Sofizm ve Görelilik İlkesi

Sofizm ve Görelilik İlkesi

Sofistlere göre mutlak bir görelilik söz konusudur. Bu görelilikte bireyin kendisi her şeyin ölçütü olarak ortaya konmuştur. Öyleyse sofistlere göre;

1-Bilginin temeli algılardır.

2-Algılarımız değiştiğine göre bilgi görelidir.

3-Mutlak ve değişmez bir hakikat, bir doğruluk yoktur. (Doğru değişebilir bir şeydir.)

4-Bilgi ve doğruluk bireyin algılarına, toplumsal, kültürel ve kişisel eğilimlerine göredir.

Sofistlere göre göreliliğin en büyük belirtisi doğa filozoflarının varlık hakkında ortaya koydukları çelişik düşüncelerdir. Bu çelişik düşünceler sofiste göre ‘aklın yetersizliğinin’ açık bir göstergesidir. Öyleyse algılanamayan, bilinemeyen bir gerçeklik; duyularımız ve algılarımız tarafından yorumlanan fenomenlerin gerisinde algılanamaz bir varlık söz konusu değildir. Dolayısıyla doğal dünya (görünen dünya) yalnızca fenomenler aracılığıyla bilinebilir. Bu yüzden dış dünyaya ilişkin bilgilerimizin temelinde duyu organları aracılığıyla gerçekleşen duyu algıları bulunmaktadır.

İnsan duyularıyla varlığa yönelir. Ancak insanlarda bedensel farklılıklar vardır ve bu, algıların farklı olmasına neden olur.

Sofistler karşılaştıkları belli konularda zıt görüşler ürettiklerini fark etmişlerdir. Bu nedenle bilginin göreceli olduğunu savunmuşlardır. İlkeleri;

1-İyi kötüden farklı bir şeydir yada iyi kötüyle aynı şeydir. (görecelik)

2-Bir kadın için evinde yıkanmak normaldir fakat bir güreş okulunda yıkanmak ayıptır. Fakat erkekler için bir güreş okulunda yıkanmak da normaldir. (cinsiyet de bir ayrımdır)

3-Bir şey Sparta’da hoş, İyonya’da nahoş olabilir. (toplumsal farklılık)

4-Hiçbir şey tümüyle ayıp, kötü, uygunsuz yada aykırı değildir ancak şeyler doğru zaman, yer ve koşullarda uygun; aksi taktirde aykırı kabul edilebilir.

-----------ALINTI DEĞİLDİR-----------

-Silence-

Herşeyin ölçüsü insandır --Protogoras

Herşeyin ölçüsü insandır --Protogoras

kesinlikle ve eklemek isterim; şu insan küçük bir evrendir, bu evrenin ufak bir çekirdeğidir.