Jump to content

Maji ve Mistisizm


Mystick

Önerilen Mesajlar

Asırlardan beri, maji ve mistisizm, rahip eğitimi veren gizli okullarda eş zamanlı olarak öğretilmiş ve ikisine de eşit derecede önem verilmiştir, çünkü bu iki felsefi bakış, Hermetik bilimde daima son derece önemli olmuştur ve gelecekte de öyle olmaya devam edecektir. Maji, maddesel planda zaman içinde gelişen bütün hermetik bilimlerin ve bu planla alakalı her şeyin içsel bir parçasıydı. Dolayısıyla, hangi bilim dalından olursa olsun, bütün teknik bilgi, rahip kastının kararıyla üstattan çırağa aktarılıyordu. Bütün bilimler, matematik, kimya, fizik, astronomi vs. hepsi majinin alanına giriyordu.

Diğer taraftan elle tutulur olmayan din, felsefe, tanrı telâkkileri, ahlak, erdem, beceriler ve her türden nitelik mistisizmin alanına düştü. O halde, Hermetik açıdan, maji mistisizmden ayrılamaz; çünkü kanunlara dayalı, nitel-maddesel bir temelin olmadığı yerde, ne yetenek, ne herhangi bir erdem ne de ahlaki görüş olabilir.

Zaman ve insanlığın ilerlemesiyle, maddi bilimler sadece kendi ilerlemeleriyle ilgilenir oldular. Artık kaba fiziksel duyularla algılanamayan ve anlaşılmak için belli bir olgunluk gerektiren enerji, madde ve tözün doğasındaki yüksek kanunlar mecburen bağımsızlaştı ve tecrit oldu.

Sonuç olarak iki çeşit bilgi alanı ortaya çıktı. İlki, entelektüel çalışma ile elde edilen fiziksel bilgi ve ikincisi, daha sübtil madde ve güçlerle alakalı, fakat sadece zeka ile algılanamayan metafizik bilgi. Metafizik bilginin geri plana düşmesinin ve son olarak, sadece gerçek üstatların ona sahip olmasının sebebi budur. Bununla birlikte, Hermetik yolu takip eden, metafizik kanunlara nüfuz etme yeteneğine sahip bir kişi, yine aynı kanunlara göre, varolan bütün bilgi dalları arasındaki mantıksal bağlantıları anlamalıdır.

Kafa karışıklığına sebep olmamak için, "metafizik" terimini daha ilerideki izahatlerimde kullanmayacağım; bunun yerine, eskiden Hermesçilerin yaptığı gibi "maji" terimini kullanacağım. Hermetik açıdan bakıldığında, maji, günümüzün genel bilimleriyle (hangi bilim dalı olduğu farketmeksizin) paralelliklere sahip, daha süptil bir doğaya sahip güçlerle, maddelerle ve tözlerle ilgilenen yüksek metafizikten başka birşey değildir. O sebeple, ne zaman bir inisiye maji hakkında konuşsa, mikrokozmos ve makrokozmostaki (yani fiziksel, astral ve mental bedenlerde bütünlük içindeki, evrende bulunan herhangi bir insan[1] (Maji ve Mistisizm - Franz Bardon)) güçlere, süptil madde ve tözlere ve onların kanun ve işleyiş etkilerine atıfta bulunuyordur.

Gerçek maji, bugünün bilimi tarafından tanınmamış daha sübtil güçlerin yüksek bir ilmidir[2] (Maji ve Mistisizm - Franz Bardon çünkü her ne kadar majinin kanunları dünyamızın resmi bilimleri ile benzerlik gösterse de, ince eleyip sık dokuyan bilimsel metotlar bu güçleri anlamaya ve kullanmaya yetmemektedir.

Maji bilimine ve onun etkililiğine dair mantıki tefekkürler ve sonuçlar, gerçek bir Hermesçiğe sadece sübtil materyal güçleri tanıtmaz, aynı zamanda onu bu güçlerin kanunlarını gezegenimizin bütün resmi bilimleriyle uyumlu hale getirme pozisyonuna sokar. Çeşitli anahtarların yardımıyla, ruhsal bilimadamı[3] (Maji ve Mistisizm - Franz Bardon) kendi ilmiyle bütün bilim dallarını büyütmeye ve genişletmeye bile ehildir. Gerçek maji bilgisi, keşfetmeye yatkın bir zekaya, teknik ve materyal ilerleme için büyük pek çok imkan sunar. Tabii ki, kişinin olgunluğu, evrensel kanunların gücünü maddi dünyaya taşıyabildiği kadar olduğu için, bu durumda, büyük bir öneme sahiptir.

Bu kitabın ileriki sayfalarında farklı analojilere ve kendini üç farklı alanda[4] (Maji ve Mistisizm - Franz Bardon) gösteren sübtil maddesel güçlerin etkilerine değineceğim. Diğer bir deyişle, maji kanunların pratik uygulanışını açıklayacağım. Bu bilgi ve bilgeliğin nasıl kullanılacağı her okuyucunun kendi amacına kalmıştır.

Bu açıkça gösterir ki, maji, maddeyle ilgilenen diğer bütün bilim dalları ile tam olarak aynı şekilde analiz edilebilecek, doğa bilimleri ile uyum sağlayabilecek, katıksız bir metafiziktir. Söylemek gerekir ki, metafizik, doğa bilimlerinin fizikî bilgisinin açılımıdır.

Mistisizmsiz maji yoktur, çünkü bu iki temel konsept birbirlerine bağımlıdır, aynı etki ve tepkisiz madde olmadığı gibi… Maji, mistisizmden ayrılmamalıdır ve ikisi de aynı zamanda ve benzer şekilde ele alınmalıdır. Hermetik, çalışmalarında maji ve mistiği; yani, nitelik ve niceliği daima aklında tutmalı ve kesin olarak niteli (örneğin madde ve özlerdeki güçler) ve niceli (örneğin vasıflar, etki ve tepkiler vs.) ayırabilmelidir. Eğer kaos yaratmak istemiyorsa, bu iki kavramı asla karıştırmamalıdır.

Hatırlayın! Maji nicelik ve mistisizm niteliktir! İlerleyen bölümlerde niceliklerden bahsettiğim zaman, daima majiyi kastetmiş olacağım. Etkilerden, vasıflardan, erdemlerden vesaireden konuşurken de mistisizmi kastetmiş olacağım. Bu, dünyanın başlangıcından beri evrensel bir kanun olmuştur ve sonuna kadar böyle olmaya devam edecektir

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Yukarıdaki yazı Çek asıllı majisyen Franz Bardon’un “Bilgeliğin Altın Kitabı” (Golden Book of Wisdom) isimli eserinden alınmıştır. Bu kitap Franz Bardon’un evrensel kanunlarını anlattığı dördüncü ve son eseridir. Bardon ölmeden bu eseri tamamlayamadığı için büyük bölümü eksiktir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Maji en yüce, en mutlak ve en ilahi doğa felsefesinin bilgisidir. Uygulama ve harika çalışmalarında ilerleyerek, her şeyin içsel ve okült erdemlerinin üzerine doğru bir anlayışla gidilir, uygun nesnelere doğru araçlar uygulanır, böylece olağanüstü ve hayret verici sonuçlar elde edilir. Dolayısıyla, Majisyenler doğa sırlarını inceleyen engin ve azimli araştırmacılardır ve yeteneklerinden dolayı basit insanların mucize gözüyle baktığı etkenleri önceden belirleme gücüne sahiptirler." Kral Süleyman'ın Legemeton kitabının Goetia bölümü

"Majikal güçlerin kullanımı doğal, ancak Doğanın basit bilinen işlevlerine üstün olan güçlerin kullanımıdır. Bir mucize Doğa kanunlarının ihlali değildir. Bu sadece cahil insanlar için geçerlidir. Maji bir bilimdir, Doğa güçlerinin, görünen ve görünmeyen alemlerin kanunlarının derin ve engin bir bilgisidir. Bir adeptin (üstadın) elinde Spiritüalizm (ruhçuluk) majiye dönüşür, çünkü o Doğa kanunları ihlal etmeden evren kanunlarını birleştirmeyi bilmektedir. Bir deneyimli medyumun elinde ise, Spiritüalizm bilinçaltı büyücülüğe dönüşmektedir, çünkü kendisine vermek istedikleri bilgi dışında haklarında hiç bir şey bilmediği çeşitli ruhların kontrol-dışı oyuncağı haline gelmektedir. Bilmeden iki alem arasında kendisinde bir iletişim kapısını açmaktadır ve bu kapıdan astral alemde mekan edinmiş Doğa'nın kör güçleri dahil, ayrım yapmadan iyi ve kötü ruhları da geçit yapabilmektedir." Helena Petrovna Blavasky

Maji kadar yanılgı ve yanlış tanımlamaya tabi olan çok az konu vardır. Maji batı kökenli bir kelime olup, çoğu zaman büyü olarak tercüme edilir. Büyü batıl inançlar, karanlık uygulamalar, şarlatanlık, gibi akla hiç de hoş olmayan şeyler getirir. Son zamanlarda bazı Türkçe kitaplarda büyü kelimesine eski Şaman şan ve şöhretini uygun anlamları aşılama çabasına girilmiştir, ama maji kelimesinin etimolojik kökenlerinde önemli anlamlar vardır. "Zerdüştlüğün rahiplerine Magiler denilirdi. Magiler astrolojik, ilahiyat, doğal şifa ve okült bilgileri, erdem ve bilgelikleriyle ünlülerdi. İncil'de üç Maginin İsa'nın doğumunu önceden bildikleri yazar... D Zerdüştlük, Magilerden dolayı Araplar tarafından Mecüsilik olarak adlandırıldı. Günümüzdeki Maji kelimesi bu kökendendir. Bir ezoterik ekol olarak Maji'nin kökeni de Zerdüştlüğe ve hatta daha da öncelere dayanır . Maji kelimesinin kökeni Hint-Avrupalı dillerde "yüce" veya "ulu" anlamına gelir. Sanskritçe'de "Maha" aynı anlama gelir, . Maji sadece insanı yücelten, laik olduğu düzeye getiren kutsal bir bilim olabilir." Magileri, Keldaniler’de, Orta Doğuda Sabiler, Hindistan'da Magas, Greklerde Magos ve tekil olarak Magoi, Latince'de Magus ve tekil olarak Magi olarak bilinirdi.

http://img233.imageshack.us/img233/8650/image002d.jpg

Eskiden, Maji belirli bir ezoterik öğretinin bir parçasıydı ve belirli kriterleri yerine getiren kişilere öğretilirdi. O zamanlarda maji öğretisi yoga gibi mürşitten müride, genelde inisiyasyon dereceleri bulunan loca sistemi içerisinde, ancak belirli sınavlardan geçmiş seçkin kişilere aktarılıyordu. Günümüzde ise, bir çok sırları açıklanmıştır, iyi veya kötü olsun, artık herkes oturup kitaplardan bile öğrenebilir ve uygulayabilir. Ancak her hangi bir ilerleme kaydetmek için sıkı bir eğitim gerekmektedir.Maji insana az bilenen zihinsel güçlerini kullanmasını öğretiyor. İnsanlar aslında her yerde bu zihinsel güçleri zaten kullanıyorlar. Zaman zaman bazen bilinçsizce etrafındakilere ve kendilerine bu güçlerle zarar verebiliyorlar. Majin’in esasları ve fazlası binlerce yıldır ezoterik okullarda öğretilmekteydi. Son 150 yılda ortaya çıkan ve daha önce sır olarak saklanan bir çok ezoterik öğreti bazı kişilerce adapte edilip modern isimler altında öğretime kurslarla sunulmuştur.. Ancak ezoterik öğretilerin kapsamı bunlardan çok daha geniştir. Maji aslında hazır bir bilgi paketi değildir, bilgi o denli geniştir ki her şeyi birden öğrenmek mümkün değildir. Bunun yerine birçok temel teknik ve bilgiler verilmekle beraber, daha çok bilgi edinmenin, aydınlanmanın ve gelişmenin yöntemleri öğretilir. Gelişme için gerekli çalışmayı insan ancak kendisi yapabilir.

Dion Fortune Majiyi "Batı Yogası" diye tanımlamıştır. Her toplumda kendi kültürüne uygun ruhsal ve psişik gelişme ve aydınlanma sistemleri gelişmiştir. Batı Tradisyonu, örneğin yoga gibi doğu sistemlere nazaran daha az tanınmaktadır. Çünkü tarih boyunca ağır baskılara maruz kalmış ve yer altına inerek, bir nevi gizli öğreticilik şeklinde varlığını sürdürmüştür. Bu baskılar özellikle Hıristiyanlık tarafından uygulanmıştır. Örneğin, İslam'da böyle bir baskı nispeten pek olmamıştır. İspanya'da Müslüman Endülüslüler altında gizemli Yahudi öğretiler gün ışığına çıkmıştır. Kabala okulları açılmıştı ve en önemli kitapları yayınlanmıştı. Hıristiyanlığın bu baskısı, majinin diğer hermetik, ezoterik ve okült bilimler gibi kadim geçmişe sahip olmasından kaynaklanır.Kadim öğretiler bu konuma insanı koymuştur. İnsanın küçük bir evren ve potansiyel olarak bütün tanrısal melekelere sahip olduğunu savunmuşlardır. Majinin, günümüzde gerek pratisyenler, gerekse de teorisyenler arasında en popüler tanımı, Aleister Crowley tarafından verilmiştir: "Maji, irade doğrultusunda değişiklik yaratmanın Sanatı ve Bilimidir.Yani bilinçli olarak özgür irademizle belirli bir amaca yönelik bütün faaliyetlerimiz majikal faaliyetlerdir Değişiklik yaratmak insana özgüdür, örneğin şekilsiz bir taşı yontup bir sanat eseri yaratmak, tarihin akışını değiştirecek kararlar almak, zararlı bir alışkanlığa son vermek, yine bir yetenek kazanmak, her türlü engeli aşıp başarılı olmak vs. gibi. Ancak, insanlar çoğu kez yaşamlarını kendi haline bırakıyorlar, otomatik bir varlık gibi yaşayarak, hiç bir gelişme kaydetmiyorlar, Gurdjieff'in deyimi ile "uyku" halindeler. İşte majinin amacı insanda farklı bir cevher yaratmak ve ona değişiklik yapmanın ve değişime uğramanın teknolojisini ve yollarını sunmaktır. Majinin özünde Işığı maddeye indirmek, maddeyi erdemle aşılamaktır. İnsan nefsi düşmanı değildir, insan doğal olduğu sürece bir sorun yaratmaz, her parçası gerektiği yerde gerektiği şekilde işlevini görür. Nefisle güreşmeye kalkışırsan o canavarlaşır, o içinizde bir çocuk gibidir sadece onu daha yüksek, güzel ve ahenkli

"Eliphas Levi'ye göre majinin 4 unsuru var

1) irade gücü,

2) astral ışık

3) tekabül.

4) İrade

Astral ışık, Anton Mesmer tarafından ortaya atılan iradeyi hedefine götüren suptil manyetik alandır. Tekabül ise farklı şeyleri birbirine bağlayan suptil bağlardır. Bunlar genelde astrolojiktir. Yani belirli bir ot, tütsü, taş belirli bir gezegene bağlıdır. Dolayısıyla, belirli bir gezegenin etkisinden faydalanmak için, o gezegene bağlı tütsü, renk vs. kullanılır. Bu tabi ki yine bir bilgi değildir ve binlerce yıldır açık veya kapalı bir şekilde dile getirilmiştir, özellikle Aggripa ve Paracelsus'un eserlerinde."İnisiye olmayan kişiler Hayal Gücünü popular anlamda "hayal ürünü" ile eş anlamda olarak idrak ederler. Başka bir deyişle, gerçek dışı bir şey olarak. Ancak Hayal Gücü bir gerçeğin ifadesidir. Bir insan astralda ve hatta daha yüksek bir alemde bir şekil yarattığını hayal ediyorsa ve o şekil o alemde mekan eden zeki bir varlık tarafından bizim alemdeki çevre kadar somut olarak algılanıyorsa. Hayal gücünün yarattığı bu şeklin geçici bir varlığı olabilir. "Majinin uygulanması için hem Hayal Gücü, hem de İrade Gücü faaliyette geçmelidir. İkisi de uygulamada eş değerdedir. Hatta en iyi sonuçları elde etmek için Hayal Gücü, İrade Gücünün biraz önüne geçmesi gerekirAncak bunların ikisi birleştirildiği zaman - Hayal Gücü bir şekil yarattığında - ve İrade Gücü o şekli yönetip kullandığında, harika Majikal sonuçlar elde edilir."

" Önemli majikal unsurlardan biri de bilgidir. "Bilgi güçtür". Unutmamak gerekir ki Golden Dawn (Altın Şafak) evrakları eskiden gizli tutulurdu. Şimdi bunları açıp okumamız mümkün. Ancak o bilgiler eskiden inisiyelerin hazırlık derecelerine göre ve belirli bir düzen içerisinde basit şeylerden başlayarak verilirdi. Derece inisiyasyonları insanı bu bilgilere ehil kılmaya yönelikti. Kişide ruhsal aydınlanmayı geçekleştirmek için tasarlanmıştı.

Majinin ön gördüğü değişiklik geçici menfaatler yerine kendi üzerimizde tatbik edeceğimiz değişim ile birlikte evrenin iç boyutlarındaki enerji, ışık, bilgi kaynakları ile iletişim ve uyum sağlamaktır.

http://img266.imageshack.us/img266/3549/image003t.jpg

 

Majisyenin Aletleri

 

Majisyen modern çağda da yaşasa sanatı eskidir, insan yer yüzünde olduğu müddetçe onun sanatı vardı. Mağaralarda ve ormanlarda yaşayan, vahşi doğayı mesken edinen o cesur insanlar atalarıydı. Ailesini ve kavimi korumaya çalışan o savaşçılar, o içsel savaşçılar yaşadığı çevrede doğru olanı yapmayı çalışıyordular Gerçek majisyen de bir içsel savaşçıdır. Çünkü majisi doğa ve kozmosla sade bir ilişkiye dayanıyor. , zihninin berrak, doğru ve sağlıklı işlemesi gerekir. Gerekirse toplum normların dışına çıkar, çünkü inatla içsel olarak doğru hissettiğini yapmaya adanmıştır. Majisyenlerin gerçek aletleri irade, hayal gücü ve bilgidir. Ancak bunları kullanabilmesi için bazı gerekleri vardır. Tabii ki bütün insanlar gibi geçimini sağlamak ve yaşamını idame etmek durumundadır. Bunun haricinde günde bir saat veya 10 dakika da olsa, zamana ihtiyacı vardır. Çalışmak için ufak da olsa bu süre içerisine rahatsız edilmeyeceği bir yere ihtiyacı vardır.Modern ritüel majisyenleri bir takım alet kullanırlar. Geleneksel olarak bu aletleri majisyenin kendisi hazırlaması gerekir. Ama çoğu bunları başkalarına hazırlatılırlar veya satın alırlar. Bunların hiç biri şart değildir, bunlar sadece irade ve hayal gücü destek unsurlarıdır. Tam donanmış bir majisyen bir odasını mabet olarak ayırmıştır. Böyle imkanı olmayan majisyen herhangi bir odayı geçici olarak mabede çevirebilir veya mabedi zihninde yaratabilir. Tam donanmış bir majisyen mabede girdiği zaman özel bir kıyafet giyer, böylece çıkardığı kıyafetin taşıdığı günlük yaşamın anılarını geride bırakılır ve sadece çalışmak için kullandığı kıyafetin zihinsel kalıbına girer. Mabet onun kutsal alanıdır ve mabette olan her şeyin bir içsel anlamı vardır. Ortada duran altar (sunak) dünyadır, üzerinde yanan mum onun iç benliği, ritüel bıçağı iradesi, asa yetkisi, tütsü düşünceleri vs. Ayrıca majinin farklı uygulama alanları da vardır. Bütün olay doğal yetenekleri açığa çıkarmak, ortaya koymak, içsel yolculuğa çıkmaktır.

Majisyenin çalışmalarında kullandığı aletler ve silahlar ve elementlerin içsel yönü de vardır. Elementlerde, majisyenin kendisinde geliştirmek istediği belirli faziletler vardır. Bunları kazanmak için onlara erişim sağlaması ve özümsemesi gerekir. Tarot kartların birincisi Majisyen adlı karttır. Burada majisyen çalışma masasının başında gözükür, önünde dört aleti: asa, kılıç, kupa ve para (disk). Majisyen bir yandan içsel elementlere hakim olmaya öğrenirken. Bir yandan da doğadaki çiğ güçler olan dışsal elementlerle karşı karşıya gelmekte. Bu deneyim ilk başlarda biraz ürkütücü gelebilir, çünkü insanlar doğadan uzak, varlığından habersiz yaşamaya alışmışlardır. Bu da onun ilk inisiyasyonu. İlk önce doğayla yüzleşmeden daha yüksek inisiyasyonlar, kozmik sırlar, mistik haller vs. tam olarak yoktur. Ondan sonraki yol inisiyasyon adayının kendisini tanımasıdır. Gerçekten, bu her safhada mevcuttur ve misterlerin altın anahtarıdır, çünkü insan küçük evrendir (mikrokozmos) ve büyük evrende (makrokozmos) olan her şey inyatür olarak onda da vardır. Ancak bu sonraki safhada kendisini daha iyi tanıyacaktır. Misterler üç safhalıdır: doğa sırları, beşeri sırlar ve semavi sırlar. Bu üç safha elementler, gezegenler ve burçlar/sabit yıldızlar olarak gözükür."

 

Ritüel Maji

 

Sık sık kullanılan ritüel maji teriminde, Türkçe'de bulanmayan "ritüel" kelimesi ayin, seremoni, tören ile özdeşleştirilmiştir. Ritüel'in anlamını kavramak ilk bakışta zor gelebilir.

John Michael Greer ritüeli şöyle tanımlıyor. "..her ne kadar majide ritüel'den fazla şeyler varsa, ritüel sanatı dünya geleneklerinde majikal tekniklerinin özünü oluşturur. Ritüeli sembolik hareket olarak tanımlayabiliriz. Bir sembol (bu kelime felsefeyi içeren sorunların yarısını kapsar, ancak bunlar bekleyebilir) başka bir şey anlamına gelir, bir ilişkiyi tanımlar, anlam ilişkisi, sembol ve tanımladığı şey arasında.... sembol simgelediği şey değildir, ne de kendisidir. Onun başka bir boyutu vardır, anlam boyutu, o da (şimdilik) şuur aleminde varlığını sürdürür. İnsanlar sembol kullanan varlıklardır, dilimiz, sosyal yapımız, dünyayı tanımlamak için kullandığımız imajlar ve fikirler hepsi semboldür...

Ritüellerde kullanılan sembolleri, küçük evren olan insanın (mikrokozmos) büyük evrende simgeledikleri şeylerle irtibat kurmanın bir aracı olarak görebiliriz.

Diğer bir psikolojik tanımda ritüellerde kullanılan sembol ve araçlar bilinçaltı ile ilintilidir. Bu konuda W.E. Butler şöyle yazmıştır: "Majikal sistemde duyulardan zihne inen imajlar bilince yöneltilen "telkin" olarak kullanılır. Bu da ritüelin yarattığı duyarlı halden dolayı yoğunlaştığı çizgi üzerinde etkisini sürdürür... İkinci olarak, ya ritüelin performansı ile, ya da diğer bir oto-hipnoz tekniği ile, bilinçaltı seviyelerin bilince intikal etmeleri için bilinç seviyesi düşürülüp istenilen düşünceye maruz kalmalıdır. dolayısıyla majinin bütün "alet ve destek unsurları" - kılıç, asa, pentagram, kase, daireler, üçgenler, siciller, ışıklar, kıyafetler, tütsü, monoton ses tonlar ve çağrıda (envokasyon) kullanılan "barbar isimler" - hepsi bilinçaltı üzerinde topluca bir etkiyle çalışmaktadırlar. Böyle bir toplu telkin zihinde bir vites değişikliği yaratır ve böylece "irade doğrultusunda şuur değişikliği yaratmanın sanatı" olarak verdiğimiz maji tanımına uymaktadır.

Aslında hiç bir majisyen veya okültist majiyi ve çalışma mekanizmasını tam aynı şekilde açıklamaz. Yine de bu üç açıklamada bir çok benzer nokta yakalamak mümkündür.

Öte Alemler ve Varlıkları

 

Majiyi içeren inisiyatik ezoterik öğretilerin ortak bir öğesi bir şekilde öte alem kapısını aralamaktır. En eski majisyenler olan şamanlar da bir ayağı sanki sürekli öte alemde. Özellikle Mısır kökenli, eski misterlerde inisiyenin yaşamdayken bir süre ölümü yaşaması ön görülmekteydi. Bu onda büyük bir dönüşüm yaratacaktı. Günümüzde Tibet misterlerinde de aynı şey geçerli, ancak doğu kökenli ama batılılara yönelik tasarlanmış bazı popüler sistemlere bakıldığı zaman bu unsurun noksanlığı dikkat çekmektedir. Golden Dawn gibi Batı Tradisyonunu takip eden inisiyatik örgütlerde astral ve daha yüksek alemlere hayattayken erişmek, nüfuz etmek en temel amaçlardan biri. Öte alemlerle erişim yöntemleri arasında vizyon görücülüğü (scrying in the spirit vision), yükselmek (rising on the planes), ve astral seyahat gelmektedir.

Majisyenlerin hedef aldığı en önemli majikal yeteneklerden biri de astral seyahat, astral projeksiyon veya şuur projeksiyonu denilen edimdir. Şuur projeksiyonu deneyimi oldukça yaygındır, bir çok kişinin başına gelmiştir, ancak çoğu zaman olayın bilincinde olmadıkları için tam kavrayamamışlardır. Şuur projeksiyonda kişiler kendi bedenleri dışına çıkabilmekte, bedenlerini dışarıdan görebilmekte ve düşündükleri yerlere anında gidebilmektedirler. Ruh varlığı olduğuna dair bu denli çarpıcı bir deneyim düşünülemez. Oldukça ayrıntılı ve şaşırtıcı bilgilerle dolu şuur projeksiyon deneyimleri ünlü insanlar tarafında yaşamıştır. Ölümden dönen veya ölüm döşeğinde olan insanlar tarafından aktarılmıştır.

Golden Dawn cemiyeti öğretilerinde astral seyahati bilinçli bir şekilde gerçekleştirmek için şöyle bir teknik öneriliyor: Bir süre bir boy aynasına baktıktan sonra, aynadaki görüntü akılda tutulur. Rahat bir yerde otururken veya atarken hayal gücüyle bu görüntü önünde net bir şekilde canlandırılır. Derin bir nefes alınıp verilirken şuur bedenden bu görüntünün içine aktarılır. Bu çalışmada başarıya ulaşıncaya dek sürekli tekrarlanır. Başarı kişinin yeteneklerine göre ya kısa sürede ya da yıllar sonra elde edilir. Tabii ki başka yöntemler de mevcuttur. Bazı ilkel kabilelerde, Şamanlarda, Eski Mısır'da, Hindistan'da bedene narkoz etkisi yapan ve astral bedeni aniden dışarıya çıkmasını sağlayan otlar da kullanılırdı.

Sıkı ve sürekli bir çalışmadan sonra Astral seyahati başarmak mümkündür, zor olan astral bedeni kontrol edebilmek ve onu uygun ortama getirmektir. İnsan, duygularını ve düşüncelerini kontrol edemezse hayalleri şekillenip karşısına çıkar. Negatif düşünceleri negatif varlıkları çekebilir veya onu negatif alanlara çekebilir. 18. asırda yaşayan bir astral gezgini, Emanuel Swedenburg'un anlattığı gibi Cennet ve Cehennem'in asıl gerçeği budur. Ayrıca, yolunu bilmeyen bir yolcu da başıboş gezinen bir astral avaresi olur.

Yeryüzü her türlü yaşam türü barındıran bir yerdir. Okyanusların karanlık diplerinden karlı dağlara dek çeşit çeşit yaşam türleri barındırır. Durum böyleyken, elbette maddenin daha narin bir formu olan astral maddeden oluşmuş ve mekan olarak yer yüzeyinden çok daha geniş yaşam alanları içeren astral alemin kendine has yaşam türleri vardır. Bu madde fizik aleme nazaran irade ve düşünce tarafından daha kolay şekil aldığına göre, yaşam türleri de daha zeki olacaktır.

Özellikle Orta Çağ majisyenin popüler bir uygulaması bedensiz varlıkları çağırmak ve belirli görev yüklemekti. Buna evokasyon denilir. Bu varlıklar "Sülyeman'ın Anahtarı" kitabında Karanlığın Hayvanları" diye söz edilir. Genelde demon, ifrit veya cin olarak adı geçen ve görünümleri ürkütücü olan bu varlıkları, majisyenler görüntülerini göze hoş şekillere bürünmelerini tembih ederler. Dr. Israil Regardie gibi bazı modern majisyenler bunların majisyenin bilinçaltı komplekslerinin projeksiyonu olduğunu ve bu komplekslerin çözülmesi gerektiğini anlatırlar, ancak bu tanım bütün majisyenler tarafından kabul edilmez ve onların objektif birer varlık olduklarını savunanlar da vardır.

Demonik varlıklar her haliyle alt seviye varlıkları oldukları belli oluyor. Modern uygulamalarda genelde bunlardan uzak durulur. Ancak ruhsal açıdan gelişmiş, psişik dengeye sahip ve deneyimli bir majisyen bunlarla yüz yüze gelmeye cesaret edebilir. O derecede biri de genelde bu tür çalışmaları aşmıştır. Oysa Orta Çağ majisyeni bu tür çalışmalara yatkın olduğu elimize geçen "grimoire"lardan belli oluyor. Modern Okült anlayışına göre demonik varlıklar alt astral dediğimiz bir bölgede bulunurlar. Alt astral her türlü nefsi duyguların, saldırganlığın yoğunlaştığı bir bölgedir.

Astral madde içinde bulunduğumuz fizik madde ortamından daha seyyal ve o ortamda enerji ve madde arasındaki fark daha azdır. Dünyamızın astral tabakaları fizik aleme kıyasla daha çok farklılıklara tabidir. Bizim anlayışımıza göre cehennem tabakaları olarak idrak edebileceğimiz yerler olduğu gibi, hayal edemeyeceğimiz güzellik ve aydınlıkta yerler de vardır. Ölüm sonrası girilen ve spiritüalistlerin spatyum dedikleri yer de vardır. Swedenburg'e göre ölümden sonra insanlar ruhsal titreşimlerine uygun yerlere giderler. Astralın daha karanlık yerlerine giren kişiler oraya mahkum edildiklerinden değil, kendi gönüllerinden oralara çekildiklerinden ve o ortama daha rahat intibak ettiklerinden dolayı girerler. Yüksek tabakalardaki ruhsal ışık onları rahatsız eder, kendileri gibi loş, pis ve karanlık yerlerden hoşlanan varlıklar ile birlikte olmayı tercih ederler. Fizik ortamında düşüncenin maddeyi etkilemesi astrala nazaran çok daha zor olmasına karşın insanoğlunun da yeryüzünün bir çok yerlerini cehennemleştirdiğini görebiliriz. Çoğu zaman bu doğa yasalarına saygısızlığından, ideal değerleri hiçe saymasından gelmektedir. Fizik dünyada da yaşam enerjisinin negatif olduğu, insanların acı ve çile çektiği alanlar hepsi insan üründür.

Majikal evokasyon cok yaygın bir görüşe göre de her iki tezin doğru olduğu ve varlıkların bir şekilde bilincimizi yansıdıkları kabul edilir. Aslında bu tezi doğrulayacak bulgular vardır, ruh çağırma seanslara aşina olanlar da bu tür aldatıcı yönünün farkındalar. Evokasyonun yanı sıra insan üstü varlıkların davet edildiği bir de invokasyon yöntemi de vardır. İnvokasyonda çağrı ve celp değil davet vardır. Evokasyona ve ayrıca invokasyona da tabi varlıklar vardır, yanlış yöntemi yanlış varlığa uygulamak felakete yol açtığı söylenir. Evokasyonda majisyen etrafında koruma çemberini kurar ve talimatlara çok dikkatli bir şekilde uyar, çünkü varlıkların çok tehlikeli, kurnaz ve aldatıcı oldukları söylenir.

Astral alem düşünce formların mekan ettiği bir alandır. Düşünce formları insanların hayal güçleri tarafından yaratılan formlardır. Bu formların birçoğu dinsel folklorik ve mitolojiktir, bunlar tanrılar, melekler, cinler gibi şekillerde mevcuttur. Kitlesel bilinçte yaratılan hemen hemen her form bir şekilde astralda varlığını koruduğu söylenir ve bazen insanlar tarafından inançla beslenmekte ve güçlenmektedir. Eğer bir düşünce formu ilahi alemdeki arşetiple ilintiliyse o bir şekilde güç kazanıp hayatiyet kazanır. Bu ilahi arşetipler çiğ enerji halindeyken insanlar tarafından kültüre göre dış şekilleri, kılıfları giydirilir. Örneğin başmelek Rafael veya İsrafel Grek tanrısı Hermes ve Mısır noteri Tehuti, Toth ile özde aynıdır. Yani aynı ilahi arşetipin farklı yansımalarıdır. İşte majikal varlıklar güçlerini buradan alırlar. Hermetic Order of the Golden Dawn cemiyetinde ağırlık olarak Kabalistik melek majisi uygulandığı halde, özellikler eski Mısır tanrı formları üzerinde çeşitli uygulamalar da kullanılıyordu. Bunlardan en ilginçleri arasında ileri seviye bir çalışma olan tanrı formlarına bürünmek (assumption of god forms) çalışmasıdır. Bu çalışmada belirli bir arşetipe tekabül eden mitolojik bir varlık etüt edilir, onun astral kalıbı ile temas kurulur ve majisyen bir süre için bilinçli olarak o tanrı olur. Çalışma sonucunda o tanrının sahip olduğu yetenek veya erdem ona geçebilir. "Hermetik Kabala'da genelde melekler bir nevi robot veya programlanmış enerji araçlarıdır, belli kalıp dışına çıkamazlar ve kültüre göre adları ve şekilleri değişir." Aynı şekilde Goetia gibi İbrani kökenli kitaplarda ifritler ordusunda birçok eski pagan tanrıların isimlerini bulmak da mümkündür.

--------------------

http://img196.imageshack.us/img196/4108/image004xxz.jpg

Bir büyünün Resim Reçetesi Majisyen Okulunun çalışmaları tafsiri

 

http://img29.imageshack.us/img29/8607/image005art.jpg

Majisyenin Çalışma masası Astral Majikal kötü varlıklar

Maji ve mistizm.. çev.Doç. Dr. Ahmet Suphi Cevheri

nevermore tarafından düzenlendi
Ardarda Atılan Mesajlar Birleştirildi
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...