Jump to content

Çay Kahve Molası


palyacho

Önerilen Mesajlar

Yalnızlığım benim sidikli kontesim

Ne kadar rezil olursak o kadar iyi...

Başlığın hakkını verebilirim şimdi elimde sıcacık kahvem var :) İçimde elinde onlarca rengarenk balon olan bir çocuğun mutluluğu var. Bu sefer onları kaçırmaktan korkmayacağım. Çünkü biliyorum benim olan bana döner.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bir bardak çayı içemedim ben de,

bugün gelenim gidenim var,

iyi mi desem kötü mü... :)

--------------------

Acaba profilime bakıp da,

77 mi bozan kim...?

--------------------

düştü gök, öldü güneş, ağladı bulut

çiçektik, gözyaşımıza aldandı bulut

yemyeşildik, gençtik, sevindik

yağdıkça ıslanmayız sandı bulut...

--------------------

Bakalım Türk kahvesine kim düşecek, süpermen mi görükmez adam mı...?

--------------------

Şimdi camdan baktım da, acayip güzel üzüm getirmiş seyyar satıcı.

Keşke bakkala çakkala yollayacağım bir çocuğum olsaydı... :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

dokunsan duyar mıyım,..

madem kirpine,dokununca duyarsın bence:D:D

 

bakkala çakkala için çocuk mu istenir:) gerçi ben çöpe gitmesi için kardeş istemiştim ama olsun:p

 

gelen gidenler de iyidir ,

Bilmezler yalnız yaşamayanlar,

Nasıl korku verir sessizlik insana;

İnsan nasıl konuşur kendisiyle;

Nasıl koşar aynalara,

Bir cana hasret

bilmezler..(O.Veli)

 

bir fincan çayla bakışıp durmak bazen insan kokusunu özletir,iyidirler:)

 

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

İyiki olmamış bir kardeşin Hush, çöpe gidecekti çocuk yazık...:)

 

Evet gelelim bugünkü maceramıza;

parkın yıldızı yandan çarklı bugün tekrar sahalara dönüş yaptı,

saçlarını kestirmiş, kulaklığını takmış yine dört döndü etrafta... Özlemiştik...

 

Bir grup sabah sporu yapan orta yaş üstü insanlar var,

saçma sapan hareketler yapıyorlar, başlarında bir hocaları var,

"evet, şimdi içimizdeki sıkıntıyı şu şekilde tepelere atıyoruz" gibi

sesler yükseliyor gruptan...

Bugün o hoca ile tanıştım, ağaçta kalmış bir yavru kedi vesilesiyle...

 

Dogonun sahibiyle selamlaştım, artık arkadaşız... :)

 

Bugünlük maceralarımız bu kadar, yarın yine oradayım....

 

Şimdi çayımı bitireyim, ilerleyen dakikalarda küçük şiir bile yazarım size... hadi bakalım...:)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

O park yakın olsa ben de gelirdim. O yandan çarklıya uyuz olduysan hiç dert değil koşarken önce omuz atarım sonra da önüne bak deyip bir güzel girişirim bana da eğlence olur. Orta yaş üstü insanlarla dalga geçerim, sizin bu yaşta camilerden çıkmamanız lazım bir ayağınız çukurda diye:D

Benim çayımı içtim geldim. Sorun yalnız olmak falan değil, sorun elinde olmayan şeyi istemek. Yalnızlığımı geri istiyorum. Kendi sesimi unutmak istiyorum. Ağzımdan bir kelime çıktığında acaba bu benim sesim mi yoksa dışarıdan mı geldi diye düşünecek hale gelmek istiyorum. Tutkuyla bağlıyım ben yalnızlığıma, beni terketse de ben onu hiç unutmadım.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Yok Emircim; hiçbirisi rahatsız edici değil, hatta sevimliler...

Özellikle yandan çarklıyı çok seviyorum...

Ama etrafta rahatsızlık veren olursa herkes için;

o zaman sana haber veririm, sen de stresini atarsın bir güzel...

:)

--------------------

Güzel bir müzik açayım da kahvemi içeyim...

Bugün hiç çalışma hevesim yok zaten...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Evet maceramıza gelelim;

 

dün akşam eve giderken, yolumun üstündeki küçük bir pastaneden,

elma turtası aldım ki çok severim... Akşam çayla yeme hayalinde iken;

açtım kutuyu, tahta gibi birşey... Öncelikle adamın kibarlığından dolayı,

bayat olma olasılığını düşünmeden, ışık yoksunu evimde birazını yedim...:)

Yedikçe şüphelendim ve turtayı ışığa tutup baktım. Bayatlığı bırak içi resmen küflenmişti...

Sabah ilk iş kalanı aldım, pastaneye girdim ve adamı mutfakta iş üstünde bastım...

Adam; hamurla birşeyler yapıyor ama; böceklerin hamurun üstündeki dansını

hiç umursamadan devam ediyordu. Beni görmemişti, kutuyu yavaşça tezgaha koydum ve

dedim ki; "bak, ben sinirli biri değilim, burada müşterilerinin yanında sana bağıracak çağıracak değilim ama: şuna bir bakar mısın?" dedim...

Baktı ve tek başına orada çalışan adam:

-cık cık cık şuna bak ya bu ne, abi kusura bakma, dur kaldıra...çocuğum kaldırın onla...ya abi kusura bakma, telafi edelim bunu lütfen!

-Neyle, böcekli kurabiye ile mi? demedim tabi bunu,

Uğur Dündar kişisini anlamış, biraz rahatlamış uzaklaştım oradan...

 

İşin özü şu; bundan böyle hayatta mutfağını görmediğim bir yerden,

birşey almayacağım, size de öneririm...

 

O sevimli masum, üç beş kuruş para kazansın diye baktığımız küçük esnafımızın;

altında böceklerin yatması beni üzdü tabiki de...

 

Çok uzattım kusura bakmayın...Huyum bu.. :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...