Jump to content

Cadılar için pratik altar ve ritüel araçları


tetragrammaton

Önerilen Mesajlar

Selamlar,

Bu siteyi bir süredir takip ediyorum ve vaktim oldukça bildiklerimi paylaşmak amacıyla kayıt oldum. Malum bazı şeyler Türkiye'de çok yeni ve yeterli kaynak yok. Batı tarzı maji ritüelleri zaten Türk kültürüne yabancı olduğu, geleneğin bir parçası olmadığı için kavram karmaşalarına yol açıyor. Ben uzun yıllardır ABD'de ikamet ediyorum ve yaşadığım şehirdeki yeraltı pagan toplumunun içindeyim. Burada cadı soyundan gelen bir arkadaş tarafından inisiye edildim ve görmüş geçirmiş kişilerden çok şey öğrendim. Bunlardan en önemlisi, kendi yolunu bulmak oldu.

 

Bence wicca ve batı tarzı cadı ritüllerini olduğu gibi kopya etmek yerine kendi kültürünüzden gelen öğelerle birleştirmek ya da kendi ritüelinizi kendiniz geliştirmek daha akıllıca olacak ve çok daha başarılı sonuçlar getircektir.

 

Athame (ritüel bıçağı-hava), chalice (kadeh-su), pentacle(toprak), ve yanan mum (ateş) dört elementi tesil eden araçlar. Athame ritüel bıçağıdır ve kitaplarda fiziksel dünyada hiçbirşey kesmek için kullanılmaması gerektiği yazar ama kitchen witch diye adlandırılan cadı geleneği athameyi majikal yemekler yaparken sebze doğramak için de kullanır.

 

Wicca tabanlı kitaplarda çemberi kapadıktan sonra bunu dışına çıkmak gerekiyorsa athame ile astral kapı açmak gerektiği falan gibi bir sürü komplike şeyler yazarlar. Biz arkadaşlarla ritüel yaptığımızda çemberi bütün evi kapsayacak şekilde yapıyoruz, ve unuttuğumuz bir mum, bitki vs durumu olursa çemberi ihlal etmeden gidip alabiliyoruz. Pratik olmak lazım, komplike bir sürü şeyler yeni başlayanların kafasını karıştırır. Yeni başlayanlar bir yana 15-20 yıldır wiccan olanlar bile bu formellikleri bir kenara atmışlar.

 

İlle de formel olmaya, araç gerece fazla kafayı takmaya gerek yok. Mesela ben kendime uygun bir athame henüz beni bulmadığı için hediye gelen bir mektup açacağını kullanıyorum. Daha doğrusu ayda yılda bir kullanıyorum, sunağın (altar) üzerinde duruyor. Pentacle yerine bir quartz kristal parçası kullanıyorum, kadeh yerine de Ümit Burnu'ndan getirdiğim irice bir denizkabuğu kullanıyorum.

 

Askeriye, yatılı okul gibi yerlerde bulunanlar için athame olarak toplu iğne, kadeh yerine yüksük, ateş yakmak mümkün olmayan ortamlarda (mesela uzun bir uçak yolculuğu ya da tarihi bir mekan) geleneksel olarak altından yapılmış bir eşya ya da altın para kullanabilir (altın geleneksel olarak ateşle ilişkilidir)

 

Ama en güzeli bence kendi yaptığınız ya da tabiat ana'nın size sunduğu hediyeleri kullanmak. Mesela burada tanıdığım en kıdemli cadılardan biri olan bir teyze hava için kuştüyü, su için deniz kabuğu kullanıyor. Çember kapama-açma olayını da son derece basit ve sade şekilde yapıyor. Tabii sabbat gibi büyük ritüellerde araç gereç ve formel olmak gelenektir ama normal zamanlarda onların hiçbirine gerek bile yok.

 

Ritüelin amacı zaten sabbat kutlama ve tanrıları anma dışında, enerji toplamak ve bu enerjiyi istediğiniz amaca yönlendirmektir (spell/maji). Siz elementlerin enerjisini davet etmeyi, kendi enerjinizi yükseltmeyi bilmedikten sonra en görkemli sunağı da yapsanız, en gösterişli araçları da kullansanız fayda etmez. Ben de ilk başladığımda iyice formel davranıyordum, kitaplardan okuduklarımın çok etkisinde kalıyordum sonra da aman şunun sırasını şaşırmayayım, aman bu lafları da doğru mu söyledim diye panik yapmaktan enerji falan toplayamıyordum tabii. İnisiye olduktan ve enerjiyi ortaya çıkarmayı öğrendikten sonra kendi ritüelimi de oturup kendim yazmaya başladım.

 

Yani deneyip size en uygun olan neyse onu bulacaksınız. Kitaplardan okuyun, burada yazılanları okuyun, etrafınızda tecrübeli cadılar varsa onların tavsiyelerini dinleyin ama kendi yolunuzu kendiniz bulmanız lazım sonuçta. Dediğim gibi ben athame, asa falan hemen hemen hiç kullanmıyorum sabbat'lar dışında. Cadı süpürgsi de evin cadı evi olduğunu simgeleyen dekorasyon eşyası olarak duruyor, şu aralar eve gelen millet Halloween dekoru falan sanıyorlar.

 

Hangi yöntemle enerji yükseltebiliyorsanız o yöntemi kullanın. Kimi ritmik olarak dans eder, kimi şaman geleneğini takip ederek davul çalar, kimi kafiyeli şeyler söyler, kimi tepinir, kimi tütsü kullanır, vs.

 

Ben kişisel olarak araç gerece ve wicca 101 derslerine dalmadan önce enerjiyle çalışmayı öğrenmek, kendi enerjinizi tanımak ve bunu yükseltmeyi ve topraklamayı öğrenmek, ancak enerjiye iyice hakim olduktan sonra cadılıkla uğraşmayı tavsiye edeceğim. Tabii dinleyip dinlememek sizin seçiminiz ama enerjiyi bilmeyen biri kalkıp mum büyüsüne falan girerse sonra bu neden işe yaramadı ya da bir şekilde enerji topladıysa niye ters tepti diye kara kara düşünür. Büyü enerjidir. Cadılık 101 derslerinin birinci ünitesi de bence enerji çalışmaları olmalıdır.

 

Eğer cadı/büyücü sülalesinden gelmiyorsanız ya da doğuştan enerji yükseltme yeteneğiniz yoksa, bunu öğrenmek aylarca yoğun çalışma gerektirebilir. Cadılık sonradan öğrenilebilir ama doğuştan ya da genetik yeteneği olan biriyle böyle özellikleri olmayan sıradan kişi arasında fark vardır. Mesela doğuştan yetenekli biri realizm tarzı portre çizmeyi 2 haftada öğreniyorsa çöp adamdan başka birşey çizemeyen birinin bunu öğrenmesi 2 yıl sürebilir. Maji ve okült uygulamalar için de aynı şey geçerli.

 

Şimdilik hoşçakalın, vaktim olduğunda yine yazar ve tecrübelerimi paylaşırım, sorularınız varsa onları da bilgim elverdiği kadar yanıtlarım.

  • Beğeni 3
  • Teşekkür 1
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

bu konuya laf arasında değiniyorduk ama onun için özel bir başlık açılması iyi oldu.Cadılıkta en önemli şey kendi yolunuzu bulmaktır neden kendi yolunuz mu?

Kişi kendi içinden geleni yaptığında iç sesini dinlediğinde kendi enerjisini çağırması çok daha kolay olur çünkü zaten o enerjiyi açığa çıkartacak malzemeleri kendi içsesi söylemiştir;)

bu aralar atheme bulmanız çok zor olacak çünkü yeni kanuna göre çift taraflı bıçak satımı yasaklandı.Olmazsa kendiniz bir tane yapabilirsiniz basit malzemelerle

Aslında anadolu kültüründe de cadılık vardır.Keltik yöntemden farklı olsada cadılığı görmek mümkündür ki ben anadolu cadılığını çok severim:)

yeni yazılarda buluşmak dileğiyle:)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Teşekkürler şaman, yorumunuz için. Aslında doğa tabanlı halk cadı-iyileştirici geleneği dünyanın birçok yerinde hemen hemen aynıdır. Wicca tarzı cadılık bildiğimiz gibi Gerald Gardner tarafından geliştirilmiştir ve törensel (ceremonial) maji öğeleri içerir. Doğa tabanlı halk majisinde (low magick) ise törensel mai araç gereçleri yer almaz.

 

Gerald Gardner Wicca'yı geliştirdiği dönemlerde Aleister Crowley ile tanışmış ve ondan epey bir yardım almıştır, Gardner'in Wicca öğretisinde Hermetilk-törensel maji etkileri bariz olarak görülebilir. Modern zaman cadılığı aslında eski zamanlardaki gibi tamamen 'low magick' olmayıp halk majisinin törensel 'high magick' ve simya öğeleri ile karışımından oluşur. Sırf bunlarla da kalmayıp dünyanın her yerinden mistisizm geleneklerini alıp harmanlar. New Age cadılığında geleneksel Avrupa halk majisinin yanında Hindu, Budist, kızılderili şamanizmi gibi değişik kültürlerin maji ve mistik gelenekleri de alınıp mozayik yapılmıştır.

 

Demek istediğim cadılık derken sadece wicca değil de sırf halk majisinden oluşan geleneksel cadılığın da vurgulanması gerektiğine inanıyorum. Hatta törensel 'high magick' ve new age etkenleri içermeyen doğal cadılığın da ayrı bir kategori olarak dersleri olsa, yabancı kaynaklarda çevirilerin yanında Anadolu geleneğini de araştırıp burada aktarsak ne iyi olur. Anadolu halk büyülerini ben de severim ama maalesef Anadolu kültüründen uzakta yetiştiğim için çok fazla bilmiyorum. Büyükbabam kızılderililerin 'büyücü doktor' dediği türden bir ulu zat idi ama maalesef ilmini bizlere öğretmeden bu dünyadan göçtü. Genetik olarak bazı şeyler kuşaktan kuşağa aktarılıyor ama bilgi olmadan kör topal bir yerlere gelmek çok zahmetli. Büyükbabam bana çocukken 'el verme' dediğimiz ritüelini yaptı ama maalesef ben yaş kemale erince majiye merak sarıp burada bir daha inisiye olunca bunun ne anlama geldiğini anlayabildim. (Keşke bildiklerini mezara götürmeseydi de, ben de bu kadar uğraşmasak zorunda kalmasaydım.)

 

Benim yaşadığım yerde Meksikalı nüfusu çok fazla, buradaki geleneksel Meksika cadıları törensel araç gereç, Wicca tarzı altar kullanmıyorlar. Kendi Aztec gelenekleri var, ağırlıklı olarak bitkiler, otlar ve tütsülerden yararlanıyorlar. New Age ve Wicca dükkanlarında satılan şeylerle botanica denen Meksika büyü dükkanlarında satılanlar arasında dağlar kadar fark var mesela. (Bizim aktar kültürü de malum)

 

İlgilenen olursa bir ara bunlarla ilgili bildiğim kadarını paylaşırım.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

eline sağlık çok güzel yazılar tetragrammaton sen yine şükret oralarda o tür dükkanlarda var. Türkiyede bir kristal almak bile zor. Mesela İzmir'dew bir kızlar ağarsında bulabilirsiniz kristal diğer küçük yerler bilinmiyor. Büyü malzemeleri satana bir yer hiç görmedim. Tütsüler yine satılıyor aktarlar var ama büyü malzemeleri satan bir yer yok. Bir alet veya ritüel için İzmir'i kemeraltını karış karış gezmeniz gerekir :D

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sevgili sirius, inanmayacaksın ama burada bazı arkadaşlar en güzel ritüel araçlarını büyü dükkanından değil de bit pazarlarından, ikinci el eşya satan yerlerden almışlar. Senin için doğru olan araç-gereç zamanı gelince mutlaka seni bulur, yeter ki onu görmesini bil.

 

Bir arkadaşta çok gösterişli bir kristal var, altı taş üstü eflatun renkli kristal (işlenmemiş cilalanmamış doğal kristal) onu bir ormanda kamp yaparken bulmuş, tanrıçanın hediyesi diyor.

 

Türkiye'de birçok aktarlarda büyü malzemeleri satılıyor, yenmeyen içilmeyen bazı otlar ve reçineler vardır mesela, tütsü ve büyü yapma amacıyla kullanılan. Hatta bazı hayvan parçaları falan da olur. Bir şeyi bulamıyorsan alternatifini bulmak en iyisi. Deniz kenarına yakınsan sahile gidip güzel taşlardan toplarsın, onları dolunayda dalgaların ve ay ışığının enerjisiyle yüklersin, dükkandan alacağın kesilip biçilmiş pahalı kristallerden misliyle daha güçlü bir ritüel aracı olur. Hem de Ege sahilleri mitolojideki birçok tanrı ve tanrıçanın memleketi, oradan deniz taşlarını alıp getirsen burada Amerikalılara göstersen ağızları bir karış açık kalır. Afrodit'in, Poseidon'un memleketinden gelmiş deniz kabuklarına bir torba kristal değişecek insan bile bulursun. Maalesef her gün gördüğümüz şeylerin değerini çoğu zaman bilmiyoruz.

 

Bende bir rune seti var, fal temalı bir pagan toplantısında millet fal araçlarını getirmişti, ben de benim rune'ları getirdim. Herkeste yarı-değerli taşlardan gösterişli rune setleri, bendekiler de gayet kaba saba, her biri 4-5 cm koskoca tahta küpler. Ay bunlar ne kadar da büyük, hiç tahtadan rune seti görmedim bu da ne böyle falan diye müstehzi ifadelerle yorum yapanlar oldu. Oysa bilmiyorlar ki o rune seti bir İskandinav arkadaş tarafından İskandinav toprağında yetişmiş ağaçtan elle yapıldı, Yule hediyesi olarak, onun amacı ve enerjisi her birine iyice işledi, ve milletin gidip dükkandan bir ton para bayılıp aldığı ticari olarak üretilmiş cafcaflı rune'lar manevi olarak bunun yanına bile yaklaşamazlar. En nadide elmastan rune seti getirseler hayatta değişmem. Bit pazarlarından eski püskü şeyleri alıp ritüel aracı olarak kullananlara sorsan onları som altından yapılanına değişmezler. Sana ait olması gereken birşey seni çağırır zaten. İçine doğan neyse onu al, millette var ya da kitapta yazıyor diye alma. Bir şeyin görünüşü ya da maddi değeri değil, manevi değeri önemli. Bir bit pazarında gözüne takılan eski ama senin bilmediğin hikayeleri olan bir kadeh, büyü dükkanındaki pentagram işlemeli pahalı kadehlerden çok daha güçlü bir araç olabilir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

evet haklısın zaten genelde bende dahil olmak üzere birçok kişi Türkiye şartlarında uygun zamanda uygun hediyelerin gelmesini beklerler. ve genelde istekler yanıtlanır :) Bu mitolojik taşlar konusunda da haklısın. Misal biz karaburunlulyuz. Narsisuss diye de geçer rüzgarlar ülkesi oradaki taşların güzelliğini anlatamam sanki ustalar tarafından taşlar özenle yuvarlak hale getirilmiş. Her taş yuvarlak şekilde. Zaten bence her aleti kişinin kendisi yapması daha uygun olur mesela bir taş bulup doğadan veya denizden üzerine kendi emeğinizle birşeyi kazımak veya bahsettiğin gibi bir arkadaşın o pozitiflik dolu enerjisiyle yontulmuş eşyalar daha iyi olacaktır mutlaka. Yada kendi yetiştirdiğiniz bitkilerle yapılacak olan ritüeller ne olursa olsun baştan daha güçlüdür :) Kesinlikle haklısın sağol. (zaten türkiye de cadı, maji vb. şeylerle uğraşanlar eğer özentiyse fazla sürdüremezler. Gerçekten bu konuda ciddi olanlar bu işi devam ettirebilri. Sanırım bu yurtdışında biraz daha farklı özentilik baya var.)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

eğer el almışsan onu çağırdığında gerisi kendiliğinden gelir anadolu halk kültürü konusunda araştırma yaparsan bazı ocaklı afsunları kolayca bulursun ha bu arada senin deden ocaklı;)anadoluda büyücü doktorlara verilen ad budur.

ben yeni öğretilerden çok kültürel ve eski öğretileri seviyorum daha sade daha güzel geliyor bana

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

sevgili sirius

bende izmirliyim sevgili tetragrammaton çok iyi yazdıgı gibi geçen sene bit pazarından yani pazar günleri açılan ve o zaman devlet güvenlik mahkemesinin yanındaki boslukta olan bit pazarında 5 adet kristal veya cam aldım bunların kesimi yani şekli çok farklıydı ve bu beş kristali zannediyorum ritüellerde kullanılıyordu neyse bunları 5 ytl ye almıştım...

birde karşıyakada alaybey tren istasyonuyla karsıyaka tren yolu arasında kullanılmış ev gereçleri satan dükkanlar var...

oradada işine yarıyacak bir şeyler bulabilirsin..

selamlar...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

peki neden sonradan cadı olunamıyor onu merak ediyorum,sizler daha şanslısınız aradıgınız herşeyi daha kolay buluyorsunuz ben kıbrısta yasıyorum adada 8 yasımdan beri meragım var fakat daha bit pazarına rastlayamadım bile bilgi yoksunlugu var ama şanslıyım ki boyle adresler var da daha fazla bilgi alabiliyoruz daha hızlı internet bile gelmedi benim bolgeme athame bulmak hayal gibi ama merak suruyor ben felsefik olarak kendime cadı diyorum ama tam bir rituel bile gerçeklestiremedim henuz cunku hiçbir malzemeyi denklestiremedim allahın tutsusunu bilee hala 2 cesit buldum diğerlerini sipariş verdim adama 6 aydır bekliyoruz adamın gonlu olsun yani bu şartlarda sizin tabirinizle ben hiç tam anlamıyla cadı olamam cunku sonradan cadı olmak olayını cok kucumsuyorsunuz

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

ya burda garip bi konu olmuş sanırm ama ben sooradan cadılık falan olaylarına inanmıorm özellikle internettin birileri sööliince hiç inanmıorm çünkü burdaki kimsenin doğuştan bu tür şeyleri bildiğine inanmıorm..! bunlar ancak sonradan öğrenilicek şeyler ve bunları merak eden öğrenir,eğeğr merak ediosa bu işlere ilgisi var demektir,ilgisi varsa bu onu potansiyel cadı adayı yapıo..! tabi bu benim görüşüm ama bu işlerde küçümsemeninde yeri olduğuna inanmıorm,bu kadar bilgili ve kibirliyseniz neden burda vakit kaybediosunuz..!?

ben epeydir bu tür sitelere üyeyim ve araştırıorm ve sanıormki hiç bi zaman yetmiicek araştırmalarm yada araştırmalarınız,hiç bi sitede de bu kadar iddalı bi yazı görmemiştim :S demekki bu kadar bilgili olan yokmuş ki söölememişler bööle bişi..!?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

sonradan cadı olmaz gibi söylenen sözlerin aslında amacı farklıdır buna yatkınlık denir siz ise hayal dünyanıza bakıp safkanlık olarak düşünüyorsunuz bunu bazı insanlar bazı şeylere yatkındır gerek normal gerek paranormal misal ronaldinho futbola yatkındır criss angel sihire karışık göz yanılmalarına kimisi büyüye kimisi telekineziye sizde bu insanlardansınız ama asıl yatkın olduğunuz alanı bulamadan ölüp giderseniz amacınıza ulaşamadan gidersiniz şöyle düşünün herkes cadı olamaz o zaman cadı olmanın bir anlamı kalmaz herkes büyücü olamaz o zaman onunda bi anlamı kalmaz sadece yatkın olanlar bu işte ustalaşır diğerleri bişeyler yapmakla uğraşıp devam eder bilmem anlatabildimmi...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

parapsikolog dediğin gibi yatkınlıkların farkedilmesi için her alanda etkinlik göstermek gerekiyor.her insanda illaki bu tarz yetenekler yoktur ama çoğunda da vardır ve açığa çıkmayı bekliyor her biri bu konuda her şey hakkında(gerçekten ilgilenenler için söylüyorum)bilgi sahibi olup ardından pratiğe geçmeye çalışmaktır zaten içinizdeki ses sizi belirli konularda teşvik eder ve onun üzerine eğilmeye başlarsınız tabi bu belirli bi farkındalığa ulaştıktan sonra oluşur bu noktada da tetra nın bahsettiği noktaya dönüyoruz iç ses...herkese kolay gelsin zor yollar hangisini seçerseniz seçin...İçimizdeki kutsallığı açığa çıkarmak için çabalamak herkese göre değildir işte asıl yetenek budur asıl herkesin yapamayacağı şey budur bence yetenek sahibi olması değil özel kılan onu açığa çıkarmak için çaba sarfedebilmesi...bence tabi bunlar...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sevgili sirius, inanmayacaksın ama burada bazı arkadaşlar en güzel ritüel araçlarını büyü dükkanından değil de bit pazarlarından, ikinci el eşya satan yerlerden almışlar. Senin için doğru olan araç-gereç zamanı gelince mutlaka seni bulur, yeter ki onu görmesini bil.

 

Kesinlikle katılıyorum!Athememi rus pazarında kızıl derili maskeleri-okları gibi garip şeyler satan bir dükkandan hiç beklenmedik bir çekim kuvvetiyle kutuları karıştırarak buldum.Ve olması gerektiği gibi bir bağ kurdum.Hemen aldım!Şu anda seviyeli bir ilişkimiz var :cool: Hissediyorum sıradaki malzemem kadeh olacak...Ahhh aaahhh annem tarafından mahvedilen eski malzemelerimin arasında kadehim de vardı...Yerini tutar mı bilmem ama...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

yaa antalyada oturan varsa lütfen bilgilendirsin... altar malzemeleri bulamıyorummm... bi de büyü kitapları bulamıyoruuum.... bi de büyü malzemeleri bulamıyorum ...witchcraftlıkla ilgili bi mağaza bulamıyorum....hatta büyünün 'b' siyle ilgili bile özel bi mağaza yoqqq pff deliceem yaa lütfen bilen varsa bilgilendirsiiinn .... :confused::ermm::wallbash::wacko::cray:

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

istanbulda kitap ne bilim araç gereçler kristaller satan yer varmı
istanbulda beyazıt sahaflar çarşısında kitap satılıyomuş diye bi yerde okumuştum ama garantisi yok çünkü ben hiç gitmedim istersen bi dene bi şey kaybetmezsin yada birinden kesin bilgi al gideceğin yere öyle git (ayrıca tetragarammaton ellerine sağlık faydalı bilgiler )
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

bende izmirde yaşıyorum evt türkiyede böle şeyler bulmak zor ama ben buradaki bir çok arkadaş gibi bir cadının altar aşyalarının kendisi yapması gerektiğine inanıyorum çok daha güçlü oluyo evt bende bit pazarına çok giderim çok güzel şeyler aldım hala giderim bazen ayrıca cadı adaylarına sesleniyorum çok güzel cadı kazanları bulabilirsiniz bit pazarında bu arada eminerkin karşıyakadaki yeri duymamıştım saol :) (: doğadan gelen gücünüze inanın eğer bu yola girdiyseniz doğa sizi zaten yönlendirir siz sadece isteyin

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...