Jump to content

Refik Kestem Şiirleri


abaddon

Önerilen Mesajlar

Ben sıfatsız sevdim seni

Bir ad koymadım sana, adınla sevdim

Yüzüne bakmadım ay ışığında, ben mehtabı yüzün bildim

 

Ben sıfatsız sevdim seni

Saçlarını savurmadım rüzgarla,

rüzgarları saçların diye kokladım öyle sevdim

ellerinde ısınmadı hiç ellerim,ben hissettiğim her sıcağı ellerin bildim

 

Ben sıfatsız sevdim seni

Bakışlarında eritmedim hasretimi, gözlerini hiç görmedim

Sen gözlerimin algılayabildiği her şey demektin,

Sensin diye baktığım her şey, bilsen neleri sevdim

 

Ben sıfatsız sevdim seni

Bilmedim güzelliğini nasıl bir şeydin,

Ben güzelliği sen bildim , her güzel şeyi sana benzediği için sevdim

 

Ben sıfatsız sevdim seni

Yalnızca sevdim , düşünmedim kim olduğunu, neye benzediğini

Ben sıfatlandırmadım sevgini,

öylece öylece sevdim…

------------------------

 

SIRADAN DEĞİL SEVMEK SENİ

 

Bugünlerde havalar çok soğuk

Odama doldurmuşum bakışlarını

Gözlerini düşünüyorum

Gözlerinden öpüyorum

Isınıyorum

 

Aç, çıplak yaşamın kıyısında

Seninle doyuyorum

Seninle örtünüyorum

Uzaklar sevdanla yakın

Yakınlar özleminle uzak

 

Her duygu

Her mesafe seninle anlamlanıyor

Seninle yaşanıyor

Bir cenaze görmeyeyim

Aklıma ayrılığın geliyor

 

Seni düşünüyorum

Sevişmelerine düşüyor ürpertilerim

Her tarafa düğün dernek

Gözlerini kapatıyorsun

 

Herkes birbirine küsmüş

Martının kanadı kırık

Mavi solmuş

Deniz küskün

Gülümsüyorsun sonra

Bakışlarında menevişler

 

Bayram geliyor

Sarılmış insanlar düşüyor aklıma

Herkes birbirine sevgisini söylüyor

Çocukların saçlarını okşuyor baba

Eşinin omzuna atıyor elini sevecen

Mutlu aile fotoğrafları çoğalıyor

 

Öyle sıradan bir şey değil

Anlatmak seni

Sevdanı

Sıradan değil sevmek seni

 

Büyük adam oluyorum

Tarihi yazan

Önemsiyorum kendimi

Öyle o eski dalgacı ben değilim

Yaşamı ciddiye alıyorum

Büyük işler yapıyorum

Sevmekle seni

 

Besteler doğuruyorum

Resimler çiziyorum

Masallar okuyorum

Sevdalı çocuklar büyütüyorum

Oyunlarında aşk

Sevinçlerinde sen

 

Seni sevince

Sığmıyorum kendime

Sığmıyorum toprağa

Sığmıyorum dünyaya

Yıldızlara koşuyorum

Güneşe

 

Sarı sıcak ışıltıya ismini yazıyorum

Seninle aydınlanıyorum

Seninle "Günaydın" diyorum sabaha

Seninle yıkıyorum yüzümü

Her tarafıma gülümsemen bulaşıyor

Seninle başlıyorum yaşam kavgasına

-------------------

 

AVUÇLARIMDA GİZLİ BENİM SEVDAM

 

Avuçlarımda gizli benim sevdam

Kimi zaman saçlarını okşarken

Kimi zaman yanağında yaşatırım buse buse

Ama çoğu zaman ellerine emanet ederim

El ele sımsıcak kuytu bir cafe de

Bazen sormak gelir, duymak gelir içinden

Ne kadar seviyorsun beni diye

Kar tanelerinin düştüğü an gelir aklıma

Teker teker eriyen avuçlarımda

Yüreğime yaktığın sevdanın ateşi

Avuçlarımda şekillenir gözümün nuru

Kar taneleri, bu aşk filminin figüran sahneleri….

 

Avuçlarımda gizli benim sevdam

Seninse gözlerinde saklambaç oynayan çocuk yüreğin

Öylesine büyük ki! Ne denli gizlesen de tutsan da kendini

Masmavi bir deniz, yada uçsuz bucaksız gökyüzü yüreğin

Gözlerinde yaşıyor, gözlerinde yaşatıyor sevgin…

Merhamet bir ada olmuş maviliğinde

Sevginin,şefkatin,sadakatin,güzelliğin yaşadığı bir ada

Ve bu adaya giden bir gemi var,

Kaptanı ben, miçosu ben, yolcusu ben

Öylesine mutlu, öylesine huzurluyum ki

Senin kara sularında yol alırken,

Senin yüreğinin adasında robinson gibi

Yalnız seni yaşayan ben….

-------------------

 

Yalnızlık

 

Yine sonbahar geldi sonunda

Yine bir çırpıda geçen soğuk günlerin peşinde asılı ,

Hüzün sıvanmış karanlığında yalnız geceler var beni bekleyen

Sıkı sıkı örtüyorum penceremi, karanlık sızmasın ,soğuk sızmasın

Yüreğimin içini donduran ayaz ,

yalnızlığımı çerçeveletip astığım dört duvarıma da sızmasın diye

Penceremin önünde hiçliğime dalıyorum derin derin

Nefesimi verdiğim cam bile buharlanmıyor garip değil mi?

hıh! Karşı evlerin ışıkları ne kadarda canlı

Ansızın onlara dalıyorum

Düşünüyorum da onların bile umurunda değildir varlığım

Kimseyi tanımıyorum aslında ama

Çok defasında böyle akşamlarda isimler taktım komşu denilen o insanlara

 

Örneğin tam karşıki apartmanın ilk katında bir teyze var

Her sabah gün ışığıyla mutfakta alıyor soluğu

Uykusuz bir gecenin sabahında görmüştüm ilk

Müzeyyen teyze diyorum ona

Sonra bir hayat hikayesi düşledim hakkında

13 yıl olmuş amcayı sonsuzluğa yolcu edeli

O da bir yalnız ama bir oğlu ve bir kızı var hiç değilse

Oğlunu evlendirmiş 2 yıl önce ara sıra minik bir bebek oluyor kucağında

torunudur sanırım , kucağındayken minik hayat ışığı

nasıl yansıyor müzeyyen teyzenin gözlerinde sevgi sevgi

O günlerde daha bir hayat dolu , elleri daha bir az titriyor Müzeyyen teyzenin

Birkaç saniye de olsa mutluluğu gururu huzuru tadıyorum gözlerinden

Keşke o gözlerin baktığı ,keşke o kolların şefkatle sardığı ben olsaydım diyorum

Bir de kızı var yanında akşamları göründüğüne göre çalışıyor sanırım

Onun önemi Müzeyyen teyzemin hayat arkadaşı olması yalnızca kızı olmasının dışında

Her akşam pencerede bekleniyor , güler yüzle kapısı açılıyor

Önüne sıcak bir tabak yemek konuyor…ne mutlu onada…

 

Müzeyyen teyzenin üst katında Metinle Ayfer var ,genç yeni evli bir çift

Gündüz hiç hareket yok evlerinde ikisi de çalışıyor diye hayal ettim onları

Metin bankada memur hergün takım elbiseli ve kravatıda oldukça göz alıcı

Ayfer bir sigorta şirketinde bilgisayar oparetörü , gözlükler! ordan kurdum hayalini

Akşamları ilk ayfer geliyor eli kolu dolu yarım saat sonra falan Metin

ekmeği unutmamış aferin...

Az sonra Ayfer mutfakla savaşta Metinde sofrayı kurar bazen salata yapar

Her salata yapışında Ayfer ara sıra gülümseyerek gelir

ve bir buse kondurur Metininin yanağına

Her defasında gözümden bir damla yaş akıtır onların bu halleri

Öyle sevimli öyle içten öyle sıcak öyle dost öyle içten bir buse için

Neler vermezdim..

 

Dayanamam çok fazla çekerim perdeleri sıkı sıkı

Dönerim sırtımı hepsine ,hiç kırılmazlar, hiç aldırmazlar

hıh! hiç farkıma bile varmazlar

İyi kötü bir yatak üstünde battaniyem yastığım günlerdir aynı şekildeler

Ne yapsınlar benden bıktılar onlara dokunacak derleyip toparlayacak

bir çift şefkatli elin özlemindeler en az benim kadar...

 

Yine gece yine kopkoyu karanlık her yan yine yalnız bir adam

Söndürürüm ışığı daha fazla görmemek için gerçekleri

O sözü söylemeyeli ne kadar oldu anımsamıyorum bile

İyi geceler...

İyi geceler Allah rahatlık versin...

-------------

 

Hey hak! Yeter be sevgili

 

Yeter geceyi sabah sabahı gece edene dek çektiğim özlem

Özlemek yazılmışta bize vuslat unutulmuş sanki…

Açmışım yüreğimin perdelerini sonuna dek

Bekle gözüm bekle girsin ömrünün güneşi odanın koynuna

İçini ısıtsın yüreğini ısıtsın iliklerini ısıtsın diye

Açmışım yüreğimi sonuna kadar bekler dururum sevgilim de

Sen neden gelmezsin neden bekletirsin söyle söyle de şu fukara yüreğim öğrensin

 

Gel be sevgili gel artık yeter

Yarına senedimiz yok ki yarın gelirim dersin

Ya senden evvel gelecek ecelse

Ya şu sevdana aç yüreğim bir lokma doymadan aç acına ölecekse…

 

Gel gözümün nuru gel sevgimin bereketi gel yüreğimin prensesi

Seni ölesiye seni yaşayasıya seni delicesine seviyor bu adam

--------------

 

Seviyorum Be!

 

Şöyle uzanıyorum yatağıma her gece

Yatağıma dediğime bakma

O yatakta emanet ömrümün emanet olduğu gibi

Günü geldimi vereceğim asıl sahibine

Parmaklarımı kenetlediğim ellerim başımın altında

Kapayamadığım gözlerim eskimiş ahşap tavanda

Belki inanmayacak, abartı diye adlandıracaksın ama

Yüreğim göğsüme sığmıyor

İçimdeki sevgin her geçen gün büyüyor..büyüyor..büyüyor…

Arada bir nefesim dikkatimi çekiyor öyle hızlanıyor ki

Soluk soluğa kalıyorum hayalimde güzelliğinle

O an neden yanımda olmadığını ,saramadığımı ,koklayamadığımı

Seni ,sevgilimi, ömür verdiğimi benden esirgeyen mantığı

Sorguluyorum ,yargılıyorum ,kızıyorum ,sövüyorum

Seni delicesine seviyorum be! Seviyorum…..

 

Gece sessiz ama hasretin ama senin özlemin çığlık çığlığa

Bilmiyorum kaç geceler sabaha yakın saatlerde

Hayalinin sarhoşluğuyla sızıp uyuyabildim

Oysa ki göğsümde uyuyan sen

Ciğerlerime çektiğim saçlarının cennet kokusunda

Nasılda huzur bulmak vardı kim bilir?

Bu düşünceler yoruyor beynimi artık

Çaresizliğin girdabında başım döne döne iniyorum en dibe

Sensizliğin kimsesizliğin taa en derinliğine

Seni delicesine seviyorum be! Seviyorum….

-------------

 

Merhaba canımın incisi…

Yine biz bize kaldık yüreğimde

Sensiz kaldığım anlarda konuştuğum seninle

İçimde dolup taşan sevgini paylaşacağım

Kim bilir sen şu an ne yapmaktasın?

Ben seni yaşıyorum her an..

Sabah uyanır uyanmaz ilk aklıma gelenimsin

Yüzümü yıkadığım suyun duruluğunda buluyorum seni

Bu dünyanın kirlerinden arındığım sabunumun kokusunda

Seninle , sevginle parıldıyor gözlerim..

 

Gün boyu yanımdasın kapıdan dışarı adımımı attığım an

Gökyüzümü aydınlatanımsın

Her adımda sana yaklaşıyorum sanki

Gitgide sıklaşan adımlarımla

Konuştuğum her kelimemde bir hecesin mutlaka

Bana soluk aldıranda konuşturanda sensin

Bilirsin , hep yürekten konuşurum ben

Yüreğimde yalnız sen..

Doğal olarak her sözüm senle başlar, senle biter…

 

Dün sabah iki tane serçe vardı avluda

Karların üstünde ekmek kırıntılarını yediler

Sonra penceremin önüne geldiler

Öyle şirin ,öyle güzeldiler, sanki sendiler

Biliyormusun, gece nasıl kar yağmış yollara sokaklara

Kimsecikler yoktu geçtiğim yerlerde

Yürürken geriye döndüğüm anlarda

İnanamazsın ama hep ,bir çift ayak izi vardı

Bizim ayak izlerimiz…..

Seninle dolaştık elele , kolkola , dört bir yanda

Yalnız ikimiz vardık bu dünyada

Birde ,ulaşılmaz sevgimiz!

 

Şimdi yazıyorum hayallerimi ,göremezsin belki ama

Okuyabilesin istedim, tıpkı içimi okur gibi

Ben sana yüreğimi açtım canımın incisi

Daha ötesi yok bendeki sevginin

İster oku, ister at

İstersen her gece benim gibi sende

Doyulmaz hayallere yat…

-----------------

 

Hani bazenleri hissediyorum da

Dilin olmasa da gözlerin taa yüreğime bakıyor sanki

Ve sorup duruyor! Beni seviyormusun diye…

 

Hiç bile…

Her sabah uyanır uyanmaz aklıma gelen ilk şey değilsin ki

Yüzümü yıkadığım suyun duruluğunda seni görmüyorum ki

Dün bir ara otururken elimdeki kalemle masanın üzerindeki

Gazetenin tüm kenar yerlerine farkında olmadan

Adını da yazmadım bi kerem…

Yani seni sevip sevmediğimi sorup durma boşuna…

 

Geçenlerde iş yerindeki arkadaşa

Senin adınla seslenmişim…hıh…

Akşama kadar eğlencesi olduk milletin

Ne kadar kıvırmaya çalışsam da yemediler…

Aşıksın oğlum sen ,sırılsıklam aşık dediler

Bana güldüler…

Hakikatten ya… insan neden komik durumlara düşüyor

Böyle olduğunda…?

 

Pazar günü akşam evdekiler sordu da garip oldum bir an

Ne cevap vereceğimi bilemedim….

Tam üç saat oturduğum yerde, televizyon açık

Ama elimde cep telefonum sürekli ekranına bakıp durmuşum

Öyle hemen heveslenme ,senden küçükte olsa bir umut taşıyan

Mesaj falan beklemiyordum ki…

Hem telefonumda kayıtlı olan adın yerine aşkım yazmıyor ki!

 

Yani diyeceğim o ki…

Seni sevip sevmediğimi sorup durma boşuna

Ben seni sevmiyorum akıllım

Çok seviyorum… hem de çooook seviyorum…

----------------

refik kestem..!!!

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

şiir değil!

şiir olduğunu söylemek şiiri basite indirgemek olur. alt alta yazılmış, sadece aşk -ki aşk dediği de ha bire seviyorum seni de kilitleniyo- anlatan sözcükler bütünü ama şiir değil.

 

Aziz Nesin'in bir sözü geldi birden aklıma;

"bu ülke de her üç kişiden dörtü şair!"

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...