Karadedeler Olayı

arkadaslar vıdeo bana enteresan geldı ya hanı konuyu onceden bılenler duyanlar olabılır yenı rastladım dusuncelerınızı merka ettım ( bu arada fılmın yonetmı ıntıhar etmıs dıye duydum ama reklam kokmasın sımdı )

video :

http://www.dailymotion.com/video/xgjynw_karadedeler-olayy_news

Ben de duydum bu olayı, bakalım, gerçekten böyle bir şey var mı? Biz de arkadaşlarla oturup videodaki yeri çözmeye çalışmıştık. Sonuç: Kırklareli'nin Lüleburgaz ilçesi'nin Davutlu Köyü. =D

Acaba karadedeler nedir/kimdir?

Şöyle bir yazı buldum nette.....

KARADEDELER OLAYI 1989

1989 yılının ocak ayında bir haber ajansı gazetelere K… in D… Köyünde, köylülerin hava karardıktan sonra "CiN BENZERi" esrarengiz yaratıklar gördükleri için saat beşten sonra korkudan sokağa çıkamadıklarıyla ilgili bir haber geçti. Haber tüm gazetelerde küçük puntolarla önemsiz bir haber olarak yayınlandı.

Aynı günler haber,yeni okul mezunu genç gazeteci H.B nin dikkatini çekti ve olayı yerinde araştırmak için K… in D… köyüne gitti. Köyde konuştuğu ve filme aldığı herkes birtakım yaratıklar gördüğünü iddia ediyor ve akşam saat beşten sonra kesinlikle sokağa çıkmıyorlardı. Herkesin gönülden inanarak korkuyla anlattığı esrarengiz olaylar genç gazeteciyi köyde kalmaya teşvik etti.

Tam on bir gün süreyle köyde kalan gazeteci olağan üstü hiç bir olaya rastlamayınca yanında getirdiği video kamerayı köydeki 14 yaşında bir çocuğa bırakarak köyden ayrılmaya karar verdi. Çocuk, eğer köyde olağandışı bir şey olursa kamerayla kaydedecek, daha sonrada kasetleri gazeteciye verecekti.

Genç gazeteci, köyden dönüşünden üç gün sonra gece yarısı, sivil giyimli dört jandarma tarafından İstanbul daki evinden, köyde kayıt yaptığı kasetleriyle birlikte alındı ve K… in L… ilçesinin jandarma komutanlığına getirilerek bizzat bölgedeki jandarma komutanı kıdemli Yüzbaşı A.S. tarafından sorgulandı. Bu sorgulama kamerayla kayıt edildi… Sorgulamanın sebebi D… köyünde üç hanede, video kamerayı bıraktığı çocuk da dâhil olmak üzere toplam 7 köylü kısmen

parçalanarak öldürülmüş, evlerin birinin duvarına ise kan kullanılarak H.B nin ismi Arapça alfabeyle yazılmıştı…

Olay büyüyerek halk arasında korku, kargaşa ve paniğe sebep vermesin diye bir cinnet olayı gibi köylülere anlatıldı ve örtbas edilerek, cenazeler sadece köylülerin ve jandarmanın katılımıyla büyük bir gizlilikle köy mezarlığına defnedildi.

Köylülerin çoğu bu olaydan sonra köyü terk ettiler.

Sorgulandıktan sonra serbest bırakılan H.B.nin üzerindeki tüm giysiler(iç çamaşırları ve çorapları dâhil),botları, çantası ve not defteri 3 Şubat 1989 salı günü , D…lar köyünün arkasındaki ormanda terk edilmiş olarak bulundu.

Gazeteci H.B.nin ismi ise kayıplar listesinde kaldı…

Yüzbaşı A.S. olaydan bir sene sonra 1990 yılında psikolojik bir rahatsızlıktan dolayı malulen emekli olarak İstanbul’a yerleşti ve tedavi görmeye başladı.

2006 yılında ise henüz 59 yaşındayken, girdiği bir bunalım sonucu kendisine ait tabanca ile başına bir el ateş ederek intihar etti.

Babasının ölümünden sonra Yüzbaşı A.S.’nın özel kasasını açan kızı S.F, kasada üç adet büyük zarf buldu. Zarfların bir tanesinde siyah beyaz fotoğraflar diğer ikisinde ise kayıp gazeteci H.B.ye ait bir not defteri, 1989 yılına ait gazete kupürleri ve üç adet video kaset vardı…

Kasetlerin üzerinde yazan tek şey “KARADEDELER OLAYI 1989”du.

İlk video kayıtları gazeteci H.B.nin köylüler ile röportajını, ikincisi ise H.B.nin babası tarafından sorgulanmasını içeriyordu…

Üçüncü ve son video ise köylü çocuğun çektiği görüntülerden oluşuyordu… Bu son videoyu seyretmeye başladığı ilk on dakikadan sonra korkudan kanının damarlarından çekildiğini hissetti…

Yirmi ikinci dakikadan sonrasını ise seyredecek cesareti bulamadı kendinde…

S.F 'nin şoku atlatması 2008 yılının ortalarına kadar sürdü ve bu arada mali sıkıntıya düşerek daha önce kimseye bahsetmediği kasetleri 2009 yılının mart ayında satmak zorunda kaldı…

Hâlâ montaj aşamasında olan ,yarı belgesel niteliğindeki "KARADEDELER OLAYI" isimli film, bu üç kasetten oluşuyor… Biz kasetlere hiç bir ekleme yapmadık, sadece uzun olan ve yıpranmış bazı bölümlerini çıkartarak, filmin devamlılığı sağlamak amacıyla her üç videodaki olayları kronolojik sıraya dizdik…

Filmin orijinal görüntülerine ilave olarak, KARADEDELER OLAYI’NIN geçtiği köye gittik ve bugün bile korku ve ürpertiyle bahsettikleri olaya tanık olmuş köylülerle röportaj yaptık… Tüm bu görüntüleri de filmde bulacaksınız…

Ayrıca ailelerinden gelen istek üzerine görüntülerde yer alan bazı kişilerin yüzlerini gizledik ve isimleri sadece harf olarak belirttik…

----------------------------------------------------

Gösterim tarihi 18 mart 2011 yazıyor.

Filmer başlığına taşıdım önce konuyu ama bu açıklamaları bulunca sanırım burası konu için daha uygun

ilgi çekici. boynuzsuzgeyikler'in yazısını okudum sadece.

ama doğruluğu tartışılır yine de.

valla boynuzsuz gecen gece nette gezınırkene denk geldım dedım allah allah ınceden aklıma yerlı blaır cadısı durumu geldı hakkaten paranormal aktıvıtenın pek seceresı okunmayacak bu kasetlerden sonra

Bir film vardı ''Köy'' dü adı sanırım yabancılrın çektiği.Bunn gibi gece gelen varlıklr fela onu anımsattı bana Neyse çıksın da izleyelim önce.Ama şu var bulunan cesetler durumu ilginç kılmış

Sanırım bu film Türk işi "Blair Witch Project" olacağa benziyor. Senaryo biraz farklı. Bunlarda kültürel etkilerden olmalı.

Blair Witch Project

Imdb - buradan

Veb sitesi - buradan

Ayrıca internette boynuzsuzgeyikler' in bulduğu yazıya yakın olarak başka bir yazı buldum. İşte o yazı :

1989'da bahsedilen köyde insanlar cin gördüklerini zannederek korkuya kapılırlar fakat işin aslı bölgedeki jandarma karakolunda dönen olaylardır. Jandarma komutanı kıdemli yüzbaşı adem subay ve karakoldaki birkaç kişi daha köyde görevlerini kötüye kullanarak yasadışı işler yapmaktadır. Üstelik bölgede terör yankısı oluşturmak amacıyla havaya ateş açma, yalandan çatışmalar yapmaktadırlar. Amaç ise bölgede olağanüstü hal ilan ettirmek ve hem illegal işlerini rahatça sürdürebilmek için bölgeye daha çok hakim olmak hem de maaşlarını yükseltmektir. Aynı zamanda köylüler de akşamları dışarı çıkmasınlar diye kulaktan kulağa "karadedeler" söylentisini yayarlar.

Genç gazeteci Hakan B. ise temelde metafiziksel olaylara inanmayıp işin aslını ortaya çıkarmak için köye gider fakat köyde haber çabucak yayılarak jandarma karakoluna kadar ulaşır. Hakan köyde kaldığı sürece jandarmalar işler basına yansıyıp başları yanmasın diye sessiz kalırlar. Hakan da 11 gün boyunca sıradışı hiçbir şey olmayınca ve parası azalınca evine dönmeye karar verir fakat köylüler arsızdır. O gittikten sonra kesin bir şey olacağını söyleyip dururlar ve hakan'dan kamerasını bırakmasını isterler. Hakan köydeki bu cingözlere güvenemediği için kamerayı akıllı gördüğü bir çocuğa bırakıp çocuğun da eline kamerayı başka kimseye vermemesi için biraz para sıkıştırır.

Çocuk evlerde, köyün arkalarında, arazilerde, ormana giden yolda elinde kamerayla bir şeyler ararken devriye gezen jandarma çocuğu görür ve önce arkasından yaklaşıp kamerayı almak ister. Çocuk kamerayı bırakmayınca görünmemek için kaçarlar. (teaser'daki sahne)

Daha sonra çocuk bunu köydeki bazı kişilere izlettirmek ister ve lafı geçince 6 kişi merak edip toplanırlar fakat haberi jandarma da alır. Köydeki televizyon bulunan iki-üç evden birinde bu 7 kişiyi bularak olay yayılmasın diye öldürürler. Kasetleri de alırlar fakat köylüler kaseti izlemek için kamerayı ayarlamaya çalışırken kayda almışlardır ve ölümleri bu şekilde "yanlışlıkla" belgelenmiştir.

Aynı zamanda Adem S. çocuğun Hakan B.'ye haber verdiğinden de kuşkulanmıştır. Bir yandan da çocuğun Hakan'a bu kadar kısa sürede ulaşmasına pek ihtimal vermemektedirler fakat İstanbul'daki karakola haber verirse başkaları da uyanabileceğinden sivil biçimde kendileri gidip hakan'ı evinden alırlar. Önce amaçları hakan'ı sorgulayıp bir şey bilmediğinden emin olunca da serbest bırakmaktır. ama hakan sorguya alınmasından şüphe ederek olayın üzerine gidince serbest bıraktıktan sonra takip edip tenhada yakalarlar ve ormanın içine götürüp kaçamasın, insan içine çıkamasın diye çırılçıplak soyarak bir ağaca bağlarlar. Elbiselerini de ormanın başka bir yerine bırakırlar.

Soruşturma bir şekilde bağlanır. Jandarma karakolundakiler de çok fazla ses çıkmaya başladığı için illegal işleri kesmeye karar verirler. Çok geçmeden de dağılmaya karar verirler. Adem S. vicdan azabı duymaktadır. Bu hislerden dolayı emekliliğini isteyip köyde kimseyle yüzleşmemek için İstanbul'a yerleşmeye karar verir fakat hiçbir zaman vicdan azabından kurtulamaz, sonunda da çareyi kendini öldürmekte bulur.

Kızı ise ortaya çıkan kasetlerde ne olduğunu merak edip izlediğinde babasının imza attığı bu vahşeti izleyince dayanamaz. Daha sonra da maddi sıkıntılardan kaseti gazetecilere satar.

bjarkının buldugu yazıda ılgıncmıs ya ne dıyım kasetler vızyona gırsın heralde adam akıllı ınsanların kafalarında bısıler olusur dıye dusunuyorum ama

Fekat köy filminde daha farklıydı olay boynuzsuz (sonunu hatırlarsan ) , çok ilginçmiş .. Ama böyle bi ihtimal varmıdırki ? yani tamam kötü varlıklar olabilir ama bu tarz şeyler gerçekten oluyormudur ? Gerçekten bu denli zararlar verebilirlermi insanlara ? Şaşırdım ..

Fekat köy filminde daha farklıydı olay boynuzsuz (sonunu hatırlarsan ) , çok ilginçmiş .. Ama böyle bi ihtimal varmıdırki ? yani tamam kötü varlıklar olabilir ama bu tarz şeyler gerçekten oluyormudur ? Gerçekten bu denli zararlar verebilirlermi insanlara ? Şaşırdım ..

Yani kimse bilemez bunu. Birçok yerde böyle kötü varlıkların olduğuna dair yazımlar var. Mesela şu konu üzerinde zamanında birçok araştırma yapmıştım pek bir sonuç elde edemememle birlikte bazı şeyler de öğrendim. Cinler de bildiğiniz gibi ayrı bir boyut ta insanvari bir yaşam sürmektedirler ve kötü olan varlıklar çoğu zaman insan ve hayvan bedenlerini ele geçirebilirler. Örn; Cinler geçmişte olduğu gibi zamanımızda da insan veya hayvanlara girerek fiziksel ve akılsal dengesizliklere neden olabilirler (Mat. 9:28-33;12:22). İncilde yazan bu yazı kur'an da olmak üzere bir çok kitapta belirtilmiştir( üstü kapalı olarak ). Böyle birşey olmasına ihtimal veriyorum.

valla koyde bır kısı korkuyor ıkı kısı korkuyor dıyelım ya butun koy bu konudan muzdarıp olupta sonucu degıstırmek ıcın bırsey yapmaması ( belkı yapmıs olupta sonuc alamamıstırlar dıyecemde dusunmek ıstemıyorum bu secenegı ) dıkkate sayan ya

Arkadaşlar birde şu şekilde bi açıklama var...

1. karadedeler olayı yüksek ihtimalle bir korku filmi değil bir gerilim filmi. fakat şu aşamada sinopsisinde ve fragmanında bile mantık hataları yakalayabiliyorsam daha üzerinde çok uğraşmaları ve düşünmeleri gerek diyorum.
    
   1989 yılında yaşandığı iddia edilen olayda gazeteci çocuğa kamerasını bırakıyor. bu yıl içinde piyasaya çıkan en küçük boyuttaki el kamerası şu idi:http://galeri.uludagsozluk.com/51/karadedeler-olay%C4%B1_105000.png
    
    
   bu serinin 1997 üretimli sonraki nesil kamerası şu an elimde mevcut.http://galeri.uludagsozluk.com/56/karadedeler-olay%C4%B1_105002.jpg
   ve inanın o bile çok hafif değil. bu kameranın bile manual lens zoom ve focus özelliği yok. ayrıca bu kameralar vhs'nin üçte biri boyutlarında 8 mm'lik v8 ve hi8 kasetlere kayıt yaparlar. filmin facebook sayfasındaki kasetler ise bildiğimiz vhs: http://galeri.uludagsozluk.com/4/karadedeler-olay%C4%B1_105016.jpg
   kasetler s-video adaptörler aracılığıyla dijital ortama aktarılırken 640x480 çözünürlükten daha yukarı bir görüntü kalitesi elde edilebilmesi zor.
    
   tabii o yıllarda türkiye'de yaşayan birinin o yıllarda piyasaya çıkan bir ürünü alması pek olası değil. o sebepten kamera şuna (1985 sony handycam) benziyor olmalı:http://galeri.uludagsozluk.com/59/karadedeler-olay%C4%B1_105001.jpg
    
    
   bir habercinin en kıymetli ve en pahalı ekipmanı olan kamerasını 14 yaşında bir çocuğa emanet etmesi hiç mi hiç inandırıcı değil. hadi oldu diyelim...
    
   trailer'daki çocuğun ses renginden 13-14 yaşında olduğu anlaşılıyor. (fragmanda çocuğun 14 yaşında olduğu yazıyormuş) o yaşlardaki bir çocuğun saldırıya uğrayıp bir şey tarafından çekilirken sarsıntı ve kamera refleksleri çok daha titrek çok daha bulanık olmalıydı.
    
   kasetteki bozulmalar çok dandik. zaten ben önce arapça harfler zannettim. hadi o da değil, teaser'ın başlarında daha çocuk sessizce ağaçları çekerken bozulma olmuş. bu tip kameralarda buna benzeyecek bozulmalar yalnızca yüksek ses, aşırı titreşim ve manyetik alanlarda oluşur. durduk yere "hey ben eski bir kamerayım, öyleyse cızırdayayım" demez.
    
   bu kameraların her türlü ortam şartına göre tepkilerine aşina biri olarak bozulma ve noise efektleri bana hiç inandırıcı gelmedi.
    
   aslında bu kadar derine inmeye de gerek yok. ilk trailer'ın 20. saniyesinde ağaçların içine yapılan zoom'un kamera mamülü olmadığı çok belli. 20-26. saniyeler arası resmen dijital ortamda yapılmış hareketler. çok ucuz.
    
   diğer fragmanda ise 1989'a ait gazete kupürlerinde bugünkü dil hakim. 1989'un gazete haberlerini yansıtır nitelikte değil. o zamanki tabirlerle şimdiki tabirlerin çoğu farklı. yine araştırma eksikliği...
    
   yine bu fragmanda 14 yaşındaki çocuğun katledilen 7 kişi arasında olduğunu okuyoruz. ardından gelen görüntüde çocuk kapıyı açarken ortam karanlık. kadrajın etrafı siyah, ortaya doğru aydınlanıyor. bu görüntüden de kameranın üzerinde ışık olduğunu anlıyoruz. 1989'da hiçbir el kamerasının üzerinde ışık yoktu. hatta çoğu profesyonel camcorder'larin bile çoğunda ışık ayrı olarak takılan bir ekipmandı. o dönemin el kameralarının lensleri karanlıkta çekim yapmaya uygun değildi. az ışıkta bile yoğun karıncalanma olurdu.
    
   bir de "*ıçmaya hazır olun" falan diyorlar. evet, bunlar bu şekilde kalırsa gülmekten *ıçmaya hazır olun bence de...
    
   türkiye'de sinemacıların en büyük hatası araştırma aşamasını atlamaları. benim yaşımda bir insan bunları biliyorsa bu işle uğraşan deneyimli abiler çok daha fazlasını bilir.
   

--- ALINTIDIR ---

bu karadedeler meselesi 2009 yilinin ortalarindan beri ortada geziniyor, suanda 2011 subat ayindayiz, adamlar 1.5 senede filimin editlemesini bitiremedi??

insallah bır once bıtırırler

Tam öğrenemedim ama film çekiminin bu kadar uzamasının sebebi yargısal süreç yüzündenmiş.

Merak ettim şimcik çıkasada izlesek bi an evvel

Bir film vardı ''Köy'' dü adı sanırım yabancılrın çektiği.Bunn gibi gece gelen varlıklr fela onu anımsattı bana Neyse çıksın da izleyelim önce.Ama şu var bulunan cesetler durumu ilginç kılmış

Banada aynı filmi anımsattı doğrusu güzeldi film

Videoya bakınca filmin çok kötü olacağına dair ön yargım oluştu niyeyse. En sonunda da cinlere bağlayıp oldu bitti yapacaklarmış gibi geliyor.

Videoya bakınca filmin çok kötü olacağına dair ön yargım oluştu niyeyse. En sonunda da cinlere bağlayıp oldu bitti yapacaklarmış gibi geliyor.

bende aynı fikirdeyim türkler zaten korku filmi yapamıyor. bide cinlere garip yorumlar getirirlerse filmde hiç izlemem.

bende bir yerde yonetmenin initihar etigini duydum ne kadar dogruysa

bende duydum ama kamera kayıtlarından oluşmicakmı film neden yönetmen lazım olsunki?

yok bu bir filim haluk piyes oynuyor bas rolunde

Saol bilgilendirdiğin için