Jump to content

Hayatlar Arası Regrasyon Çalışması


nevermore

Önerilen Mesajlar

Amerikalı psikolog ve hipnoterapist Dr. Michael Newton "Hayatlar Arası Hayat" adını verdiği terapi çalışmasını 30 yılı aşkın bir süre boyunca yaparak binlerce insanın en derin ruhsal anılarına ulaşmasına önayak oldu.

Michael Newton'ın tüm dünyada yüzbinlerce okura ulaşan ve Türkçe'ye de kazandırılan çok önemli iki kitabı var; Ruhların Yolculuğu ve Ruhların Kaderi. Newton bu kitaplarında binlerce insanla yaptığı ruhsal regresyon terapi çalışmasının notlarını okurla paylaşıyor.

 

Hayatlar arası Regresyon çalışması sırasında, derin trans halinde iken kişi kendi ruhsal anılarına yani Newton'ın "süper bilinçaltı" diye adlandırdığı bölüme ulaşıyor. Ve böylece etkileyici, mistik ve saf ruh varlığımızın bütünlüğüne ulaşmaya başlıyoruz. Bir çok insan bu deneyimi yaşayabilecek kapasitede. Hayatlar arası Regresyon çalışması tüm tanımların ötesine geçen bir ruhsal şifa çalışması!

 

Ve kişi, şimdiki bedenlenmenin öncesindeki ruhsal boyutta geçirilen döneme ait anıları hatırlamaya başlıyor. Bir önceki hayatın en belirleyici kişi ve olaylarını hatırlamanın ardından ruhsal alemde ruh gruplarıyla yani birlikte bedenlendiği diğer varlıklarla bir araya geliyor.

Bir çok kişinin bu çalışmayı "yuvaya dönüş" olarak tanımlamasının en önemli sebebi de bu.

 

Ardından Ruhsal Rehberle birlikte Bilge Işık Varlıklar veya Konsey olarak da adlandırılan bir üst seviyedeki rehber varlıklarla görüşmeye geçiliyor. Ruhsal varoluşun ve deneyimlerin değerlendirildiği bu aşamadan şimdiki hayatın seçimlerinin yapıldığı aşamaya geçiliyor. Tüm bu değerlendirme süreci "şimdiki an" çerçevesinde gerçekleşiyor. Yani danışan hem bu hayata gelmeden önce rehberleriyle yaptığı seçimlerini, buraya geliş amacını, hayat planını hatırlıyor hem de tüm bunlar şimdiki an'da gelinmiş olan noktada değerlendiriliyor.

 

Bu terapi çalışması için transa ihtiyaç duyulmasının sebebi; ancak trans halindeyken gevşiyoruz ve gevşeyince de iç bilgelik ortaya çıkıyor. Bu derin trans durumundayken yarı uykulu yarı uyanık durumdayız yani deneyimin farkındayız. Ve seans bitiminde de hemen herşeyi hatırlıyor oluyoruz.

Bu seans sırasında ben'in ötesine geçiyor ve bütün'ü algılıyoruz yani ikilik(dualite)den Bir'liğe geçiyoruz. Hep varolan saf ışık varlıklarız ve burada insanlık deneyimini yaşarken bu ölümsüz tarafımızı unutmak eğilimindeyiz. Hayatlar arası Regresyon çalışması bize sonsuz yanımızı hatırlatıyor. Bedeni terkedince zaten bunu hatırlıyoruz ama önemli olan bu insan bedeni içine sıkışmış durumda iken ve insanlık deneyiminin zorlu aşamalarından geçerken Hayatlar arası Regresyon çalışması aracılığıyla bunu hatırlamanın mucizevi etkisi!

 

Hayatlar arası Regresyon çalışması daha çok; "ben kimim", "niçin buradayım", "hayat amacım ne" "ruh eşim var mı, kim" diye soranlar, kendini bu dünyada yalnız hissedenler ve hayatındaki, ilişkilerindeki zorlukları anlamaya ve çözmeye niyet edenler için çok uygun.

Varlığımızın insani tarafının ötesine geçerek, Yaradan'ın bir parçası olan o muhteşem zenginlikteki değerli varlığa ulaşmak için de ideal!

 

Hayatlar arası Regresyon çalışmasının geçmiş yaşam regresyonundan farkı ise; geçmiş yaşam regresyonunda danışanın şimdiki hayatından bir konuya, kişilere veya sorunlara odaklı bir çalışma gerçekleştiriyoruz. Hayatlar arası Regresyon çalışmasında ise danışanın tüm ruhsal deneyimine çok daha geniş bir çerçeveden yaklaşıyoruz. Bu dünyada yaşayan insanlar olarak çoğumuz ruhsal varlığımızla insani egomuzun bölünmüşlüğünü yaşıyor ve zorlanıyoruz. Ruhsal alem yani evimiz-yuvamız huzur ve sevgi dolu ama burası yani fiziksel alem zorlayıcı ve her zaman çok güzel ve yaşanası bir yer değil. İşte bu nedenle hepimiz bir dengeye kavuşma ihtiyacındayız.

 

Hayatlar arası Regresyon çalışması esnasında, ruhsal algılarımızı açarak ve rehberlerimize kulak vererek, değişim ve dönüşümün hızlandığı günümüzde çok daha rahat yol almak mümkün.

 

ALINTI

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

kesinliği ispat edilmiş bir yöntem değil diye biliyorum kişinin anlattıkları yaşadıkları yerine olmasını istediği hayalleride olabilir ? ve üzerinde çalışılan kişilerin tamamının bu tip hayaller kurmuş kimseler olduğunuda söyleyebiliriz.Mesela reenkarnasyona inanmayan birini yada tamamen inançsız biri üzerinde yapılsa gerçekten bişeyler anlatırmı ?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

kesinliği ispat edilmiş bir yöntem değil diye biliyorum kişinin anlattıkları yaşadıkları yerine olmasını istediği hayalleride olabilir ? ve üzerinde çalışılan kişilerin tamamının bu tip hayaller kurmuş kimseler olduğunuda söyleyebiliriz.Mesela reenkarnasyona inanmayan birini yada tamamen inançsız biri üzerinde yapılsa gerçekten bişeyler anlatırmı ?

 

yaramaz,böyle şeyler inanan ve inanmak isteyenler üzerinde işe yarar.hipnotik şartlandırma bayağı etkili birşeydir, hiç yaşamadığı bir anıyı yaşadığına ikna edilebilir insanlar.is it real-exorcism belgeselinde bir psikolog bahsettiğim şeyi açıklıyordu.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

bu yöntem uygulanamasa da anlatılanlar doğru mu? yani bizler doğmadan önce gerçekten bir seçim yaptık mı? şu an yaşadığımız ve bazılarımızın hiçte memnun olmadığı hayatlar aslında bizim seçimimiz mi?

önceden bu hayatları seçerken neden en mutlu olabileceğimiz seçimler yapmadık?

olaya basit mantıkla bakarsak herkes zengin veya ünlü bir ailenin bireyi olarak dünyaya gelmek ister ki,bu dünyada istediği birçok şeye ulaşabilsin.eğer durum farklıysa ben nerde yanılıyorum?

yoksa bize birkaç seçenek sunuluyor bizde bunlardan birini mi tercih etmek zorunda kalıyoruz?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

bu yöntem uygulanamasa da anlatılanlar doğru mu? yani bizler doğmadan önce gerçekten bir seçim yaptık mı? şu an yaşadığımız ve bazılarımızın hiçte memnun olmadığı hayatlar aslında bizim seçimimiz mi?

önceden bu hayatları seçerken neden en mutlu olabileceğimiz seçimler yapmadık?

olaya basit mantıkla bakarsak herkes zengin veya ünlü bir ailenin bireyi olarak dünyaya gelmek ister ki,bu dünyada istediği birçok şeye ulaşabilsin.eğer durum farklıysa ben nerde yanılıyorum?

yoksa bize birkaç seçenek sunuluyor bizde bunlardan birini mi tercih etmek zorunda kalıyoruz?

 

güzel sorular..

 

Eğer seçim hakkımız varsa neden kendimize zor veya hoşumuza gitmeyen hayatlar seçtik değil mi ? Bunun sebebini ''enerji yaratmak'' olarak okumuştum(bir kitapta). yani biz zor deneyimlerden geçerek,hayatımızdaki problemleri çözmeye çalışarak bir enerji yaratıyoruz ve bu enerji bizim cennet(huzur,mükemmellik,bütünlük) olarak adlandırdığımız sonsuzluğu yaratıyor. Tabi bu bana mantıklı geliyor,sizleri bilemem..

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...