Kozmik Perde Maya

Kozmik Perde Maya

Bir gün ustama, 'Efendim, avidya (cehalet) ile mayanın (yanılsama) bir ve aynı şey olduğunu öğrendim. Fakat mayanın ne olduğunu iyice anlayamadım,' dedim. O genellikle bir şeyi gösterme yoluyla öğretirdi, bu yüzden, 'Yarın sabah sana mayanın ne olduğunu göstereceğim,' dedi.O gece uyuyamadım. 'Yarın mayayla karşılaşacağım,' diye düşündüm durdum.Ertesi sabah her zamanki sabah ibadetlerimizi yaptık. Sonra buluştuk. Ganj'da yıkandık. Sonrasında meditasyona oturmak istemedim, çünkü maya sırrının perdesinin kalkacağı düşüncesi yüzünden çok heyecanlıydım. Mağaramıza dönerken önümüze kurumuş, büyük bir ağaç gövdesi çıktı. Ustam ağaca koştu ve gövdesine sarılarak yapıştı. Daha önce onu hiç bu kadar hızlı koşarken görmemiştim. Sonra haykırdı, 'Eğer benim müridimsen, bana yardım et!'Ben, 'Ha? Sen bir sürü insana yardım ediyorsun, şimdi benden mi yardım istiyorsun? Sana ne oldu?' diye sordum. Ağaçtan korkmuştum. Ağaca yaklaşmak istemiyordum, çünkü beni de tuzağa düşürmesinden korkuyordum. 'Eğer ağaç beni de yakalarsa, bize kim yardım edecek?' diye düşünüyordum. Ustam çığlık atıyordu, 'Yardım et! Ayağımdan tut ve var gücünle beni çek.' Bütün gücümle çektim, ama onu ağaçtan ayıramadım.O zaman, 'Gövdemi bu ağaçtan ayıramıyorum,' diye haykırdı. Onu ağaçtan ayırmak için bütün enerjimi kullandım.Sonunda durup düşünmeye başladım ve ona, 'Bu nasıl mümkün olabilir? Ağacın gövdesinin seni yakalama gücü yok. Sen ne yapıyorsun?' dedim.Güldü ve, 'İşte bu mayadır,' dedi. Ustam anadi vidyayı - kozmik yanılsama- bana tıpkı Şankara gibi açıklamıştı. Avidya bireysel cehaletken, maya hem bireysel hem de kozmik yanılsamadır. Ma 'yok' ve ya 'o' demektir; yani kendi kendine var olmadığı halde tıpkı bir serap gibi var gibi görünen şeye maya denir. Bundan sonra bana başka bir felsefe ekolüne göre mayanın evrensel yanılsama olmakla birlikte, aynı zamanda evrenin anası olduğunu açıkladı. Tantra felsefesinde mayanın hem kozmik şakti hem de ilksel kuvvet, bütün insanlar da uyur halde bulunan kundalini olduğunu anlattı. Dikkatini Mutlak üzerine yoğunlaştırarak kişi içindeki uyuyan kuvveti uyandırır ve bilinç merkezine yönlendirir. Kişi böyle bir kuvvetle temas ettiğinde, en yüksek bilinç düzeyini kolayca elde eder. Bu şakti kuvvetini uyandırmayan kişi sonsuza dek kaba, cahil biri olarak kalır. Ustam maya felsefelerini tarif ettikten sonra şunları söyledi. 'Zihnimizi, enerjimizi ve kaynaklarımızı var olmayan bir şeye inanmaya vakfettiğimizde, o var gibi görünür ki bu mayadır. Sakın kötülük, iblisler, avidya veya maya üzerine tefekkür etme, çünkü o zaman kendini bir kaygı ve endişe haline sokarsın. Ruhani insanlar bile kendi gelişmemişlikleri için dünyayı suçlarlar. Bu zayıflık engeller yaratmada birebirdir. Samimiyet, dürüstlük, iman ve doğruluk eksikliği yüzünden gerçekte olduğumuz varlığı göremiyoruz. Kendi zayıflığımızı dışa yansıtıyor ve dünyaya ait nesnelerin bizim engellerimizin kaynağı olduğunu düşünüyoruz.'Bana terk ve sürekli farkında olma pratiğini yapmamı söyledi. 'Bağlanma engellerin en güçlüsüdür, kişiyi zayıf, cahil ve gerçeklikten uzak kılar. Maya, yani yanılsama, derin bir biçimde bağlanmaya kök salmıştır. Bir şeye bağlandığımız veya bir şeyi arzuladığımız vakit, o bizim için bir yanılsama kaynağı olur. Bağlardan özgür olup arzularını ruhani gelişmeye yönlendirmiş olanlar maya-yanılsamanın zincirlerinden kurtulurlar. Ne kadar az bağ olursa, o kadar çok içsel kuvvet olur. İçsel kuvvet ne kadar fazlaysa amaç o kadar yaklaşır. Vairagya ile abhyasa - terk ve Mutlak gerçekliğin sürekli farkındalığı - bir kuşun iki kanadı vardır ki onu ölümlülük planından ölümsüzlüğün yükseklerine çıkartır. Kanatlarının maya tarafından kesilmesine izin vermeyenler kusursuzluğa ulaşabilir. 'İnsanların çoğu bağlanmayla aşkı birbirine karıştırıyor. Bağlanmada bencil olurun, kendi zevkinle ilgilenirsin ve aşkı kötüye kullanırsın. Sahiplenici olur ve arzularının nesnelerini kazanmaya çalışırsın. Bağlanma bağlar yaratır, oysa aşk özgürlük getirir. Yogiler bağlanmamadan bahsettiği zaman kayıtsızlığı öğretmiyor, samimi, benlikten uzak bir şekilde başkalarını sevmeyi öğretiyorlar. Bağlanmama doğru bir şekilde anlaşıldığında aşk anlamına gelir. Bağlanmama ve aşk hem dünyadan el etek çekmiş hem de dünyanın içinde yaşayanlar tarafından uygulanabilir.'Ganj nehrinin kumları üstünde, Himalayalar'da öğrendiğim bu ders, yanılsamaya kişinin kendisinin sebep olduğunu anlamama yardım etti. Bu bilgiyi bana vererek sevgili ustam kozmik yanılsama ile yarattığımız bireysel engellerin doğasının farkında olmamı sağladı.