Jump to content

Marduk 2012


Rimmon-ex

Önerilen Mesajlar

Tempo Dergisi / 13 Nisan 2004

 

 

Kimileri "bilgi molozu" dese de, bugünlerde ciddiye alınan ve önemsenen yeni bir "dünyanın sonu" teorisiyle karşı karşıyayız. Türkiye'deki tartışma Burak Eldem isimli rock programı yapımcısı, popüler kültür yazarı ama eski çağ tarihi meraklısı bir bağımsız araştırmacının yazdığı "2012: Marduk'la Randevu" kitabıyla başladı. Kitap, 2012 yılında dünyaya yaklaşacak yeni bir gezegen olan Marduk'un yarattığı afetler ve büyük kaostan söz ediyor. Konu, Serdar Turgut tarafından bir dizi yazı ile kaleme alınınca son derece ciddiye alındı. Hatta Burak Eldem'in kitabının önsözünü Engin Ardıç'ın yazıp, onun da Marduk'a inanan tezler ortaya koyması, yaşadığımız dünyaya ilişkin sıkça tekrarlanan "son" ve "kıyamet" teorilerine karşı ciddiyet içeren bir tavra neden oldu.

 

2012 yılında dünyaya yaklaşacağı iddia edilen Marduk gezegeni meselesi, aslında otoritelerce kesinleşmiş, resmi olarak tanımlanmış bir bilgi değil. Ancak güneş sistemimizde, bilinmeyen diğer bir gezegenin varlığı, Amerikalı astronomlarca 1972 yılında matematik olarak, kağıt üzerinde hesaplanmış, 1984 yılında, 'kütlesi dünyadan çok daha büyük, ve spektral analizde koyu kırmızı renk veren bir gökcisminin Plüton'un yörüngesi dolaylarından sisteme girmekte ve hızla yaklaşmakta olduğu' da, bir radyoastronomi uydusu aracılığıyla NASA tarafından tespit edilmiş. Adına da "Gezegen X" denmiş. Serdar Turgut'un da, Burak Eldem'in de iddiasına göre, bu bilgi ABD'de çok az sayıda kişi tarafından biliniyor ve gizleniyor.

 

İ.Ö. dördüncü bin yılın sonlarında başladığı kabul edilen ilk uygarlıklar içinde özellikle 3100 dolayında orta çıkan Maya, Mısır, Sümer, Harappa ve Minos gibi eski dünyanın öncü uygarlıklarına ait kayıtlarda ortaya çıkan Marduk, 3661 yılda bir dünyaya yaklaşıyor. Ve her yaklaştığı dönemlerde doğal felaketler, büyük iklim değişiklikleri ve kaosları da beraberinde getiriyor. Burak Eldem'in kitabında da bir önceki Marduk randevusunda, yani İ.Ö. 1649 yılında Doğu Akdeniz'de başlayan bir deprem dalgası, bütün dünyayı hatırı sayılır biçimde sarstı. Ege'de, güçlü Minos Krallığı'mn görkemli kenti Akrotiri yerle bir oldu, Girit ve Kıbrıs defalarca sallandı, tsunamiler Lübnan dolaylarındaki Byblos'tan, Mısır'ın delta çıkışındaki yerleşimlerine dek bütün Akdeniz kıyılarını vurdu. Art arda gelen depremlerin şoku tam atlatılır gibi olmuştu ki, bu kez Ege'de Thera Yanardağı, dehşet verici biçimde faaliyete geçti. İnsanlık tarihinin bu en büyük volkanik patlamasında, İtalya'dan Karadeniz kıyılarına, Mısır'dan İran'a dek çok büyük bir bölge, karanlığa gömüldü. Binlerce metre yukarı püsküren kül ve duman, gökyüzünü tümüyle kaplamıştı çünkü. Gündüzleri güneş, geceleriyse ay ve yıldızlar görünmedi uzun süre. Nehirlere yağan kül ve sülfür atıkları, sulan tıpkı efsanelerde anlatıldığı şekilde "kan gibi kırmızı" yaptı, zehirledi. Hayvanlar öldüler, tarım alanları ve tarlalar ışıksızlıktan çürüdü, daha da kötüsü, iklimde "volkanik kış" denen değişim yaşandı ve "yaz sabahlarında don olayı" görüldü. Merkezi krallıklar tümüyle çöktü, ordular dağılmaya, yöneticiler daha güvenli buldukları yerlere kaçmaya başladılar. Tam bir "kaos" görüntüsü egemen olmuştu eski dünyanın görkemli uygarlıklarına. Ve bu kaos, tarihin en büyük "kırılma noktası"nı oluşturdu. Güçsüz düşen imparatorluklar, göçebe çapulcu kabilelerin yağma ve talanlarına uğradı; Mısır'da, otorite boşluğunu fırsat bilen ve zaten yönetimden hoşnut olmayan yoksul kitleler, yağmacılar işlerini bitirip gittikten sonra krallığa "el koydular". Tarihçiler bu döneme "Hiksos Devri" dediler.

 

Şimdi, aradan 3650 yıl geçti ve yeni bir "küresel afetler zinciri" ufukta. Yani yeni randevu 8 yıl sonra gerçekleşiyor. Burak Eldem, "Bugünün egemenleriyse, yeni bir "kırılma noktası"mn iktidarlarını sarsıp, uygarlık tarihinin gidişatını bir kez daha değiştirmesini hiç mi hiç istemiyorlar. Bunun için telaşlılar, bunun için aceleleri var" diyor. Egemenler olarak gösterdiği adresse, ABD.

 

Marduk'la ilgili en önemli kanıt eski dünya uygarlıklarına ait bilgiler. Mayalar 2012 yılının sonunda deprem ve volkanik patlamalarla yaşanacak jeolojik hareketliliklerle "Beşinci Güneş" çağının noktalanacağını düşünüyorlardı. Marduk, Sümerler tarafından bile tanımlanmış. Onlar adına Nibiru demişler. Marduk'la ilgili dünyada kabul görmüş tezleriyle bilinen araştırmacı Zecharia Sitchin de tüm bu tezleri yazdığı kitaplarda savundu. Burak Eldem, dünyada bu konuda araştırmalarıyla ekol olmuş Graham Hancock, Robert Bauval, John Anthony West, Alan Alford, Andrew Collins, Graham Phillips, Maurice Cotterell, Adrian Gilbert, Robert Lomas, Christopher Knight, Zecharia Sitchin, Neil Freer gibi araştırmacıların çalışmalarını kitabında derleyip toparlamış. Eldem: "2012, gerçekten de Marduk'un geri döneceği tarih için çok uygun ve çarpıcı bir alternatiftir. Bu durumda, İ.Ö. 1649 ile İ.S. 2012 arasındaki dönem, 3661 yıllık bir yörünge sürecine işaret eder. Bu sayı, her biri 5125,36 yıl (1,872,000 gün) süren beş Maya Çağı'nın toplam süresi olan 25,627 yılın, tamı tamına yedide biridir. Yani "kutsal 7", gezegenin yörünge süresi olan 3661 ile çarpıldığında, Maya çağlarının toplamını verir. Yine ilginç bir biçimde, 3661 rakamı, yalnızca 7 ile bölünebilir. Bütün bunların ötesinde, söz konusu sayı, 60 tabanlı Mezopotamya matematiğinde de son derece çarpıcı, benzersiz bir niteliğe sahiptir; çünkü, bu matematiğin en önemli bileşeni olan "Kutsal 60" sayısının sırasıyla O, l ve 2'nci kuvvetlerinin toplamına eşittir" diyor. Serdar Turgut'un Akşam Gazetesi'ndeki yazılarında konuyu ABD'nin "Yeni Dünya Düzeni" ile ilişkilendirmesi ise komplo teorisi sevenler için yeni bir ışık olarak algılandı. Turgut'a göre, ABD Marduk bilgisini gizliyor ve gelen Büyük Kaos öncesi yarattığı küçük kaoslarla kıyamet gününü yara almadan atlatmayı planlıyor. Irak'a saldırması ABD'nin su ve enerji kaynaklarını kontrol etme çabasından başka da bir şey değil. Burak Eldem'e göre aceleleri ve panikleri olanlar, ABD'de "küresel elit" denilen özellikle Bilderberg, Kurukafa ve Kemik örgütü olarak bilinen gizli organizasyonlar. ABD Başkanı George W. Bush da Eldem'e göre bu örgütün bir üyesi. Dolayısıyla Marduk'la ilgili bilgileri bu küçük ve etkili organizasyonlar biliyor ve bunun için dünyayı şu an için kaosa sürükleyen önlemler peşindeler. Amaç, yaklaşan Büyük Kaos döneminde kontrolü elden kaybetmemek ve hakimiyetlerini yitirmemek. Çünkü her Marduk yaklaştığında egemen güçler tarihten silinmiş.

 

 

YENİ "DÜNYANIN SONU" TEORİSİNİN MİMARI BURAK ELDEM:

 

"Marduk yüzde 99.9 geliyor"

 

 

 

• Bilinmeyen gezegen Marduk'tan bahsediyorsunuz. Bu bilgi resmi mi?

 

Kurumlaşmış bilim, şu anda böyle bir şeyi kabul etmiyor. Ama 1930'dan beri bir sürü ciddi bilim adamı Gezegen X diye bir şey arıyor. Plüton bulunduğunda önce Neptün ve Uranüs'ün yörüngelerindeki bozulma bu gezegen olabilir diye seviniliyor ama Plüton'un gezegen bile olmadığı anlaşılıyor. Bu konuda araştırmalar var.

 

• NASA'nın bu bilgiyi sakladığı iddiası söz konusu mu?

 

NASA'dasınız böyle bir şeyi tespit ettiniz, ne yaparsınız? Geçen ay göktaşı çarpma ihtimalinden söz edildi, kime, hangi prosedürde haber verme gibi bir panik yaşamışlar.

 

• Siz 2012 tarihinin dünyada büyük bir değişim yaratacağına inanıyor musunuz?

 

Öyle olacağını düşünüyorum. Hiçbir zaman da çıkıp eminim, asla yanılmam diyemem. Yüzde 99.9 böyle olacağını düşünüyorum.

 

• Nerden çıktı bu konuda araştırma yapmak?

 

Marksist kökenliyim, bilim benim için çok önemli. Benim aklımda hep kayıp kıta Atlantis, Mayalar falan vardı. Mayalar garip bir toplum, akıllara zarar bir astronomi bilgileri var. Bir takvim yapılmış, bugünküne yakın hassasiyette. O takvimin uzun hesap bölümünü incelerken, içinde bulunduğumuz çağın başlangıç ve bitiş tarihleri veriliyor. Amazon'da kitaplara bakarken 1999 yılında Zecharia Sitc-hin'in kitapları çıktı karşıma. Bir gezegen daha var. 3600 yıl denilen süreç budur falan diyor. Ben birdenbire ürperdim. 1650 civarında bir katastrof olduğunu bulmuştum. 1650 ile 2012 arasında 3661 yıllık bir dönem var. Hint kozmolojisinde de 3661 yıllık bir döngü olduğunu öğrendim. 10. gezegen meselesi birdenbire ilgimi çekti. 2012'nin gezegenin geri dönüşü olma ihtimali çok yüksek olduğunu gördüm. Mayalar'ın 2012'yi bitiş tarihi olarak işaretlemelerini duyduğumda da çok şaşırmıştım.

 

• Dünyanın sonu olarak mı işaretlemişler?

 

Hayır 5. çağın sonu olarak. Yeni bir çağ başlayacak. Ama ciddi afetler olacak, bir sürü insan ölecek. O afetler öyle bir etkiye yol açacak ki, hiçbir çağ bir öncekine benzemiyor. Diğer yandan 2000 ve onu izleyen yıllarla ilgili tek tanrılı dinlerin kaynaklarında da İsa'nın geri dönüşü beklentisi var.

 

• Marduk belirtileri ne zaman başlayacak?

 

Yavaş yavaş yaşıyoruz. Çok fazla gösterge var. 80'den itibaren başlamış, 90'ların sonlarında hızlanmış, göstergeler var.

 

• Neler bunlar?

 

Schuman rezonansı var. Dünyanın ürettiği manyetik akımla atmosferin iyonosfer tabakasındaki şimşekler gibi elektrik atlayışları belli bir şey oluşturuyor. 7.8 gibi bir frekansı olduğunu saptamışlar. Bilim adamları bunun çok önemli hatta dünyada yaşam ne zaman ortaya çıktı gibi bir soruya yanıt verecek olan bir bulgu olduğu düşünülüyor. Yıllarca ölçümler çok iyi gidiyor. Bunun da sabit bir sayı olduğu düşünülüyor. Fakat 80'den sonraki ölçümlerde gariplikler ortaya çıkıyor, frekans yükseliyor. 9'a çıkmaya başlamış. Kamuya açıklanması da durdurulmuş. Bilim adamları o konuda içe kapanmışlar. Bağımsız bilim adamları dar olanaklarla da olsa bu ölçümleri yapıyorlar, bunların iddiası şu anda frekansın 11 düzeyine çıktığı. 2012'de 12'yi geçeceği. 2012'de bir şeyler olacağının göstergeleri diyorlar. İkincisi feci bir iklim değişikliği kapıda. Korkunç şeyler yaşayacağız. Dünyada daha önce de yaşanmış, uygarlıkları dümdüz etmiş. Kofi Annan bile geçenlerde çıktı "İlk sinyalleri var, iklim değişimini durduramazsak çok kötü olacak" dedi. Şu andaki veriler çok korkutucu. 2004 bahar, yazı dahil olmak üzere çok yakın bir tarihte bir iklim değişimi kapıda. Pentagon raporu ortalığı sarstı. Bunun hazırlığını yapıyor bu adamlar. ABD, 6 yıldır kuraklık yaşıyor. Ekonomisi zaten batak. Asya'da birçok toplum kuraklık ve izleyen kıtlık yüzünden açlık yaşamaya başladı.

 

Su kaynaklarını ve her türlü enerji kaynağını elde tutmak çok önem kazanıyor artık. İnsanların bundan korunmasını sağlayacak birtakım önlemler alınması gerekiyor. Dünyayı kontrol eden güçler bunun önlenemeyeceğini anladılar ve en az zararla atlatıp, önemli olan kendimizi kurtaralım ve ipler bizim elimizde olsun pani-ğindeler.

 

• Başka belirtiler var mı?

 

Jeolojik hareketler, volkanik hareketler. Venüs gezegeninin periyodik hareketleriyle ilgili bir konu var, önümüzdeki 8 Haziran'da yine olacak. Dünya ile Venüs güneşe göre aynı yönde kaldıklarında dünyadan bakıldığında Venüs güneşle her zaman aynı hizada olmuyor. Ama 100 küsur yıl gibi aralıklarla tam güneşin ortasından geçiyormuş gibi görünüyor. Bu, astronomide önemli olaylardan biri. 8 Haziran 2004'de 1. Venüs geçişi yaşanacak. 2012 6 Haziran'ında 2. Venüs geçişi yaşanacak. Bu 8 yıl, bir anlamda beni ürpertiyor. Venüs geçişlerinden haberdar bunlar. Belli bir önem de kazanıyor. Marduk'u büyük afetlerin tetikleyicisi olarak düşünürsek, nasıl önlemler alınacağı, politikaların ayarlanması, stratejilerin belirlenmesi yönünde bir Amerikan politikası var ortada. Türkiye'ye dünya kadar Amerikan askeri konuşlandırılıyor, Irak operasyonu yapılıyor, Amerikan üsleri bu bölgede kuruluyor. Olana bitene akıl sır erdirmek mümkün değil.

 

 

 

Marduk'un son randevusunda ne oldu?

 

1. Depremler, toprak kaymaları ve adından gelen iklim değişiklikleri, İndüs Vadi-si'ndeki Harappa kentlerini yerle bir etti ve yaklaşık İ.Ö. 1650'den itibaren bir uygarlığı tarihten sildi. Aradan yüzyılı aşkın bir süre geçtikten sonra Harappa'nın mirasını bölgeye egemen olan kuzeyli göçebeler üstlendi.

 

2. Mısır, bir dizi korkunç doğal afetle güçsüz düştü, doğudan bölgeye akın eden Hiksoslara direnemedi. İ.Ö. 1640'ta Hiksos yağması bittikten sonra Aşağı Mısır'da ikincil mısırlı unsurlarca 15. Hanedan kuruldu.

 

3. Ege'nin güçlü Minos uygarlığı, büyük depremlerle başlayıp, volkanik patlamayla noktalayan bir dizi büyük afet yaşadı, Girit'te saraylar yıkıldı. Kıbrıs'ın ticaret kentleri harabeye döndü, Doğu Akdeniz kıyılarından Nil deltasına dek birçok bölgeyi tsunamiler vurdu.

 

4. Bütün Yakındoğu ve Asya, izleyen yıllarda iklim değişiklikleri ve buna bağlı kıtlıklarla sarsıldı, volkanik kış yaşandı.

 

5. Peru'da Caral yakınlarında kurulan Mısırlılardan yüzyıllar önce dev piramitler inşa eden ve kalabalık, gelişmiş kentler yaratan bu gizemli uygarlık, İ.Ö. 1650 sonrasında tarihten bütünüyle silindi.

 

6. Mayaların ataları olan Olmeklerin gizemli uygarlığı, İ.Ö. 1600'lerde başladı. Onun öncülü olan La Venta kültürünün ilk yaratıcılarıysa, iz bırakmaksızın ortadan yok oldular.

 

7. Çin'in güçlü Xia Hanedanı on yedinci yüzyılda aniden çözülüp dağılırken, yerini Şang hanedanı aldı. Bu dönemde Çin'de ve Orta Asya'da ciddi iklim değişiklikleri ve çölleşmeler olduğuna dair bulgular var.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...