Kana Bulanmıs Altın Saclar

Gece gec vakitlerde bir gölge geziyordu sahibinden korkarak.Altın saclı kız lanetin etkisiyle her gecen dakika daha bir tuhaf bakıyordu gölgesine.Ne korkunc bir lanetti bu! Ailesini, sevdiklerini katletmisti.İcerisinde bir canavar yasıyor ve giderek de gücleniyordu.

Yakında bedenin kontrolünü tamamen ele gecirmis olacaktı.Bütün sevdiklerinin ölümünü izlemisti , kontrolünü kaybettigi zamanlarda icerisindeki o sey sevdiklerinin canını almıstı.

Bundan nasıl kurtulacagını düsünüyordu kız yasadıgı kücük kasabanın biraz dısında ormanda bir nehrin kenarinda.Ölümleri gören ve bunu yapan caniyi bulmak icin ayaklanan kasaba halkının sesini duydu ve lanetinden kurtulmak icin yegane yolu, ölümü secti.Nehir boyunca yürüdü altın saclı kız ve bir selaleye vardi.Atlayınca hersey biticek, bu kabus sona ericek,daha fazla insan zarar görmücekti.O canavarı da yaninda öbür tarafa götürcekti.

Atlamak icin asagi bakıyordu ki birden hersey karardi.Kızdan geriye kalan son parca da kızın icerisindeki o sey tarafından yutulurken, kıza yetismeyi basaran kasaba halkının duydugu son sözler:''İste oldu! artık lanetli degilim!'' oldu.

Ay ısıgında kana bulanmıs altın sacların parlaklıgı geceyi süsledi.

--Günümüzde sorunlar ve sorumluluklar(lanet) yüzünden benliklerini kaybeden cok insan var.Eger benligimizi yitirmeye baslarsak sonrasinda ortaya cıkan sey etrafımıza ve bize ciddi zararlar verebilir.