Jump to content

nevermore

Önerilen Mesajlar

Çok eski zamanlardan beri, çeşitli tabiat afetleri insanları korkutmuş, bu kort ular kavimlerin ve insanların birbirleriyle de olan mücadelesiyle karı­şarak kıyamet,* ahır zaman, Altay Türklerinde ise kalgançı çak ckalan son zaman' tabirleriyle,dünyanın çökmesi tasavvurları anlatılmış olsa gerek. Her afetten ve harpten kurtulmalar sonunda, hayatın devamı görüldüğün­den, bu afetlerin, harplerin ve kıyamet'in sonunda da yeniden yaşama, is­lam dininde al-kıyame‘ ayağa kalkma, ölümden sonra dirilme, hayata geri dönme' dahi tesbit edilmiştir; yeni devrin ve yeni hayatın kurucuları peygam­berler, azizler, kahramanlar olarak ortaya çıkmışlardır.

İslam dininde kıyamet'in küçük ve büyük alâmetleri çok ciddi olan dini eserlerde (meselâ Kuran, hadisler gibi) dahi yer alan konulardandır. (Bkz IA

  1. cüz, İstanbul 1954): "Sonun" yani kıyametin geldiğini haber veren alâ­metlerin büyükleri dörttür:

1-Deccalın meydana çıkışı, İsa'nın meydana çıkışı, İsa'nındeccalı öl­dürmesi; 2- İlk sur sesinde yaşayan her şeyölecek, ikinci sur sesinde bütün yaşayanlar hayata çağrılacak,birleşme yerinde (almahşar)de toplanacklar;

  1. Muhakeme gününde Allah herkesi sorguya çeker amel defteri tutulur;
  2. İnsanlar, cehennemin üzerinden atılmış köprü (es-sırat) tan geçerler....1 Ölümden sonra dirilme hususunda da Kuran'da bolca bilgi olduğu sabittir.
  3. Kıyametin küçük alâmetleri olarak îslamiyette: Cehaletin artması, yeryüzünde fitne ve fesadın çoğalması, emin kimselerin pek az olması her türlü edebin ortadan kalkması, hayrın şer, şerrin de hayır gibi görülmesi gibi nice nice ahlâk bozuklukları gösterilir.
  4. EskiYunan Eski tran, Eski Hint ve Şimal Kavimlerinde, bugünün hıristiyanlarında eski devirlerden beri süre gelen çeşitli ahır zaman tasavvurları vardır, Handwb2.türlü halk ve memleketlerden uzun uzadıya türlü varyant­larla kıyametin alâmetleri ve olaylarını tasvir ederek bilgiler vermektedir. Hıristiyan Avrupa'da kıyametinne zaman geleceği sorusu, türlü yüzyıllarda ve yüzyıllarıniçinde çeşitli hadiselerle insanları korkutmuş, harpler dinîtaas­suplar kıyamet gününü belirten işaretler olarakgörülmüştür. Bunların ara­sında Haçlı seferleri, hacseferleri, kurbanlar da korunmak için yapılmış ha­reketlerdir.Hıristiyan halklarda da, diğer halklarda olduğu gibi büyüktabiat olayları kıyametin alâmeti sayılmıştır, mes. yersarsıntısı, ay ve güneşin tu­tulması, güneşinlekelenmesi, batıdan çıkması gibi. Olağan üstü tasavvurlar ise, afetlerle karışır: Şöyle ki, gündüz ay gece güneş çıkar, gökyüzü şimşekle yarılır, gökten yere yıldız parçaları, ateş dökülür, gökyüzünde mucizeler olur, insanlar gökte harp ederler, gökten taş katran ve kan akar, fırtına kopar, yer yarı br yerden ateş püskürür, şehirler ve bütün nebat ateşle tutuşup yanar yıldızlar birbirine karışır, yeni yıldızlar doğar, karanlık basar, dağlar yıkılır, yer denize batar, kısa yazlar, uzun kışlar başlar, kuraklık ve açlık baş gösterir, insan ve hayvanların üzerine türlü hastalıklar gelir,büyük memleketlerin ahalisi ölüp yok olur. Tabiat yaşlanır,insan kuvvetten düşer, az yaşar, kü­çülür, insanlar yaşlı olarak doğarlar, bir günlük çocuklar yürürler, beş yaşın­da ki çocuklar doğurabilirler, erkek çocuk doğmaz, kadınlar anormal doğum­lar yaparlar, nihayet hayvan ve insan doğumu kesilir, çok değersiz olan mah­luk ve nebat yaşayabilir, gün ay yıl çok kısalır.... Dört türlü yel geri çekilir...
  5. Buddizmde1dünyanın yaradılışı ve yok oluşu dört büyük devirde vuku bulur, bu devirlerin her biri sayısız uzun zamana bağlıdır, bu zamanın müd­deti sayılamıyacak kadar uzundur ki, buna Asankheyya denir, bu zaman Buddhanın kendisi tarafından şu şekilde açıklanmıştır:

Bir mil uzunluğunda, bir mil genişliğinde ve yüksekliğinde hiç bir deliği ve yarığı olmayan, büyük tek parça halinde olan bir kaya düşününüz, bu ka­yaya her yüz yılda bir kere insan yalnız elbisesiyle dokunup onu aşındıra­bilecek duruma gelmesiyle geçen uzun yüz yıllar boyu ancak harap ola bilir-şeklindedir ki, nihayetsiz uzun yüz, yüzbin yıllar, hattâ ki imkânsız gösterile­bilecek bir zaman göz önüne getirilmelidir. Dört sayısız devirler sıra ile 1- kalpa(skr.) dünyanın çökmesi, 2- Dünyanın ortadan kalkması, 3- Yeni bir dünyanın ortaya çıkması 4- Bu yeni dünyanın gelişimi Son devrede çöküntü ile birlikte dejenerasyon devri başlar, hayat 80 bin yıl kadar uzar, insanlar gittikçe bozulurlar, nihayet 10 yıl gibi çok kısa süren yaşa kadar iner, bu devreye antra kappa orta bir devir denir, orta devir 20 Asankheyya ile birbirini takip eder, 80 bin yılla kapanır.

Bu insan havsalasının alamayacağı farazi kosmogoni ile birlikte,yine hıristiyanlık ve diğer dinlerde de tesbit edilen, bize göregayri tabii olan insan yaşamı tasavvurları yer alır.Meselâ: İnsanlar yalnız 10 (on) yaş yaşa­dıkları zaman bütün ahlâk ortadan kalkar, ırza tecavüz artar, insanlar birbirleriyle çekişirler, ana babaya, brahmanlara, azizlere saygı gösterilmez, kızlar (beş) yaşta olgun kadın olurlar olgunlaşmamış tohum, hububat en iyi yemek sayılır, yedi günlüken ağır, kılıç zamanı (yani bir zor savaş) gelir, bu savaştapek çok insan ölür kaybolur, iyi insanlar ormanlara kaçarlar, ve hayatta ka­lırlar. Sonradan bu isnanlar ahlâkı yeniden diriltirler, hayat iki misline çıkar, nesiller birbirinin ardı sıra gelişir, nihayet insanlar tekrar 80 bin (seksen bin) yıl yaşamağa başlarlar. Bu devrede kızlar ancak 500 yılda (beş yüzyıl) olgun­laşırlar. Ancak üç dert var açlık, istek, veyaşama yılı; bu devrede cambud-vipa'daa hali çoğalır, 84 bin şehir meydana gelmiş olan bir memlekette bir cak kavati 1ortaya çıkar, o Sankhaadiyle hükümdar bk eder, yeni Buddha, Maitreya da yer yüzüne gelir bu mutlu zaman bir müddet devam eder sonra yine başka devirler birbirini takip eder.

Halenen büyük dinler olarak bilinen islamiyet, hıristiyanlık ve buddizm'- de kiyamet tasavvurları birbirine çok benzerler, bilhassa hıristiyanlık ve bud- dizm'de çok derin hayal mahsulü olan olaylar, az bir mahalli değişmelerle aynı kaynağın efsaneleri gibi tesir bırakırlar; her üç dinde de müşterek olan dört rakamı, islamiyette dört büyük alâmet,hıristiyanlıkta dörtyel yani dört cihetten gelen yel, buddizmde ise dört devir,sanki dört mevsimimiş gibi insan hayalinin ayrı ayrı düşüncelerini muhite göre değiştirir veya belirtir. Bun­ların menşei ayni olduğu bilinmezse dahi, bir çok kavimlerin her yerde türlü yollarla birbirine ulaşa bildiğini de gözden uzak tutmamak gerekir.

Aşağıda,şamanizmın ahır zaman anlayışını yansıtan, ProbenIde2bulunan Altay Türkçesi metnini veriyoruz. Bu konuyu A. İnan Şamanizm3adlı eserinde (s. 24—25) Verbitskiy4den de aldığı bilgilerle tanıtmıştı. Burada, bu dikkati çeken Altay dili metnini kıymetlendirmek amacıyle alı­yoruz, sözlük bölümünün de metnin teferruatını anlamak için faydalı olacağı kanısındayız.

1 Adaletle idare eden iyi niyet sahibi dünya hakimi.

 

2Radloff, W. Probeıı der Volksliteratur der nördüchen Türkischen Stamme. C. I Peters­burg 1886.

 

3Abdülkadir inan, Tarihte ve bugün Şamanizm, TTK 1954.

 

4 Ahir zaman, kalğançı çak ’a dair Altayca metin Verbitskiy'nin Altayskiye Inorodtsı, Moskova 1893 adlı eserinde de aynen bulunur; yalnız bu metinde bazı sesler bir az değişiktir.

 

1 Hermann Oldenberg, Buddha, sein Leben, seine Lehre, seine Gemeinde, Herausgegeben von Helmuth Glaseııapp, München 1961, Goldmanns Taschenbücher.

 

1 Bazı islamî eserlerde, hadîslerde kıyametin alametleri on tane sayılır, bunlara ek olarak 1— dulıan, dünyayı duman kaplaması, yer yüzünün ateşe yakılmış gibi manzarası, 2- Deccalın çıkması, 3— 'ısamn gökten inmesi, 4— Ye'cüc Me'cüc'ün ortaya çıkması, (deccal ile birlikte)

  1. Üç yerden yerin çökmesi, Meşrikte, Magribde ve Orta Arabistan yarım adasında.

6— Dabbet'ül arz'ın ortaya çıkması. (Bkz. IA Dabbet-ül arz mad.) Bunun için de korkunç bir hayvan tasvir edilir, dabbe, debbe ’debelen-’ anlamındadır; Maddî ve manevi harikulade bir kuvvet ve saltanat ile zuhur eder... Hazreti Musa'nın asasıyle kiyas edilir.

Kuran da: ... -Takdir ettiğim zaman geldiğinde dabbet-ül arz adlı bir hayvan çıkarırım, bu hayvan heybetli ve büyüktür ondan kaçmak veya ona erişmek mümkin değildir.

Bu hayvanın güneş batıdan çıktıktan sonra çıkacağı beyan olunur, Camus gibi boynuzlu koca bir hayvandır, iki boynuzunun arası gayet geniştir...

 

2Handwörterbuch des deutschen Aberglaubens, Berlin -Leipzig 1931-32. "Jüngster Tag”, üzerinde geniş Bibi. var.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

KalğançıÇak

 

  1. 1) Telenet kijilerdîrj sözübîle

Kalğançıçak kelerde terjeri temîr pobp kalar, yer yes polip kalar, kânkânğa kançığar,

5kalık kalıkka kara saııajar, kadu taş odılar, kadu ağaşkakşalar, kiji karı(ş)ça polor ergekçe er polor,

10er tiskini kıska polor, ayaktın paşka pî polor.

Abapalazın tanıbas pala abazm tanıbas pağır paşka çığar,

15at pajmça altın

ayaktüaşka turbas, ayak aldmarj altın çığar, anı alar kiji yok polor.

 

  1. 2) Altay kijilerdirj sözübile

Kalğançıçak kelerde kara yer otko kalarda,

Kayrakanada kuday kulağın yaba tudünar.

5 ol çakta orön p üzülüp

orön, ürön üzülüp kalar. kurandaydın kü salkın kijinî kubuksüdar, tönözök çaykalar,

10 temîr üzene tübü tijiler, temene üdü yırtılar. kalık yon puzülar, k ra kurt kanat tağınar, kara közünö kan çabilar,

15 kara su kaubıla ağar,

yer tigirer, tü teskiner, yemirt yenıireler, teneri tirler, tenis çaykalar,

20 yer arjdanıp kırtıjı tömön polor, yeıjes kodorıhp koğı kalar, teneri termenîp, yigl açılar,

w

tenis çaybalıp lübü körünör; tenis tübündö 25 toğus ayrı kara taş toğus yerden üzüler, toğus yerden iizülze, toğus kurçulû kayrçak çığar, toğus temir attü ki] i anan çığar. 30 aımj eküzü pasçı polor, alardın miııgen attan uruşkan ulu sarı, aldınğı koldorı kılıştü polor, art kuyruğu üldülü polor,

35 ağaşka tabârza ağaştı ender, tındüğa tabârza tıııdûdü ender.

Albattı yonğo amir yok polor,

40 ayğa, küııge yarkın yok polor, ağaş tazılıiıan kodorılar.

ad azı palazınaıj ayrılar, ölöıj üzülör, ürönü tügöuör.

45 ene erkezînerj ayrılar, eri yok kalar.

yerde köngül tegen ölörj özör, ölörjnörj sarı manğıs çığar, malğa tabârza 50 maldı soror, kije tabârza kijinî soror.

ol çakta Şal Yime kıy salar:

"Peri körgün Marjdı Şire 55 "pir polıjııj etkin!" ttr,

"köngül tegen ölöıjgö "kolim yetpedî" tir,

"köngül tegen ölörjııün tazılı "koıjır yılan" tir.

60 Marjdı Şire unçukpas.

Anaip polbazı Şal Yime kıy salar: "Yân kân albattızın taştadı,

"yakşı aygır ürün taştadı,

"yar yemirilîp, su söldı,

65 "yakalü ton elep,

"yakazı yırtıldı,

"yakârulû yurt,

"yakanı yok kaldı,

"yarıktüğa yürüm yok poldı,

70 "uyalû kuş

"uyazın taştadı,

"turulü kik "turun taştadı,

"palalü kadit 75 "palazın taştadı"

May Tere unçukpas. onırj kînînde Erliktin pâttırlan Karaş—pıla Kerey yer üstünö çığarlar,

 

80 yer üstünö çıkkanda Ülgönln pâttirları Man di Şire bile May Tere alarbıla yülajarğa terjeriden tüjörlör.

85 May Terenîrj kanman yer otko kalar. kalğançı çak andi polor.

a. KALĞANÇI ÇAK'*

Ahır zaman (Sona kalan zaman) Proben I, 167 s.

(Telerjet kişilerin sözü ile)

1 Ahır zaman geldiğinde Gökyüzü demir olur Yeryüzü bakır (pirinç) olur Hanlar birbirine kanıkar (saldırır)

5 Halklar birbirini kara sanır (kötülük hazırlar) Katı taş ufalır

Katı ağaç gevşer (yerinden kopar)

Kişi bir karış (bilek?) kadar (küçük) olur Erkek küçük parmak boyu olur

10 Erin dizgini kısa olur (yuların bağı)

Ayak başa bey olur (Rdl. Kâse başa bey olur) Baba çocuğunu tanımaz (şefkat göstermez) Çocuk babayı tanımaz (saygı göstermez)

Başa bakır çıkar (Rdl. sarımsak başa ç.)

15 Atbaşı kadar altın

Bir kap yemeğe durmaz (değerini tutmaz) Ayağın altından altın çıkar Onu alan kişi olmaz.

 

  1. (Altay kişilerin sözü ile

1 Ahır zaman geldiğinde

Kara yer ateş(l)e tutuşduğunda Kayrakan Ata Huday Kulağım kapatır.

 

Ozaman yer(iıı sathı) bozulup Yer(toprak) ve ürün birbirinden kopar (bir) başbuğun kuvvetli sesiçıkarsa Kişiyi sevindirir (avundurur)

Bataklıktakiot tümsekleri çalkalanır.

Demirüzenginin dibi delinir

İğnedeliği yırtılır

Halkbozulur

Karaböcek kanat takınır

Karagöze kan yayılır

Karasu (su kaynakları) kanla (karışıp) akar

Yertıkırdar, dağ tersine döner

Dağyamaçları çöker

Gökyüzütitrer

Denizçalkalanır,

Yeryüzüaktarılıp sathi aşağı gelir,

Ağaçyosunu koparılıp külü (tozu) kalır

Gökyüzüdepreyip dikişi açılır (yarılır),

Denizçalkalanıp dibi görünür

Denizdibinde

Dokuzayrı kara taş

Dokuzyerden kopar

Dokuzyerden koparsa

Dokuzkuşaklı (çevreli) kutu çıkar

Dokuzdemir atlı kişi ondan çıkar

Onunikisi başbuğ olur

Onlarınbinmiş (binit) atları

Vuruşanbüyük sarı (at üzerinde)

Ön(deki)kolları kılıçlı asker olur Arka kuyruğu (ise) mızraklı(asker) olur, Ağaçlara doğru yürüse (hücum etse?) Ağaç(ları)imha eder Canlıya doğru yürüse (hücum etse)

Canlılarıimha eder.

Halkiçin asayiş yok olur Ayda ve gün(eş)te ışık yok olur Ağaç(lar)kökünden koparılır Babası çocuğundan ayrılır

Nebat (kökünden) koparılır Ürünü tükenir.

45 Anne(ler) nazlı çocuk(lar) ından ayrılır(lar) erkeği yok olur.

Yer (üstün)de köngül (gönül) denen nebat yetişir. Nebattan sarı çekirge çıkar Hayvana doğru yürürse (rastlarsa)

50 Hayvanı yutar, (öldürür)

Kişiye doğru yürürse (rastlarsa)

Kişiyi yutar, (öldürür)

O zaman Şal Yime seslenir:

"Marjdı Şire beri bak!

55 "bir yardım et" der,

"köngül (gönül) denen ota "elim yetmedi" der "köngül (gönül) denen otun kökü "Koyu renk(li) yılan" der.

60 Maıjdı Şire cevap vermez,

Böyle cevap olmayınca Şal Yime (tekrar) seslenir,

"Yân Kân halkını bıraktı (gitti),

"iyi aygır sürüsünü bıraktı (gitti),

"Yar çöküp, su kurudu,

 

  1. "Yakalı elbise aşındı (eskidi),

"Yakası yırtıldı

"Hakimiyeti olan yurt, (memleket)

"Hakimiyetini kaybetti

"Işıklı (güne doğru) hareket (hayat) yok oldu 70 "Yuvalı kuş

"Yuvasını bıraktı (gitti),

"Duracak yeri olan geyik,

"Duracak yerini bıraktı (gitti),

"Çocuklu kadın,

75 "Çocuğunu bıraktı (gitti).

May Tere konuşmaz

Onun arkasındaki Erlik (Han)in alpları (kahramanları) Karaş ile Kerey

Yer üstüne çıkarlar, (peydah olurlar)

80 Yer üstüne çıkdıklarında

 

 

Ülgen'in kahramanları Marjdı Şire ile May Tere Onlarla savaşmak için,

Gökten inerler.

85May Tere'nin kanından (kanı ile)

Yer ateşe kalır (ateş yeri sarar).

Ahır zaman böylece olur (meydana gelir).

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

SÖZLÜK

 

 

 

 

a 12 ata, baba h 3 ” ” b 39, b 62 halk, tebaa b 39 sükunet böyle

b 61 böylece böylece ol- b 87 böyle

1) 20 ağna- (aktarıl-) a 11 insan ve hayvan uzvu olan ayak, kâse

b 65 eski-, yıpran- b 36 hata et-, yanıl- (mog.) imha et-, mahv ol-

ândiiâr- (Tuv. Slov.) birden gelen felakete tutul- a 9 küçük parmak b 45 sevgili, nazlı çocuk b 77 iblis, kötü ruh, yer altı hükümdarı b 14 kapla-, dalgalan- b 23 çalkalan- a 6, 7 katı a 7 gevşe- a 5 halk b 12 halk, ahali ahır zaman a 4 kanık-, saldır-

a 8 bilek, karış başbarmakla şahadet parmağı arası boy ölçüsü b 78 iblisin yardımcılarından birinin adı. b 28 kutu, sandık

ada kuday, Tanrıların büyüğü

Şaman dualarında büyük ruhların s-fat.dır, (Şamanizm, 31 s). b 78, Samanizmde Erlik’iıı yardımcısı

 

 

b 20 sath, yerin üst kısmı, kabuk b 53. b 62 seslen-, bağır- b 41 koparıl-, kodor- kopar- b 20 kül ol-, toz haline gel­b 59 konur renk, koyu kahve rengi b 54 gör, (emir) b 8 sevindir-

b 28 çenber, bağ, fıçıyı tutturan çenber b 7 rehber baş isyancı b 7 ses gürültü b 48 çekirge

b 54 60 82 Şamanizm'de Tanrının yardımcısı, bkz. "Smanizm": 'Tanrının özkişisi'.

b 76, 82 85 Tanının yer yüzüne bıraktığı vekil,

yardımcı ruh,

b 5 yer, bölge, kırsal bölge b 86 ateşle tutıış- b 43 ot, çimen

yetiş-, büyii- yetişir

bkz Teleutça mornr sarımsak b 77 kahraman, bahadır '

a 2 10 11 17 ol-

a 5 birbirini say-, sanajar aorîst (ş>j). b 64 kuru-, tabahhur et-, kayb olup git-, sn saldı su kurudu b 50 em-, sümür-, imha et- h 53 Şamanizm de yardımcı ruh

b 35 49 51 bir yere çarp-, vur-,

b 11 çuvaldız, büyük iğne; (emen (Çağ. Kom.);

b 18 (?) 'titre' Belki: tirler

b 37 canlı,

b 9 bataklıkta yığılmış ot: lön, rfön diğer Altay lehçelerinde 'tümsek' b 20 aşağı b 72 mesken, yer

 

 

[TABLE=width: 369]

[TR]

[TD]tüp[/TD]

[TD=width: 310]b 23 dip[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 51]ulu »arı[/TD]

[TD=width: 310]b 32 bir atın adı (büyük sarı), belki uruşkan ulu sarı vuruşan, ulu sarı (at)[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 365, colspan: 2]unçuk (ünçük- ?) b 60, 76 ses çıkar-,

[/TR]

[TR]

[TD=width: 51]uyalû[/TD]

[TD=width: 310]b 70 yuvalı[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 51]Ülgen[/TD]

[TD=width: 310]b 81 Şamanizmda büyük ilâh[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 51]üldti[/TD]

[TD=width: 310]b 34 mızrak[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 51]flr b[/TD]

[TD=width: 310]62, 63 sürü[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 51]ürön[/TD]

[TD=width: 310]b 6 44 ürün, tohum, meyve, ekin[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 51]üt[/TD]

[TD=width: 310]bil iğne deliği, temene üdü çuvaldız deliği[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 51]yakan[/TD]

[TD=width: 310]b 68 kanun, idari kanun; jakkan, yakkan (Tel) yüksek iktidar,[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 51]yakaru[/TD]

[TD=width: 310]emir, iktidar, tabiiyet,[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 365, colspan: 2]yakârulû yurt b 67 idare edilen memleket[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 51]yap-[/TD]

[TD=width: 310]b 4 kapat-, yaba tudun- kapatı ver-, (tsv. f.)[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 51]yanktu[/TD]

[TD=width: 310]b 69 yarığı olan ışıklı[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 51]yarkm[/TD]

[TD=width: 310]b 40 ışık[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 51]yemirt[/TD]

[TD=width: 310]b 17 yamaç[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 51]yerjes[/TD]

[TD=width: 310]b 21 ağaç yosunu[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 51]yes[/TD]

[TD=width: 310]a 3 yez, pirinç madeni, Radloffa göre 'bakır'[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 51]yik[/TD]

[TD=width: 310]b 22 dikiş, uçurum[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 51]yon[/TD]

[TD=width: 310]b 39 halk, kalık yon[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 51][/TD]

[TD=width: 310]düşman,

[/TR]

[TR]

[TD=width: 51]yüla-[/TD]

[TD=width: 310]düşman ol-, harp et-,[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 51]yülajar-[/TD]

[TD=width: 310]b 83 bir birine hücum et-; (ş->j) eşdeşlik eki[/TD]

[/TR]

[TR]

[TD=width: 365, colspan: 2]yüiüin, jürüm b 69 hayat, (yürüyüş)[/TD]

[/TR]

[/TABLE]

 

 

 

  • Bu konuya dair bkz: I. Uluslararası Türk Folklor Kongresi bildirileri C. IV An­kara 1976.

SAADETÇAĞATAY

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Altaylılar şimdi dikkatimi çekti bu yazıyı okuduktan sonra , Vikipediye baktım ; Tibet budizmi ve rus ortodoksluğu gibi çoğu türk ırkının benimsemediği dinleri de benimsemişler . Gerçi çarlık ve stalinin rusyasındaki sosyolojik baskılardan ötürü zorunda kalmış ta olabilirler . Altaylıların büyük bölümü rusya da yaşamaktadır ve votkaya ateş suyu demektedirler .Bu da eski bir şamanik inancı taşıyor olabilir ( Votka ;Ateş suyu ) . Kıyamet algılayışları ; İslamiyet ve tengricilik inanışları ile paralel . Başka bir tengricilik inanışına sahip karahanlıların ; Kuranı-kerimi ilk türkçeye çeviren halk olduklarını düşünürsek şaşırmamak lazım ..

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Altay Yaratılış Destanı'ndaki bazı bölümlerin semavi dinlerdeki bazı anlatılarla oldukça benzer yanları var. Çok şaşırtıcı gerçekten. :)

 

Bunu da yine buraya ekliyorum, Altaylar hakkında; http://www.gnoxis.com/altay-yarat%C4%B1l%C4%B1%C5%9F-destan%C4%B1ndan-bir-b%C3%B6l%C3%BCm-60008.html

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...