Jump to content

Beyin Dalgaları(Alfa - Beta - Gama - Delta - Teta)


nevermore

Önerilen Mesajlar

Alman Psikiyatri hekimi Hans Berger, 1924 yılında telepatik olayları incelerken, kendiside birçok normal ötesi olayları yaşayan bir insan olarak, bunlara sebep olacak düşünce dalgalarını ortaya çıkarmaya karar vermişti. Kafatasının bir kısmı zedelenen kazazedelerin beyin elektiriği faaliyetini ölçtü. Çalışmasının sonucunda, beyin hücrelerinde ki faaliyetin anarşik olmayıp, dalgalar yada beyinsel ritimler halinde düzenlendiğini saptadı. İlk olay alfa ismini verdiği dalga oldu. Bu dalga saniyede ortalama, 8- 14 devirde bir frekanstaydı. Amlitüdü ise 100 mikrovolttu. Ritm çok düzenliydi. 1934'de İngiliz Lord Edgar Adrian ve B.C.H. Matthews, Berger'in haklı olduğunu gördüler. Şuurlu bir süjede uniform bir faaliyet meydana gelebiliyordu. Bu ritm '' uyku ve uyanıklık arasında '' bir hale rastlıyordu. Genellikel tam bir duyumsal ve zihinsel dinlenme, sukunet halidir.

Sadece Alfa dalgası değil, 14 hertz den büyük Beta, 4-7 hertz lik Teta, 3 hertzden küçük Delta, dalgaları da keşfedildi. Tıpta, parapsikoloji de, eğitimde bu dalgalarla ilgili geniş araştırma yapılmaktadır.

Metapsişik çalışmalarda iyi telepatlar, kendilerini tamamen gevşek ama dikkatli bir halde tutarlar. Gevşek bir dikkat, mevcut olmayan bir nokta üzerinde konsantre olmak, halinde bulunarak alfa ritmini düzenli olarak üretirler. Telepati ile Alfa ritmi arasında esaslı bir ilişki vardır. D.D.İ olaylarında Alfa ritmi önemli bir yer tutar. Alfa ritmini meydana getirmek pek kolay değildir.

Zihin kontrolü yapmak, hiç birşey düşünmeden sakin bir şekilde dalgalara bakmak, derin gevşeme haline girmek, gözleri alnın ortasında ki bir noktaya yönelterek bakmak ( yogi şaşılığı ) , aynı kelimeyi durmadan tekrarlamak, aynı ritm ve tonda bir sesi dinlemek, alfa dalgalarının meydana gelmesine sebep olurlar. Bir gürültü ve duyusal uyaran karşısında E.E.G cihazında durma reaksiyonu saptanır; Alfa birden durur yerini Beta ya bırakır. Ve sonra yavaş yavaş tekrar belirir. Bu uyaran düzenli olursa, akışkanlık daha çabuk kazanılır ve Alfa rıtmı hıc bozulmadan sürüp gidebilir. Durma reaksiyonu görülmez. Monoton sesler, davul sesleri, mantralar bu akışkanlığa yardım eden öğelerdir.

Zihinde Alfa dalgalarını kolayca meydana getirebilenler olağanüstü kişiler değildirler. Derin gevşeme halini meydana getirenlerde Alfa dalgası daha kolay yayınlanır. Alfa seviyesinde zihinsel tasavvurlar, hayaller ortaya çıkar. '' Yaratıcı Trans'' imajların birbiri art arda davet etmesini kolaylaştırır.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Zeta dalgalarının bahsi geçmemiş. Kısaca bilgi vermek gerekirse; delta dalgalarının özel bir tipidir ve testere dişi şeklinde dalgalara sahip olduğundan bu adı almıştır. Şiddetli beyin hasarına neden olan durumlarda yayınlanır: beyin zarı altında gerçekleşen kanamalar, tümör, kalp krizi vs.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

BEYİN VE BEYİN DALGALARI

 

 

http://www.ruhsalsifa.org/resimler/beyin_image001.jpgErişkin bir insanda beyin 1250 – 1650 gram ağırlığında bir organdır. Vücudumuzdaki tüm organ, doku ve hücrelerin bir elektrik aktivitesi vardır.

 

En sık duyduğumuz, kalbin elektriksel aktivitesini ölçen EKG (Elektro Kardiyo Grafi) gibi beyinin de elektriksel aktivitesi ölçülebilmektedir. Beynin elektrik aktivitesi EEG (Elektro Ensefalo Grafi) ile saptanır. Saçlı deri üzerine yerleştirilen iletken elektrotlar vasıtasıyla beyin hücrelerinin ürettiği elektrik akımları kaydedilir. Beyin dalgaları beynin faaliyet ve fonksiyon bozukluklarını göstermesi nedeniyle önemli bir tetkik aracıdır.

 

Gündüz ve gece, fiziksel ve zihinsel faaliyetlerimize bağlı olarak beynin ürettiği kompleks bir elektriksel dalga aktivitesi görülür. Beyin tüm dalgaları aynı anda üretmekte olup faaliyete bağlı olarak bir dalga boyu daha baskın hal alır. Tüm dalgalar gibi beyin dalgaları da iki özelliklerine göre ölçülür. Birincisi elektriksel aktivitenin hızı yani frekansıdır. Frekans dalganın saniyede kaç defa tekrarlandığıdır. cps - cycles per second (saniyede döngü) veya Hz olarak ifade edilir. İkinci özellik amplitüd yani dalganın gücü - yüksekliğidir.

http://www.ruhsalsifa.org/resimler/beyin_image002.jpg

 

Gamma 26 – 100 cps

http://www.ruhsalsifa.org/resimler/beyin_image003.jpg

Beta 14 – 32 cps

 

 

Günlük olağan faaliyetler esnasındaki uyanıklık halinde beyin saniyede 14 ile 32 arası dalga üretir ki bu dalgalar Beta dalgası olarak adlandırılır. Bu seviyede beş duyumuz devrededir ve dikkatimizi dış dünyanın uyaranlarına yöneltebildiğimiz bilinç halindeyizdir. Bir sorunla uğraşırken, karar vermemiz gerekirken, tedirgin olduğumuzda, tetikte olduğumuzda, bir konuya odaklandığımızda, bir bilgiyi öğrenmeye çalıştığımızda hızlı Beta ile Gama dalgası arası aktivite hakim olur. Beta dalgası odaklı programlar sınavlarda, spor müsabakalarında, sunum yapma gibi faaliyetlerde, uyanık ve tetikte olmamız gereken işlerde başarıya yardımcı olur. Ancak aşırı Beta ve Gamma aktivitesi kas gerginliğini ve kan basıncını arttırabilir anksiyete, kızgınlık ve agresyona yol açabilir.

 

http://www.ruhsalsifa.org/resimler/beyin_image004.jpg

Alpha 7 – 14 cps

 

Zihinsel gevşeme, rahatlama durumlarında saniyede 7 – 14 dalga ile Alpha dalgası saptanır. Gözünde canlandırma, hayal kurma, yaratıcılık - ilham bu dalga boyunda gerçekleşir. Bu dalga boyutu hakim olduğunda yeryüzü frekansı ile rezonans, senkronizasyon ve uyumun sağlandığı söylenir. Kendimizi daha iyi hissettiğimiz, iç huzurun sağlandığı dalga hakimiyetidir. Bir yanda telaştan, korkulardan, ürküten şeylerden uzaklaştığımız, gevşeme ve rahatlamanın iç huzuru yaşanırken diğer yandan önsezilerimizin kuvvetlendiği, parlak fikirlerin doğduğu, ilham gelen, yaratıcılığın arttığı, zaman - mekan - farkındalığının genişlediği, öğrenme kabiliyetinin canlandığı bilincin derinliklerine açılan bir koridor gibidir. Alpha odaklı programlar daha çok stres tedavisinde önerilmektedir.

http://www.ruhsalsifa.org/resimler/beyin_image005.jpg

Theta 4 – 7 cps

 

Uyuklamaya başlanan ileri gevşeme halinde saniyede 4 – 7 dalga ile Theta dalgaları hakim olur. Gündüz düşlerinin görüldüğü, canlı hayallerin kurulduğu dönemdir. Yeni bilgileri almaya normal bilinçli halden daha açık olunur. Meditasyonun derin safhaları, süzülme hissi, zihninizin bedenin bağlarından kurtulması bu dalga boyutunda gerçekleşir. Ayrıca tamir edemeyip üstünü örttüğümüz bazı sırlarımızın depolandığı alan da burasıdır. Bu dalga boyutunda çoğu insan düşer. Beyin aktivitesinin neredeyse uyku aktivitesine yaklaştığı bu dalga boyunda kalp hızı, sindirim gibi otonom faaliyetler, kanamanın durdurulması gibi prosedürler, süper-öğrenme, zihnin yeniden programlanması, rüyaların geri çağrılması, self-hipnoz, artmış yaratıcılık, stresin azaltılması, eski kayıp hatıraların hatırlanması, sezgilerin güçlenmesi mümkündür.

http://www.ruhsalsifa.org/resimler/beyin_image006.jpg

Delta 1 – 4 cps

 

Derin uyku esnasında saniyede 1 – 4 dalga ile Delta dalgaları saptanır. Çok derin uyku, koma, bilinçsizlik hali bu dalga boyutunda yaşanır. Zihnin etkin ve yapıcı kontrolü psikosomatik iyileşmeyi sağlayabilir. Çalışmalar beyin dalgalarının yavaşlaması ile beynin iyileşme hızını normale göre birkaç kat arttırdığını, kan basıncı, kas gerginliği gibi faaliyetlerin daha iyi kontrol altına alındığını, üretkenliğin arttığını, sezgisel güçlerin daha iyi kullanıldığını, öğrenme ve hatırlama kapasitesinin arttığını ortaya koymaktadır. Delta aktivitesi, bilgileri arayıp bulan, harmanlayan, normalde anlaşılması güç işlevlerin anlaşılır olduğu, hatta karşınızdaki kişinin düşüncelerini okuyabileceğiniz dalga boyudur. Klasik hipnoz ve hipnoterapi, Alpha ve Theta dalgalarının hakim olduğu, gevşemiş uykuyla uyanıklık arası dönemde yapılır.

 

Bu yazı, Uzm. Dr. Hakan AYTAŞ’ın www.hipnozankara.com’dan alınmıştır.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Toplumca bol bol Alfa dalgası salınımına ihtiyacımız var. Demek bu trafikteki manzarada olan şey; Delta ve Teta'ların savaşı. :ermm:

ABD'de bir hastanede araştırma yapılmıştı. Ölüm anında beyin dalgalarını incelediklerinde; kişi öldüğünde beyin, 2 - 3 saniyeliğine Gama dalgası yayıyor ve bu dalga zirveye çıkıyor. Ardından hızla düşerek yok oluyor. Ve hayatını kaybeden her insanda bu durumun yaşandığını tespit etmişler.

 

"...Filipinli rahmetli ve ünlü şifacı Tony Agpao nun Almanya da doktorlar denetiminde gerçekleştirdiği enteresan bir Olay vardır.Olay aynen şöyle gerçekleştirilmiştir :

 

Agpao bir EEG aygıtının elektrotlarını kendi kafasına,bir diğer EEG cihazının elektrotlarını da bir sara hastasının kafasına raptettirir. Grafik Olarak beyin dalgaları çizilmeye başlandığında Agpao'nun grafiğinde son derece salam ve salıklı Alfa dalgaları olduğu görülür. Oysa sara hastasının grafiği ise son derece salıksız ve düzensizdir. üstelik sıkça patolojik Delta dalgaları da görülmektedir. Agpao hastanın elini tutunca kendi beyin grafiğinin değişmediği halde, hastanın grafiğinde son derece salıklı ve Agpoa' nın kiler kadar düzenli Alfa dalgalarının görüldüğü grafik olarak izlenmiştir. Agpoa elini hastanın elinden çekince hastanın grafiği yine patolojik dalgaları göstermeye başlamıştır. Olay defalarca denenmiş,hiçbir seferinde durum değişmemiştir. Deney süresi boyunca Agpoa' nun düzenli Alfa dalgaları hep muntazam kalmış, ancak hastanın elini her tutuşunda da kendi düzenli Alfalarını hastaya nakletmeyi becermiştir. Böylece görülen şudur ki; Kişide yapay veya nakil yoluyla meydana getirilen Alfa dalgaları Epilepsi, sara bile dinlememektedir. çünkü bilindiği gibi bu tür hastaların beyin grafikleri son derece düzensizdir. Alfa ritminin önemi parapsikoloji'de çok önemlidir. çünkü frekans ve amplitütleri en yüksek Olan dalgalardır.bu dalgaların düzene konulması için önerilen çalışmaların başında ise nefes egzersizleri geliyor..."

İş yine geldi nefes egzersizlerine dayandı. Gerçekten biz doğru nefes almasını unuttuk. Öğrenemeden unuttuk...

 

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Diürtüsellik üzerinde neurofeedback yorumları ve yayınlar
Çocuklarda gözlenen saldırganlık ve dürtüsellik, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun davranışsal belirtilerinden bazılarıdır. Neurofeedback terapisi, bu çocuklarda umut verici bir seçenek olarak önerilmiştir. Basic & Clinical Neuroscience dergisinde 2021 yılında yayınlanan araştırma sonuçlarında şu bulgular elde edilmiştir.

40 ilkokul öğrencisi ile yapılan araştırmada, 6 hafta boyunca, haftada 2 kez neurofeedback terapisi uygulanmıştır. 6 hafta sonrasında çocuklardaki dürtüsellik düzeyinde anlamlı değişim rapor edilmiştir. Buna göre, neurofeedback kullananların yorumları, saldırganlık ve dürtüselliği azaltmak için klinik olarak uygulanabilir bir yöntem olarak desteklenmektedir. 

Neurofeedback tedavisi ve dikkat eksikliği etkisi
Neurofeedback yorumları şu bilgileri sağlıyor: uygulaması sırasında Nöroterapi uzmanı, başvuran danışanın ayrıntılı öyküsünü alır. Özellikle dikkat  eksikliği ile ilgili sorunların başlama hikâyesi, bu sorunların öğrencinin günlük ders ve ödevleri konusunda yarattığı sorunlar incelenir. Dikkat ve konsantrasyon güçlüğüne bağlı sorunlar, öğrenci ve ailesi tarafından puanlanır. Ardından neurofeedback egzersizinin ilk adımı olan, dikkat ölçümü ve görüntülenmesi ve ilk değerlendirme yapılır.

Neurofeedback terapisi, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun temel semptomlarında önemli azalmalar sağlamaktadır.

Bu nedenle DEHB tedavisinde nörofeedback terapisi artan destek kazanmaktadır.  Yayınlanan araştırmalar ışığında, neurofeedback kabul edilen bir tedavi şekli haline gelmektedir. Heyecan verici bir şekilde, araştırmalar neurofeedback’i sadece etkili olmaktan daha fazlası olarak desteklemektedir. Özellikle aktif olmayan kontrol yöntemleriyle karşılaştırıldığında uzun ömürlü görünmektedir. ( Kaynak 📚 Avrupa Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Klinik Dergisi https://rdcu.be/cDr18 )

Bu görüntüleme ile yapılan değerlendirme sonrasında, neurofeedback yorumları o gün uygulanacak neurofeedback – bilgisayarlı dikkat egzersiz programları belirlenir. 30 dakika süren neurofeedback egzersizi sırasındaki tüm beyin dalgaları sistem tarafından kayıt edilir. Her egzersiz öncesinde, bir önceki nöroterapide sağlanan gelişim nöroterapist tarafından değerlendirilerek, her seansta yeni bir egzersiz programı gerçekleştirilir.

https://www.braincenter.com.tr/neurofeedback-yorumlari/

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Dikkat dağınıklığı, kişinin yaşam kalitesini bozar. Sahip olunan yetenekleri ve bilgiyi kullanmayı engeller, zorlaştırır. Çocuğun okul, ev ve sosyal ortamında yapılacak düzenlemeler ile dikkat becerisini nasıl daha verimli kullanabileceği konusunda gelişmeler sağlanır. Okulda sınıf ortamında düzenlemeler yapılması mümkündür. Dikkat eksikliği bozukluğu olan öğrencinin, pencere kenarında değil, duvara yakın ve ön sırada oturması önerilir.

Çocuklarda dikkat dağınıklığı durumu, özellikle ilkokulun ilk yıllarında, hatta anaokulu sırasında ortaya çıkar.

Şiddetli dikkat dağınıklığı olduğunda, dersi dinlemekte güçlük çekme, dalıp gitme, etrafla ilgilenme, takip ettiği yazıları deftere geçirememe, ödev yaparken çok sıkılma, derse başlamakta ve bitirmekte güçlük çekme şeklinde sorunlar yaşanabilir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...