Jump to content

Kötülük Tanrısı Erlik Han


reincarnated

Önerilen Mesajlar

 

 

ErlikHan_by_osmanustuner.jpg

 

TÜRK MİTOLOJİSİNDE KÖTÜLÜK TANRISI ERLİK’İN İNANIŞTAKİ YERİ, TASVİRİ VE KÖKENİ

 

 

 

Türklerde ve Buryatlada Erlik Han, Moğollarda Erlik veya Homun Han,Kalmıklarda Erlik veya Homın Han, Tuvalarda Erlik veya Lovun Han, Hakaslarda Erlikveya Irlık, Sibiryalılarda Arsan Dolay olarak adlandırılır. Türk mitolojisinde kötülüğün,ölümün, ölülerin ve yeraltının tanrısıdır. Yerlik (Y- > Ø) kelimesinden türemiştir vebazen Yerlik olarak da anılır, kişi, güç ve yer, yeraltı ile bağlantılıdır. Moğollar Erlegveya Yerleg derler. Yenisey Kırgızlarında söylendiği şekliyle Erlig’in, kötü kuvvetanlamına geldiğini runik yazılarından öğreniyoruz ve Altaylılarca da bu anlama geldiğisavunulur. Buryatçada kan içen anlamında kullanılır. Erlik hakkındaki geniş bilgileribaşta Radloff ve Verbitsky’nin derlediği Yaratılış destanından ve Şaman dualarından eldeederiz.

Erlik; kötülüğü, hırsı, açgözlülüğü ve her türlü fenalığı sembolize eder. Erlikkendi yaratılışı gereğince, kötü şeyleri seçer ve kötü işler yapmayı tercih eder. İyi şeylerintemeline ve köküne muhaliftir, kendiliğinden onlara karşı çıkar. Bilgisizdir, yıkıcıdır,karıştırıcıdır. Düzen, sulh ve sükûn istemez.1 Kara nemelerin (kötü ruhların, “neme =ruhsal şey”) başkanıdır. Kara, parlak ve kıvırcık saçları omuzlarından beline kadarsarkacak derecede uzundur. Çatallı uzun keçisakalı dizlerine kadar uzanır ve yine sarkıkuzun bıyığını kulaklarına asmıştır. Gözleri arasındaki mesafe altı metredir, göz kapaklarıbir karıştır. Gözleri ve kaşları kömür gibi karadır. Köpek dişleri dudağından dışarı sarkar.Çin’de iki iblis kardeş olan Kao-Ming ve Kao-Chio hakkında hikâyeler anlatılır. İlkininateş saçan gözleri ve mavi derisi, diğerinin yeşil yüzü, yeşil derisi, iki boynuzu ve kılıçgibi dişi vardır. Erlik’in bazı tasvirlerinde Çin’den gelen bu etki açıktır. Hakaslar Erlik’inoldukça çirkin bir görünümü olduğuna inanır. Tuva Şamanizm’inde dünyanın karanlıkefendisinin kaba ve boğuk bir sesi vardır ve on iki yer altı tanrısının başkanıdır.2 Yeşildemirden kılıcı, insan kafatasından kadehi vardır. Eğerli dokuz boğaya bağlı arabaylayolculuk eder ve boğaları siyah yılana benzeyen kamçıyla hareket ettirir. Küstah, inatçı,utanmaz diye sıfatlandırılır. Erlik, Türk mitolojisinde insana benzemez. Destanların bazıbölümlerinde ve bazı efsanelerde insan şeklinde tasvir edilmiştir, fakat bu insan biçimiBudizm ve Maniheizm tesiriyledir. Yine Türk mitolojisindeki Erlik tıpkı Ülgen gibiKayra Han tarafından yaratılmıştır ve sonsuz hayata sahiptir. Aslında, en başına dair birfikir yürütecek olursak, Türk dualizminde kötülüğü temsil etsin diye Kayra Hantarafından yaratılmıştır, diyebiliriz. Her türlü fenalığı yaptığı halde hiçbir zamanöldürülmesi düşünülmemektedir ve başka bir şekilde cezalandırılır, öldürülmemesinin sebebi de hiçbir zaman tatmin edici şekilde açıklanmamıştır. Bu da dualizmin devametmesi gerektiğinin kalıntısıdır. Dualizmin yanında Ülgen, Kızagan ve Mergen ile kardeşde olabileceği ihtimali vardır. Dünyadaki birçok mitolojide kötülük tanrısı diğer tanrılarlakardeştir. Bu kardeşlik fikri kesinleştirilemez, çünkü yazılı kayıt olmamasının yanındasözlü olarak Türk mitolojisinin bu konusu yabancı etkiler altında oldukça değişmiştir.Yani, kardeş olma ihtimali göz önünde bulundurulacaksa, karşılaştırmalı mitoloji ilkeleriışığında, tanrılar kardeşlerini öldürmez, yalnızca cezalandırılır. Ayrıca, Yaratılışdestanının bir kısmında affedilerek göğe çıkarılır ama kıskançlığı ve kötü hırsı yüzündentekrar yeraltına gönderilir.

 

 

d1.jpg

 

Yaratma gücüne sahiptir ama bunu hiçbir zaman istediği şekilde gerçekleştiremez.Çekicini örsüne vurarak zararlı ve mantıksız şeyler yaratır. Deve, domuz, böcek, yılan,kertenkele ve bazı kötü ruhlar onun eseridir. Yarattığı varlıklar antagonist (savaş içinhazırlanmış) yaratıklardır. Hatta Potanin’in derlediği yaratılış destanında4insana ruhunuErlik verir. İradesizliği sembolü olarak sürekli hatalarını tekrarlar.İnsanlara kötülük eder, insanlara ve hayvanlara salgın hastalıkları bulaştırır,ekinlere çekirgeleri yollar. Öldürdüğü insanların veya ruhu hala dünyada dolaşan ruhlarıyakalayarak yeraltına götürür, onları kendine hizmetçi yapar. Bunları yaparak insanlarıkendisine kurban vermeye mecbur tutar. Eğer kendisine kurban verilirse bir süreliğineinsanları rahat bırakacağına inanılır. Bununla da memnun edilemezse kişiyi öldürür.Onun hoşlandığı siyah boğa, sakat, zayıf ve hasta hayvanlar kurban edilir. Kendisine aslaat kurban edilmez fakat bazen onu memnun etmek için Kara Şamanlarca (Kara Kam)siyah at kurban edilir. Bazı kurbanlar onun açgözlülüğünü azaltmak için dikenli çalı veotlara asılır. Rivayete göre erlik dikenli çalılardan korkmaktadır. Erlik’e kurban edilen hayvanların başı batıya çevrilir, çünkü yeraltı dünyasının kapısı yeryüzünde bir çatlakgörünümündedir ve batıdadır. Erlik’e verilen kurbanlarda şöyle dua edilir:

 

 

d2.jpg

 

 

İsmini söylemek, özellikle hastalıkla ve ölümle geçen zamanlarda, sakıncalıdır,tabulaşmıştır.Erlik yeraltı diyarında çamurdan, kara demirden ve kara kayalardan yapılmışsarayından oturur. Yer altı dünyasını kara, loş bir güneş aydınlatır. Sonsuz biralacakaranlık hüküm sürer. İntihar edenlerin kanının doldurduğu ve ölü ataların yaşadığıyer olan siyah bir göl vardır. Bu gölün üzerinde tek bir at kılından oluşan köprü yer alır.Erlik’in karargâhı Toybadım (Doymadım) ırmağının olduğu yerde kurulmuştur. 6 Buırmak insanların gözyaşlarından oluşur. Toybadım ırmağı Bay Tengiz (Büyük Deniz,“Bay” kelimesi “zengin” anlamını değil, bolluğu ve büyüklüğü anlatır) adlı çok büyük birgöle akar ve bu gölü oluşturur. Bu gölün içinde “abra” (timsah benzeri ejderha) ve“yutpa” (yer altı yılanı diye anılan ejderha) denen korkunç yaratıklar bulunur. Aynızamanda Erlik’in sarayının bekçiliğini de yaparlar. Erlik, kızıl kanlı yemekle beslenir veciğer kanı içer. Yeme içme zamanı akşam göğün kızardığı zamandır.7 Kızıl havalar onungücünün doruğunda olduğu zamanlardır. Tan vaktinde hava kızılken esen tan rüzgârısırasında ağzı açmak yasaktır, çünkü bu Erlik’in ılık nefesidir. Teneffüs edenin felçkalacağına inanılır. Rüzgârın adı “tan saphala”dır. Başka efsanelere göre de, çeşitlibölümlere ayrılmış taştan bir yapıda yaşamaktadır. Altaylar, Şorlar, Baykal ÖtesiEvenkiler, Buryatlar ve Sibirya dışında yer alan Moğol ve Mançular da Erlik hakkındabenzer inanışlara sahiptirler.8 Yeryüzündeki mekânı ise kuzeydeki karanlık topraklardır.Türk Budist efsanesine göre, geçmişte Erlik bir keşişti, elli yıllık ibadetten sonrakutsallıkta yüksek bir derece elde etti ve doğaüstü güçler kazandı ama aydınlanmayaulaşmak için bir mağarada bir boğa gerekti. Aldığı bir boğa yüzünden hırsızlıkla suçlandıve buna da başka bir kutsal adam tanıklık edince haksız yere idam edildi ya da boğaylamağaraya giderken soyguncular tarafından öldürüldü şeklinde yersiz bir ölüm yaşadı.

Başı kesilerek öldürülen Erlik, boynuzlu boğanın başını aldı ve mitolojide şeytanadönüştü. Şeytana dönüştükten sonra kendisinin idamına yol açanları veya soyguncularıöldürdü ve onların kafatasından kendisine tılsımlı bir kolye yaptı. Bu kolye tılsım görevigörerek hem kendisine hem de kılıcına sihirsel güçler verir. Bu olaydan yeraltına inerekyeraltının, karanlığın, ölülerin, cehennem mahkemelerinin başı oldu. İnsanlarıngünahlarını gösteren bir aynaya sahip olduğundan kötülerin cezasında adaletli davranır.Aynı hikâye başka milletlerde anlatılırken Erlik, İran’da Sinj, Tibet’te Shinjeshe9, Çin’deDà wēidé jīngāng10, Budist Moğollarda Erlig-jin Jarghagchi11 olur. Ama genelinde bazenErlik-Jin, Erli-Jin Jarghaqcı, Yama Erlik Han olarak da geçer. Budist mitolojide Erlik,Uygurlarca Budist mitolojiye uyarlanarak, Yamankata12 ile etkileşime girdi ve zamaniçinde tamamen onun yerini aldı. Erlik’e Altay’da Ölüttöntın Algan da denir, bu da canalıcı anlamıyla Yamantaka ile eşanlamlıdır. Erklig kelimesi Sanskritçede yer edinerekkudretli anlamını taşır. Yamantaka’nın da eğerli dokuz cehennem boğası, yılanı andırankırbacı ve kurukafadan kolyesi vardır. Yeraltının ve ölülerin efendisi oldu. Hemen hemenTürk mitolojisindeki Erlik’e benzer, fakat Hint kültürü içinde birkaç ek daha yapılmıştır.Japon Budizm’inde Daiitoku Myoo13 olarak bilinir, koyu mavi rengiyle aydınlanmayı veöfkeyi simgeleyen otuz dört silahını tutan altı yüz veya on altı bacak ve kolla resmedilir.14Erlik Han’ın Karaş Han, Matır Han, Şıngay Han, Kömür Han, Badış Han, YabaşHan, Temir Han, Uçar Han, Kerey Han adlı hepsine Kara Oğlanlar denilen dokuz oğlu;adları bilinen Erke Solton (Sultan), Sekiz Gözlü Kişyey Ana ve başka yedi kızı olmaküzere dokuz kızı vardır ve hepsine Kara Kızlar denir. Bu kızlara şaman dualarındautanmaz maskaralar denmektedir.15

Sibirya Samoyedleri Erlik’i kendi kötülük ve ölüm tanrıları Todote ileözdeşleştirmiştir. Yaratılış destanında İran Mani mitolojindeki kötülük ve yer altı efendisiolan Ehrimen ile büyük benzerlikler gösterir.Sibirya’nın kuzeyinde yaşayan ve doğaya bağlı bir yaşam sürdüren ve Türkhalklarından olan Dolganların anlattığı bir efsaneye göre, Erlik Han Mamutlarıyeryüzünden alıp yer altı âlemine götürmüştür. Mamutlar orada pis kokular, sıcağın vekaranlığın içinde Erlik’e hizmet etmek zorundadır. Eğer bir mamut oradan kaçıpyeryüzüne ulaşmaya çalışırsa hemen buz kesilip ölür.Ülgen’in Erlik’ten her açıdan üstün olması, Ülgen’in onu istediği zamancezalandırması ve hiçbir zaman kötülüğün iyiliğe üstün gelememesi Türk mitolojisindemonoteist bir eğilimdir. Radloff ve Verbitsky’nin derlediği Yaratılış destanında Erlik birinsan olarak betimlenmiştir. Veselovsky’nin derlemesinde ise Erlik tamamen insanlığa bürünür.16 Tüm bunlar eskiden bir Tanrı olan Erlik’in şeytan gibi metafizik varlıktan dahada aşağı olan insan kadar basitleşmesi anlamına gelmektedir. Daha soran Erlik sadecekötü ruhların başı olarak anılacaktır ve öyle kalacaktır. Ülgen ise Kayra Han ileözdeşleşerek tak tanrı pozisyonuna yükselecek ve Gök Tengri olacaktır.Aslına bakılacak olunursa Türk-Altay ve Türk-Sibirya İnanışlarında mutlakiyiliğin ve özellikle Radloff ve Verbitsky’nin derlediği Altay yaratılış destanında tek tanrıÜlgen’in evrene hâkim olduğunu görürüz. Kötülerin başı veya şeytan fikri yani Erlik’inve temsil ettiği ilahi kötülük fikri daha sonraki dönemlerde Budizm, Lamaizm,Manihaizm, Hıristiyanlık ve en önemli izleri bırakan Zerdüştlüğün etkisinde gelişmişolabilir. Altay ve Sibirya Yaratılış destanlarında Erlik bazen insan bazense ilkyaratıklardan bir hizmetkâr olarak tasvir edilir. Tanrı olarak çok az tanınmıştır. EskiPerslilerin bu düalizmi Hıristiyan teolojisinin gelişmesinde de önemli derecede etkileriolduğundan aklımıza ilk olarak Pers mitolojisinin etkisi gelmektedir. HıristiyanlığınMusevilikten aldığı şeytan fikrinin Perslerin Ehrimen fikrinden doğmuş olmasımuhtemeldir, ya da en azından bu kaynaktan temel özelliklerini almıştır. MusevilerinBabil esaretinden önce tüm kötülüğün yaratıcısı olan bir Şeytan fikirleri yoktu. EskiAhit’te, tıpkı İlyada’daki Zeus gibi, Yehova’nın da iyiyi ve kötüyü kendi elleriyle ayırdığıyazılır, hatta Eski Ahit’te Yehova’nın şu sözleri dikkat çeker; “Kötülükleri benyaratıyorum.” 17, “Dünyada kötülük olur da bunu Tanrı yapmamış olur mu?”. 18Cennet’teki Yılan öyküsünden Eski Ahit’te hiç bahsedilmemiştir. Tüm kötülüklerinnedeni olarak gösterilen “Şeytan” fikri, Musevilerin Pers fikirleri ile temasa geçmesindensonra yazılan kitaplarda ortaya çıkar. Eyyüb’ün Kitabı’nda, “Şeytan, Elohim’inoğullarından bir tanesi olarak hala göksel mahkemenin üyeleri arasındadır ve görevisürekli olarak insanların suçlarını ortaya çıkarmaktır. Bu görevi nedeniyle o denli şüpheciolur ki insanların hiçbirinde erdem olduğuna inanmaz. Tanrı’ya olan hürmetlerinin altındabile bir çıkar duygusu arar.” Böylece bu meleğin kişiliği bozulur ve insanlar arasındanefret edilen biri haline gelir. Daha sonra Museviler Ehrimen’in tüm özelliklerini onayüklerler ve bu şekilde Hıristiyan dünyasına girer.19 . Erken Türk mitolojisinde şeytanıntasvirine rastlanmaz. İyilik tanrının armağanıdır, kötülük ise bir tür şanssızlık veyainsanın ta kendisidir. İlerleyen zamanlarda ise kötü ruhların işi olacaktır. Gelişen inançşeytanı ortaya çıkarmaya başlar. Kutuplaşma ile oluşabileceği gibi dış etkileşimlersonucunda da kültüre yerleşmiş olabileceği daha muhtemeldir. Hıristiyanlıkta şeytanınyer almasında şüphesiz Museviliğin etkisi olduğu gibi yine aynı su götürmez gerçekleMuseviliğe de Pers kültüründen geçmiştir. Yine bu kötü işlerle uğraşan, insan düşmanıifritlerin başı fikrinin Perslilerden dünyaya yayılmış olabileceği de birçok bilim adamınınortak görüşüdür. Tıpkı Musevilere geçtiği gibi şeytanın Türklere de böyle geçtiğisöylenebilir. Bu örnekle, şeytan mitinin nasıl ve ne yolla yayıldığı hakkında fikiredinebiliriz. Ayrıca ilginç bir bilgi olarak Erlik‘in öyküsü paleoantolog Bayshin Tsav’a ilhamvermiştir. Bayshin Tsav’ın 1972 yılında Sovyet-Moğol seferi sırasında Moğolistan’ınÖmnögovi Aymag bölgesinde bulduğu bir kafatası ve bazı post-kranial parçalar buldu.Bunun doksan milyon yıl önce yaşamış bir dinozorun keşfi olduğunu anladı.Altangereliyn Perle tarafından tanımlanan dinozora adını gezileri sırasında Moğol kültürüve mitolojisinden etkilenen, yerin altında Erlik’in yaşadığını söyleyen yerli halktanetkilenen paleontolog Roy Chapman Andrews tarafından Erlikosaurus Andrewsi şeklinde adlandırılmıştır.

Alıntıdır;

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...