Gül Parmaklı Tanrıça: Eos (Aurora)

Latince adı Aurora'dır. Homeros'un "gül parmaklı" diye tanımlayıp destanlarının hemen her bölümünün başında andığı şafak tanrıçası Eos'u, Hesiodos Titan soylu Theia ile Hypoerion'un birleşmesinden doğmuş ve Helios (Güneş) ile Selene (Ay) tanrılarının kardeşi olarak gösterir. Eos'un evliliklerini şöyle anlatır Hesiodos;

Şafak tanrıça Astralos'la birleşip

Coşku yürekli rüzgarları doğurdu,

Gökleri arıtan Zephyros'u,

Azgın esişli Boreas'ı ve Notos'u,

Rüzgarlardan sonra Şafak tanrıça,

Günün müjdecisi Şafak Yıldızını doğurdu

Ve göklerin çelenk çelenk yıldızlarını.

Sonra Tithonos'la birleşip Habeşistan kralı Memnon'u, Kephalos'la birleşip Phaeton'u doğurur. Efsaneye göre Eos, bir sabah Ares'le de sevişmişti. Onu kıskanan Aphrodite, gül parmaklı tanrıçayı durmadan aşık olmakla cezalandırmış. Eos, sevgililerini kaçırırmış: Dev Orion'u Delos adasına kaçırmış, Kephalos'u Suriye'ye, İlos'un oğlu yani Troya soyundan olan Tithonos'u da Habeşistan'a kaçırmış; Güneş'in ülkesi sayılan Yüzü Yanıklara Eos'un oğlu Memnon kral olmuş, Memnon Troya savaşından bir sonuç alınamadığını görünce, gelmiş Akhilleus'a karşı çarpışmış ve onun elinden vurulmuş. Tithonos'a gelince, Eos onun için ölümsüzlük istemiş Zeus'tan. Tanrı da bağışlamış ona bunu. Ama ne var ki Eos sürekli olarak genç kalmasını istemeyi unutmuş, bu yüzden yıllar geçince Tithonos buruştukça buruşuyor, küçüldükçe küçülüyormuş. Eos onu bir saraya kapatıp kimselere göstermez olmuş, ta ki sonunda onu bir çekirge haline sokana kadar.

Azra Erhat - Mitoloji Sözlüğü'nden alıntıdır.

Titanlar soyundan gelen Eos, Hiperon ile Theia'nın kızı, Helios ve Selene'nin kardeşidir. Yumuşak ve tatlı bir kişiliğe sahiptir. Her gece doğudaki yatağından kalkıp kanatlı birer at olan Lampos ve Phaethon'un çektiği arabasıyla, Olympos'a giderek kardeşi ve güneş Tanrısı Helios'un yaklaştığını bildirir ve kardeşine göklerin kapısını açar.

​Eos ya da şafak, insanlara sabah ışığını yayardı. Göklerde uçar, yeryüzüne ışık verir ve çiğ dağıtırdı. Titan Astraios ile Rüzgarlar'ı, Eusphoros (Sabah Yıldızı)'u ve Gökcisimlerini doğurdu. Astraios Titanlar savaşında Zeus'a yenilmiş ve kardeşleriyle birlikte Tartaros'a sürülmüştür. Yalnız kalanEos'a Ares eşlik eder. Bu ilişkiye kızan Aphrodite, Eos'u sonsuza kadar aşık olmakla cezalandırır.

Poseidon'un oğlu Orion, çok güçlü bir avcı ve Khios (Sakız Adası) hükümdarı Oinopion'un kızına tecavüz eder. Bunun üzerine Oinopion gözlerini kör eder. Eos Orion'a aşık olunca; kardeşi Helios'tan bu işe el atmasını ister. Helios hemen Orion'un gözlerini açar. İki aşık Delos'a ve sonra Girit'e giderler. Çapkın Orion orada Artemis'le karşılaşır. İkisinin de avcı olması ortak noktalarda buluşmalarını sağlar. Kutsal Delos Adası Eos ile Orion'un orada aşk yaşamalarından zaten kirlendiği için öfkeli olan Apollon, bir de kız kardeşi nedeniyle daha fazla endişelenmeye başlamıştır. Bunun üzerine toprak anaya gidip çok zehirli bir akrep gönderip, Orion'u öldürmeye razı eder.

Eos'un diğer büyük aşkı Herse'nin Hermes'ten doğurduğu Kephalos'tur. Karısı Prokris'e aşık olan Kephalos, Şafak tanrıçası Eos'un önerilerini geri çevirmişti. Karısının sadakatsiz biri olduğunu söyleyen Eos'un ısrarı karşısında dayanamayan Kephalos, kendisini bir yabancıya çevirmesini ister. Böyle karısının bir gerdanlık karşılığında kendisini aldattığını görür. Ondan sonra da Eos'la birlikte olmayı kabul eder ve bu birliktelikten phaethon doğar.

Alıntıdır.

Güzel Paylaşım .. Beğendiğimden gayet bizzat hakikatten eminim