MALCOLMX Oluşturma zamanı: Şubat 24, 2009 Paylaş Oluşturma zamanı: Şubat 24, 2009 http://3.bp.blogspot.com/_HFOfoAb2k2k/SBeGA5cidRI/AAAAAAAAB_k/8La2E1BUwRk/s320/mevlana+a%C5%9Fk%C4%B1n+dans%C4%B1.jpg 1244 yılında Konya’ya gelen Şemseddin Tebrîzî adlı bir zat, onun ilimle dolu dünyasında “aşk” ile yepyeni ufuklar açtı. Bu iki ilâhî âşık, bir müddet yalnızca bir köşeye çekilerek kendilerini tamamen Hakk’a verdiler. Günlerce, gecelerce sohbetlere daldılar. Birbirlerinde kendilerini ve Yüce Allah’ın eşsiz güzelliklerinin tecellîlerini gördüler. Buluştuklarında Hz.Mevlânâ 38, Hz.Şems 60 yaşlarında idiler. Artık Mevlânâ bütün zamanını Şems ile sohbete ayırıyordu. Bu ilâhî aşkı idrâk etmekten âciz olanlar, Hz.Mevlânâ’nın Şems’e olan ilgisini kıskanarak, ileri geri konuşmaya başladılar. Bu sözleri duyan Şems üzüldü ve 1246 yılında Konya’yı terk edip Şam’a gitti. Şems gidince Hz.Mevlânâ derin üzüntülere boğuldu. Şems’i tedirgin ederek uzaklaşmasına neden olanlar da Mevlânâ’nın bu hâli karşısında pişmân oldular. Hz.Mevlânâ bir mektup yazarak oğlu Sultan Veled’in de bulunduğu bir kâfileyi Şam’a gönderdi. Şems mektubu okudu ve Hz.Mevlânâ’nın dâvetini geri çevirmeyerek 1247 yılında Konya’ ya döndü. Şems’in dönmesine herkes sevindi. Hz.Mevlânâ artık gülüyor, ziyâfetler veriyor, sema’ meclisleri düzenliyordu. Şems’le sohbet günlere ve gecelere sığmıyordu. Fakat bu huzurlu günler uzun sürmedi. Dedikodular, çirkin sözler ve iftiralar yeniden başladı. 1247-1248 yılında Şems aniden kayboldu. Onu bir daha ne gören, ne de izini bulan olmadı. Hz.Mevlânâ, Şems’i çok aradı. Ayrılığın büyük acısıyla şiirler söyledi, gözyaşları döktü. İki kere Şam’a gittiyse de izine rastlayamadı. Şems’in bedenî varlığını bulamayan Hz.Mevlânâ, onu mânâ yönünden kendinde buldu ve aramaktan vazgeçti. Bir şiirinde şöyle der: Beden bakımından ondan ayrıyım ama, bedensiz ve cansız ikimiz de bir nûruz. Ey arayan kişi! İster onu gör, ister beni. Ben O’yum, O da ben. - (Mevlana-Aşkın Dansı Film'inden) "Bir sabah olan oldu, Şems yoktu... Celalettin dostunun gidişiyle adeta yıkıldı... Büyük ıstıraplar içinde dosta onlarca beyit, şiir ve rubayi yazdı. İlahi aşkının ilk kıvılcımını başlatan biricik dostu Şems artık yoktu. Büyük acı, üzüntü ve keder vardı... " İlahi aşkı Şems, Mevlana ve Konya'yı terk edip Şam'a göçe karar verince, Mevlana "Etme" diye yakarır ona... Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun etme Başka bir yar başka bir dosta meylediyorsun etme Sen yadeller dünyasında ne arıyorsun yabancı Hangi hasta gönüllüyü kasdediyorsun etme Çalma bizi bizden bizi gitme o ellere doğru Çalınmış başkalarına nazar ediyorsun etme Ey ay felek harab olmuş alt üst olmuş senin için Bizi öyle harab öyle alt üst ediyorsun etme Ey makamı var ve yokun üzerinde olan kişi Sen varlık sahasını öyle terk ediyorsun etme Sen yüz çevirecek olsan ay kapkara olur gamdan Ayın da evini yıkmayı kastediyorsun etme Bizim dudağımız kurur sen kuruyacak olsan Gözlerimizi öyle yaş dolu ediyorsun etme Aşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer Aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun etme Ey cennetin cehennemin elinde olduğu kişi Bize cenneti öyle cehennem ediyorsun etme Şekerliğinin içinde zehir zarar vermez bize O zehiri o şekerle sen bir ediyorsun etme Bizi sevindiriyorsun huzurumuz kaçar öyle Huzurumu bozuyorsun sen mavediyorsun etme Harama bulaşan gözüm güzelliğinin hırsızı Ey hırsızlığa da değen hırsızlık ediyorsun etme İsyan et ey arkadaşım söz söyleyecek an değil Aşkın baygınlığıyla ne meşk ediyorsun etme http://thumbnails.truveo.com/0004/7C/67/7C67B2CC6E608786819558.jpg 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
schizophrana Yanıtlama zamanı: Şubat 24, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 24, 2009 Başlık tek kelime ile harika. Ayrı bir başlıkta vermiştim ama buraya da ekleyeceğim. Yılmaz Erdoğan sesinden. http://www.izlesene.com/video/y%C3%84%C2%B1lmaz%20erdo%C3%84%C5%B8an%20a%C3%85%C5%B8k%C3%84%C2%B1n%20dans%C3%84%C2%B1-mevlana-askin-dansi-yilmaz-erdogan-etme/435926 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Topal Kırkayak Yanıtlama zamanı: Şubat 24, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 24, 2009 Çok güzel bir konu paylaştığınız için teşekkür ederim. Ayrıca TRT2'de sıkılıkla Mevlana orotoryosu yayınlanmakta ve Şems ile aralarındaki bağ çok güzel işlenmekte... denk gelirseniz izlemenizi tavsiye ederim. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
MALCOLMX Yanıtlama zamanı: Şubat 24, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 24, 2009 Ben teşekkür ederim. Video da çok hoş olmuş sağolasın Serana;). Bende koymaya çalıştım ama olmadı Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
schizophrana Yanıtlama zamanı: Şubat 24, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 24, 2009 Rica ederim Malcom (: Sanıyorum sen Erdoğan'ın sahnede seslendrdiği videoyu koymaya çalışmışsın. Aslında o daha güzeldi ben bulamadım. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
MALCOLMX Yanıtlama zamanı: Şubat 25, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 25, 2009 Evet canlı performansı koymak istedim ama sanırım beceremedim:D 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
zoltar Yanıtlama zamanı: Şubat 25, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 25, 2009 tek kelimeyle harika Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
MALCOLMX Yanıtlama zamanı: Şubat 26, 2009 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 26, 2009 Sağol... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AnDMe Yanıtlama zamanı: Şubat 26, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 26, 2009 gerçekten çok duygulu..teşekkürler... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
semuel Yanıtlama zamanı: Şubat 26, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 26, 2009 teşekkürler:) Mevlana'nın en sevdiğim şiirlerindendir bu. teşekkürler. ancak dinleme kısmında Semih Sergen sesindeki davudi ton ve Metin Köse sesindeki ilahi nefhayı Yılmaz Erdoğan yorumuna tercih ediyorum.buna rağmen Yılmaz da güzel bir anlatım kazandırmış şiire. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
zibailelectra Yanıtlama zamanı: Şubat 26, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 26, 2009 çok etkileyici teşekkürler malcolm emeğine sağlık... serena paylaştığın video harika bir katkı olmuş bu aralar üzerinde en çok durulması gereken konulardan biri olan "bir-lik" hakkında Mevla'nın bir şiirini ekliyeyim ben de BİRLİĞE ULAŞ Beri gel, daha beri, daha beri. Bu yol vuruculuk nereye dek böyle? Bu hır gür, bu savaş nereye dek? Sen bensin işte, ben senim işte. Ne diye bu direnme böyle, ne diye? Ne diye aydınlıktan kaçar aydınlık, ne diye? Topumuz bir tek olgun kişiyiz, bir tek, ne diye böyle şaşı olmuşuz, ne diye? Zengin yoksulu hor görür, ne diye? Sağ soluna yan bakar, ne diye? İkisi de senin elin, ikiside, peki, kutlu ne, kutsuz ne? Topumuz bir tek inciyiz, bir tek. başımız da tek, aklımız da tek. Ne diye iki görür olup kalmışız iki büklüm gökkubbenin altında, ne diye? Sen habire gevele dur bakalım, habire 'usul boylu birlik çam ağacı' de, sonu nereye varır bunun, nereye? Şu beş duyudan, altı yönden varını yoğunu birliğe çek, birliğe. Kendine gel, benlikten çık, uzak dur, insanlara karıl, insanlara, insanlarla bir ol. İnsanlarla bir oldun mu bir madensin, bir ulu deniz. Kendinde kaldın mı bir damlasın, bir dane. Erkek arslan dilediğini yapar, dilediğini. Köpek köpekliğini ede durur, köpekliğini. Tertemiz can canlığını işler, canlığını. Beden de bedenliğini yapar, bedenliğini. Ama sen canı da bir bil, bedeni de, yalnız sayıda çoktur onlar, alabildiğine, hani bademler gibi, bademler gibi. Ama hepsindeki yağ bir. Dünyada nice diller var, nice diller, ama hepsin de anlam bir. Sen kapları, testileri hele bir kır, sular nasıl bir yol tutar, gider. Hele birliğe ulaş, hır gürü, savaşı bırak, can nasıl koşar, bunu canlara iletir. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
theangelofdeath Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2009 yılmaz erdoğan söyleyince bir başka oluyor... Aşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer Aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun, ETME ! İsyan et ey arkadaşım, söz söyleyecek an değil Aşkın baygınlığıyla ne meşk ediyorsun ETME !! çok güzel... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sevgisu Yanıtlama zamanı: Temmuz 25, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 25, 2009 Hz.Mevlânâ, Şems’i çok aradı. Ayrılığın büyük acısıyla şiirler söyledi, gözyaşları döktü. İki kere Şam’a gittiyse de izine rastlayamadı. Şems’in bedenî varlığını bulamayan Hz.Mevlânâ, onu mânâ yönünden kendinde buldu ve aramaktan vazgeçti. Bir şiirinde şöyle der: Beden bakımından ondan ayrıyım ama, bedensiz ve cansız ikimiz de bir nûruz. Ey arayan kişi! İster onu gör, ister beni. Ben O’yum, O da ben..... muhteşemmmmm........ Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.