledi. Shakespeare

Bir Yaz Gecesi Rüyası (A Midsummer Night's Dream; 1595-96) adlı oyununda,

periler kralı Oberon'la periler kraliçesi Titania'yı konu almıştı.

Shakespeare'in perileri, kendileri istemedikçe kimse tarafından

görülemezdi.

 

17. yüzyılda Charles Perrault adlı bir Fransız, "Külkedisi",

"Parmak Çocuk", "Uyuyan Güzel" ve "Mavi Sakal" gibi çok tanınan peri masallarını

ilk kez derleyip yayımladı. 19. yüzyıl Alman yazarlarından Grimm Kardeşler

(bak. Grimm Kardeşler) de yüzlerce halk öyküsünü derleyip kitap haline

getirdi. Gene 19. yüzyılda Danimarkalı yazar Hans Christi-an Andersen, bazıları

"Kibritçi Kız" gibi acıklı, bazıları "Bremen Çalgıcıları" gibi keyifli birçok

güzel peri masalı yazdı (bak. Andersen. Hans Christian).

1889-1910

arasında, Andrew Lang adlı bir İskoçyalı dünyanın dört bir yanından peri

masallarını derleyerek 12 ciltlik bir "Peri Masallan" dizisi yayımladı. En çok

tanınan masal perilerinden biri de Sir James Matthevv Barrie'nin çocuklar için

yazdığı Peter Pan (1904) adlı oyunda yer alan Tinkerbell'di.

Ünlü film yapımcısı ve yönetmeni Walt Disney, başta Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler

olmak üzere birçok peri masalını sinemaya uyarlayarak çocuklar için bir

düşler evreni yarattı.

Türk masallarında perilere ve cinlere çok sık rastlanmaz. Peri masallan genellikle gerçekdışı bir görünüm altında somut bir

gerçeğe parmak basar. Cin, peri ve dev gibi sihirli güçler iyiyi ve kötüyü

simgeler. İyi ile kötü, yoksul ile zengin', güçlü ile zayıf arasındaki

çatışmalar çoğunlukla iyiden ve doğrudan yana güçlerin başarısıyla sonuçlanır.

Örneğin, yoksul genç devin hakkından gelerek padişahın kızıyla evlenmeye hak

kazanır ya da kimsenin ilgi göstermediği huysuz ihtiyara yardım eden iyi yürekli

köy delikanlısı tarlasında bir küp dolusu altın bulur.

 

GCLindaRavenscroftFaeryMuse-CALR15.jpg

fgdfgd.jpg

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Çocukken havada akan enerjinin içinde dolanırlardı.Belli buluşma saatlerimiz olurdu genelde geceleri.Herkes uyuduğunda gizlice aynı köşeye gider konuşurduk. Aralık ayıydı, 5 yaşındaydım gitmemiz gerekiyor dediler ve gittiler. Bir daha hiç göremedim onları. Çok yalnız hissettiğimi hatırlıyorum. O zamandan beri kafamın uyduğu insanlara hep sormuşumdur. Siz de çocukken havanın içindeki o rengarenk varlıkları görür müydünüz diye. Tekrardan o çocuk gözlere sahip olabilmeyi çok isterdim..

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bahsettiğin kitabı bilmiyordum sen söyleyince araştırdım. En yakın zamanda Türkiye'den aldırtıcam. Teşekkürler Morgana:)

Rica ederim yardım edebildiğime sevindim. Ben D&R'dan aldım ordan alabilirsin. Sipariş vermiştim getirttiler :) Perilerle ilgili tek kapsamlı kitap o şuan Türkiyede çevirilmiş olan bildiğim kadarıyla..

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Perileri görmek için ne yapmalı cin-ruh-demon-melek daveti gibi peri daveti de var mı acaba merak ettim :rolleyes:

 

tabi ki peri çağırma usülleri var. özellikle doğada uygulanıyor ve onları görmek içinde iksirler tarifler var. Ama periler çok çekingen varlıklar, insanlara pek görünme taraftarı değiller, güvenlerini kazanmak zorundasın. Hatta bu konuda paylaşılmar sitede mevcut;

 

http://www.gnoxis.com/bir-peri-cagirmak-icin-42540.html

http://www.gnoxis.com/perileri-gormek-icin-iksir-ve-peri-sekeri-yapimi-43472.html

http://www.gnoxis.com/peri-kus-tuyu-muskasi-42938.html

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Çocukken havada akan enerjinin içinde dolanırlardı.Belli buluşma saatlerimiz olurdu genelde geceleri.Herkes uyuduğunda gizlice aynı köşeye gider konuşurduk. Aralık ayıydı, 5 yaşındaydım gitmemiz gerekiyor dediler ve gittiler. Bir daha hiç göremedim onları. Çok yalnız hissettiğimi hatırlıyorum. O zamandan beri kafamın uyduğu insanlara hep sormuşumdur. Siz de çocukken havanın içindeki o rengarenk varlıkları görür müydünüz diye. Tekrardan o çocuk gözlere sahip olabilmeyi çok isterdim..

 

Ben de çok küçükken gördüm ama havada değil bizim evin koridorunda yerde yürüyorlardı. Gitmemiz gerekiyor demişler size çünkü onlar kendi bulundukları boyuttan mezun olmuşlar. Bunu güvenilir bir kitaptan okumuştum..

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Hala göremedim onları. Şeytani yapımdan mıdır nedir. Bakalım, araştırmaya devam. Sade Dünya harbiden sade miymiş görelim.

 

Gösterin yüzünüzü, açın aradaki engelleri. Görüşelim rahatça, sıradan insanların arasında.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...