Jump to content

Enerji Bedenlerimiz


hexagram

Önerilen Mesajlar

Enerji Bedeni

Yalnizca kan ve kemiklerden daha fazlasiyiz. Çogu insanin göremedigi bir de enerji bedenimiz var. Ancak onu göremesek de, üzerimizde önemli bir etkisi oldugunu gözardi edemeyiz. Eger birinin üzerinizde yikici etkisi varsa ya da soktaysaniz, o zaman kendinizi sinmis ya da daha ufak hissedebilirsiniz. Hastalanan kimseler genellikle sinmis görünürler. Hos bir sürprizle karsilastiginizda kendinizi birden daha parlak ve daha uzun boylu hissedersiniz. Bunun nedeni, yasama gücünün/enerji bedeninin etkilenmis olmasi, onun da sizin üzerinizde fiziksel olarak etkili olmasidir. Bu beden, fiziksel olandan daha çabuk degisir, ama ikisi birbirleriyle ilgili ve etkilesimlidir. Birini etkileyen, sonunda digerini de etkileyecektir. Bu nedenle, enerji bedenini tedavi etmek fiziksel olanda degisim saglayabilir. Çogu saglik sorunu enerji düzeyinde baslar, ama tedavi edilmezse fiziksel belirtiler açiga çikacaktir. Yalnizca bu konu üzerine bir bütün kitap yazilabilir; zaten pek çok da yazilmistir. Bu nedenle, asagidakiler yalnizca Reiki tedavilerinde kullanilan aura ve çakralar teorisini açiklamaya yardimci olabilecek kadardir.

Bedenin enerji alanlari üç ana bölümden olusur:

1 sübtil beden

2 çakralar ve

3 nadiler.

Reiki’de pozisyonlar temel olarak çakralar ile ilgilidir. Ancak Reiki sistemlerde dolasirken, hangisini kullaniyor olursaniz olun, hem fiziksel hem de enerji bedenleri sistemlerinin her ikisi de bütün bölümleriyle etkilenir.

 

Sübtil bedenler

Dört tane sübtil beden vardir. Fiziksel bedeni katmanlar halinde çevrelerler.

 

Eterik beden

Vücuda en yakin olan, sekil olarak fiziksel bedene benzeyen eterik bedendir. Fiziksel bedenin seklini, yaratici enerji ve yasama gücünü, ayni zamanda fiziksel duyulari etkiler. Günesten solar pleksus çakrasiyla ve yerden kök çakra araciligiyla enerji alir. Daha sonra, fiziksel beden içerisinde depoladigi bu enerjileri, nadiler ve çakra sistemleri araciligiyla besler. Bizler bu akisa olumsuz düsünceler, stres, kötü beslenme ve nikotin, alkol ve ilaçlar gibi seylerle zarar veririz. Bunlar bu bedeni zayiflatir, fiziksel beden de bundan etkilendigi için hastaliklar ortaya çikar. Fiziksel bedende belirti vermeden önce enerji bedeninde fark edilebilecekleri için, rahatsizliklari önlemek mümkündür. Eterik beden, ayni zamanda, fiziksel beden ile daha yüksek titresimli olan astral, zihinsel ve ruhsal bedenler arasinda bir geçis bölgesi görevi yapar.

 

Astral beden

Astral ya da duygusal beden fiziksel bedenle ayni yerde bulunur; duygular, hisler ve kisinin karakterini destekler. Yumurta seklindedir ve kisinin çevresinden birkaç metre öteye kadar uzayabilir. Bu beden, onu görebilenlere daima degisen renkler manzarasi sunar; duygular aci, öfke, endise, depresyon, vb. içeriyorsa, daha koyu ve bulutlu hale gelir. Her türlü çözülmemis konuyu, acilari ve duygusal bedenden sirayla aktarilan, yalnizca kisiyi etkilemeyip dis dünyaya da mesajlar gönderen, siklikla sevme ihtimalini artiran, aci ve güvensizlikler, vb duygularin bir aynasidir. Bu sekilde, o olumsuz durumlari onaylayan duygulari saklar. Elbette eger disariya olumlu ve mutlu mesajlar gönderiliyorsa, o zaman bunlar da yansitilacaktir, bu dünyayi algilayis biçimi onaylanacaktir.

 

Zihinsel beden

Zihinsel (mental) beden düsüncelerimizi, fikirlerimizi, sezgisel ve mantikli algilarimizi üretir. Bu bedenin titresimleri eterik (göksel) ve astral bedenlerden yüksektir; bu nedenle, yapisi daha az yogundur. Bu da yumurta seklindedir ve kisi daha yüksek bir titresime ilerlerken hacmi eterik (göksel) ve astral bedenlerin birlesimine esit olabilir. Fiziksel bedenin çevresinde birkaç metre yayilabilir. Diger iki bedenle etkilesim halindedir; eger onlar, olumsuz durumlara bagli olarak, açik degilse ve iyi çalismiyorlarsa, bu onun isleyisini olumsuz etkiler.

 

Ruhsal beden

Ruhsal beden bütün bedenler içinde en yüksek hacme sahip olandir. Ruhsal olarak gelismis bir insanda fiziksel beden çevresinde bir çember içinde millerce uzanabilir. Gerçekten ruhani biri odaya girdiginde, bütün havanin daha hafif ve içinde bulunulmasi daha memnuniyet verici hale gelerek degistigini fark etmis olabilirsiniz.

 

Çakralar

Çakralar. Vücutta 88 000 çakra oldugu kaydedilmistir. Geleneksel olarak Reiki tedavisi uygularken yedi temel çakrayi kullaniriz. Bunlar omurga boyunca yer alirlar ve endokrin sistemi ile yakindan ilgilidirler. Çakralar alici, dönüstürücü ve enerji transfer edici araçlardir. Eterik (göksel) bedende yer alirlar. Üzerlerinde taçyapraklari bulunan borular gibidirler, titresim ne kadar düsükse taç yaprak sayisi o kadar azdir. Örnegin, kök çakrada yalnizca dört taçyaprak varken, taç çakrada bin dolayinda vardir. Bu taç yapraklari enerjilerin aktigi kanallar sistemi olan nadileri temsil eder. Her çakranin merkezinden omurgaya giden bir sap vardir ve bunun içinde her çakrayi onunla ve birbirleriyle birlestiren bir enerji kanali akar. Her çakranin bir önü bir de arkasi vardir. ‘Çakra’ sözcügü ‘Tekerlek’in Sanskritçe’sidir ve çakralar sürekli dönerek döndükleri yöne ve kisinin cinsiyetine bagli olarak enerji alir ya da verirler. Yönler cinsiyetlere göre birbirine terstir ve her çakrada degisiktir. Çakralar tikanir ya da birbirleriyle uyumsuz olursa o zaman bu hem enerji bedenlerini hem de fiziksel bedeni etkiler. Reiki onlari temizleyerek tekrar dengelemeye yardimci olabilir.

Çakralarla ilgili olarak akla gelen pek çok sey vardir ve örnek vermek gerekirse, bunlarin belli baslilari arasinda renkler, elementler, semboller, beden bölümleri ve bezler, astrolojik burçlar, degerli taslar, temel yaglar sayilabilir. Burada yedi çakranin her biri hakkinda biraz bilgi veriyoruz; Reiki ile birlikte kullanildiginda size yardimi olabilir. Hemen belirteyim, her birinizin her çakrayla çok kisisel deneyimler yasayabilirsiniz. Bu yüzden, kendi yorumunuzu yapmak üzere sessizce oturarak onu hissedebilirsiniz, bakalim kendiniz ne kesfedeceksiniz, belki onu görebilirsiniz bile.

 

 

Kök çakra

Kök çakranin yeri omurganin dibinde, asagiya dogrudur. Rengi kirmizidir ve toprak elementiyle baglantilidir. Dört yaprakli bir lotus ile simgelenir. Su vücut bölgelerini yönetir: Kemikler, disler, tirnaklar, omurga, anüs, rektum, bagirsak kolonu, prostat bezi, kan ve hücre yapimi. Adrenal bezlerle baglantilidir. Bizi yeryüzüne baglar ve diger çakralar için temeldir, ayni zamanda taç çakra ile karsilikli olarak baglidir. Bu çakra hayatta kalmak ve üreme ile ilgilidir. Eger bu çakra tikaliysa hem fiziksel hem de duygusal enerjiniz düsük olabilir.

 

Sakral çakra

Bu çakra kasik kemiginin üstü ve göbek deliginin altinda bulunur. Rengi turuncudur ve elementi sudur. Alti yaprakli lotus ile simgelenir. Saglik, keyif ve hastaliklara karsi bagisiklik çakrasidir. Su fiziksel bölgeler ile baglantilidir: Legen kusagi kemikleri, üreme organlari, böbrekler, mesane ile vücut sivilari; örnegin kan, lenf, mide özsulari ve semen. Yumurtalik, prostat bezi ve testis denen erbezleri ile ilgilidir. Bu çakra cinsel enerji ve yaraticilik ile ilgilidir ve bütün hayatin kaynagi kabul edilen su elementi ile baglantilidir. Iliskilerimiz, özellikle karsi cinsle olanlar bu merkezden etkilenir. Bu çakradaki dengesizlikler yumurtalik kistleri, gögüslerdeki yumrular, rahim boynu kanseri, prostat sorunlari, iktidarsizlik gibi vücudun cinsel bölümlerini etkileyen durumlari gösterir.

 

Solar pleksus çakrasi

Solar pleksus çakrasi göbegin yukarisinda ve kaburgalarin dibinde yer alir. Rengi saridir ve ates elementiyle baglantilidir. On yaprakli bir lotus ile simgelenir. Bu, günesten aldigi gücü, onlari saglikli tutmak üzere diger çakralara ileten çakradir. Bize hem ruhsal hem de fiziksel enerji verir. Su beden bölümleriyle ilgilidir: sirtin alt kismi, abdomen, sindirim sistemi, mide, omurga, safrakesesi ve otonom sinir sistemi. Pankreas ile baglantilidir. Bu merkez baskalarinin titresimlerini algilamamiza yardimci olur ve sirasinda bizimkini de baskalarinin anlayarak tepki verebilmesi için yansitir. Bu çakranin dengesiz olmasi, sürekli etkin olmak ve kendini kanitlamak arzusu ve içinizde huzursuzluk hissi yaratir.

 

Kalp çakrasi

Kalp çakrasi, kalp üzerinde bulunur. Rengi yesil veya bazen pembe ve altin rengidir. Elementi havadir. On iki yaprakli bir lotus ile simgelenir. Su vücut bölgeleriyle baglantilidir: Kalp, sirtin üst kismi, akcigerlerin alt bölümü, kan ve dolasim ile cilt. Baglantili oldugu bez, bagisiklik sistemini uyarip kuvvetlendirmeye yardimci olan timüstür. Bu, vücudun merkezindeki çakradir; fiziksel olanla yakindan ilgili ve daha düsük titresimli çakralar ile dogasi daha ruhsal, daha yüksek titresimli çakralar arasinda bir köprü olusturur. Bu çakra kayitsiz sartsiz ask, iliski, kabul etme, dönüsüm, güçlü iyilesme ile ilgilidir. Iyi islemiyorsa yumusak duygular rahatsizlik duyabilir ve baskalarindan bir sey kabul etmekte zorluk çekebilirsiniz.

 

Bogaz çakrasi

Bogaz çakrasi bogazda bulunur. Rengi açik mavi ya da gümüstür. Elementi havadir. 16 yaprakli lotus ile simgelenir. Boyun, bogaz ve çene, kulaklar, ses, soluk borusu, bronslar, akcigerlerin üst bölümü, yemek borusu ve kollar ile ilgilidir. Bagli olan bez büyümede, kalsiyum düzeyinin dengelenmesinde ve yiyeceklerin enerjiye dönüstürülme hizinda önemli bir rol oynayan tiroittir. Tahmin edebileceginiz gibi, bu merkez yaraticilik, kendini ifade ve iletisim ile ilgilidir. Bu çakranin kötü isleyisi kendi içinizde iletisimin zayiflamasina neden olabilir; örnegin, beden ile zihin arasindaki iletisimin zayiflamasi sonucunda, düsüncesizce hareketler sergilenebilir. Kekeleme de ortaya çikabilir ve ifade hissiz, soguk, kaba hale gelebilir. Kendini ifade edememe korkusu da görülebilir.

 

Üçüncü göz ya da alin çakrasi

Üçüncü göz ya da alin çakrasi, kaslarin arasinda, burnun üzerinde bulunur. Rengi mordur ve 96 yaprakli lotus ile simgelenir. Yüz, gözler, kulaklar, burun, sinüsler, beyincik ve merkezi sinir sistemi ile ilgilidir. Ona bagli olan bez, endokrin sistemdeki diger bezleri dengeleyen yönetici bez olan hipofizdir. Bu merkez sezgi, ruhsal farkindalik ve yüksek zihinsel güçlerin, hafizamizin merkezidir. Burasi, düsüncelerimizin madde halinde ortaya çikabildigi, dis dünyamizda zihnimizi kullanarak degisimler yapabildigimiz yerdir. Bu çakra uyumlu çalismadiginda, zihinsel özellikler, mantik ve idrakin hepsinin akil tarafindan süzülmesine fazla önem vermekle birlikte, çok önemli olma hissi verir. Ayni zamanda, kafa karisikligi hali de getirebilir.

 

Taç çakra

Taç çakra basin ortasinda, tepede yer alir. Renkleri mor, çivit mavisi, beyaz ve altin rengidir. 1.000 yaprakli lotus ile simgelenir. Beyin ve epifiz beziyle baglantilidir. Bu, yedi çakra içinde en yüksek titresime sahip olanidir, insan mükemmeliyetinin en üst noktasini temsil eder, ruhumuzun oldugu yerdir. Buraya kozmik isinlarla ve tabii ki Reiki ile baglaniriz. Bu çakra sayesinde her seyle bütünlesebilirsiniz. Eger bu merkezimiz açik degilse, o zaman kendimizi ayri düsmüs ve bölünmüs hissederiz, aci duyariz. Doga ve güzel seylerle zaman geçirmek bu çakrayi gelistirir.

 

Burada anlatilanlarin enerji bedenlerimizin harika dünyasi hakkindaki çok kisa bir deginme oldugunu tekrar vurguluyorum; onlari gerçek anlamda tasvir edebildigimizi düsünmeyin.

 

Yazan: Jennie Austin / Çeviren: Zeynep Kumruluoglu :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

önemli değil tabi :)

ama benim demek istediğim tam olarak şu, dininiz hakkında bi' bilgim yok ama kur-an 'da ruhun beden dışına çıkmasıyla ölümün gerçekleşeceği yazıyor... bunu bir çok kaynakta da bulabilirsin sanırım. burda dikkat edilmesi gereken husus ETERİK BEDEN in RUH olmadığı. tabi bu benim kendi düşüncem. iyi çalışmalar :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

işte o yüzden diyorum kendi düşüncem deyü ' . insanlar yazılanları kendi mantık süzgecinden geçirerek kabul eder, direk bu bilgiyi almak bana pek doğru gelmiyor.

eterik bedeni daha çok aura gibi düşünmelisin bu şekilde bu konu hakkında cevabını bulabileceğini düşünüyorum :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Astral beden ve ruh farklı şeyler . Eterik beden ile astral beden de farklı şeyler.yanlız ruhun astral projeksiyon esnasında astral beden ile görüştüğünü söyleyen kişiler ve deneyimleri var , ilginç . Astral beden kendi ruhu ile görüşebiliyor ? Bilmiyorum şaşırtıcı elbet ama imkansız demek için evreni yeteri kadar tanıdığımı düşünmüyorum.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...