Jump to content

Aura mı görmek istiyorsunuz?


Guest StarZHackZ

Önerilen Mesajlar

İnsan aurası daha büyük bir enerji sisteminin karmaşık bir öğesidir.fiziksel bedeni saran dış enerji oluşumu olarak bedenin güneş ağı bölgesinde konumlanmış olan enerji sisteminin merkezinin görünür ve yansımasıdır.

 

 

 

Perifer Bakma Yöntemi:

 

1.Adım,Rahatlama: aurayı görüntülemeden öbce alnınızdan başlayarak için kendinize zaman ayırın.taramanıza eşlik eden hafif bir parlamanın varlığını ve bedeninizi rahatlama ile doldurdugunuzu düşünün.

 

2.Adım,Perifer Bakış: baktığınız kişinin alnına bir süre bakın ve sonra yavaşça perifer bakışınızı baktığınız kişinin tüm çevresini kapaylayacak kadar genişletiniz.

 

3.Adım,Aura Odaklanması: gözlerinizi tekrar odaklayarak baktığınız kişinin alnına bakın.neredeyse aurası gozukecektır.

 

4.Adım,Aura Görüntülenmesi: artık dikkatinizi baktığınız kişinin aurasını ve onun renk genişlik ve yapısal özellikler gibi karakterilerine odaklayabilirsiniz.perifer bakma yöntemi bir pisişik vampir saldırısı sonra aurada meydana gören hasarı tanımaktadır.

 

New Age Yayınları "Enerjimizi Çeken İnsanlar" Kitabından Alıntıdır.Hepsini yazamadım arkadaşlar kusura bakmayın çok uzun kitabı almanızı tercih ederim.benim şuan hayallerim gerçek oldu kitap sayesinde auraları görebiliyorum.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Peki sizin enerjileriniz ile beslenen kişilerin perifer bakmaya karşı da anti tezi olduğunu biliyormusunuz :) auranizin rengini anlık olarak değiştirmek çok kolay . Kısa süreli ama etkili bir tekniktir ki arkadaşlar ile en sevdiğim oyundur . .

Kitaba gelince , okunası bilgiler var güzel ve sade bir dil ile yazılmış başlangıç için gayet faydalı . . Teşekkürler

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Eterik alan aurasının fiziki olarak görülmesi için araştırmacılar dört şartın yerine getirilmesinin gerekliliğini savunmaktadırlar. Bunlar;

*Gözlemci kişinin alfa – teta dalgaları seviyesinde bulunması,

*Anahata (Kalp) Chakrasının açık olması,

*Odanın veya ortamın karartılmış olması, aurasına bakılacak kişinin koyu renk bir fonun önünde

oturması,

*Gözlemcinin kendini asla zorlamadan, gözlerini odaklamadan bakması şeklinde belirtilmektedir.

Auranın en çabuk olarak görüldüğü bölgeler başın, ellerin ve ayakların çevresidir.

Aslında herkes aura görebilir. Kimi insanlar gerçekten gözleri açık olarak aurayı görmektedir, kimi insanlar ise gözlerini kapatarak hissederler.

Aura genelde hastalıkların belirlenmesinde kullanılır. Çünkü aurada bulunmayan ya da silik olan renkler hasta olan kişinin ihtiyacı olan renklerdir. Böylelikle de hangi chakranın ne renge ihtiyaç duyduğu kolaylıkla belirlenir.

Kendi auranızı görmekle işe başlayabilirsiniz bunun yolu ise; loş bir ortamda ayna karşısına geçerek rahat bir pozisyonda durarak kendinizi sıkmadan (kendinizi sıkmak enerjinizi düşüreceğinden kendinizi yormamalısınız) gözlerinizi kısık tutarak aynı bölgeye odaklanın aynı noktaya bakabildiğiniz kadar odaklanıp bakın. Belli bir süre aşımından sonra aura renklerini görebilirsiniz. En belirgin bölgeler başınızın üzeri, el ve ayak bölgelerinizde olacaktır.

Başka birisinin aurasını görmek için ise yapmanız gereken uygulama; görmek istediğiniz kişiden beş – altı adım kadar aralıklı durun ve yüz yüze bakın. Daha sonra kendi elinizi sürtme şeklinde ısıtın ve karşınızdaki kişinin de aynı şeyi yapmasını isteyin, gözlerinizi kapatarak ellerinizi avuç içleriniz birbirine bakacak halde havada karşılıklı gelecek şekilde değmeden tutun ve akan enerjiyi top kitlesi oluşturacak şekilde hissederek tutun. Bu enerjiyi karşınızdaki kişiye uzatarak gönderin, o kişiden de size akan enerjiyi hissedin, ellerinizi karşılıklı dokunma şeklinde birleştirin, daha sonra ellerinizi çekin ve enerjinin yoğun olduğu parmak uçlarınızdan enerji alış verişi yapın. Şimdi karşınızdaki kişi ellerini yere doğru yavaşça indirebilir. Elinizi karşınızdaki kişinin başı üzerine uzatarak enerji ısısını hissedin artık aurasını görebilirsiniz. Grup olarak aura görmek içim aynı işlemi otuzar santimetre aralıkla daire oluşturacak şekilde oturup yapabilirsiniz.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Kendi auramızı görmekte var .

 

1. Adım : Rahat bir yere oturun .

 

2. Adım : Ellerinizi 60 saniye birbirine sürtün

 

3. Adım : Ellerini birbirinden 5cm kadar uzaklıkta tutun

 

4. Adım : Ellerinizi ileri geri aynı anda yavaşça oynatın

 

5. Adım : Auranızı Görün :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Auraları 7/24 etrafında gören var mı bilmiyorum ama ben sadece tehlike anlarında bi çeşit uyarı olarak insan auralarını görmüşümdür.Ve her seferinde ciddiye almam ve sonunda da burnum sürtülür. Misal üç hafta önce üniversitedeki hocamın ders anlatırken başının etrafında yoğunlaşan çok soluk renkteki sarı enerjiyi ve içindeki bronz benekleri gören ben ,bunu sallamayıp oldukça kritik bir konuşmayı gerçekleştirmiş ve sonucunda hocanın odasından kovulmakla kalmayıp üstüne bir de "Dersten geçmeyi bekleme yavrum" muamelesine maruz kalmıştım. Sonrasında öğrendim ki meğer adam önceki gün boşanmış,enerjisi de ondan soluk ve benekliymiş demek adamcağızın.Benim de o konuşmayı o gün orada yapmamam gerekirmiş. Soğuk su içtim tabi üstüne:)

Semyaza tarafından düzenlendi
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Aura, güç algılanan, ışık yayan elektromanyetik radyasyonun cismin etrafını sarmasıdır.. Burada "etrafını sarmak" ifadesi auraları anlama konusunda bizi hataya düşürebilir. Çünkü aura gerçekte, sizin içinizde ve sizdendir. Fiziksel vücudu ve aurayı aynı anda görürken auranın sadece vücudun etrafını sardığı görülür. Gerçekte, o sadece varlığın diğer bir boyutsal katmanıdır ve vücut onun üzerini kaplayan bir katmandır. Auraları sadece yaşayan varlıklarla ilişkilendiririz ama gerçekte bütün fiziksel varlıklar, canlı olsunlar ya da olmasınlar, auraya sahiptirler. Birçok insanların aura hakkında yanlış bildiği şey, aurayı yaydığımızı sanmaktır. Aslında, daha çok, aura bizi yayar. O sizin çok boyutlu görünüşünüzdür. Aura kendini dışarı, fiziksel olarak, her gün aynada gördüğünüz kişi olarak çıkarır. Aura eşzamanlı olarak bilgi içerir ve bilgiyi algılama konusunda karşı aşırı hassastır. Elektromanyetik enerji alanı sürekli olarak fiziksel vücudunuzla alışveriş halindedir. Bunu bilincin hem ileten hem de alan elektromanyetik hali olarak görebilirsiniz. Enerjik titreşime sahip olan insanlar düşünülen formlarda salınım bulabilecek kadar ileridir. Duyuları aracılığıyla yorumlama yapabilirler.

 

Birçok insan auraların sadece renklerle ilgili olduğunu düşünür. O kadar basit değil. Auraların değişik şekilleri, değişik dokuları, değişik büyüklükleri, değişik desenleri, değişik sesleri ve değişik tonları olabilir. Genelde ton ve parlaklık cinsindedirler. Auranın renkleri görülür. Çünkü elektromanyetik alanda ışık parçacıkları dalga boyuna karşısında değişir ve böylece insan gözüyle farklı algılanır. Auranın bu özelliklerine göre faydalı salınım için hangi alanlara odaklanılacağına karar verilir. Auranıza bakılarak neredeyse tam olarak nasıl biri olduğunuz anlaşılabilir.

 

Auranız düşüncelerinizden etkilenir. Olumsuz düşünceler kafanızdan sürekli olarak geçiyorsa bu düşünceler eterik vücudunuzda(auranızda) kendini gösterecektir. Olumsuz düşünceler bir desen, bir doku alacaktır ve sonra da fiziksel bir belirti gösterecektir. Auranızı düşüncelerinizin, duygularınızın ve sizi şu anki görüntünüze kavuşturan geçmişteki duygu ve düşüncelerinizin bir yansıması olarak düşünebilirsiniz. Buna anılar, tutum ve davranışlar, inanışlar, deneyimler dahildir. Kısacası bu hayattaki her şey ve geçmiş hayatlarınızdaki her şey sizi oluşturur. Auranın içinde bütün renkler vardır. "Auranız mavi" denildiğinde size söylenmek istenen, mavinin teninize en yakın renk olduğudur. Aura alanının bu katmanı, sizin aslında kim olduğunuzu gösteren katmandır. Bu sizin enerjinizdir. Bu renk, görünen varlığınızı ve yaşam amacınızı en iyi yansıtan renktir. Kişinin temel aura rengi, aura alanındaki en baskın renktir. Tabi eğer kültürlerine, ailelerine veya sosyal gruplarına uyum sağlamak için gerçekliklerini baskı altına almadılarsa...

 

Fiziksel olarak odaklanma süreci kavrayıştan önce gerçekleşir ve zamanla yavaşça gelişir. Bu boyuta bir bebek olarak geldiğinizde algılarınız bu fiziksel boyutu tam olarak algılayabilecek kapasiteye sahipti ama bu boyutu algılamayı öğrenmek zorundaydınız. Bu yüzden bebeklerin algısı nispeten bulanıktır ama yine de bebekler auraları ve çok boyutlu gerçeklikleri görebilirler. Ancak anneniz ve babanız sizi fiziksel dünyada eğitmeye başlayınca, size nesnelerin adını öğretmeye başlayınca kuantum alanını görmezden gelmeye başlarsınız. Başka bir deyişle, bir kalemi kalem olarak görmenizin tek nedeni, onun görüntüsünün dışındaki her şeyi gözardı etmenizdir. Bu, bizim fiziksel olmayanı gözardı edip fiziksel olana odaklanmayı öğrendiğimiz zaman başlar. Onu kalem olarak görebilmeniz için onun potansiyel enerjisini görmeyi bırakmanız ve onu statik bir obje olarak görmeye başlamanız gerekir. Dünyayı bu şekilde görmeye başladığımız zaman fiziksel boyutun dışındakileri görmeyi bıraktığımız zamandır.

 

Fiziksel boyutun frekansı arttığı zaman çoklu boyutların gerçekliğinin bilincine tekrar varırız ve görmezden gelmeyi öğrendiğimiz şeyi görmeyi öğreniriz.

 

Öncelikle görmekle algılamak arasındaki farkı anlamak gerek. Hepimiz altıncı hissi farklı şekillerde algılarız. Bazı insanlar aurayı duygusal olarak hissedebilir, başka bir insan fiziksel olarak aurayı hissedebilir, başka bir insan aurayı görebilir, başka bir insan aurayı görmeden ya da hissetmeden bilebilir.

 

 

Yeni başlayanlar için bazı teknikler:

 

 

Tamamen beyaz veya tamamen siyah bir duvarın önünde duran 2 ya da 3 metre uzaklıktaki bir insanı inceleyin. Bazı insanlar beyaz duvarın önündeki insanların bazıları da siyah duvarın önündeki insanların aurasını daha rahat görürler. Hangisinin önünde daha rahat aura gördüğünüzü deneyimleyerek bulabilirsiniz. Duvarda desen olmaması gerekir. Göz odaklanmak için yaratılmıştır ve odaklanırken de odaklandığı şeyi çevreleyenleri gözardı eder. Aynı bir kameranın odaklandığı nesnenin dışındaki her şeyi bulanık göstermesi gibi. Bunun için odağımızın dışındaki görüntüye dikkat etmeliyiz. En iyisi aurasını görmeye çalıştığınız insanın alnının ortasına bakmaktır. İncelediğiniz kişinin vücudundaki tek bir noktaya odaklanın. Sonra gözünüzün arkasındaki kasları gevşetin. Gözlerinizi kıpırdatmadan dikkatinizi ve bilincinizi odaklandığınız nesnenin dışına, çevresine yönlendirin. Yani odağın dışına dikkatinizi verin. Zamanla, incelediğiniz insanın çevresinde saydam bir enerji, sisli bir görüntü bir hale gibi incelediğiniz kişinin çevresini sarmış gibi ortaya çıkmaya başlar. Mavi ve beyaz gözün en rahat görebileceği spektrumlardır. Başlarda auranın çok saydam görünebileceğini aklınızdan çıkarmayın(aynı yazın görünen sıcak hava dalgaları gibi). Haleyi görmeye başladığınız zaman haleye bakmaya devam edin. Başta gözleriniz yorulacaktır, bu çok normal. Zamanla frekansınız aura alanının frekansına uyum sağlamaya başlayacaktır. Evrende neye odaklanırsanız ondan daha fazlasını alırsınız. Zamanla auraların desenlerini, şekillerini, renklerini de görmeye başlarsınız.

 

Kendi auranızı görmek isterseniz beyaz veya siyah bir duvarın önünde parmaklarınızı açarak elinizi önünüze uzatın ve elinizin ortasına odaklanın.

 

Bir aynanın karşısında da auranızı görmeye çalışabilirsiniz. Tabi yine beyaz veya siyah bir duvarın önünde kendinizi incelemelisiniz.

 

İncelediğiniz şey hakkında yargılayıcı olmayın, objektif olun.

 

Aurayı inceleyen kişilerin gördükleri auralar farklı olabilir. Bunda yanlış veya doğru yoktur. Bazı insanlar duygusal düzeyde enerjik alanları görmeye daha yatkındırlar ve böylece daha çok sarı ve turuncu renk görürler. Başkasıysa incelediği kişinin spiritüel yönüne daha çok odaklanmıştır ve mavi veya mor renk aura görebilir. İkisinin de gördüğü aura doğrudur.

 

Teal Swan'dan alıntıdır

AurorA tarafından düzenlendi
Rahat okunabilmesi için paragraf araları açıldı
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Ya ben bu konuda delirmek uzereyim, esyalarda dahil gordugum her seyin etrafina odaklanarak cevresindeki enerjisi gorebiliyorum hatta o bulutumsu sey hareket ediyo bazen kokusinu bile hissedebiliyorum ama hepsi ya cok acik sari yada cok acik mavi. Bunun nedeni ne olabilir? Ne yapmaliyim?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Ben de hep şeffaf şekilde görüyordum ve bugün nihayet anladım ki sorun arka planda... Siyah ya da koyu renkli yerler üzerinde baktığımda daha net görebiliyormuşum. Ben de açık sarı gördüm ve içinde benekler vardı ama... Farklı zamanlarda tekrar tekrar deneyerek incelemek gerek.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Ben de hep şeffaf şekilde görüyordum ve bugün nihayet anladım ki sorun arka planda... Siyah ya da koyu renkli yerler üzerinde baktığımda daha net görebiliyormuşum. Ben de açık sarı gördüm ve içinde benekler vardı ama... Farklı zamanlarda tekrar tekrar deneyerek incelemek gerek.

Evet, bazı insanlar siyah arkaplanın önünde daha rahat görüyormuş.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...